Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/376 E. 2020/298 K. 30.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/376 Esas
KARAR NO : 2020/298
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/04/2016
KARAR TARİHİ : 30/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkil şirket ile davalı şirket arasında stanbul … , …, … Bünyesindeki Birimlerin … Hizmeti’ne ilişkin, 04.02.2009 tarihli, … ihale kayıt numaralı, 11.01.2010 tarihli, 2010/2659 ihale kayıt numaralı ve 11.01.2011 tarihli, 2011/4871 ihale kayıt numaralı ihale sözleşmeleri imzalandığını, bahse konu ihale sözleşmesi devam ederken, bazı işçiler tarafından işçilik alacaklarına yönelik olarak davalı şirket aleyhine davalar açıldığını, asıl işveren olarak müvekkil şirket de açılan davalarda davalı olarak gösterildiğini, …. İş Mahkemesi’nin 2012/655 E. 2014/754 K., 2012/656 E, 2014/755 K., 2012/657 E, 2014/752 K., 2012/658 E, 2014/753 K., 2012/659 E, 2014/756 K., 2012/660 E, 2014/757 K. Sayılı dosyaları davalı şirketin aleyhine sonuçlanmış olup kararların kesinleştiğini, müvekkil şirketin davalılar adına icra takibi başlatılması ve davalı işveren şirketin icra dosyalarına ödeme yapmaması üzerine müvekkilim şirketin mahkeme ilamı gereği üst işveren olarak söz konusu davaların icra dosyalarına 30.12.2015 toplam 140.086.18 TL ödeme yaptığını, müvekkil şirketin …. Noterliğinin 41590 yevmiye numaralı ve 31.12.2015 tarihli ihtarname ile davalıya rücu etmişse de, davalı şirketin …. Noterliği’nin 00406 yevmiye numaralı ve 07.01.2016 tarihli cevabi yazısında müvekkil şirket tarafından yapılan ödemelere ilişkin herhangi bir borcunun ve sorumluluğunun bulunmadığını bildirerek rücu ihtarnamesine haksız ve mesnetsiz itiraz ettiğini ve tüm bu nedenlerle davalı şirketin personellerine yapılan 140.068,18 TL’nin ödeme tarihi olan 30.12.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile beraber davalı şirketten rucuen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacı yanın rucü talebine dayanak gösterdiği 2009/133357, 2010/2659 ve 2011/4871 ihale numaralı ihale sözleşmeleri müvekkil ile davacı arasında akdedilmiş sözleşmeler olduğunu, bu sözleşmelerin …. İş Mahkemesi’nde 2012/660E. Ve 2012/656 E. Sayılı dosyalarında görülmüş olan davalarla hiçbir ilgisi bulunmadığı tespit edildiğini, haksız ve mesnetsiz olarak müvekkilinden bu dosyalar kapsamında alınmak istenen alacağın ispat edilmediğini, müvekkil şirketin üstlendiği işin sözleşmelerde de görüleceği üzere 1 yıl sürmeyen ve her yıl İdare tarafından yeniden ihale edilen bakım onarım işi olup işin mahiyeti gereği işçilerde belirli süreli iş sözleşmesine istinaden kesintili olarak çalıştırıldığını, ihalenin bir sonraki dönem yine müvekkil şirkette kalıp kalmayacağı belli değilken işin sona ermesi ile birlikte iş akdinin de sona ermesi gerektiği yadsınamaz bir gerçek olduğunu, bu nedenle belirli süreli iş sözleşmesine dayanarak çalışmış olan işçilerin sözleşmelerde belirlenen sürenin sona ermesi nedeniyle iş akdinin sonlanmış olması sonucu kıdem ve ihbar tazminatına ve sair alacaklara hak kazanması hukuken mümkün olmadığını, davacı tarafından kıdem ve ihbar tazminatlarını düşmeksizin ödemiş olduğu 140.086.18 TL’nin tamamının müvekkilinden almak istemesinin hiçbir hukuki dayanağı olmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla rücuya dayanak gösterilen sözleşmelerin var olduğu kabul edilse bile davacı yanın rücu ettiği dosyalara ilişkin olarak yasal sorumluluğu çerçevesinde ödediği bedeli müvekkil şirketten rucuen tazmin ve talep hakkı olmadığını ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, icra dosyalarına ödenen bedellerin rücuen tahsili ile davacının alacağının davalıdan istemine ilişkindir.
Taraflarca delil olarak; ihale sözleşmeleri, Hizmet İşleri Genel Şartnamesi, mahkeme ilamları, icra dosyaları, ödeme belgeleri, ihtarnameler, bilgi ve belgeler, tanık ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda davacının alacağının varlığı yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, bilirkişi Mali Müşavir Murat Kurt tarafından sunulan 08/01/2018 tarihli bilirkişi raporu özetle; ”İşçiler tarafından İstanbul İş Mahkemesi kararları doğrultusunda …. İcra Müdürlüğü’nden 1-… A.Ş., 2-… Ltd. Şti., 3-… ğı hakkında icra takibi başlatıldığı, icra dosyasında belirtilen alacakların işçilerin kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, genel tatil alacağı, yıllık izin ücreti, vekalet ücreti ve yargılama giderleri olduğu, işçilerin icra takibine konu hangi firmalarda sigortalı olarak çalıştığına dair dosyada herhangi evraka rastlanmadığı ancak …. İş Mahkemesi kararlarından davalı … Ltd.Şti.de sigortalı olarak çalıştıkları, davacı tarafından … için 24.916,43 TL, … için 24.895,93 TL, … için 20.245,98 TL, … için 30.087,22 TL, … için 18.824,84 TL,… için 21.115,78 TL genel toplamda 140.086,18 TL ödeme yaptığının tespit edildiği” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları ile 08/01/2018 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda davalının sorumlu olduğu miktarın ayrı ayrı tespitini içerir bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, bilirkişi İş Mevzuatından Kaynaklı Nitelikli Hesaplamalar Uzmanı Av. … tarafından sunulan 25/03/2019 tarihli bilirkişi raporu özetle; ”Davacının ihale yöntemi ile değişik zamanlarda davalıdan hizmet almış olduğu, iş bu ihale konusu işler için çalışan dava dışı işçilerin iş akitlerinin feshi nedeniyle bir kısım işçilik alacakları için ….İş Mahkemesinde dosyalar ile bir kısım işçilik alacakları talepli davalar ikame edildiği ve bu davaların kesinleştiği, … AŞ., … Ltd.Şti., …’nın iş bu dosyalarda müşterek müteselsil borçlu sıfatıyla sorumlu tutulduğu, dava dışı işçiler tarafından icra dosyaları ile ilamlı icra takibine geçildiği ve davacı tarafından toplam 140.086,18 TL ödenmiş olduğu, mahkemece taraflar arasında yer alan hizmet alım sözleşmesinde yer alan düzenlemenin rücu ilişkisine yeterli olduğu kanaatine varılması halinde işçilik alacaklarından doğumu feshe bağlı olan ihbar tazminatından son işveren, diğer işçilik alacakları ile masraflardan her bir işveren kendi dönemi ile sorumlu olabileceği, davalının davacı ile yapmış olduğu hizmet alım sözleşmelerinden davalı ile ilişkisinin toplam 1041 gün devam etmiş olduğu, son işveren konumunda olduğu, rücu ilişkisi açısından davalının 102.468,57 TL ile sorumlu olabileceği, mahkeme aksi kanaatte ise taraflar arasında mevcut sözleşmelerin rücu ilişkisine yeterli olmadığı kanaatine varılması halinde TBK.167 maddeye göre davalının 46.695,93 TL ile sorumlu olabileceği” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
Mahkememizce tarafların itiraz ve beyanları doğrultusunda kamu ihale uzmanı katılarak bilirkişi ek raporu alınmasına karar karar verildiği, bilirkişi İş Mevzuatından Kaynaklı Nitelikli Hesaplamalar Aktüer Av…. ve Kamu İhale Mevzuatından Kaynaklı Nitelikli Hesaplamalar Uzmanı … tarafından sunulan 03/01/2020 tarihli bilirkişi ek raporu özetle; ”Davacı tarafından dosyaya sunulan Hizmet İşleri Genel Şartnamesi 6 bölüm incelendiğinde; genel olarak çalışan işçinin haklarının iş akdi devamı sırasında ödenmesi, ücretlerinin kontrol edilmesi, işçilerin iş sağlığı ve güvenliği konusunda korunma gözetilmesi hükümlerini içermekte olduğunun görüldüğü, takdir mahkemeye ait olmak üzere iş akdinin feshinden sonra üst işveren tarafından ödenen işçilik alacaklarının alt işveren rücu edilebileceğine ilişkin yeterli düzenleme olduğuna kanaat getirilmesi halinde 25/03/2019 tarihli raporun olasılık 1 olarak hesaplanan kısım mahkemenin takdirine sunulduğu, (25/03/2019 tarihli rapor olasılık 1 olarak hesaplanan tabloda maddi hata yapılmış olup, ihbar tazminatı miktarı 13.036,23 TL olarak alınması gerekirken 16.403,13 TL olarak alındığı) bu hesaplamaya göre rücu edilebilecek miktar 99.101,67 TL olabileceği, taraflar arasında mevcut sözleşmelerin rücu ilişkisine yeterli olmadığı kanaatine varılması halinde TBK.167 maddesi gereği borçlulardan her biri alacaklıya yapılan ifadan birbirlerine karşı eşit paylar ile sorumlu olabileceğinden davalının 46.695,39 TL ile sorumlu olabileceği” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia savunmaları ile toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; iş mahkemesi nitelendirmesine göre asıl işverenin dava dışı …si ve alt işverenlerin taraflar olduğu iş davalarında, iş mahkemesince feshe bağlı işçilik alacaklarının hüküm altına alındığı, hükmün icraya konulması üzerine davacı şirketin icra dosyaları borçlarını ödediği, yaptığı ödemelere karşılık davalı şirkete rücu davası açtığı, taraflar arasındaki Hizmet Alım Sözleşmesi’nin 23.1 maddesi gereğince davalı yüklenicinin ilgili mevzuat gereği çalıştıracağı personellere ilişkin sorumluluğu üstlendiği, bu madde gereği davacı tarafın davalı tarafa rücu hakkı bulunduğu, bilirkişi heyeti tarafından 03/01/2020 tarihli üst yazıyla sunulan raporda, rücu hakkının kabulü halinde hesaplanan 99.101,67-TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
99.101,67 TL’nin ödeme tarihi olan 30/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Davacı tarafın diğer taleplerinin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 6.769,64-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 2.392,02-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 4.377,62-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan toplam 2.392,02-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 13.364,66-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 6.125,65-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 2.500,00-TL bilirkişi ücreti ve 129,50-TL posta gideri olmak üzere toplam 2.629,50-TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 1.860,44-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK 333 (1) maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 30/06/2020

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪