Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/335 E. 2018/1002 K. 02.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/335
KARAR NO: 2018/1002

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 29/03/2016
KARAR TARİHİ : 02/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin kendisine ait … plakalı aracı ile 20/12/2015 tarihinde seyir halinde iken davalı …’ın sürücüsü olduğu … plakalı aracı ile kendi aracının sol, müvekkilinin aracının sağ tarafından çarptığını, bu çarpma sebebiyle müvekkiline ait araçta sağ ön kapıdan başlayarak arkaya doğru hasar oluşmak suretiyle değer kaybı meydana geldiğini, davaya konu kazaya karışan aracın malikinin ve sigorta ettirenin davalı … A.Ş ve aracın KTK Zorunlu Mali Sorumluluk poliçesinin davalı … A.Ş. Tarafından yapıldığının anlaşıldığını, … plakalı aracın sigorta poliçe numarasının ise … olduğunu, oluşan kaza neticesinde davalı sürücünün kaza tespit tutanağından belirttiği ve kabul ettiği üzere %100 kusurlu olan tarafın davalı … olduğunu, kaza neticesinde hasarlanan müvekkili aracın yaklaşık 1 hafta boyunca serviste kaldığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile müvekkiline ait araçta oluşan şimdilik 3.000-TL değer kaybının dava tarihi itibariyle işletilecek olan faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde kusur değerlendirmesinin subjektif kanaatlere dayandığını, 3. Kişinin “kusurlu olduğunu ikrar etmesi ya da bu minval beyanlarda bulunması” müvekkilinin sorumluluğuna gidilmesine gerekçe oluşturmadığını, müvekkili şirketin gerek personel seçerken gereksede çalıştırırken kanundan kaynaklanan her türlü yükümlülüğünü yerine getirdiğini, kusur dağılımının tespitinin teminen dosyanın ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesinin gerektiğini, dava konusu kaza nedeniyle davacının zararının ZMM sigortacısı tarafından karşılandığını, ZMMS poliçe limiti müsait olmasına rağmen sigorta şirketine doğrudan başvuru yapılarak varsa zararın tazmini imkanı varken dava açılmasında hukuki yararın bulunmadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından 12/09/2015-2016 vadeli … nolu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, … A.Ş tarafından müvekkili şirkete başvurarak araçta meydana gelen hasarın rücuen tahsilini talep ettiğini, müvekkili şirketin ise 24/02/2016 tarihli işlemi ile 9.117-TL …ya ödeyerek sorumluluğunu yerine getirdiğini, bu nedenle ödemede bulunan müvekkilinin sorumluluğuna gidilmesinin söz konusu olmadığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirketin sorumluluğunun sigorta poliçesi limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, kaza tarihinde müvekkili şirketin maddi hasar sebebiyle araç başına 29.000-TL teminat sınırı olduğunu, bu nedenle yapılan ödemenin teminattan düşülmesinin gerektiğini, kusur durumunun tespiti için dosyanın ATK Trafik İhtisas Kuruluna gönerilmesinin gerektiğini, dava konusu aracın km sinin 75.000’nin üzerinde ise artık aracın daha fazla değer kaybetmesinin söz konusu olmayacağını, bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, dava konusu trafik kazası sonucunda davacıya ait araçta meydana gelen hasar nedeniyle oluşan değer kaybının davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Davacı vekili delil olarak; kaza tespit tutanağı, değer kaybı raporu ve bilirkişi incelemesine dayanmış olup, davacı vekilince gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizce dosyanın bilirkişi heyetine tevdi ile trafik kazasını oluşumunda tarafların kusur oranları, trafik kazası sonucu hasarlanan aracın hasar miktarı ve değer kaybının tespiti ile bu zararların davalı sigorta şirketinden istenip istenmeyeceği yönünden rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verilmiş, Bilirkişiler … ve … 16/06/2017 tarihli raporda; “Davalı sürücü … yönetimindeki beton mikseri kamyon ile seyri sırasında yolun sol tarafında park halinde araç bulunmasına rağmen hatalı şekilde doğrultu değiştirip park halindeki bu aracın sağ yan tarafına çarptığından kazanın meydana gelmesinde tamamen kusurlu, Davacı …’a ait olay sonucu hasar gören araç davacı tarafından yolun kenarında park edilmiş olduğundan kazanın meydana gelmesinde davacının kusuru bulunmayıp kazayı önlemek için alabileceği tedbir de bulunmadığı, Araçtaki değer kaybı’nın yapılan hesaplamalara göre 1.125.-TL olduğu, Davalı araç işleteni ve davalı sigorta şirketi bu zarardan sorumlu olduğu” kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazları nazara alınarak dosyanın rapor hazırlayan bilirkişi heyetine tevdi ile itiraz hususunda ek rapor alınmasına karar verildiği, Bilirkişi heyeti tarafından sunulan 13/12/2017 tarihli ek raporda; Dava konusu aracın kazadan önceki piyasa değerinin 90.000-TL olduğu, aracın marka ve modelinin yanı sıra meydana gelen hasar ve onarım şekli ile aracın kilometresi dikkate alınarak yapılan onarım sonrası aracın ikinci el satış fiyatının 87.000-TL olduğu, böylece araçtaki değer kaybının 90.000-87.000=3.000-TL olduğu kanaati bildirilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; dava ve takip konusu yapılan trafik kazası sonucu davacıya ait araçta meydana gelen hasar nedeniyle araçta değer kaybının oluşup oluşmadığı, kazadaki taraflarının kusur durumlarının ne olduğu, istenen tazminatların sigorta teminatı kapsamında kalıp kalmadığı ve buna göre davacının talep edebileceği alacak miktarının ne kadar olması gerektiği hususlarında toplandığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce bilirkişi raporunun dosya kapsamı ile uyumlu olduğu, davalı sigorta şirketine sigortalı aracın 2918 sayılı KTK’nın 85. Maddesi gereğince işleten sıfatıyla ve BK 49 ve devam maddeleri gereğince haksız eylem niteliğindeki %100 oranındaki kusuru ile davacı yana ait araca zarar vermiş olması sebebiyle davalı sigorta şirketinin aynı yasanın 91/1 maddesi gereğince uyarınca işletenin sorumluluğunun, yasa gereği üstlenmiş olması ve zararın poliçe limitinden az olduğu dikkate alınarak, davalıların sorumlu araçta oluşan zarar ve değer düşüklüğü yönünden , davalı araç maliki ve sürücüsü ile sigorta şirketinin KTK’nın 98/1 ve 99/1 maddeleri gereğince sigortanın ZMS nedeniyle ödeme yükünün, kazanın sigortacıya ihbarından itibaren 8 gün içerisinde ödeme yapması gerekmektedir.
Anılan durum karşısında; … plakalı aracın sürücüsü …’ın %100 kusurlu şekilde , seyir halindeki … plakalı araca çarpması ile oluşan kazada … plakalı aracın sürücüsü …’ın kusursuz olduğu, kusur durumuna göre davalı sigorta şirketinin KDV Dahil 3.000-TL değer kaybından sorumlu olduğu, bu nedenle de sigorta ettiren … plakalı araca ait teminat limitleri dahilindeki toplam 3.000-TL hasar bedelinin davalı sigorta şirketi, davalı sürücü ve davalı işleten tarafından karşılanmasının gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile 3.000-TL değer kaybı bedelinin dava tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak müştereken ve müteselsilen davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 204,93-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 51,24-TL harcın mahsubu ile bakiye 153,69-TL harcının davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.180-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 80,44-TL ilk gider, 2.000-TL bilirkişi, 209,20-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 2.289,64-TL. Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda, kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.02/10/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır