Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/273 E. 2018/796 K. 13.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/273
KARAR NO: 2018/796
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 14/03/2016
KARAR TARİHİ: 13/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Taraflar arasında 11/05/2012 tarihinde ”İSTASYONLU BAYİLİK SÖZLEŞMESİ ” imzalandığını ancak davalı/borçlunun edimlerini yerine getirememiş olması olmasından dolayı müvekkile karşı 21.110,10-TL bedel borç altına girdiğini, davalı şirket ile 26/04/2012 tarihinde işleticilik sözleşmesi sonrasında 11/05/2012 tarihinde istasyonlu bayilik sözleşmesi bu sözleşmeye ek ariyet sözleşmesi tanzim edildiğini, davalının müvekkili şirket tarafından kurulan otomasyon sistemi , iletişim vs. Mal ve hizmet bedellerine istinaden düzenlenen bedeli 21.110,10-TL olan 16 adet faturaya konu borcun davalı tarafından ödenmemesine istinaden …. İcra Müdürlüğünün …. E. Sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibine geçildiğini ancak borçlu vekili tarafından itiraz edelerek takibin durmasına karar verildiğinden bahisle haksız itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın %20 den aşağı ol… üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın adresinin … da olmasından dolayı yetkili mahkemenin , davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğunu , Davacı yanın her ne kadar borca ve faize ilişkin itirazları kabul etmeyip borçlu olduklarını iddia etse de , bu iddialarının soyut ve dayanaktan yoksun olduğunu, hiçbir şekilde kabule elverişli olmadığnı, Haksız açılmış olan iş bu davanın reddine , …. İcra Müd.’nün …. sayılı Takibin iptaline, Kötü niyetli başlatılan takip dolayısıyla karşı tarafın iddia etmiş olduğu alacağın %20 sinden az ol… üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
GEREKÇE:
Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, icra takibi nedeniyle yatıralan harcın mahsbu istemine ilişkindir.
Delil olarak; icra dosyası, fatura ve cari hesap kayıtları, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 21.110,10-TL asıl alacacağın tahsili amacıyla 03/03/2015 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçlunun 12/03/2015 tarihinde borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdiine karar verildiği, Yeminli Mali Müşavir Bilirkişisi … 12/06/2017 tarihli 1. Bilirkişi Raporunda;Davacı şirketin ibraz edilen 2012,2013,2014 ve2015 yılı ticari defterlerinin HMK.222. Mad. Uyarınca sahibi lehine delil niteliği bulunduğu, davalı şirket, inceleme günü ticari defter ve dayanak belgelerini ibraz etmediği, davacı şirketin kendi lehine delil vasfı bulunan ticari defterlerine göre; davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalı şirketten 19.094,65-TL alacaklı olduğu, … 18. Noterliğinini 06/12/2013 tarih … sıyılı devir sözleşmesiyle, davalı şirketin akaryakıt istasyonuna ilişkin 20/07/2013 tarihli işyeri açma ve çalıştırma ruhsatını dava dışı … Petrol Yatırımları A.Ş. ‘ne devrettiği,davalı şirketin takip tarihinden önce temerrüde düşürülmediğibu nedenle takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanunu 2. Maddesi uyarınca avans faiz oranı üzerinden faiz talep edilebileceği yönününde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davacı vekilinin 1. Bilirkişi raporuna itirazı üzerine Mahkememizce 25/10/2017 tarihli celse ara kararı gereği dosyanın bilirkişiye tevdii ile ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup Muhasebe Finans Uzmanı . … tarafından 08/03/2018 tarihli 2.Bilirkişi raporunda; dava dosyasına sunulu, davalı yana ait EPDK kayıtlarına göre, davalı şirkete ait 2 adet istasyondan, ”… … Caddesi No:… ( Ada :… Pafta-Parsel:..)” adresinde yer alan istasyonun devir işlemine konu edilen istasyon olmadığı, söz konusu istasyonun yine EPDK kayıtlarından görüldüğü üzere Lisans iptal tarihinin 19/08/2014 olduğu, Davacı yanın dava dosyasına sunmuş olduğu, davalı yan unvanına düzenlenen faturalardaki davalı adreslerinin ”… cad. No:20 … …/…” oludğu, bu anlamda faturaların, lisans iptal tarihi 19/08/2014 olan istasyon için düzenlenmiş olduklarının anlaşıldığı, davacın yanın davalı yan unvanına düzenleyerek takibe konu ettiği faturaların hizmet faturası niteliğinde düzenlendikleri, davacı şirketin kendi ticari defter kayıtlarına nazaran takip tarihi itibariyle davalı şirketten 19.094,65-TL alacaklı olduğu, sözleşmenin ” fiyatı ve ödemeler” başlıklı 5. Maddesinde, bayinin sözleşme uyarınca satın aldığı ürün bedellerinin, davacı şirket tarafından belirlenecek fiyatlar üzerinden, yine davacı şirketin belirlediği vadelerde ödenceğinin belirtildiği ancak vadelerin ne oludğu yönünde herhangi bir netilendirmenin yapılmadığı, bu anlamda temerrüt şartlarının da belirlenmemiş olduğu görülmekle, davacı yanın takipte işlemiş faiz ve buna dayalı KDV’yi talep edemeyeceği görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davalı tarafından dosyaya … 18. Noterliğinin 06/12/2013 tarih, … yevmiye numaralı, Devredeni; … ÇİMENTO AKAR. İNŞ. MAK. NAK. TUR. İÇ. VE DIŞ TİC. LTD.ŞTİ. Devir alanı; … PETROL YATIRIM A.Ş. Olan Demirlibahçe mah. … Cad. No:… (sözleşmede sehven 20 olarak belirtilmiş , ancak EPDK cevap yazısında bu adresteki istasyon No:… olarak belirtilmiş) …/… adresindeki istasyonun, ticari faaliyette bulunmak üzere , 20/07/2013 tarihli ve 8880 sayılı ” İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatını hak sahibi işletici … Petrol A.Ş. ‘ye 1.000,00-TL karşılığı devir ettiğini gösteren ”Devir Sözleşmesi”nin sunulmuştur.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınanve birbirini teyit eden bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde ; Davalı vekili tarafından icra dairesi ve mahkememiz yetkisine davalı adresinin … olması nedeni ile itiraz edilmiş ise de tacir olan taraflar arasındaki sözleşmede mevcut yetki şartı uyarınca yetkili mahkeme ve icra dairesinin İstanbul olarak kararlaştırıldığı görülmekle yetki itirazının reddi gerekmiştir.
Taraflar arasında 11/05/2012 tarihinde ”İstasyonlu Bayilik Sözleşmesi ” imzalandığı, dava dosyasına sunulu, davalı yana ait EPDK kayıtlarına göre, davalı şirkete ait 2 adet istasyondan, ”… … Caddesi No:… ( Ada :… Pafta-Parsel:…)” adresinde yer alan istasyonun devir işlemine konu edilen istasyon olmadığı, söz konusu istasyonun yine EPDK kayıtlarından görüldüğü üzere Lisans iptal tarihinin 19/08/2014 olduğu, davacı tarafından davalı unvanına düzenlenen faturalardaki davalı adreslerinin ”… cad. No:… … …/…” olduğu, bu anlamda faturaların, lisans iptal tarihi 19/08/2014 olan dava konusu istasyon için düzenlendikleri, davacının davalı adına düzenleyerek takibe konu ettiği faturaların hizmet faturası niteliğinde düzenlendikleri davalı tarafından hizmet alındığına dair itiraz söz konusu olmayıp faturaların ”… cad. No:… … …/… adresinde kayıtlı istasyon adına düzenlendiği,davalı tarafından şirketin devredildiği yönünde itiraz edilmiş ise de faturalardaki davalı adreslerinin ”… cad. No:… … …/…” olduğu ve devir işlemine konu edilen istasyon olmadığı, davacı şirketin kendi ticari defter kayıtlarına nazaran takip tarihi itibariyle davalı şirketten 19.094,65-TL alacaklı olduğu, sözleşmenin ” fiyat ve ödemeler” başlıklı 5. Maddesinde, bayinin sözleşme uyarınca satın aldığı ürün bedellerinin, davacı şirket tarafından belirlenecek fiyatlar üzerinden, yine davacı şirketin belirlediği vadelerde ödeneceğinin belirtildiği ancak vadelerin ne oludğu yönünde herhangi bir nitelendirmenin yapılmadığı, bu anlamda temerrüt şartlarının da belirlenmemiş olduğu görülmekle, davacının takipte işlemiş faiz ve buna dayalı KDV’yi talep edemeyeceği kanaatine varılmıştır.
Anılan durum karşısında takip konusu alacağın likit ve hesap edilebilir nitelikte olması nedeniyle davalı-borçlunun İİK’nın 67/2. maddesine göre hükmolunan alacağın %20 oranı üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatından da sorumlu olması gerektiği hususu da göz önünde bulundurularak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile …. İcra Müdürlüğünün …. e. Sayılı dosyasına yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile takibin 19.094,65-TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, takip tarihden itibaren asıl alacağa avans faizi uygulanmasına
2-Davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla alacağın %20 si olan 3.818,93-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.304,36- TL. Harçtan peşin alınan 254,96-TL. harcın mahsubu ile bakiye 1.049,40-TL. harcın davalıdan tahisili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 2.291,36-TL. nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 2.015,45-TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 284,16-TL ilk gider, 237-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 1.500-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.021,16-TL. yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 1.855,32-TL sinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
7-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/07/2018

Katip e-imzalıdır Hakim e-imzalıdır