Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/204 E. 2018/1112 K. 25.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/204
KARAR NO: 2018/1112

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/02/2016
KARAR TARİHİ : 25/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 08/03/2014 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile seyir halinde iken havanın yağışlı ve zeminin ıslak oluşunu göz önünde bulundurmayıp viraja kontrolsüz şekilde giriş yaptığı esnada direksiyon hakimiyetini kaybederek yoldan çıkıp gidiş istikametine göre yolun solunda bulunan sağa viraj levhası direğine aracının sağ arka kısmı ile çarparak orta refüj boşluğundan geçip karşı tarafın kullandığı yol bölümüne takla atması sonucu tek taraflı yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, kaza tespit tutanağından … plakalı araç sürücüsünü …’in kusurlu olduğunun belirtildiğini, kaza esnasında müvekkili …’in araçta yolcu konumunda bulunduğunu, müvekkilinin söz konusu kaza nedeniyle yaralandığını, … Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından verilen engelli sağlık kurulu raporu sonucunda müvekkilinin %15 oranında maluliyetinin tespit edildiğini, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın davalı … şirketinden karşılanması amacıyla doğrudan doğruya davalı şirkete 03/07/2015 tarihinde başvurduklarını, ancak davalının bugüne kadar müvekkiline herhangi bir ödeme yapmadığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla işgücü kaybından doğan toplam 1.000-TL daimi maluliyet tazminatının davalı şirkette başvuru yapılan tarih olan 03/07/2015’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından, 05.03.2014-2015 tarihleri arasında, … numaralı Z.M.M.Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, Söz konusu poliçeden doğan sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında olmak üzere, poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, Davayı kabul anlamında olmamakla birlikte, yapılacak inceleme sonucunda müvekkilinin sorumluluğuna hükmedilmesi durumunda poliçede belirtilen limitin esas alınmasının gerektiğini, Yapılacak yargılamada, sınırlı sorumluluk ilkesi, gerçek zararın giderilmesi ilkesi, kusur oranında sorumluluk ilkesi, gözetilerek kusur ve tazminat miktarının hesaplanmasını, Müvekkil şirketin tazminattan sorumlu olduğu varsayımında uygulanması gereken faizin yasal faiz olmasını, Davanın açılmasına sebebiyet vermeyen müvekkil şirketin HMK. Md. 312/II fıkrası gereğince yargılama giderleri ile avukatlık ücretlerinden sorumlu tutulmamasına, Bu aşamada haksız ve dayanaktan yoksun davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, … yönetimindeki aracın, direksiyon hakimiyetini kaybederek, takla atıp devrilmesi üzerine, araçta bulunan …’in yaralanması sebebiyle, daimi maluliyet tazminatının davalıdan tahsili isteminden ibarettir.
Davacı vekili tarafından sunulan deliller dosyamız arasına alınmıştır.
Davacı vekili delil listesi ekind sunduğu … Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 15/05/2015 tarihli Engelli Sağlık Kurulu Raporunda davacının %15 oranında maluliyetinin bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosya İstanbul Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kuruluna gönderilmiş, Adli Tıp Kurumunun 26/07/2017 tarihli raporda; ” Mevcut belgelere göre; … kızı 19.02.2002 doğumlu …’in 08.03.2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı sol ayak yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği” kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce dosyaya ibraz edilen 26/07/2017 tarihli İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı … İhtisas Kurulu raporu ile 15/05/2015 tarihli … Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin engelli sağlık kurulu raporu arasında çelişki bulunduğu görülmekle dosyanın İstanbul Adli Tıp Başkanlığı Genel Kuruluna sevki sağlanarak davacıya ait maluliyet oranının tespit edilmesine karar verildiği, İstanbul Adli Tıp Kurumu İkinci Üstü Kurulu’nun 19/04/2018 tarihli raporu ile ” … hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde; … kızı 19.02.2002 doğumlu …’in 08.03.2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı sol ayak yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği” kanaati bildirilmiştir.
Davacı sürekli maluliyet tazminatı talebinde bulunmuştur. ATK ihtisas dairesince düzenlenen raporda davacının kaza nedeniyle sürekli maluliyetinin oluşmadığı bildirilmiştir.Bu nedenle davalının tazminat sorumluluğu bulunmayacaktır. Davanın reddine dair karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince davacıdan alınması gereken 35,90-TL karar harcının davacıdan peşin alınan 29,20-TL harçtan mahsubu ile bakiye 6,70-TL harcın davacıdan tahsiline,
3-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 1.000-TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davacının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/10/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır