Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/170 E. 2020/578 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/170 Esas
KARAR NO : 2020/578
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/02/2016
KARAR TARİHİ : 13/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; 13/09/2014 tarihinde müvekkilinin arkadaşı ile birlikte yayalara yeşil ışık yandığında karşıya geçerken davalı …’un kullandığı ve çok yüksek hızla seyir halinde olduğu … plakalı motosikletle müvekkiline ve arkadaşına çarparak yaralanmalarına neden olduğunu, kazanın oluşumunda davalı …’un tam kusuruyla meydana geldiğini, … plakalı motosikletin davalı … AŞ.tarafından ZMMS poliçesi ile 12/04/2014-2015 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, müvekkilinin kaza sebebiyle çalışamaz hale geldiğinden işvereni tarafından iş akdinin feshedildiğini, kaza sebebiyle gördüğü fizik tedavinin on seansını SGK tarafından karşılanmış ise de sonraki seans ücretlerini müvekkilinin karşıladığını ve tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00-TL maddi tazminat ile 20.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Ş. vekilinin cevap dilekçesi özetle; Kazaya karışan … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkil şirketin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, tedavi giderlerinin müvekkil şirket nezdindeki poliçe teminatı kapsamında olmadığını ve SGK’dan talep edilebileceğini, davacı yanın manevi tazminat talebinin sigorta kuvertörü dahilinde teminat altına alınan kalemlerden olmadığından talep edemeyeceğini, davacının dava öncesinde müvekkil şirkete herhangi bir başvuruda bulunmadığından davacının olay tarihinden itibaren faiz talebinde bulunamayacağını ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacının iddia ettiği olayın gerçekleştiği yerde yayalara yeşil ışık yanmadığını ve davacının yolun karşına geçmediğini, yeşil ışığın yayalara değil kendisine yandığını, davacı ve arkadaşının yolun ortasında yer aldığını, kendilerine sellektör ve korna çalmasına rağmen farkedilmediğinden kendisinin kaza yapmasına ve yaralanmasına sebep olduklarını, aracını yavaş ve temkinli olarak hız sınırları dahilinde kullandığını, davacı yanca iddia edildiği gibi hızlı bir şekilde çarpışma olmadığını eğer olsaydı hastane raporunda belirtildiği gibi basit yaralanma ve ayakta tedavi edilebilecek kadar küçük çaplı yaralanmadan daha büyük bir sonuç ortaya çıkacağını, kaza sebebiyle kendisinin de bizzat maddi ve manevi olarak zarara uğramasına rağmen kendilerinden hiçbir şekilde hak talep etmediğini, kaza tarihinde aracının … Sigorta AŞ.ye sigortalı olduğunu ve teminatlar da belirtildiği üzere kendisinin maddi ve manevi olarak hiç bir tazminat yükümlülüğünün yasal, yazılı ve teminat maddeleri uyarınca bulunmadığını, davacının talep ettiği maddi tazminat meblağının ne şekilde harcandığının resmi kurumlarca veya noter huzurunda tasdik edilerek dosyaya sunulmadığını, davacı yanın hiç bir sıkıntı ve acı çekmediğini, kendisinin aracının kaza sonrasında hasar ve kaza kaydı oluştuğundan değerinin altına satmak zorunda kaldığından zarara uğradığından sebeple davacının manevi tazminat talep edemeyeceğini ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, meydana gelen trafik kazası sonucu davacının malûl kalması sebebiyle maddi ve manevi tazminatın davalılardan tahsili istemidir.
Yüksek Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarında belirtildiği üzere, maddi tazminatların, kazanın kaza tarihinden itibaren günümüze ve bilinen dönem sonuna kadar gerçekleşen her türlü ücret artışları ve emsal ücretlere göre tespit ve hesaplanması gerekmektedir. Yine Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereğince, kişinin vücut bütünlüğünün ihlali nedeniyle ortaya çıkan beden gücü kayıplarının gelirinde veya malvarlığında bir azalma meydana gelmese dahi tazminat gerektiği kabul edilmekte ve bu husus güç kaybı tazmitanı olarak ifade edilmektedir. Bu durum her ne kadar sorumluluk hukukukundaki zarar kavramına aykırı gibi görünse de, burada vücut bütünlüğü ihlal edilen kişinin aynı işi zarardan önceki durum ve diğer kişilere göre daha fazla güç sarf ederek yaptığı gerçeğinden hareket edilmekte ve zararı fazladan sarf edilen bu gücün oluşturduğu kabul edilmektedir.
Taraflarca delil olarak; ….Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2015/… Esas sayılı dosyası, iş sözleşmesi, fesih ihbarnamesi, tedavi evrakları, hastane kayıtları, sigorta poliçesi, iddialar, savunmalar, bilgi ve belgeler ile bilirkişi incelemesine dayanılmış olup gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizce davacının tedavi gördüğü hastanedeki kayıtları getirtilerek Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’ndan alınan 15/01/2018 tarih ve … karar sayılı raporunda; ”Olay tarihli tıbbi belgelerde osseöz patoloji saptanmadığı kayıtlı olup son radyolojik tetkiklerinin Kurulumuzca yapılan değerlendirmesinde de belirgin kırık sekeli saptanmadığı, raporlarda tarif edilen kırık ve artozla 13/09/2014 tarihinde geçirdiği araç dışı trafik kazası arasında illiyet bağı kurulamadığı cihetle; mevcut belgelere göre; … kızı, 18/01/1945 doğumlu …’un 13/09/2014 tarihinde geçirdiği araç dışı trafik kazasına bağlı yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin 13/09/2014 tarihinden itibaren 3 (üç) haftaya kadar uzayabileceği” oy birliği ile mütalaa olunmuştur.
Mahkememizce Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’ndan alınan 20/02/2019 tarih ve 2587 karar sayılı raporunda; ”Davacının 13.09.2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanmasının 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflaması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerini kapsamında; tüm vücut engellilik oranının % 0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) haftaya kadar uzayabileceği” ve Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’ndan alınan 17/07/2019 tarih ve … karar sayılı raporunda; ”03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle; Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 15.01.2018 tarih 833 Karar nolu mütalaasına ve … Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 20.02.2019 tarih … karar nolu mütalaasına eklenecek ve değiştirilecek bir husus bulunmadığı”oy birliği ile mütalaa olunmuştur.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dava dosyası ve ilgili kayıtlar incelenerek maddi tazminat hesabı yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup, Aktüerya Hesap Uzmanı bilirkişi … ve Adli Trafik Uzmanı … tarafından hazırlanan 01/04/2020 tarihli raporu özetle; ”Önceden teknik olarak belirlenmiş olan emredici trafik kurallarını ihlal eden, yaya geçidine yaklaşırken dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmeyen … plakalı motosiklet sürücüsü davalı …’un %75 oranında asli kusurlu olduğu, yine önceden teknik olarak belirlenmiş olan emredici trafik kurallarını ihlal eden, taşıt yolunda yaya geçidi üzerinde yolun karşısına geçerken araçların olası hareketlerine karşı dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmeyen davacı yaya … ve dava dışı yaya … ‘ın %25 oranında tali kusurlu oldukları, kaza tarihinde … plakalı motosikletin KZMMS sigortası olan davalı … AŞ.nin ise kurallar gereği motosiklet sürücüsü davalı …’un kusuru oranında ve sigorta kapsamına göre sorumlu olduğu, 13/09/2014 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazasında davacının ait tazminat tutarının 684,31-TL geçici iş göremezlik, 467,79-TL geçici bakım gideri ve 1.462,10-TL tedavi gideri olmak üzere toplam 2.614,20-TL olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
GEREKÇE :
Yapılan yargılama, toplanan deliller, ATK raporları ve bilirkişi raporu ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; davalı …’un sürücülüğünü yaptığı motosikletin 13/09/2014 tarihinde davacı yaya …’a çarpması sonucu davacının yaralandığı, davalı …’nin motosikletin Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi’ni düzenleyen sigortacı olduğu, dava konusu kaza sonucu meydana gelen maddi zarardan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, Adli Tıp Kurumu’ndan davacının maluliyet raporu aldırıldığı, tüm vücut engellilik oranının yüzde sıfır ve iyileşme süresinin üç hafta çıktığı, kusur ve aktüerya bilirkişilerinden alınan ortak raporda davalı sürücü …’un yüzde yetmiş beş oranında asli kusurlu, davacı yaya …’un ise yüzde yirmi beş oranında tali kusurlu olduğu, davacının 2.614,20 TL maddi tazminat talebinin olabileceği tespit edildiğinden maddi tazminat talebi yönünden davanın kısmen kabulüne, manevi tazminat yönünden kaza sonucu davacının yaralandığı, Türk Borçlar Kanunu’nun 56 ncı maddesinin “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmünü düzenlediği, işbu kazada davalı sürücü …’un davacı …’un yaralanmasında yüzde yetmiş beş oranında kusurlu bulunduğu, tarafların kusur oranı, sosyal ve ekonomik durumları ile davacının yaşı ve etkilenme durumu göz önünde bulundurulduğunda manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
2.614,20 TL maddi tazminatın davalı …’dan kaza tarihi olan 13/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek, davalı …Ş yönünden dava tarihi olan 19/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacı tarafa verilmesine,
10.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan kaza tarihi olan 13/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacı tarafa verilmesine,
Davacı tarafın diğer ve fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 861,67-TL karar ve ilam harcının davacılar tarafından peşin yatırılan 85,39-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 776,29-TL harcın davalılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan toplam 85,39-TL harcın davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
4-Maddi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.614,20-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Maddi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.385,80-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.400,00-TL nispi vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
7-Manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.400,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 1.200,00-TL bilirkişi ücreti ve 275,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.475,00-TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 774,24-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-HMK 333 (1) maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce taraflara iadesine,
Dair, hazır olan tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/10/2020

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪