Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/160 E. 2019/956 K. 22.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/160 Esas
KARAR NO : 2019/956
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili)
DAVA TARİHİ : 10/02/2016
KARAR TARİHİ : 22/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; müvekkilinin 2010 yılı öncesinde davalı …’un sahibi ve yetkilisi olduğu Kardelen Alışveriş Merkezi isimli işyeri ile ticari ilişkisinin mevcut olup müvekkilinden ürün alındığını, ticari ilişki nedeniyle davalı tarafından çek ve senetler keşide edildiğini ancak söz konusu çek ve senetlerin vadesinde ödenmediğini, davalı ve dava dışı oğlu … tarafından … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı dosyasından çeklerden dolayı borçlu bulunmadığının gerekçesiyle menfi tespit davası açıldığını ve davalının 43.600,00 TL bedelli çeklerden dolayı borçlu olduğuna karar verildiğini, menfi tespit dosyasının kesinleşmesi neticesinde davalı aleyhine alacağın tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve dayanaksız olarak itiraz ederek icra takibini durduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; öncelikle davacının davasının zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin 5-6 yıl önce işyerini kapattığını, davacı ile en son 2009 yılında alışverişin yapıldığını, davacıya herhangi bir borçlarının olmadığını, davacı tarafa verilen çekler bankaya sunulduğunda müvekkilce alacağı alınamadığından dolayı ödenememiş ve bu çeklerin yazıldığını, davacı tarafın bu çekleri ya üçüncü şahıslara cirolayıp devrettiğinden yada doğrudan tahsil etmiş olduğundan dolayı ortaya çıkarmadığını, çeklerin muhtemelen ödendiğini, kıymetli evraka bağlanmış bir hak kıymetli evrak ibraz edilmeksizin ileri sürülemeyeceğini ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 09/02/2018 tarihli dilekçesi ile davalı …’un 31/03/2017 tarihinde vefat etmesi sebebiyle murisleri eşi … , oğulları … ve …’un davaya dahil edilmesini talep ettiği, mahkememizce 19/02/2018 tarihinde talebin kabulü ile murislerin davaya dahil edildiği anlaşıldı.
Mirasçılar Vekili beyan dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisi …’un borca batık olduğunu, mirasın hükmen reddi talebinde bulunduklarını, … Vergi Dairesi ile … Vergi Dairesi’ne borçları bulunduğu ayrıca birçok şahsa ve kurumada borçları bulunduğunu, bunların araştırılmasıyla muris borca batık olduğundan mirasın hükmen reddine karar verilip davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK. 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, davacının alacağının davalıdan tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Delil olarak; … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası, … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, faturalar, ticari defterler, bilgi ve belgeler ile bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 12/05/2014 tarihinde 1 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, 15.141,50-TL asıl alacak ve 9.425,70-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 24.567,20-TL üzerinden icra takibi yapıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Murisin aktif ve pasifiyle ilgili araştırmalar yapılmış, murisin emekli aylığı almadığı ve bankada para, taşıt ve taşınmaz gibi hiçbir aktifinin olmadığı buna karşın … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne 22/02/2019 tarihi itibariyle 221.545,35-TL vergi borcu ve … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne 04/03/2019 tarihi itibariyle 11.573,37-TL vergi borcu bulunduğu ayrıca birçok bankaya da borcu bulunduğu tespit olunmuştur.
GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı ile toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava itirazın iptali davası olup dava açıldıktan sonra davalının öldüğü anlaşılmıştır. Davalı ölünce davadan haberdar edilen mirasçılar tereke borca batık olduğundan bahisle mirasın hükmen reddini def olarak ileri sürmüşlerdir, murisin ölümü itibariyle yapılan araştırma sonucu murisin hiçbir aktifinin bulunmadığı, çok miktarda borcu bulunduğu, bu itibarla terekenin borca batık olduğu ayrıca mirasçıların terekeden faydalandıkları yönünde de bir ispat yapılamadığından en yakın tüm mirasçılar tarafından mirasın hükmen reddi defisinde bulunulması ve terekenin borca batık olması sebebiyle davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 44,40-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 296,75-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 252,35-TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.948,06-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak mirasçılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-HMK. 333. md. uyarınca taraflarca tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde taraflara iadesine,
Dair, hazır olan tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.22/10/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır