Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/137 E. 2021/235 K. 23.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/137
KARAR NO : 2021/235
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 10/02/2016
KARAR TARİHİ : 23/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta sözleşmesinden kaynaklı tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … … ile davalı şirket arasında 04/05/2008 tarihli KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Sözleşmesi ve 30/04/2008 tarihli Parola Kasko Sigorta Sözleşmesi’nin yapıldığı, sigortalı … plakalı araç ile 28/09/2008 tarihinde yapılan trafik kazası sonucu araç içinde bulunan müvekkillerinin oğlu … …’in vefat ettiği, kaza sonrasında davalının sigortalı aracı hurda olarak kabul edip, araç değerini ödediğini, ancak poliçede yer alan ölüm teminat bedelinin ödenmediğini, ayrıca poliçede ölüm halinde teminat verildiği açık olduğundan, şimdilik 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı, 5.000,00 TL ferdi kaza koltuk sigortası kapsamında tazminat, 3.000,00 TL defin masrafı olmak üzere toplam 13.000,00 TL tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıların ferdi kaza koltuk sigortası kapsamındaki 5.000,00 TL dışındaki taleplerinin yersiz olduğunu, davacı işleten … …’in KTK zorunlu mali sorumluluk poliçesi bakımından, müvekkili sigorta şirketi karşısında zarar gören 3. Kişi konumunda olmadığını, zorunlu trafik sigortası genel şartları A.1 maddesinde, 2918 sayılı KTK 85/1 maddesinden anlaşıldığı üzere, trafik sigortalarında sigortacının, karayolunda motorlu araç işleteninin, işlettiği araç nedeniyle 3. Kişilere verilen cismani ve eşya zararlarından dolayı, onun mali ve hukuki sorumluluğunu 3. kişilere karşı güvence altına aldığını, başka bir deyişle araç sahibinin bu sigorta ile 3. kişilere ödemek zorunda kalacağı maddi tazminattan dolayı mal varlığında meydana gelecek eksilmeyi güvence altına aldığını, dolayısıyla davacı malik … …’in davacılık sıfatına haiz olmadığını, davacının bu ölüm nedeniyle her hangi bir 3. kişiye ödemek zorunda olduğu maddi bir tazminatın da söz konusu olmadığını, miras bırakan sürücünün kazaya tam kusur ile sebebiyet vermesinden dolayı, her iki davacının da trafik poliçe teminatından yararlanmasının söz konusu olamayacağını, nitekim Yargıtay’ın da bu konuda kararları olduğunu belirterek, haksız davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
GEREKÇE:
Dava, trafik sigortası kapsamında destekten yoksun kalma tazminatı ve ferdi kaza koltuk sigortası kapsamındaki tazminatın, davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizin (Kapatılan … Asliye Ticaret Mahkemesinin) 04/03/2013 tarih 2011/ … esas 2013/ … karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Taraf vekillerinin kararı temyizi üzerine dosya Yargıtay’a gönderilmiş, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 14/04/2015 tarih 2013/19015 esas 2015/5877 karar sayılı ilamında; “Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türüdür.
Dava konusu olayda ise, davacıların desteği … …, içinde bulunduğu aracın yaptığı tek taraflı kazada destek vefat etmiştir. Kaza yapan araç, ölen … …’in babası davacı … … adına kayıtlı olup bu kişi zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesine göre sigorta sözleşmesinin tarafıdır ve davacı … …’in kaza tarihinde aracın işleteni olduğu anlaşılmaktadır. Davalı sigorta şirketi işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde teminat altına aldığına göre işletenin kendi zararından sorumlu olmadığından davacı … …’in davalı sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı isteyemeyeceği dikkate alınmadan bu davacı yönünden davanın reddi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulü doğru görülmemiştir.
Dosya kapsamına göre mahkemece, davalı sigorta şirketine 13.10.2010 tarihli ara kararı ile cevap süresinin ilk duruşma günü olan 28.01.2010 tarihinden 10 gün öncesine kadar uzatılması için süre verildiği, davalı sigorta şirketinin ilk duruşma gününden önce ve uzatılan cevap süresi içinde 14.01.2010 tarihinde cevap dilekçesi verdiği ve ferdi kaza koltuk sigortası yönünden 5.000,00 TL lik talebi kabul ettiği anlaşılmaktadır. Bu halde, Mahkemece, hükmedilen 5.000,00 TL koltuk sigortası tazminatı yönünden, davalı lehine olarak yargılama giderine hükmetmek gerekirken bu husus göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Davacılar vekilin temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece hükme esas alınan aktüerya raporunda davacının desteğinin asgari ücret düzeyinde gelir elde edeceği kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Ancak her ne kadar dosya içinde bu konuda bir belge bulunmasa da davacı taraf, desteğin olay tarihinde üniversite öğrencisi olduğunu iddia ettiğine göre, mahkemece davacı tarafın bu husustaki delillerini mahkemeye sunması istenmeli, kaza tarihinde üniversite öğrencisi olduğunun anlaşılması halinde, desteğin mezun olduktan sonra asgari ücretin üzerinde gelir elde edeceğinin kabulü gerekeceğinden, mahkemece davacılar desteğinin üniversitede okuduğu bölüm ve mezun olacağı tarih sorularak bu tarihten itibaren gerçek zararın belirlenmesi için, desteğin mezun olacağı bölüme göre bu konu ile ilgili meslek kuruluşlarına yazı yazılarak muhtemel gelirin ne kadar olabileceği, mezuniyetinden sonra ne kadar sürede iş bulabileceği gibi hususlar tespit edilip, davacılar vekilinin itirazları da değerlendirilerek sonucuna göre tazminatın belirlenmesi için yeniden aktüerya uzmanı bilirkişilerden rapor alınarak karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir. ve hükmün bu nedenle davacılar yararına bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile mahkememiz kararın bozmuştur.
Mahkememizce Usul ve yasaya uygun Yargıtay … Hukuk Dairesinin 14/04/2015 tarih ve 2013/ … esas 2015/ … karar sayılı bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizce mütevefanın Bilgisayar Teknolojileri bölüm öğrencisi olması nedeni ile alabileciği emsal ücretin belirlenmesi için müzekkere yazılmıştır.
Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda rapor düzenlenmek üzere dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş, aktüer bilirkişi … tarafından sunulan 01/02/2017 tarihli bilirkişi ön raporunda; Mahkemece Bilgisayar Mühendisleri Odasına müzekkere yazılarak (2) Yıl Eğitim süreli Meslek Yüksek okulu mezunu müteveffa emsali Bilgisayar Teknolojisi Programcısının 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2017 yıllarında ele geçen Net Aylık ücretlerinin sorulması ve bu eksiklik tamamlandıktan sonra dava dosyası yeniden tarafıma tevdi edilmesi halinde Nihai raporun tanzimi edilebileceği kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi ön raporu doğrultusunda ilgili bilgiler celp edildikten sonra dosya bilirkişiye tekrar tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından sunulan 14/09/2017 tarihli bilirkişi raporunda; Hukuki durumun ve delillerin takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere 08.04.2014 tarihinde meydana gelen Trafik kazası sonucu vefat eden … …’in geride kalan davacı hak sahiplerinden; Davacı baba … …’in:
Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin Bozma İlamında belirtildiği üzere İşleten durumunda olan davacı Babası … …’in Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamında davalı Sigorta Şirketinden Destekten yoksunluk Tazminatı talep edemeyeceği, Koltuk Sigortasından,Nihai ve Gerçek Maddi zararının (2.500,00)TL.den ibaret bulunduğu,
Davacı anne … …’in;
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamında Teminatla sınırlı olarak Nihai ve Gerçek Maddi zararının (66.248,78) TL.den ibareat bulunduğu, Koltuk Sigortasından Nihai ve Gerçek Maddi zararının (2.500,00)TL.den ibaret bulunduğu kanaati bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin bilirkişi raporuna karşı itirazların değerlendirilmesi, gelen belgelerin değerlendirilmesi ve hesap hatalarının giderilmesi için dosya yeni oluşturulacak bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, Aktüer Hesap Uzmanı Bilirkişi … ve Sigorta Uzmanı Bilirkişi … tarafından sunulan 02/11/2018 tarihli 2. bilirkişi raporunda; Poliçe ve Sigorta / Sorumluluk yönünden; Hesaplanan tazminat tutarının 290.000-TL’lik kişi başı sakatlanma ve ölüm tazminatı teminat limitleri dahilinde olduğu, Sigortacının en erken dava tarihinde temerrüde düştüğü, ayrıca Ferdi Kaza Koltuk Sigorta teminatı kapsamında davalı sigortacının sorumluğunun 5.000-TL olduğu, Destekten Yoksunluk Tazminatı yönünden; Dava dosyasında mevcut ve özellikleri yukarıda sıralanan bilgi ve bulgularla 28.09.2008 tarihinde trafik kazasında ölen 1989 doğumlu … …’in değerlendirme bölümünde gerekçeleriyle izah olunduğu üzere fonksiyonel varlık değeri dikkate alınarak asgari ücrete oranlanmış miktarı üzerinden destekten yoksunluk tazminatından faydalanacak hak sahibi anne … … yönünden işlemiş, işleyecek dönem gelirinden hak sahibine yansıyacak destek oran ile süreleri doğrultusunda, cenaze-defin harcaması dahil hesap tarihi itibarıyla güncelleştirilerek peşin sermaye değerine dönüştürülmüş zarar, destekten yoksunluk tazminatının, Anne … … için 36.405-TL hesaplandığı, Baba … …’in işleten konumunda bulunmasıyla zarar hesabı yapılmadığı, Ferdi Kaza Koltuk Sigorta teminatı kapsamında davalı sigortacının sorumluğunun 5.000-TL olduğu kanaati bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazları nazara alınarak bilgisayar teknikerleri odasına müzekkere yazılarak … Ün. Meslek Yüksek Okulu Bilgisayar Teknolojileri ve Programcılığı Bölümüne 2006 yılında kayıt yaptırıp 2008, 2009 yılı haziran ayında mezun olması gereken müteveffanın mezun olması halinde bilgisayar teknisyeni olarak çalışacağı ihtimali göz önünde bulundurularak emsal Bilgisayar Teknolojisi Programcısının 2009-2019 yılları arasında her bir yıl belirtilerek alabileceği net aylık ücreti celp edilmiş, daha sonra dosyaya ibraz edilen 2 bilirkişi raporu arasındaki çelişkide göz önünde bulundurularak dosyanın yeni bir incelemesine tevdine karar verilmiş olup Aktüeryal Hesap Uzmanı Bilirkişi Y. Müh. … ve Aktüerya Bilirkişisi … tarafından sunulan 25/03/2020 tarihli 3. Bilirkişi raporunda; 28.09.2008 tarihinde meydana gelen kazada davalının %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre … …’in vefatı nedeniyle; Tarafların itirazı ve dosya münderecatına göre değişiklik gerektirmeyen 25.03.2020 tarihli raporda belirlendiği gibi: Davacı Anne … …’in destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının 197.686,25 TL. Olduğu, Söz konusu tutarın davalının zorunlu trafik sigorta poliçesine istinaden sorumlu olduğu 125.000,00 TL.lık limiti aşması nedeniyle davacı anne … …’in destekten yoksun kalma nedeniyle uğradığı zarar kapsamında; Davalının sorumluluğunun 125.000,00 TL.lık limit ile sınırlı olacağı, Davacı Baba … …’in sigortalı aracın işleteni ve sigorta ettiren olması nedeniyle davalı sigorta şirketinden zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında destekten yoksun kalma nedeniyle maddi tazminat talep hakkının bulunmayacağı, Ferdi Kaza Koltuk Sigorta Teminatı kapsamında; belirlenen destek zararlarından ayrı olarak; Davacı Anne … …’in talep edilebilir zararının 2.500,00 TL, Davacı Baba … …’in talep edilebilir zararının = 2.500,00 TL. Olduğu, Yargıtay bozma ilamına göre ferdi kaza sigorta kapsamında açılan davanın davalı tarafından süresinde kabul edilmiş olması nedeniyle, davalı lehine anılan talep bakımında yargılama giderine hükmedilmesinin gerekeceği, Bozma ilamından önce verilen kararda dava tarihinden(28.09.2019) itibaren yasal faize hükmedilmiş olup, bu hususun bozma dışında kalarak kesinleştiği kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporuna karşı itirazlar dikkate alınarak dosyanın ek rapor sunulmak üzere bilirkişi heyetine tevdine karar verildiği, bilirkişi heyeti tarafından verilen 07/10/2020 tarihli bilirkişi ek raporunda; 28.09.2008 tarihinde meydana gelen kazada davalının %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre … …’in vefatı nedeniyle; Davacı Anne … …’in destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının 197.686,25 TL. Olduğu, Söz konusu tutarın davalının zorunlu trafik sigorta poliçesine istinaden sorumlu olduğu 125.000,00 TL.lık limiti aşması nedeniyle davacı anne … …’in destekten yoksun kalma nedeniyle uğradığı zarar kapsamında: Davalının sorumluluğunun 125.000,00 TL.lık limit ile sınırlı olacağı, Davacı Baba … …’in sigortalı aracın işleteni ve sigorta ettiren olması nedeniyle davalı sigorta şirketinden zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında destekten yoksun kalma nedeniyle maddi tazminat talep hakkının bulunmayacağı, clFerdi Kaza Koltuk Sigorta Teminatı kapsamında; destek zararlarından ayrı olarak; Davacı Anne … …’in talep edilebilir zararının 2.500,00 TL, Davacı Baba … …’in talep edilebilir zararının 2.500,00 TL olduğu, Yargıtay bozma ilamına göre ferdi kaza sigorta kapsamında açılan davanın davalı tarafından süresinde kabul edilmiş olması nedeniyle, davalı lehine anılan talep bakımında yargılama giderine hükmedilme sinin gerekeceği, Bozma ilamından önce verilen kararda dava tarihinden (28.09.2019) itibaren yasal faize hükmedilmiş olup, bu hususun bozma dışında kalarak kesinleştiği kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce davacılar vekiline davasını iki ayrı davacı olarak açtığı görülmekle maddi tazminat istemini içeren taleplerini her bir davacı için ayrıştırarak açıklamak üzere süre verilmiş, buna istinaden davacılar vekili 08/10/2019 tarihli açıklama dilekçesinde; “parola kasko sigorta poliçesi” gereği ödenmeyen 5.000,00 TL ferdi kaza beher koltuk teminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkilleri … … (2.500,00 TL) ve … …’e (2.500,00 TL) olacak şekilde ödenmesine ve fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına, Davalının, “KTK zorunlu mali sorumluluk poliçesi” gereği üstlendiği sorumluluktan şimdilik kısmen 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiller … … (100,00 TL) ve … …’e (4.900,00 TL) olacak şekilde ödenmesine ve yine fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına, Müvekkillerinin çocuklarının yaralanması neticesi ölümü nedeniyle yapılan tedavi ve defin masrafları için 3.000,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak eşit oranda (her birine 1.500,00 TL) müvekkillere ödenmesine ve fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili 29/12/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile; destekten yoksun kalma tazminat taleplerini davacı … için 125.000-TL’ye, davacı … için 2.500-TL’ye arttırdıklarını beyan etmiştir.
Her ne kadar dava 2009 tarihli olup6100 sayılı HMK nın yürürlüğe girmesinden sonra açılmış ise de 22.7.20120 tarihli 7251 sayılı kanun ile değişen 6100 sayılı HMK nın 177/2 maddesinde Bozma ya da Kaldırma kararından sonra dosya ilk derece mahkemesine gönderildiğinde ilk derece mahkemesinin tahkikata yönelik bir işlem yapması halinde tahkikat sona erinceye kadar işlem yapılabilir düzenlemesi nazara alınarak davacı tarafça Bozma kararından sonra yapılan ıslah geçerli kabul edilmiştir.
Dava konusu kazanın 28.09.2008 tarihinde meydana geldiği dava tarihinin 28.09.2009 tarihi , ıslah tarihinin ise 29.12.2020 tarihi olduğu bu hali ile uzamış ceza zamanaşımı nazara alındığında zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporları, bilirkişi ek raporu, Yargıtay bozma ilamı ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Dava, trafik sigortası kapsamında destekten yoksun kalma tazminatı ve ferdi kaza koltuk sigortası kapsamındaki tazminatın, davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Davalı şirkete sigortalı, davacı … …’in maliki olduğu … plakalı aracın 28/09/2008 tarihinde kaza tespit tutanağına göre davacıların oğlu sürücü … …’in sevk ve idaresinde iken tek taraflı olarak maddi hasarlı ve ölümlü trafik kazasının meydana geldiği, sürücü … …’in vefat ettiği, dosyada mevcut bulunan rapora göre sürücünün tam kusurlu olduğu, araç içinde ayrıca yolu olarak … ‘ın bulunduğu, aracın kullanılamaz hale geldiği ve araç ile ilgili tazminatın davacıya ödendiği anlaşılmaktadır.
Trafik sigorta poliçesinin, kişi başına bedeni zararlarda ve ölüm halinde teminat limitinin 100.000,00 TL olduğu, Parola Kasko Sigorta Poliçesi ile bedeni zararlar için ihtiyari mali sorumluluk teminatı verildiği ve bu poliçede kaza başına maddi zararlarda teminatın 30.000,00 TL olduğu, ferdi kaza koltuk tazminatının da 5.000,00 TL miktarında bulunduğu görülmektedir.
28/09/2008 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında, kaza yapan aracın davalı şirketçe zorunlu trafik sigortası ve ferdi kaza koltuk sigortası teminatının verildiği, sigortalı aracın işleteninin davacı … … olduğu, sürücünün oğlu … … olup, kazada vefat ettiği ve davacılar tarafından poliçeler kapsamında destekten yoksun kalma tazminatının ve ferdi kaza koltuk sigortası kapsamındaki tazminatın talep edildiği ,kaza tespit tutanağında sürücünün … … olduğu belirtilmiş olup, davacıların desteği … …, içinde bulunduğu aracın yaptığı tek taraflı kazada destek vefat etmiş olup, Kaza yapan araç, ölen … …’in babası davacı … … adına kayıtlı olduğundan bu kişi zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesine göre sigorta sözleşmesinin tarafıdır ve davacı … …’in kaza tarihinde aracın işleteni olduğu anlaşılmaktadır. Davalı sigorta şirketi işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde teminat altına aldığına göre işletenin kendi zararından sorumlu olmadığından davacı … …’in davalı sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı isteyemeyeceğinden bu davacı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
28.09.2008 tarihinde meydana gelen kazada davalının %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre … …’in vefatı nedeniyle; Davacı Anne … …’in destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının 197.686,25 TL. olduğu, Söz konusu tutarın davalının zorunlu trafik sigorta poliçesine istinaden sorumlu olduğu 125.000,00 TL.lık limiti aşması nedeniyle davacı anne … …’in destekten yoksun kalma nedeniyle uğradığı zarar kapsamında: Davalının sorumluluğunun 125.000,00 TL.lık limit ile sınırlı olarak kabulü gerektiği kanaatine arılmıştır.
İtibar olunarak hükme esas alınan aktüerya raporunda davacının desteğinin olay tarihinde … Üniversitesi Bilgisayar Teknikeri ve programlama bölümü öğrencisi olduğu, emsal ücret araştırmasına yönelik müzekkere cevapları ile bilgisayar mühendislerinin emsal ücretlerinin gönderildiği bu nedenle Türkiye İstatistik Kurumu resmi internet sitesi verileri nazara alınarak belirlenen emsal ücrete göre tanzim edilen bilirkişi raporundaki hesaplamalara itibar edilmiştir.
Ferdi Kaza Koltuk Sigortasının bir … sigortası türü olup, meblağ sigortası olması nedeniyle, ölüm halinde limit kadar maktu tazminatın ödenmesi gerektiğinin Poliçe Genel Şartlarında açıkça belirtildiği, davalı tarafça da bu tazminatının istenebileceği hususunun kabul edildiği, davalı sigorta şirketinin ilk duruşma gününden önce ve uzatılan cevap süresi içinde 14.01.2010 tarihinde cevap dilekçesi verdiği ve ferdi kaza koltuk sigortası yönünden 5.000,00 TL lik talebi kabul ettiği nazara alınarak hükmedilen 5.000,00 TL koltuk sigortası tazminatı yönünden, davalı lehine olarak yargılama giderine hükmedilmesi gerektiği anlaşılmış,
Davacı vekili 09.02.2021 tarihli dilekçesinde davacı … için 125.000 TL destekten yoksun kalma tazminatı 2.500 TL ferdi kaza koltuk sigortası tazminatı davacı … için ise 100 TL destekten yoksun kalma tazminatı 2.400 TL ferdi kaza koltuk sigortası talep etmiş olduğunu beyan ettiği de nazara alınarak ve taleple bağlı kalınarak ,davalı sigorta şirketinin iş bu davaya konu tazminat bakımından temerrüdünün dava tarihi itibarı ile oluştuğu yönündeki kararın bozma kapsamı dışında bırakıldığı ve bu sebeple kesinleştiği nazara alınarak ,28.09.2009 dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiği kabul edilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Davacı … … tarafından davalı aleyhine açılan destekten yoksun kalma tazminat talebinin REDDİNE,
2-Davacı … … tarafından davalı aleyhine açılan destekten yoksun kalma tazminat talebinin KABULÜ ile 125.000-TL’nin 28/09/2009 dava tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’ya verilmesine,
3-Davacı … için açılan ferdi kaza koltuk sigorta tazminatı alacağı talebinin KABULÜ ile 2.500-TL alacağının 28/09/2009 dava tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile davalıdan alınarak davacı …’ya verilmesine,
4-Davacı … için açılan ferdi kaza koltuk sigorta tazminatı alacağı talebinin KISMEN KABULÜ ile 2.400-TL alacağının 28/09/2009 dava tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-Davacılar tarafından tedavi ve defin ücreti talebine yönelik istemin bozma kapsamı dışında bırakıldığından bu hususta KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
6-Destekten yoksun kalma talebi yönünden Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 8.538,75-TL Harçtan peşin alınan 2.800,50-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.738,25-TL. harcın davalıdan tahisili ile hazineye gelir kaydına,
7-Ferdi Kaza Sigortası talebi yönünden Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 334,72-TL harcın Harçlar Kanunu Madde 22 (– Davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa,karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır.) uyarınca 1/3’ü olan 111,57-TL’nin davalıdan tahisili ile hazineye gelir kaydına,
8-Destekten yoksun kalma talebi yönünden Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 15.825-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı …’ya ödenmesine,
9-Destekten yoksun kalma talebi uyarınca; Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 100-TL nispi vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile davalıya ödenmesine,
10-Ferdi Kaza Sigortası talebi yönünden Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi 6/1 maddesi (MADDE 6 – (1) Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle; ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur. Bu madde yargı mercileri tarafından hesaplanan akdi avukatlık ücreti sözleşmelerinde uygulanmaz.) uyarınca 1.250-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı …’ya ödenmesine,
11-Ferdi Kaza Sigortası talebi yönünden Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi 6/1 maddesi (MADDE 6 – (1) Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle; ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur. Bu madde yargı mercileri tarafından hesaplanan akdi avukatlık ücreti sözleşmelerinde uygulanmaz.) uyarınca 1.200-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı …’a ödenmesine,
12-Ferdi Kaza Sigortası talebi uyarınca; Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 100-TL nispi vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile davalıya ödenmesine,
13-Davacılar tarafından yapılan 2.816,10-TL ilk gider, 291,62-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 5.200-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 8.307,72-TL. yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 8.303,33-TL sinin davalıdan tahsili davacılara verilmesine,
14-Davalı tarafından yapılan 32-TL tebligat ve müzekkere giderinin ve 750-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 782-TL’nin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 0,63-TL nin davacılardan tahsili ile davalıya verilmesine.
15-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren yasal süresi içeresinde Yargıtay ilgili dairesinden temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.23/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır