Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1085 E. 2018/911 K. 12.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2016/1085
KARAR NO: 2018/911

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 02/11/2016
KARAR TARİHİ : 12/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında 12 adet fatura tanzim edildiğini ve ödemesi için davalı/borçlu tarafa faturaların gönderildiğini, bu faturaların ;1) 11.775,72-TL bedel , 11/03/2015 tarih ve … no’lu fatura, 2) 10.904,16 TL bedel, 30/11/2015 tarih ve … nolu fatura, 3)12.611,16 TL bedel, 30/11/2015 tarih ve … nolu fatura, 4) 2.169,72- TL bedel , 29/02/2016 tarih ve … nolu fatura, 5) 7.572,13-TL bedel, 29/02/2016 tarih ve … nolu fatura, 6) 1.294,66-TL bedel, 30/04/2016 tarih ve … nolu fatura, 7) 767,99-TL bedel, 30/04/2016 tarih ve … nolu fatura, 8) 9.705,68-TL , 30/04/2016 tarih ve … nolu fatura, 9) 5.530,80-TL bedel, 10/05/2016 tarih ve … nolu fatura, 10) 14.319,98-TL bedel, 10/05/2016 tarih ve … nolu fatura, 11) 9.793,23-TL bedel, 23/05/2016 tarih ve … nolu fatura, 12) 1.972,08-TL bedel , 23/05/2016 tarih ve … nolu faturalar olduğunu toplam;88.417,31-TL alacağının tahsili çin defalarca şifahen görüşülmüş fakat netice alınamadığını, bunun üzerine; … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalı/borçlu mezkür icra takibini sürüncemede bırakma düşüncesiyle, haksız ve kötü niyetli olarak borcun tamamına ve ferilerine itiraz etmiş, iş bu itiraz nedeniyle de yapılan ilamsız takipin durdurulduğunu, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yapılan haksız ve kötü niyetli itirazın kaldırılmasını, takibin devamına, takip tarihinden itibaren işlemek üzere asıl alacak bölümüne aylık % 11,5 ticari temerrüt faizine, davalı/borçlunun itirazında haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle % 20 den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin davalı müvekkilin kendisine borçlu bulunduğundan bahisle müvekkil aleyhine … İcra müdürlüğünde … Esas numarası ile icra takip başlatmış olup, müvekkili şirketin borcu olduğunu iddia ettiğini,davacının iddiası karşılığında müvekkili tarafından icra dosyasına itiraz edilmiş ve davacı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığının beyan edildiğini, bu kapsamda işbu davanın ikame edildiğini, davacı tarafın dava dilekçesinde şifahi görüşmeler yapmış olduğu beyanı, gerçeği yansıtmadığını, davacı tarafından … İcra Müdürlüğünde … Esas sayısı ile başlatılan icra takibinden önce iddia konusu borca dair herhangi bir bildirim, ihtar vs. Müvekkili şirkete yapılmadığını, bahse konu takibin haksız ve kötüniyetli olup, davalı olan müvekkilinin yapmış olduğu itirazın haklı olduğunu, müvekkilinin davacı tarafa herhangi bir borcu olmayıp … İcra Müdürlüğün de … Esas sayılı dosyasında yapılan itirazın haklı ve hukuka uygun olduğunu bu nedenle davacı tarafından başlatılan haksız ve kötü niyetli dava için davalı tarafın % 20’den az olmamak kaydı ile tazminata mahkum edilmesini, … İcra Müdürlüğünde … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın haklılığının kabulü ile işbu davanın reddini talep ettiği görüldü.
GEREKÇE:
Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Delil olarak; icra dosyası, fatura ve cari hesap kayıtları, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkememizce itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya bir örneği getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 11.775,72-TL Fatura 2.170,45-TL İşlemiş Faiz (Ticari Temerrüt Faizi), 10.904,16-TL Fatura,1.102,81-TL İşlemiş Faiz (Ticari Temerrüt Faizi), 12.611,16-TL Fatura 1.275,45-TL İşlemiş Faiz (Ticari Temerrüt Faizi),, 2.169,72-TL Fatura 157,91-TL İşlemiş Faiz (Ticari Temerrüt Faizi),7.572,13-TL Fatura 551,11-TL İşlemiş Faiz (Ticari Temerrüt Faizi), 1.294,66 Fatura 69,34-TL İşlemiş Faiz (Ticari Temerrüt Faizi),767,99-TL Fatura 41,13-TL İşlemiş Faiz (Ticari Temerrüt Faizi),9.705,68-TL Fatura 519,85-TL İşlemiş Faiz (Ticari Temerrüt Faizi), 5.530,80-TL Fatura 278,81-TL İşlemiş Faiz (Ticari Temerrüt Faizi),14.319,98-TL Fatura 721,88-TL İşlemiş Faiz (Ticari Temerrüt Faizi),9.793,23-TL Fatura 453,57-TL İşlemiş Faiz (Ticari Temerrüt Faizi),1.972,08-TL 91,34-TL İşlemiş Faiz (Ticari Temerrüt Faizi) olmak üzere toplam 88.417,31-TL’nin tahsili amacıyla 24/10/2016 tarihinde örnek 1 nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçlunun borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın Mali Müşavir bilirkişisi …’ye tevdi ile … İcra Müdürlüğünün dosyasında göz önüne alınarak iddia ve savunmalar ile davacının davalıya rücu edebileceği bir miktar bulunup bulunmadığı hususu ile var ise miktarın hesabının istenilmesine karar verildiği, Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından düzenlenen 19/07/2017 tarihli bilirkişi raporunda;Davaci tarafından sunulan ticari defterlerin tetkikinde; davalı ile olan ticari münasebetini 120.01.011 nolu cari hesap kodu altında takip etmekte olduğu, bu hesabın hareketlerinin incelendiği , takip tarihi itibari ile 77.272,53-TL Borç bakiyesi vermiş olduğunu, buna göre davacının kendi defterlerinde takip tarihi itibari ile davalıdan 77.272,53-TL Alacaklı durumda olduğu, Bu tutarın 30/09/2016 tarihinde … nolu Şüpheli Ticari Alacaklar hesabına virman edilmiş olduğunu, Davalı tarafından ibraz edilen ticari defterlerin tetkikinde; Davacı ile olan ticari münasebetini … nolu cari hesap kodu altında takip etmekte olduğu, bu hesabın hareketlerinin incelendiği bu hesabın takip tarihi itibari ile 57.453,59-TL Borç bakiyesi vermiş olduğu ve buna göre davalının kendi defterlerinde takip tarihi itibari ile davacıya 57.453,59-TL BORÇLU durumda olduğunun tespit edildiğini, Sonuç olarak Davacının kendi defterlerinde takip tarihi itibari ile davalıdan 77.272,53-TL ALACAKLI durumda olduğu ve bu tutarı … nolu Şüpheli Ticari Alacaklar hesabına virman edilmiş olduğu, Davacı yan her ne kadar takip talebinde davalıya düzenlemiş olduğu 12 adet fatura toplamı olan 88.417,31-TL talep etmiş ise de ticari defterlerinde davalıdan 77.272,53-TL Alacaklı olduğundan bu tutarın dikkate alınması gerektiği, Her ne kadar davalı borcu kabul etmemekte ise de davalının kendi defterlerinde takip tarihi itibari ile davacıya 57.453,59-TL BORÇLU durumda olduğu ve Tarafların sunmuş olduğu 2016 yılı defterlerinin birbiri ile örtüşmüş olduğu, taraflar arasındaki farkın ( 77.272,53-TL – 57.453,59,-TL = 19.818,94-TL olduğu , bu farkın 2015 yılından kaynaklandığı, ancak davalı yanın incelemeye 2015 yılı ticari defterlerini ibraz etmediğinden bu farkın oluşumu hakkında bir tespit yapılamadığını, Davacı tarafından takibe ve davaya konu ettiği faturaların davalıya teslimine ilişkin dosyada herhangi bir dönemin mevcut olmadığı ancak davalı ticari defterlerinde davacının 2016 yılında düzenlemiş olduğu ve takibe konu ettiği faturaların kayıtlı olduğu davalının 2015 yılı ticari defterleri incelenemediğinden davacının düzenlemiş olduğu 2015 yılı faturalarını kayıtlı olup olmadığının bu 19.818,94-TL’lik farkın neden kaynaklandığının ise tespit edilemediği, Şartları oluşmadığından davanın işlemiş Faiz talebine ilişkin herhangi bir hesaplama yapmanın mümkün olmadığı yönünde görüş ve kanaatini bildirdiği” görülmüştür.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde ;Davacının kendi defterlerinde takip tarihi itibari ile davalıdan 77.272,53-TL alacaklı durumda olduğu ve bu tutarı … nolu Şüpheli Ticari Alacaklar hesabına virman edilmiş olduğu, Davacı yan her ne kadar takip talebinde davalıya düzenlemiş olduğu- 12 adet fatura toplamı olan 88.417,31-TL talep etmiş ise de ticari defterlerinde davalıdan 77.272,53-TL Alacaklı olduğundan bu tutarın dikkate alınması gerektiği, her ne kadar davalı borcu kabul etmemekte ise de davalının kendi defterlerinde takip tarihi itibari ile davacıya 57.453,59-TL borçlu durumda olduğu, Tarafların sunmuş olduğu 2016 yılı defterlerinin birbiri ile (2015 yılından gelen bakiyeler hariç) örtüşmüş olduğu, taraflar arasındaki farkın ( 77.272,53-TL – 57.453,59,-TL = 19.818,94-TL olduğu , davalıya ait 2015 yılına ait faturalara ilişkin olarak BA -BS formları … vergi dairesinden istenilmiş ve bahse konu 11.775,72-TL bedelli 11/03/2015 tarih … nolu, 10.916-TL bedelli 30/11/2015 tarihli … nolu, 12.611,16-TL bedelli 30/11/2015 tarihli … nolu fatura bildirimlerinin davalı borçlu tarafından yapıldığı, mahkememizce tarafların 2015- 2016 yıllaranı ait ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinde inceleme yapılacağı taraflara bildirilmiş olmasına rağmen davalı tarafın incelemeye 2015 yılı ticari defterlerini ibraz etmediği ,davalı ticari defterlerinde davacının 2016 yılında düzenlemiş olduğu ve takibe konu ettiği faturaların kayıtlı olduğu bu itibarla davalı borçlunun 77.272,53-TL asıl alacaktan sorumlu olduğu , taraflar arasında faizi ilişkin bir sözleşme olmadığı gibi takipten önce temerrüt başlangıcını temin bir ihtarın mevcut olmadığı bu hali ile temerrüt koşullarının bulunmaması nedeni ile faiz başlangıcının takip ile oluştuğu kanaatine varılmıştır.
Anılan durum karşısında takip konusu alacağın likit ve hesap edilebilir nitelikte olması nedeniyle davalı-borçlunun İİK’nın 67/2. maddesine göre hükmolunan alacağın %20 oranı üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatından da sorumlu olması gerektiği hususu da göz önünde bulundurularak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile … İcra Müdürlüğünün … e. Sayılı dosyası ile başlatılan takibe yönelik itirazın kısmen iptali ile takibin 77.272,53-TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi uygulanmasına,
2-Davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla alacağın %20 si olan 15.454,50-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 5.278,49 TL. harçtan peşin alınan 1.030,70-TL. harcın mahsubu ile bakiye 4.247,79- TL harcın davalıdan tahisili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 8.849,98-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.059,90-TL ilk gider, 713- TL tebligat ve müzekkere gideri, 600-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.172,90-TL yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 1.683,03-TL sinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
6-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 2.180,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/09/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır