Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1054 E. 2018/1296 K. 11.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1054
KARAR NO : 2018/1296

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/10/2016
KARAR TARİHİ : 11/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı hastanenin, bünyesinde çalıştırmak üzere gerekli olan sağlık personellerini müvekkilinden sağlamak adına davalı ile müvekkilinin 01.03.2016 tarihinde Hizmet Sözleşmesi akdettiklerini, davalının müvekkilinden belli zamanlarda hizmet alımında bulunduğunu, müvekkilinin sağlamış olduğu hizmete karşılık fatura kestiğini, Müvekkilinin, davalıya 24.06.2016 tarihinde yeni bir personel daha temin ettiğini ve bunun içinde … nolu faturayı kestiğini, fatura bedelinin ödenmediğini, borçlu aleyhine … İcra Müdürlüğünün … e. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, takibin durduğunu, davalı ile müvekkili arasında ek olarak sunmuş oldukları Hizmet sözleşmesi akdedildiğini ve sözleşmeye bakıldığında sözleşmenin geçerlilik süresinin 01.03.2016 – 01.04.2017 tarihleri arasında olduğunun belirtildiğini, sözleşmenin akdedilmesinden sonrada müvekkilinin davalıya sağlık personeli sağladığını, davalının müvekkili ile herhangi bir ticari ilişkisinin olmadığının ve sözleşme imzalanmadığı iddiasının da mesnetsiz olduğunu, bu nedenlerle davanın kabulü ile itirazın iptaline, alacağın %20 ‘den aşağı olamamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle mahkemenin yetkisine itirazlarının olduğunu, müvekkili şirketin adresinin Diyarbakır olduğundan Diyarbakır Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle davanın öncelikle yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesinin gerektiğini, Davacının iddia etmiş olduğu hususların, yasal dayanaktan yoksun, somut bir delile dayanamayan ve tamamen soyut iddialardan ibaret olduğunu, bu beyanlara itibar edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacı tarafın, iddia etmiş olduğu hususların ispat yükü altında olup dava dilekçesinde delil olarak sunulan bilgi ve belgelerin hiçbirinin, usul kuralları çerçevesinde, iddia edilen vakıayı ispata elverişli araçlar olmadığını, davacı ile müvekkili arasında, dava dilekçesinde iddia edilen hususların hiç bir zaman gerçekleşmediğini, davacının taleplerinin, tamamen karşılıksız maddi menfaat temin etmek üzere dile dile getirildiğini, davanın reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, davalıya verilen hizmet nedeni ile düzenlenen fatura bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar ve kötüniyet tazminatı istemine ilişkindir.
Delil olarak; icra dosyası, fatura ve cari hesap kayıtları, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 2.950-TL asıl alacacağın tahsili amacıyla 19/07/2016 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 22/07/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 25/07/2017 tarihine borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdi ile tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sunulan deliller, icra takip dosyası, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacının icra takibi tarihi itibariyle icra takibine dayanak faturadan dolayı davalıdan alacaklı olup olmadığı ve miktarına ilişkin rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verildiği, Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından sunulan 02/12/2017 tarihli raporda; Dosya sözleşme ve diğer hususlardaki incelemeler kapsamında davacının usulüne uygun tutulan 2016 yılı ticari defterlerinde takibe konu edilen 2.950,00 TL tutarındaki fatura sebebiyle takip tarihi itibariyle takibe konu tutar davalıdan alacak kayıtlı olduğu kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Davalı cevap dilekçesi Mahkememizin yetkisine itiraz etmiş ise de davanın faturaya dayalı takibe yönelik itirazın iptali istemi olup faturanın alacaklı ikametgahında ödenecek götürülecek borçlardan olması nedeni ile B.K. 89 ve HMK’nun 10. Maddeleri uyarınca Mahkememizin yetkili olduğu anlaşılmakla Yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Davacı ve davalı arasında düzenlenen 01/03/2016 tarihli Danışmanlık ve Aracılık hizmeti kapsamında Firma bünyesinde çalıştırmak üzere aradığı sağlık personeli ( Doktor, Hemşire, Laborant, ATT, Sağlık memuru v.b ) ihtiyacını mail yoluyla … ‘a bildirecek … ‘ta FİRMA’nın aradığı sağlık personeli kriterlerine uygun personeli bulup, bu personelin iletişim bilgilerini mail yoluyla firma’ya göndererek firmanın aradığı sağlık persolini bulmasına yardımcı olacaktır.Şeklinde düzenlendiği, davacının bu sözleşme kapsamındaki temel ve tek görevi firma’nın aradığı branşta ve bölümde sağlık personeli bulup , bu personelin iletişim bilgisini firma’ya bildirmekle sınırlı olup iletişim bilgisi paylaşılan personelin mesleki ve yeterlilik denetimini yapma yükümlülüğü davalıya ait olacağı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından sunulan yevmiye defterinde … hesapta davalıya tanzim edilen 2.950,00 TL’lik faturanın 24/06/2016 tarihli … yevmiye no’da kayıtlandığı karşılığında herhangi bir ödeme olmadığı Anılan durum karşısında davanın kabulü gerektiği ve takip konusu alacağın likit ve hesap edilebilir nitelikte olması nedeniyle davalı-borçlunun İİK’nın 67/2. maddesine göre hükmolunan alacağın %20 oranı üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatından da sorumlu olması gerektiği hususu da göz önünde bulundurularak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile … İcra Müdürlüğünün … e. Sayılı dosyası ile başlatılan takibe yönelik itirazın iptali ile takibin takip koşulları ile devamına,
Davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla alacağın %20 si olan 590-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 201,51-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 29,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 172,31-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.180-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 58,40-TL ilk gider, 750-TL bilirkişi, 117,50-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 925,90-TL. Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/12/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır