Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1035 E. 2018/706 K. 04.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1035
KARAR NO: 2018/706
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/10/2016
KARAR TARİHİ: 04/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilİ şirket ile davalı … LTD. ŞTİ. arasında 04/08/2010 tarihli Kart Satış Sözleşmesi imzalandığını, Müvekkili şirket tarafından üye kuruluşlar vasıtası ile müşteri şirket personeline elektronik ödeme kartı (Ticket Restaurant Kart) ile yemek yeme olanağı sağladığı sistem, hizmet ve bu hizmetin bedelinin ödenmesine ilişkin şartlar Kart Satış Sözleşmesi’nin konusunu oluştuduğunuverilen hizmet karşılığı kesilen faturaların ödenmesi için davacı şirketin tüm sözlü ve yazılı uyarılarına rağmen borcun ödenmemesi sonucunda alacağın tahsili için …. İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış, davalı borçlu şirket borca itiraz ederek takibi durduğundan bahisle haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline, %20′ den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
GEREKÇE:
Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, ticari ilişki kapsamında düzenlenen kart satış sözleşmesi nedeni ile oluşan cari hesaba dayalı takibi vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Delil olarak; icra dosyası, fatura ve cari hesap kayıtları, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 3.798-TL asıl alacacak ve 155,72-TL vade farkı olmak üzere toplam 3.953,72-TL alacağın tahsili amacıyla 21/07/2016tarihinde örnek 1 nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 23/07/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 01/08/2016 tarihine borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdi ile Dava, cevap, ibraz edilen deliller tarafların ticari defter kayıt ve belgeleri, icra dosyası ve tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak davacının davalıdan alacağı olup olmadığı varsa miktarının ve faizinin belirlenmesine kara verildiği, Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından hazırlanan 16/03/2018 tarihli bilirkişi raporunda ; İncelenen davacı şirkete ait e-defter şeklinde tutulduğu anlaşılan 2015-2016 yılı yevmiye ve kebir defterlerinin açılış ve kapanış beratlarının yasal süresi içerisinde alınmış oldukları, envanter defterlerinin açılış tasdiklerinin de yasal süresinde yaptırılmış olduğu, bu anlamda ticari defterleri usulüne uygun olarak tutuldukları, Davacı yanın kendi ticari defter kayıtlarına nazaran 21.07.2016 takip tarihi itibarıyla davalı yandan 3.798,00 TL alacaklı göründüğü, Davalı yan incelemeye gelmeyip ticari defterlerini ibraz etmediğinden, davalı ticari defter kayıtları üzerinde davacı yan alacağının varlığı yönünden herhangi bir tespit ve değerlendirme yapma imkanının bulunmadığı, Davacı yanın takipte işlemiş faiz talep ettiği görülmekle, takibe dayanak niteliğindeki faturaların üzerinde yer alan ödeme vade tarihleri dikkate alınarak, faturalardan kaynaklı alacaklar için vade tarihlerinden takip tarihine kadar işlemiş faiz tutarının 67,61 TL olduğu kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde ;
Taraflar arasında imzalanan 04.08.2010 tarihli “kart satış sözleşmesinin” sunulu olduğu,Davacı lehine delil vasfına sahip ticari defterlerin incelenmesi ile davacı yana ait 2015 ve 2016 yılı cari hesap ekstresinin ve davacı yan tarafından davalı adına düzenlenmiş e-arşiv faturaların sunulu olduğu, faturaların “hizmet faturası” niteliğinde oldukları, bu nedenle sevk irsaliyesine bağlı olmadıkları , cari hesaba dayalı takip alacağının, 01.05.2016 tarih, … numaralı, 20.05.2016 son ödeme tarihli 200,01 TL ve 02.05.2016 tarih, … numaralı, 20.05.2016 son ödeme tarihli 3.600,01 TL faturalardan kaynaklandığı faturalardan kaynaklı alacaklar için takip tarihine kadar 67,61 TL faiz alacağı doğduğu,davalı tarafça faturaların iade edilmedikliri gibi hizmetin alınmadığına dair de bir itirazın olmadığı anlaşılmakla Davacının takip tarihi itibarıyla davalıdan 3.798,00 TL asıl alacak ve 67,61 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 3.865,61-TL alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır.
Anılan durum karşısında takip konusu alacağın likit ve hesap edilebilir nitelikte olması nedeniyle davalı-borçlunun İİK’nın 67/2. maddesine göre hükmolunan alacağın %20 oranı üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatından da sorumlu olması gerektiği hususu da göz önünde bulundurularak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile …. İcra Müdürlüğünün … e. Sayılı dosyasındaki itirazın iptali ile 3.798-TL asıl alacak ve 67,61-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.865,61-TL alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla alacağın %20 si olan 773,12-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Takip tarihinden itibaren asıl alacağa avans faiz uygulanmasına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 264,06- TL. Harçtan peşin alınan 64,87-TL. harcın mahsubu ile bakiye 199,19-TL. harcın davalıdan tahisili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 2.180-TL. nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 94,07-TL ilk gider, 89-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 750-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 933,07-TL. yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 914,37-TL sinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
6-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/07/2018

Katip e-imzalıdır Hakim e-imzalıdır