Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/82 E. 2023/284 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/82 Esas
KARAR NO : 2023/284
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/01/2015

BİRLEŞEN ….ATM … SAYILI DOSYA

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/07/2020
KARAR TARİHİ : 28/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 25.07.2012 tarihinde bayilik sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin davalı şirket tarafından üretilen hijyen ürünlerinin satışını ve pazarlanmasını kapsadığını, bu bağlamda 146.346,44 TL tutarında ürün satın alındığını, 33.541,20 TL iskonto faturası düzenlendiği, alınan tüm ürün bedellerinin ödendiğini, ayrıca avans mahiyetinde 97.464,76 TL ön ödeme yapıldığını, sözleşme konusu ürün satışının ruhsata bağlı olduğunu, üretici firma ruhsatının 26.10.2012 tarihinde sonlandığını, üretici firmadan ürün ruhsatının yenilenmesinin istendiğini, sonuç alınamayınca Noterden keşideli ihtarname ile ürünün ruhsat sorununun çözülmesinin ve miadını dolduran ürünlerin değiştirilmesinin talep edildiğini, müteaddit girişimlerden de sonuç alınamayınca bayilik sözleşmesinin feshedilerek davalı şirket hakkında icra takibinin başlatıldığını, edimlerini sözleşmeye uygun yerine getirmeyen davalının davacı şirketi zarara uğrattığını beyanla, haksız itirazın kaldırılmasını ve alacağın %20’nden az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket vekilinin cevap dilekçesinde özetle, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin yıllık artış şartlı olarak aylık iki ton kotalı ve üç yıllık olarak yapıldığını, sözleşme tarihinden 20 ay sonra davacı yanın ürünün ruhsatsızlığını gerekçe göstererek sözleşmeyi 12 mart 2014 tarihinde tek yanlı olarak feshettiğini, sözleşmeye konu ürünün satışı için ruhsat zorunluluğunun bulunmadığını, uzayan bürokratik işlemleri müteakip ürün ruhsatının yenilendiğini, davacı şirketin ürün satamadığı için sözleşmeden kurtulmaya çalıştığını, davacı yanın bayilik süresince taahhüt edilen satış kotasını tutturamadığını, sözleşme süresince 45 ton ürün çekmesi gerekirken 8 ton ürün aldığını, kotaya uymayarak davalı şirketi zarara uğrattığını, yoksun kalınan kardan davacının sorumlu olduğunu, ayrıca sözleşmeden kaynaklı cezai şartı ödemekte temerrüte düştüğünü, davacı şirketin davalıya hiçbir zaman avans ödemediğini, davacı tarafın sipariş ettiğ malı depodan teslim almamasından kaynaklı 60.000,00 TL ödemenin söz konusu olduğunu, miadını doldurmuş ürün iade alımının sözleşmede olmadığını beyan ederek, davanın reddine, %20’nden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili asıl dava dosyasındaki karşı dava dilekçesi ile; taraflar arasında akdi sağlanan sözleşmenin tek taraflı olarak karşı tarafça feshi sebebine bağlı olarak sözleşmenin feshi tarihinden itibaren geriye kalan sözleşme süresi içerisine ilişkin kar mahrumiyeti ile sözleşmenin fesih tarihine kadar karşı tarafın uymadığı aylık kota sebebiyle uğranılan zarara ilişkin olmak üzere her bir alacak kalemi için 20.000 TL olmak üzere toplam 40.000 TL’nin … 57.Noterliği’nin 13343 Yevmiye numaralı ihtarnamenin tebliğinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememiz dava dosyasında Davalı ve karşı davacı sıfatı bulunan şirketin Mahkememiz dosyası ile birleşen ….ATM … sayılı dava dosyasında ikame etmiş olduğu dava dilekçesinde özetle: Taraflar arasında mevcut 2 ton kotalı ve 3 yıl süreli tek satıcılık anlaşması mevcut olduğunu, sözleşmenin imzalanmasından 20 ay sonra ürün ruhsat süresinin dolduğu gerekçesi ile davalının tek tarafla olarak sözleşmenin 12 Mart 2014 tarihinde fesih ettiğini, sözleşmenin 8. Maddesi rekabet yasağı mevcut olup davalı tarafça rekabet yasağı maddesinin ihlal edildiğinden bahisle, 5.000 TL cezai şart, 1.000 TL haksız rekabet tazminatı, 5.000 TL rekabet yasağı ihlali sebebi ile tazminat ve 10.000 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 21.000 TL’nin haksız eylem tarihi olan 12.03.2014 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve haksız rekabetin tespiti ile men’i ve ref’ine davalı elinde kullanıma ilişkin belgelerin celbine, masrafı davalı yandan alınmak üzere hükmün yurt çapında tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde yayınlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlgili yerlere müzekkereler yazılmış, cevabi yazılar dosya arasına alınmıştır.
Dosya kapsamına müteaddit kez rapor aldırılmış;
29/10/2018 tarihli 1. Bilirkişi kurulu tarafından alınan rapor ile sadece asıl ve karşı dava yönünden değerlendirme yapılmış, asıl dava yönünden davacının birbiri ile uyumlu ticari defter kayıtları ile takip tarihinde 123.972,29 TL alacağının bulunduğu, sözleşmenin feshinin haklı nedenlere dayandığı ancak karşı dava yönünden zarar hesabının mevcut veriler ile yapılamayacağı tespit edilmiştir.
21/01/2020 tarihli 2. Bilirkişi kurulu raporunda alınan rapor ile sadece asıl ve karşı dava yönünden değerlendirme yapılmış, asıl dava yönünden davacının birbiri ile uyumlu ticari defter kayıtları ile takip tarihinde 123.972,28 TL alacağının bulunduğu, mücbir sebebe bağlı olarak davacının fesih sebebinin haklı olduğu, sözleşmenin fesih tarihine kadar aylık kotaya uyulmamasından kaynaklı davalı şirket alacağının 36.452,61 TL olduğu, davalının manevi tazminat ve cezai şart alacağının mevcut olmadığını, davalının kar mahrumiyeti hakkının bulunmadığını tespit etmiştir.
21/03/2022 tarihli 3. Bilirkişi kurul raporunda; asıl davaya ilaveten birleşen dava yönünden de değerlendirme yapılmış, alınan rapor ile davacı şirketin takip tarihinde 123.972,28 TL alacağının bulunduğu, sözleşmenin feshinin haklı sebeplere dayanmadığını, karşı dava yönünden davalı şirketin kar mahrumiyetinin 39.377,09 TL olduğu, aylık kotaya uyulmamasından kaynaklı alacağın bulunmadığı ve birleşen dava yönünden davalının hak sahibi olmadığına dair tespitler yapılmıştır.
18/08/2022 tarihli mali müşavir tarafından alınan rapor ile davacı şirketin takip tarihinde 123.972,28 TL alacağının bulunduğu tespit edilmiştir.
16/07/2022 tarihli bilirkişi ek raporu ile 21/03/2022 tarihli rapor tanzim eden bilirkişilere ilaveten bilişim uzmanı da dahil edilmiş, hazırlanan rapor ile kök rapordaki görüşlerin aynı şekilde devam ettiği, davalı vekili tarafından sunulan 10.02.2020 ile 17.02.2020 tarihli maliyete göre davalı şirketin kar mahrumiyetinin 399.888,07 TL olduğu tespit edilmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili karşı davası yönünden davasınının değerini talep arttırım dilekçesi ile arttırmış, harç ikmalini de yapmıştır.
GEREKÇE:
Uyuşmazlığın; asıl dava ve karşı dava yönünden avans mahiyetinde verilen paranın tahsili amacı ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemi ile taraflar arasında yapılan satış ve pazarlama sözleşmesine göre tarafların edimlerini yerine getirip getirmediklerini, sözleşmeli feshinin haklı olup olmadığı, sözleşmenin feshi nedeniyle karşı davacının zarara uğrayıp uğramadığı ve miktarına ilişkin olduğu,
Birleşen dava dosyasında Uyuşmazlığın konusunun Taraflar arasında mevcut 2 ton kotalı ve 3 yıl süreli tek satıcılık anlaşması mevcut olup sözleşmenin imzalanmasından 20 ay sonra ürün ruhsat süresinin dolduğu gerekçesi ile davalının tek tarafla olarak sözleşmenin 12 Mart 2014 tarihinde fesih ettiği, sözleşmenin 8. Maddesi rekabet yasağı mevcut olup davalı tarafça rekabet yasağı maddesinin ihlal edildiğinden bahisle, cezai şart, haksız rekabet, rekabet yasağı tazminatı ve manevi tazminat isteminde bulunduğu anlaşıldı.
Tüm dosya kapsamı üzerinden yapılan tetkik ve incelemede; Dosya kapsamı ile taraflardan elde edilen veriler birlikte ele alınıp irdelendiğinde, davacı şirketin 2012 yılı ticari defter kayıtlarına göre, “320.05-… … Ürünler Araştırma San. Tic. A.Ş.” “muavin hesap” kapsamında davalı şirketten toplam 135.936,00 TL tutarında mal alımının gerçekleştiği ve buna karşılık davacı şirket tarafından aynı dönem içinde 135.936,76 TL ödeme yapıldığı, neticesinde 2012 yılında yapılan ürün alımından kaynaklı olarak davacı şirketin davalıya karşı borcu bulunmadığı, hatta fazla ödendiği kaydedilen 0,76 TL’nın “159.03-SİPARİŞ AVANSLARI” hesabına virman yapılmak suretiyle tasfiye edilmesi şeklinde işlem yapıldığı; ayrıca, davacı şirketin 31.12.2012 tarihli muhasebe mizanında “600.99-YURTİÇİ SATIŞLAR” hesabının “Diğer Gelirler” alt hesabında kayıtlı 25.344,00 TL tutarın, davalı … A.Ş.ne bayilik sözleşmesi hükümlerine göre, davacı şirket tarafından kesilen “peşin ödeme iskontosu” mahiyetli bir işlem olduğu, davacı şirketin 2012 yılı ticari defter kayıtlarına göre, “159.2012.03-SİPARİŞ AVANSLARI-… A.Ş.” hesabına, ödeme şekli yukarıda açıklanan 123.972,28 TL tutarında ödeme kaydı yapıldığı, davacı şirketin 2013 yılı ticari defter kayıtlarına göre,”320.05-… A.Ş.” hesabına yapılan 10.410,44 TL toplam alacak kaydına karşılık, aynı tutara eşit miktarda ödeme kaydı yapıldığı ve bu hesabın satıcı lehine borç kalanının bulunmadığı, davacı şirketin 2014 yılı ticari defter kayıtlarına göre,”153.00.01-TİCARİ MALLAR- Antimic 6010 Yer Yüzey dezenfektanı 5/10/20 Litre” hesaplarında kayıtlı ve önceki yıldan devredilen ürün mevcutlarına yıl içinde malzeme alımından kaynaklı bir yükleme olmadığı; farklı bir anlatımla, 2014 yılında davacı şirket tarafından davalı … şirketinden malzeme alışının bulunmadığı, yine davacı şirketin 2015, 2016 ve 2017 yıllarına ait ticari defter kayıtlarına göre, davacı şirket tarafından, davalı … şirketinden malzeme alışının bulunmadığı, davacı şirketin teselsül eden 2013, 2014, 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait ticari defter kayıtlarına göre, “159.2012.03-SİPARİŞ AVANSLARI-… A.Ş.” hesabına, 2012 yılında ödenen ve ticari esaslara göre tasfiye edilmemiş olan 123.972,28 TL borç bakiyesinin 2018 yılı mizan kayıtlarına göre sonraki yıla sirayet ettiği, belirtildiği şeklinde işlem gören söz konusu sipariş avansı kalanının davacı şirketin 31.12.2018 tarihli ve öncesi yıllık muhasebe mizan kayıtlarındaki aynı isimli hesap bakiyeleri ile uyumlu olduğu,bu tespitlere göre, davacı şirket tarafından 2012 hesap döneminde davalı şirkete ödenmiş bulunan ve yukarıda kaydedilen sipariş avansı tutarı 123.972,28 TL’nın, işleyen beş yılı aşkın süreye rağmen ticari esaslara göre tasfiye edilmemiş olması dışında taraflar arasında bir borç/alacak ilişkisinin bulunmadığı; bu tespitlerin ve çıkan alacak miktarının tüm bilirkişi raporları ile de aynı şekilde tespit edildiği, davacı şirketle birlikte aynı gruba ait Tekservis Teknik Pazarlama Ltd. Şti. firmasının 2012-2017 dönemin ait ticari defter kayıtlarının incelenmesi neticesinde, … isimli ürünün, taraf şirketler arasında alım/satım konusu yapıldığına dair kanıt niteliğine sahip ve geçerli kabul edilebilecek herhangi bir bilgi/belge ve kaydın bulunmadığı; davacı şirketin ticari defterlerinin yasal tasdik prosedürleri yönünden eksiklik taşımadığı ve sahibi lehine delil kabiliyetinin bulunduğu; incelenen hususlara ilişkin ticari defter kayıtları ile müsbit belgelerin ve bu kayıt sisteminden elde olunan dönem muhasebe mizan detaylarında kayıtlı hesap kalıntılarının uyumlu olduğu, yapılan tespitlerin tüm bilirkişi raporları ile sabit hale geldiği, tespiti yapılan 97.464,76 TL’nin davacının da ikrarında olduğu üzere avans ödemesi olduğu, bakiye kalan kısmın iskonto faturasının miktarı olduğu anlaşılmakla, davacı yan ikrarı ile de bağlı kalınarak, asıl dava yönünden; davacının ikame etmiş olduğu davanın kısmen kabulü ile;
….İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 97.464,76-TL asıl alacak üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz işletilmesine, alacağın tespitinin yargılama gerektirmesi nedeniyle her iki tarafın icra inkar tazminatı taleplerinin reddine dair karar verilmiştir.
Davalı taraf karşı dava dilekçesi ile; ; taraflar arasında akdi sağlanan sözleşmenin tek taraflı olarak karşı tarafça feshi sebebine bağlı olarak sözleşmenin feshi tarihinden itibaren geriye kalan sözleşme süresi içerisine ilişkin kar mahrumiyeti ile sözleşmenin fesih tarihine kadar karşı tarafın uymadığı aylık kota sebebiyle uğranılan zarara ilişkin olmak üzere her bir alacak kalemi için 20.000 TL olmak üzere toplam 40.000 TL’nin … 57.Noterliği’nin 13343 Yevmiye numaralı ihtarnamenin tebliğinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş olup, mahkememizce öncelikle feshin haklı olup olmadığı yönünde değerlendirme yapılmış,
Dosya kapsamına alınan bilirkişi raporları ile feshin haklı olup olmadığı hususlarında farklı değerlendirmeler yapıldığı dosya kapsamına alınan ilk iki heyet raporunda feshin haklı olduğu hususlarında değerlendirme yapılmış ise de; sektörel yönden heyete uzman bir kişinin dahil edilmemesi hasebiyle alınan iki rapor yönünden feshin haklılığının sağlıklı incelenemediği mahkememizce değerlendirilmiş iş bu sebeple hüküm için esas alınmamış ancak en son alınan 3,heyet raporu ve sonradan bilişim uzmanının da dahil olduğu ek rapor ile sektörel ve bilişim yönünden de değerlendirmeler yapılmış alınan raporlar mahkememizce hüküm için yeterli görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte tetkik edildiğinde; Davacı tacirin basiretli tacir olarak sözleşmeyi imzaladığı gibi ifa imkânsızlığı olmayıp ruhsatın da zaten alınmış olduğu, Davacı/karşı davalı taraf bilerek ve isteyerek ruhsat konusunu bir mücbir sebep olarak kabul etmiş olduğu, Yargıtay’da tarafların aralarında yaptıkları sözleşmeye bir durumu mücbir sebep hali olarak koyabileceklerine içtihat ettiği , davacı/karşı davalı taraf ruhsatın alınamayacak olmasını en başından ihtimal dâhilinde görerek davalı/karşı davacıyı bundan sorumlu tutmadığı gibi, ruhsat alma sürecini dahi ücret ödeyerek kendisi takip ettiği, davacının ilgili bakanlıktan ruhsat alma sürecini davacı/karşı davalı bizzat yönetmiş ve takip etmiş olduğu, bunun için dava dışı Orbak şirketi ile anlaşmış ve davacı/karşı davalı tarafından bu şirkete bir kısım ödemeler yaptığı, davacı ruhsatın alınıp alınamayacağını ya da muhtemel alınma zamanını davalı/karşı davacıdan daha önce bilebilecek durumda olduğu, davacı/karşı davalı yan ruhsat süresinin bitiminden sonra, imzalanan ek protokollerle satış yetkisine sahip mevcut bölgelere yeni bölgeler ilave ettirdiği davacı/karşı davalının, davalı/karşı davacının ruhsat süresini uzatma yükümlülüğünü yerine getirmediği gerekçesiyle sözleşmeyi feshetmesi yerinde olmadığı gibi feshin aynı zamanda MK 2. Ye göre dürüstlük kuralına aykırı olduğu, sözleşmenin normal süresinden önce feshedilmesinden dolayı davalı/karşı davacının, sözleşmenin feshi tarihinden itibaren geriye kalan sözleşme süresi içerisinde kâr mahrumiyetine uğradığı ve bu zararı davacının karşılaması gerekli olduğu hususları mahkememizce sabit bulunmuştur.
Mahkememizce kar mahrumiyeti konusunda hesaplamalar yapılmış, en son alınan heyet raporu ile davalı şirketin kar mahrumiyeti alacağının 39.377,09 TL olarak bulunmuş, yapılan hesaplamanın 2012 yılı mali tablolarına göre; fesihten sonraki dönem için he-saplanan kar mahrumiyeti; 479.040,00.- x % 8,22 = 39.377,09.-TL olup, yapılan hesaplamanın yerinde olduğu iş bu hesaplama içeriği ve miktar yönünden rapora karşı davacı tarafın itirazı bulunmamış olup, davalı her ne kadar rapora itiraz edip mahkemece verilen ara karara istinaden bir takım yazılı kayıtlar sunmuş ise de; söz konusu kayıtların her ne kadar mahkemece verilen talebe istinaden verilmiş ise de, süresi içerisinde sunulmadığı, karşı tarafın açık muvafakatinin bulunmadığı iş bu sebeple delil mahiyetinin bulunmadığı gibi 2012 yılı mali tabloların esas alındığı bilirkişi hesaplama içeriğinin dosya kapsamı ve delil durumuna uygun olduğu değerlendirilmekle; karşı davadaki; Sözleşmenin feshi tarihinden itibaren geriye kalan sözleşme süresi içerisine ilişkin 39.377,09-TL kar mahrumiyetinin 14/07/2014 tarihinden (temerrüde esas davalı tarafça sunulan ihtarnamenin tebliğine dair mazbata sunulmamış ise de ihtarnameye davacı tarafın verdiği cevap tarihi temerrüt için esas alınmıştır.) itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte asıl dava dosyası davacısı- karşı davalıdan tahsili ile asıl dava dosyası davalısı- karşı davacıya ödenmesine dair karar verilmiştir.
Davalının karşı dava dilekçesinde bahsi geçen sözleşmenin fesih tarihine kadar karşı tarafın uymadığı aylık kota sebebiyle uğranılan zarara ilişkin tazminat talebi yönünden ise mahkememizce yapılan tetkik ve incelemede; teminat senedi verilmediği halde sözleşmenin münfesih olması gerekirken, edimlerin ifasına devam edilmiş, aylık alım taahhütlerine uyulmadığı halde hiçbir şekilde ihtar ya da bir talepte bulunulmamış, ne zaman ki davacı/karşı davalı tarafından sözleşmenin fesih sebebi bildirilmiş, bunun üzerine sözü edilen talepler ileri sürülmeye başlamıştır. Bu durum davalının çelişkili davranışlar içerisinde bulunduğunu göstermekte olup, çelişkili davranışlar gösteren kişi hakkını kötüye kullanmaktadır. Hakkın kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumamakta olup, anılan sebeplerle davalının aylık alım taahhütlerine uyulmamasından kaynaklı tazminat talebinde bulunamayacağı değerlendirilmiş binaenaleyh iş bu talep yönünden davalının ikame ettiği karşı davasının reddine karar verilmiştir.
Birleşen dava dosyası davacısı sözleşmenin haksız feshine dayalı Manevi tazminat talebinde bulunmuş olup manevi tazminat talebinin sadece sözleşmeye aykırı davranış nedeniyle alacaklının kişilik hakkının ihlal edilmesi halinde söz konusu olabileceği, dava konusu olayda davalı/karşı davacının kişilik haklarının ihlal edilmiş olduğuna dair bir bulguya rastlanmadığı, bu durumda birleşen dava dosyası davacısının manevi tazminata hak kazanmadığı, alınan tüm heyet raporlarında da mahkememizce yapılan tespite uygun olarak bu yönde tespitler yapıldığı anlaşılmakla, manevi tazminat istemli birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Birleşen dava dosyası davacısı ceza-i şart talebinde bulunmuş olup, cezai şarta ilişkin ilgili sözleşmenin 12. Maddesinde davacının satış kotasını gerçekleştirememesi ve diğer akde aykırılık nedeni ile davalı-karşı davacının tarafın sözleşmeyi feshetmek zorunda kalması halinde davacı tarafından verilen teminat senedinin cezai şart bedeli olarak ödeneceği yazılı olup, sözleşmenin devamı sırasında davacının taahhüt ettiği satış kotasını gerçekleştirmediği halde davalı-karşı davacının sözleşmeyi feshetmediği yine aynı şekilde sözleşmenin yürürlük şartı olan 100.000 TL teminatın davalıya teslim edilmediği, sözleşme süresince de davalı-karşı davacı tarafından, yerine getirilmeyen edimlere ilişkin ihtar ve talebin de bulunmadığı, sözleşme süresi içerisinde davalı-karşı davacının tüm akde aykırılıklar yönünden sessiz kaldığı, yani sözleşmeyi feshetmediği, teminat senedinin verilmesi talebinde bulunmadığı, bu durumda davalı-karşı davacının sözleşme feshi sonrası cezai şart talebinde bulunamayacağı, tüm bilirkişi heyet raporlarının da bu minvalde tespitler ihtiva ettiği anlaşılmakla; cezai şart yönünden açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Birleşen dava dosyası davacı vekili birleşen dava dilekçesi ile; haksız rekabetin tespiti ile men’i ve ref’ine davalı elinde kullanıma ilişkin belgelerin celbine, masrafı davalı yandan alınmak üzere hükmün yurt çapında tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde yayınlanmasına karar verilmesini ve buna bağlı oluşan zararlara ilişkin olarak 1.000 TL haksız rekabet tazminatı, 5.000 TL rekabet yasağı ihlali sebebi ile tazminat talebinde bulunmuş olup, davacının bu taleplerinin kabul görmesi için haksız rekabetin var olup olmadığı, rekabet yasağını ihlal eden eylem olup olmadığının tespiti gerekeceği haksız rekabet ve rekabet yasağına aykırılık teşkil eden eylemlerin bulunmaması halinde iş bu taleplerin ret ile sonuçlanması gerekeceği kuşkusuz olup, mahkememizce bu yönde inceleme yapılmış, alanında uzman bilirkişiler ile heyet teşekkül ettirilerek 21/03/2022 tarihli bilirkişi raporu aldırılmış ardından heyete bilişim uzmanı da ekletilerek ek rapor aldırılmış olup, dosya kapsamına alınan deliller ve bu konuyu esas alan bilirkişi raporları incelendiğinde; taraflar arasında yapılan sözleşmenin 8. Maddesinde rekabet yasağına dair düzenlemenin mevcut olduğu, düzenleme ile davacı-karşı davalının sözleşme süresi sonuna kadar ve sonrasında 1 yıl boyunca davacı-karşı davalı ya da hissedarları doğrudan veya dolaylı şekilde davalı-karşı davacının ürünlerine rakip ürünler satamayacağı ve üretemeyeceği aksi halde sorumluluğun hasıl olacağının yazılı olduğu, dava konusu olay incelendiğinde süre, konu ve yer sınırlandırılmasına uyulduğu, geçerli bir rekabet yasağı anlaşmasının mevcut olduğu, dosya içerisinde bulunan deliller incelendiğinde, bahsi geçen web sitesinin 2018 yılında faaliyete geçtiği, bu durum rekabet yasağı için öngörülen 1 yıllık sınırın dışında kaldığı, salt marka başvurusunda bulunması ve tescil ettirmesinin rekabet yasağına aykırılık teşkil etmediği, marka tescil ettiren kişinin hemen kullanmak zorunda olmadığı, kullanım için 5 yıllık süre öngörüldüğü, rekabet yasağını ihlal edilip edilmediği hususunda önemli olan ölçütün sözleşme fesih tarihi olan 12.03.2014 tarihinden sonraki 1 yıllık süreçte davacının ANTİMİC markasına rakip ürünlerin üretim ya da satışının yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi olduğu, bu konuda dosya kapsamında net delillerin mevcut olmadığı, diğer taraftan birleşen dosya davacısı her ne kadar üretim ve satışı yapılan ürünlerin Antimic markalı ürünlerin kopyası olduğunu, bu anlamda patent haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüş ise de bu iddianın ancak Fikri ve Sinai Haklar Mahkemelerinin görev alanına gireceği gibi dosya kapsamına alınan 3. Heyet raporuna ek hazırlanan bilirkişi raporunda davalı tarafın web sitesi incelemesinde, bahsi geçen ürünün tanıtımının bu gibi tanıtım sayfaları ile aynı özellikler taşıdığı ve de mevcut ürünlerin bu verilerle taklit ürün olduğunu söylemenin mümkün olmadığı tespiti yapılmış olup, bu durumda haksız rekabet ve rekabet yasağına aykırılık teşkil eden eylemlerin bulunmaması sebebi ile açılan davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl dava yönünden;
A)Davacının ikame etmiş olduğu davanın kısmen kabulü ile;
….İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 97.464,76-TL asıl alacak üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz işletilmesine, alacağın tespitinin yargılama gerektirmesi nedeniyle her iki tarafın icra inkar tazminatı taleplerinin reddine,
B)Asıl dava dosyasında davalı tarafça açılan karşı davanın kısmen kabul kısmen reddi ile;
Sözleşmenin feshi tarihinden itibaren geriye kalan sözleşme süresi içerisine ilişkin 39.377,09-TL kar mahrumiyetinin 14/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte asıl dava dosyası davacısı- karşı davalıdan tahsili ile asıl dava dosyası davalısı- karşı davacıya ödenmesine,
Davalının karşı dava dilekçesinde bahsi geçen sözleşmenin fesih tarihine kadar karşı tarafın uymadığı aylık kota sebebiyle uğranılan zarara ilişkin tazminat talebinin reddine,
Karşı davaya konu bakiye taleplerin reddine,
2-Mahkememiz dosyası ile birleşen ….ATM’nin … sayılı davanın reddine,
3-Asıl dava dosyası yönünden kabule konu değer üzerinden davalıdan alınması gereken 6.657,81 TL karar ve ilam harcından davacıdan peşin alınan 2.396,49 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 4.261,32 TL Karar ve ilam harcının davalı-karşı davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, davacı tarafça yatırılan 2.396,49 TL peşin harç tutarının davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
4-Asıl dava dosyasındaki karşı dava yönünden kabule konu değer üzerinden karşı davalıdan alınması gereken harcın 2.689,84 TL karar ve ilam harcı olduğu iş bu harç tutarından fazlasının davalı-karşı davacıdan peşin harç ve tamamlama harcı ile alındığı anlaşıldığından; davalı-karşı davacının karşı dava yönünden peşin ve tamamlama harcı adı altında yatırdığı toplam harç tutarı olan 7.173,10 TL’den alınması gereken harç tutarı olan 2.689,84 TL’nin mahsubu ile fazla yatan 4.483,26 TL harcın talebi halinde davalı-karşı davacıya ödenmesine, 2.689,84 TL’nin ise davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
5-Birleşen dava dosyası yönünden maddi tazminat talepleri yönündün 179,90, manevi tazminat davası yönünden 179,90, haksız rekabetin tespiti ile men’i ve ref”ine ilişkin dava yönünden 179,90 TL olmak üzere toplam 539,70 TL karar ve ilam harcından birleşen dava dosyası yönünden peşin olarak yatırılan 358,63 TL peşin harcın mahsubu ile 181,07 TL karar ve ilam harcının birleşen dava dosyası davacısından alınarak hazineye irat kaydına,
6-Asıl dava dosyasında kabule konu değer üzerinden karar tarihindeki tarifeye göre hesaplanan 15.594,36 TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
7-Asıl dava dosyasında redde konu değer üzerinden karar tarihindeki tarifeye göre hesaplanan 16.143,02 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
8-Asıl dava dosyasındaki karşı dava yönünden kabule konu değer üzerinden karar tarihindeki tarifeye göre hesaplanan 9.200- TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya ödenmesine,
9-Asıl dava dosyasındaki karşı dava yönünden redde konu değer üzerinden karar tarihindeki tarifeye göre hesaplanan 53.415,54 TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine,
10-Birleşen dava dosyasındaki maddi tazminat istemli dava yönünden( cezai şart, haksız rekabet tazminatı, rekabet yasağı ihlali sebebi ile tazminat) 9.200-TL vekalet ücretinin birleşen dava dosyası davacısından tahsili ile birleşen dava dosyası davalısına verilmesine,
11-Birleşen dava dosyasındaki manevi tazminat istemli dava yönünden 9.200-TL vekalet ücretinin birleşen dava dosyası davacısından tahsili ile birleşen dava dosyası davalısına verilmesine,
12-Birleşen dava dosyasındaki haksız rekabetin tespiti ile men’i ve ref”ine ilişkin dava yönünden 9.200-TL vekalet ücretinin birleşen dava dosyası davacısından tahsili ile birleşen dava dosyası davalısına verilmesine,
13-Birleşen dava dosyası yönünden birleşen dava davacısı tarafından yapılan yargılama giderinin birleşen dava dosyası davacısı üzerinde bırakılmasına,
14-Asıl dava yönünden asıl davayı ikame eden tarafından yapılan başvurma harcı, posta ve bilirkişi masraflarından oluşan 1.499,50 TL yargılama giderinden kabul ve ve ret oranları nazara alınarak; 734,60 TL olan kısmının davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya verilmesine, bakiye kısmın davacı-karşı davalı üzerinde bırakılmasına,
15-Asıl davadaki karşı dava yönünden davayı ikame eden tarafından yapılan başvurma harcı, posta ve bilirkişi masraflarından oluşan 10.452,70 TL yargılama giderinden kabul ve ve ret oranları nazara alınarak; 1.019,39 TL olan kısmının davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya verilmesine, bakiye kısmın davalı-karşı davacı üzerinde bırakılmasına,
16-Arta kalan gider ve delil avansının kararın kesinleşmesi ile yatıran tarafa iadesine,
17-Birleşen dava dosyası yönünden zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320-TL’nin birleşen dava dosyası davacısından alınarak hazineye irat kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır