Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/757 E. 2019/112 K. 08.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/757 Esas
KARAR NO : 2019/112

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/07/2015
KARAR TARİHİ : 08/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; 14/11/2011 olay tarihinde …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı aracın müvekkili …’in sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı ve yolun sağ şeridinde dörtlü flaşörleri yanar vaziyette duran araca çarpması neticesinde … plaka sayılı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili …’in yaralanmasına sebebiyet verdiğini ve malûl kaldığını, müvekkilinin kazadan sonra olumsuz etkilerden dolayı iş gücü kaybı ve çalışamadığından maddi kazanç kaybına uğradığını, davalı sigorta şirketinin kaza tarihi itibariyle … plaka sayılı aracın ZMM sigortacısı olduğunu, müvekkilinin uğradığı maluliyet ve kazanç kaybından sorumlu olduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı sigorta şirketinin ödemekle sorumlu olduğu miktarın fazlaya ilişkin hakları saklaı kalmak kaydıyla 1.000,00-TL’sinin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı şirketten tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; kazaya karışan … plaka sayılı aracın müvekkil şirket nezdinde 11.01.2011-2012 başlangıç ve bitiş tarihli … no’lu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, poliçede sadece davacının trafik kazasından kaynaklı sürekli maluliyet halleri teminat altına alındığını, davacı tarafça müvekkil şirkete yapılan başvuruda davacının maluliyeti ile kaza arasında illiyet bağının bulunmaması nedeniyle reddedildiğini, müvekkil şirketin sorumluluğundan bahsedilmesi için davacının sürekli sakatlığının Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’nden alınacak rapor ile ispatlanması gerektiğini, dava konusu kazanın meydana gelmesinde müvekkil şirket sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, davacının tedaviye ilişkin talebinin muhatabı artık SGK olduğunu, müvekkil şirketin sigortacı olarak faiz yükümlülüğü ancak Karayolları Trafik Kanunu’nun 99. maddesi gereğince temerrüt tarihinden, yani kendisine gerekli tüm belgelerle birlikte yapılan müracaattan 8 işgünü sonrasından itibaren söz konusu olabileceğini, dava konusu olayda ise, davacı tarafın başvurusu üzerine müvekkil şirket tarafından sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmaması nedeniyle başvuru haklı olarak reddedildiğini ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, meydana gelen trafik kazası sonucu davacının maluliyeti sebebiyle kazanç kaybı tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 12/07/2017 tarih ve … karar nolu raporunda “Dava konusu kaza öncesinde her iki alt ekstremite arızaları nedeniyle ameliyat edilmiş olan … kızı, 11/02/1950 doğumlu …’in 14/11/2011 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz tanımlanmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı oy birliği ile mütalaa olunur.” şeklinde beyanda bulunulmuş, davacı vekilinin itirazı üzerine Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Adli Tıp İkinci Üst Kurulu’nun 29/11/2018 tarih ve … karar nolu raporunda “… kızı, 11/02/1950 doğumlu …’in 14/11/2011 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz tanımlanmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin bir haftaya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” şeklinde beyanda bulunulmuştur.
GEREKÇE:
Tüm dosya kapsamı, ATK raporu ile tarafların iddia ve savunları birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf geçirdiği trafik kazası sonucu malul duruma düştüğünden bahisle davalı sigorta şirketinden tazminat talebinde bulunmuş ise de, alınan Adli Tıp Kurumu raporlarından davacının maluliyetine neden olacak düzeyde arazı bulunmadığı anlaşıldığından ispat olunamayan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K ÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 44,40-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 27,70-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 16,70-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davanın miktarı ve niteliği itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/02/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır