Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/55 E. 2020/97 K. 04.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/55
KARAR NO : 2020/97
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/01/2015
KARAR TARİHİ : 04/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı borçlu ile arasında ticari bir ilişki bulunduğunu, müvekkili şirketin davalı şirkete 47.365,35 TL değerindeki malı davalı şirkete satmış olduğunu, davalı şirketin müvekkili şirkete 15.364,98 TL ödeme yaptığını, müvekkili şirketin davalı şirketten bu satıştan 31.991,37 TL asıl alacağı bulunduğunu, davalı borçlu şirketin mutabakat mektubu ile borcunu kabul ettiği halde ödemediğini, başlatılan takibe itiraz ettiğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamına, davalının asıl alacağın %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
GEREKÇE:
Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, davalıya satılan ürünler nedeni ile düzenlenen fatura bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar ve kötüniyet tazminatı istemine ilişkindir.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 31.991,37-TL fatura alacağı ve 25.337,91-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 57.329,28-TL alacağın tahsili amacıyla 10/01/2014 tarihinde 1 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 04/01/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 20/01/2014 tarihine borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce Dosyanın bilirkişiye tevdi ile tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sunulan deliller, icra takip dosyası, tarafların ticari defter ve kayıtları ve tüm dosya kapsamı üzerinde rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verildiği, Yeminli Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından sunulan 28/03/2017 tarihli bilirkişi raporunda; Dava ve icra dosyası, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile davacı şirket tarafından ibraz edilen ticari defterler üzerinde yapılan inceleme sonucu davacı şirketin ibraz edilen 2008, 2009 ve 2010 yılı ticari defterlerinin HMK. 222. Maddesi uyarınca sahibi lehine delil niteliği bulunmadığı, davalı şirket, inceleme günü ticari defter ve dayanak belgelerini ibraz etmediği, davacı şirketin HMK.’nın 222.maddesine göre ticari defterlerini ibrazdan kaçındığı davacı şirketin incelenen ticari defterlerine göre, takip tarihi itibariyle davalı şirketten 31.166,92-TL alacaklı olduğu, ancak davacı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfının bulunmadığı, davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalı şirketten 30.924,01-TL talep edebileceği, Davalı şirketin takip tarihinden önce temerrüde düşürüldüğü kanıtlanamadığından davalının ancak takip tarihinden itibaren avans faiz oranı üzerinden faiz talep edilebileceği kanaati bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin itirazı üzerine dosyanın yeni bir mali müşavir bilirkişiye tevdi ile takip konusu alacağa yönelik faiz hesabının da yapıldığı rapor tanziminin istenilmesine karar verildiği, Yeminli Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından sunulan 21/11/2019 tarihli 2. Bilirkişi raporunda; Takip ve dava konusu alacağa dayanak gösterilen faturalar ve sevk irsaliyeleri ile ilgili hususların açıklığa kavuşturulması ile birlikte net görüşe ulaşılacağı, alacağa dayanak faturaların ödeme emri ekinde davalı şirkete tebliğ edildiği, takibe yapılan itirazda faturaların tebliğ edilmediği, içeriği mal/hizmetin teslim alınmadığı yönünde beyanın bulunmadığı, davacı vekilinin, keşide ve tebliğ edilen ihtarnameye davalının herhangi bir itirazının bulunmadığını, bu nedenle asıl alacak ve faiz hususu üzerinden rapor oluşturulması gerektiğini iddia ettiği, keşide edilen ihtarnamede takip ve dava konusu alacağa dayanak gösterilen faturaların da yer aldığı, davacı talebinin kabulü halinde; takip tarihindeki davacı asıl alacağının 31.166,92 TL, işlemiş faiz alacağının 14.760,57 TL olacağı kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Davacı tarafından 6 adet faturaya dayalı olarak …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 31.991,37 TL. asıl alacak ile 25.337,91 TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 57.329,28 TL. alacağın tahsili için davalı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığı, ibraz edilen bilirkişi raporu ile davacı tarafa ait İbraz edilen 2008, 2009 ve 2010 yılı ticari defterleri ibraz edilmiş olup, ibraz edilen ticari defterlerin kapanış onamalarının bulunmadığı, ancak ticari defterlerine göre, davacı şirketin 2010 yılı sonunda davalı şirketten 31.166,92 TL alacaklı olduğu ve takip konusu faturaların davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen toplam 6 adet faturanın toplam tutarının 32.180,29 TL’ si olduğu, faturaların ekinde dosyaya sunulan, Sevk İrsaliyelerinin faturalar ile uyumlu olduğu görülmüştür. Davacı şirketin ibraz edilen 2008, 2009 ve 2010 yılı ticari defterlerinin HMK. 222. Maddesi uyarınca sahibi lehine delil niteliği bulunmadığı, davalı şirket in ise inceleme günü ticari defter ve dayanak belgelerini ibraz etmediği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından ibraz edilen ,dosya kapsamına aslı sunulamayan mutabakat mektubu incelendiğinde, davalı şirket tarafından davacı şirkete gönderildiği anlaşılan mutabakat mektubunda 31.03.2010 tarihi itibariyle davalı şirketin davacı şirket ile olan hesabının 30.924,01 TL alacak bakiyesi verdiği, diğer bir ifadeyle 31.03.2010 tarihi itibariyle davalının, davacıya 30.924,01 TL borçlu olduğunu kabul ettiği anlaşılmaktadır. Söz konusu davalı antetli mutabakat mektubu üzerinde davalı şirket kaşesi ve imzasının bulunduğu ancak davalı vekilince mahkememizce verilen süre neticesinde 30.10.2017 tarihli dilekçe ile mutabakat mektubu içeriği ve şirket kaşesi altında bulunan imza davalı tarafça inkar edilmiş olup, mektup aslı ibraz edilemediğinden imza incelemesine gidilememiştir.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 24.08.2018 tarihli yazısına göre; davalı şirket yetkilisi … olup, görev başlangıç tarihi 09.07.2012, bitiş tarihi 09.07.2022 olarak belirlendiği, dosya içerisinde bulunan davalı vekaletnamesinde şirket temsilcisi … tarafından 26.09.20106 tarihinde verilmiş olup vekaletnamede bulunan imza ile mutabakat mektubunda o dönemde de şirket temsilcisi olan … imzalarının çıplak gözle bile farklılık içerdiği görülmekle salt mutabakat mektubu içeriğine itibar olunmamış dosya kapsamındaki diğer delilerle bir arada değerlendirilmiştir. Mutabakat tarihi olan 31.03.2010 tarihi itibari ile davacı ticari defterlerinde davalı borcunun 30.923,78 TL olduğu ibraz edilen ek bilirkişi raporu ile tesbit edilmiştir.
İlgili döneme ait Davalı şirkete ait BA BS bildirimleri davalının bağlı olduğu vergi dairesinden celbedilmiş davalı şirkete ait ilgili döneme ait çalışanları gösterir dönem bordroları dosya içerisine alınmıştır.
Takibe konu edilen ve bilirkişi raporlarında liste halinde sunulan :
1-13.01.2009 tarih … no lu 17.940,72 TL bedelli ,13.01.2019 tarihli … nolu sevk irsaliyesi ile davalı şirket sigortalı çalışanı olmayan … imzasıyla teslim alınan ancak Davalı tarafından BA-BS formları ile bildirimi yapıldığı anlaşılan fatura
2-28.01.2009 tarih … nolu 5.033,88 TL bedelli, 28.01.2009 tarihli … nolu sevk irsaliyesi ile sigortalı çalışan olmayan … imzasıyla teslim alınan teslim alınan ancak Davalı tarafından BA-BS formları ile bildirimi yapıldığı anlaşılan fatura
3-02.03.2009 tarih … nolu 2.440,00 TL bedelli , 02.03.2009 tarihli … nolu teslim alan davalı şirket sigortalı çalışanı olan … tarafından imzalı olarak teslim alınan miktar itibari ile BA-BS bildirimi yapılma zorunluluğu bulunmayan fatura
4-21.03.2009 tarih … nolu 5.253,36 TL bedelli ,21.03.2009 tarih … nolu sevk irsaliyesi ile davalı şirket sigortalı çalışanı olan … imzasıyla teslim alınan fatura olmak üzere toplam 30.667,96-TL asıl alacaktan davalı şirketin sorumlu olduğu sonucuna varılmış, bu miktar alacağı imzası inkar edilen mutabakat mektubu ve sahibi lehine delil vasfı bulunmayan ancak diğer deliler ile desteklendiğinde itibar edilen davacı ticari defterlerinde mutabakat tarihi itibari ile gözüken davalı şirket borcunun teyit ettiği görülmüştür.
01.06.2009 tarih … nolu 123,33 TL bedelli ,01.06.2009 tarih … nolu sevk irsaliyesi ile ismi okunamayan çalışan tarafından imzalanarak teslim alınan BA-BS bildirimi de olamayan fatura ve yine 13.07.2009 tarih … nolu 1.389,00 TL bedelli ,13.07.2009 tarihli … nolu isim ve imza ile teslim alınmayan ve BA-BS bildirimi de olamayan faturadan dolayı davalı sorumluluğu bulunmadığı buna yönelik ispatın mevcut olmadığı anlaşılmış bu iki fatura toplamı olan 1.462,33 yönünden takibe itirazın haklı olduğu anlaşılmıştır.
Davacı Şirketçe Keşide edilen … Noterliği nden keşide edilen 13.12.2010 tarih, … yevmiye numaralı ihtarname ile davalı şirketin 01.01.2011 tarihi itibari ile temerrüte düştüğü anlaşılmakla; 30.667,96-TL asıl alacağa 01.01.2011 temerrüt tarihi ile 10.01.2014 takip tarihi arasında işleyen ve 14.108,53-TL olarak hesap olunan işlemiş faize yönelik itirazın da haksız olduğu anlaşılmıştır.
Anılan durum karşısında takip konusu alacağın likit ve hesap edilebilir nitelikte olması nedeniyle davalı-borçlunun İİK’nın 67/2. maddesine göre hükmolunan alacağın %20 oranı üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatından da sorumlu olması gerektiği hususu da göz önünde bulundurularak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile …. İcra Müdürlüğünün … e. Sayılı dosyası ile başlatılan takibe yönelik itirazın kısmen iptali ile takibin 30.667,96-TL asıl alacak, 14.108,53-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 44.776,49-TL alacak üzerinden devamına, fazla talebin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faiz yürütülmesine,
2-Davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla alacağın %20 si olan 8.955,30-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.058,68-TL Harçtan peşin alınan 710,45-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.348,23-TL harcın davalıdan tahisili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 6.620-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 3.400-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 738,15-TL ilk gider, 79,35-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 1.250-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.067,50-TL. yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 1.776,43-TL sinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
7-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/02/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır