Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/3 E. 2021/965 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/3
KARAR NO : 2021/965
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/01/2015
KARAR TARİHİ : 07/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı sigorta şirketine … nolu ZMM Trafik poliçesiyle sigortalı … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın 30/12/2010 tarihinde seyir halinde iken yaya olan müvekkiline asli kusurlu olarak çarparak yaralanmasına sebebiyet verdiğini, kazadan sonra müvekkilinin hastaneye kaldırıldığını, … Kurulu Raporunda müvekkilinin %10 oranında malul kaldığının bildirildiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 3.000-TL sürekli sakatlık tazminatının davalı sigorta şirketinin azami poliçe limiti ile sorumlu olmak kaydıyla olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 30/12/2010 tarihli kazaya karıştığı belirtilen … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde … numaralı 06/01/2010-06/01/2011 vadeli zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, iş bu poliçedeki sürekli sakatlık tazminatı limitinin 175.000-TL olduğunu, davaya konu kazadaki kusur oranlarının ve davacının maluliyet oranının Adli Tıp Kurumu tarafından belirlenmesinin gerektiğini, kusur ve maluliyet oranı belirlendikten sonra aktüer hesaplamasının Hazine Müsteşarlığı Aktüerler Siciline kayıtlı aktüer tarafından yapılmasının gerektiğini, davacının davadan önce müvekkili şirkete başvurmadığını, bu sebeple müvekkilinin temerrüdünden bahsedilemeyeceğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, 30/12/2010 tarihinde saat 19:10 sıralarında, Bolu İli, … İlçesi, … Caddesi numara 69 önünde, davalı şirkete sigortalı, sürücü … yönetiminde … Caddesinden sola manevra ile … Caddesine giren … plakalı aracın yol üzerinde 1 metre kadar içeride yürümekte olan davacı yaya …’e çarpması sonucu yaralanan davacının davalı sigorta şirketinden sürekli maluliyet tazminat talebine ilişkindir.
Davacının maluliyet oranının tespiti için dosya Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş, … Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu tarafından sunulan … karar numaralı maluliyet raporunda;
“Mevcut belgelere göre;
Mehmet kızı, 16.09.1967 doğumlu …’ün 30.12.2010 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması nedeniyle, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak:
Gr1 XII (28Aa……….10) A %14
E cetveline göre: %14.3 (yüzdeondörtnoktaüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin 30.12.2010 tarihinden itibaren 3( üç) aya kadar uzayabileceği” kanaati bildirilmiştir.
Maluliyet raporu alındıktan sonra dosya bilirkişi heyetine tevdi ile kusur ve aktüer hesabının yapılmasının istenilmesine karar verildiği, … Makine Fakültesi Makine Müh. Böl. Otomotiv Anabilim Dalı Başkanı Makine Yüksek Mühendisi Bilirkişi Prof. Dr. … ve Aküeryal Hesap Uzmanı Bilirkişi Y. Müh. … tarafından sunulan 12/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda; Kısıtlı görüş ve kaygan yol şartına rağmen gerekli dikkate ve özeni göstermediği sola manevrası esnasında aracının kontrolünü kaybederek yayalara çarpmasına neden olan sürücü …’ trafik kurallarına aykırı, dikkatsiz ve tedbirsiz davranışlarıyla olayda %50 oranında asli kusurlu, kenarında yaya kaldırımı molan aydınlatmasız yolda koyu renk giysileri nedeniyle fark edilmesi zorlaşan …’ün trafik kurallarına aykırı ve tedbirsiz davranışlarıyla olayda %50 oranında asli kusurlu olduğu, yapılan hesaplamalar ile Davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 36.273,68 TL olduğu, Temerrüt başlangıcının 05.01.2015 tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğu kanaati bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin bilirkişi raporuna karşı itirazları nazara alınarak dosya yeni oluşturulacak bilirkişi heyetine tevdi ile kusur ve aktüer raporu düzenlenmesinin istenilmesine karar verildiği, Kusur bilirkişisi Prof. Dr. Müh. … Kusur Bilirkişisi Prof. Dr. Müh. … ve Aktüerya Hesap Bilirkişisi … tarafından sunulan 25/11/2019 tarihli 2. bilirkişi raporunda; Davacı yaya …’ün karşıdan karşıya geçişini kavşak içinde yapmasının kurallara uygun olduğu, her ne kadar olay sırasında geçiş yaptığı ya da yola paralel yürüdüğü konusunda net açıklama bulunmamakta ise de, kavşak alanında yolda bulunması nedeni ile araçların kendisine yol vermesinin yanı sıra kendisinin gereken dikkat ve özeni gösterip gelen aracı fark ederek kazayı önleyici tedbir almasının gerektiği, gereken dikkat ve özeni göstermeden kavşak içinde olsa da, kaplama üzerinde bulunuyor olması nedeni ile olayda %25 oranında tali kusurlu, maskun mahalde kavşakta dönüş yapmakta olan davalı taraf sürücüsü …’in hızını azaltarak daha yavaş ve dikkatli seyretmesi, yola girmiş olan yayaların geçişini beklemesinin gerektiği, bu kurallara uymamış olmakla davalı taraf sürücüsünün olayda %75 oranında asli kusurlu olduğu, Davacı …’ün 30.12.2010 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonrası % 14,3 maluliyetine ilişkin %25 kusur oranı yansıtıldığında talep edeceği toplam maddi zararı 51.538,59 TL olacağı ve sigorta şirketinin limiti dahilinde olduğu kanaati bildirilmiştir.
Dosyaya ibraz edilen 12/04/2019 tarihli bilirkişi raporu ile 25/11/2019 tarihli rapor arasında rapordaki kusur durumu arasında çelişki olduğu görülmekle dosyanın ATK … İhtisas Dairesine gönderilerek tarafların kusur oranlarının tespitinin istenmesine karar verildiği, Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi tarafından sunulan 31/12/2020 tarihli kusur raporunda;
“Mevcut verilerle;
A) Sürücü … idaresindeki otomobil ile meskun mahaldeki seyri sırasında yola gereken dikkatini vermediği, ön ileri hareket alanını kontrol altında bulundurarak kaplama içerisinde yürüyen yayalarla arasında yeterli açıklığı bırakmadığı, dikkatsiz seyri neticesinde de sağ ilerisindeki yayalara çarptığı olayda kusurludur.
B) Davacı yaya … meskun mahaldeki seyrini kendisine ayrılan yaya kaldırımı üzerinde sürdürmediği, kendi can güvenliğini tehlikeye atacak şekilde kaplama üzerinde yürüdükleri sırada otomobile karşı korunma tedbirine başvurmadığı olayda kusurlu olduğundan bahisle Sürücü …’in %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu, Yaya …’ün %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu” kanaati bildirilmiştir.
Dosyanın Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi tarafından belirlenen kusur rapor oranı üzerinden ve Anayasa Mahkemesi sigorta poliçe genel şartları iptal hükümleri de nazara alınarak bilirkişi incelemesi yapılmak üzere bilirkişiye tevdine karar verildiği, Tazminat Hesap Uzmanı Bilirkişi Yük. Müh. … tarafından sunulan 24/05/2021 tarihli 3. bilirkişi raporunda; Davacının nihai ve gerçek sürekli is göremezlik maddi zararının 100.329,33 TL olduğu, Temerrüt başlangıcının 05.01.2015 tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğu, işbu raporda hesaplanan maddi tazminat tutarının 08.06.2020 tarihli bilirkişi heyeti raporunda hesaplanan tutardan daha fazla olmasının, 2021 yılında %21 oranında artan asgari ücretin ve Yargıtay … Hukuk Dairesinin 14.01.2021 T. 2020/… E. 2021/… K. gereği bakiye ömrün (9) yıl daha uzun olduğu TRH-2010 tablosuna göre tespit edilmesinden kaynaklandığı, bu sonucun bir çelişki olmadığı ve anılan faktörler dikkate alındığında beklenen bir sonuç olduğu kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili 12/10/2021 harç tarihli ıslah dilekçesi ile; 3.000-TL olarak belirledikleri sürekli iş görmezlik taleplerini 100.329,33-TL olarak ıslah ettiklerini beyan etmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
30/12/2010 tarihinde davalı şirkete sigortalı, sürücü … yönetiminde … Caddesinden sola manevra ile … Caddesine giren … plakalı aracın yol üzerinde 1 metre kadar içeride yürümekte olan davacı yaya …’e çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında ATK … İhtisas Dairesinin 31.12.2020 tarihli raporunda olayın meydana gelmesinde; davalı şirkete sigortalı … plakalı aracın sürücüsü …’ nın %75 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’ ün %25 kusurlu olduğu , ATK maluliyet raporuna göre davacının Meslekte kazanma gücünden azalma oranının %14,3 ,Geçici iş göremez ve %100 malul sayılan sürenin ise (3) ay olduğu ,Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile Yargıtay … Hukuk Dairesinin 14.01.2021 T. 2020/… E. 2021/… K. sayılı kararı dikkate alınarak davacının maddi zararı %10 artış ve %10 ıskontolu progressive rant yöntemine göre yapılan hesaplama neticesinde; …plakalı araç, 06.01.2010-06.01.2011 vadeli ZMSS poliçesi ile sakatlık halinde 175.000,00 TL teminatla davalı sigorta şirketi tarafından sigortalandığı davalı sigorta şirketi sigortaladığı … plakalı aracın sürücüsü ve işleteninin sorumluluğunu onların %75 kusuru oranında üstlendiği, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararı 100.329,33 TL olup, 175.000,00 TL tutarındaki sakatlık teminat limitinin altında kaldığı anlaşılmıştır.
30/12/2010 tarihinde meydana gelen kazaya yönelik olarak kısmi dava mahiyetinde dava açılmış olup, davacı vekili 12/10/2021 harç tarihli ıslah dilekçesi ile; 3.000-TL olarak belirledikleri sürekli iş görmezlik taleplerini 100.329,33-TL olarak ıslah ettiklerini beyan etmiş, davalı vekili ıslaha karşı zamanaşımı itirazını içeren dilekçe sunmakla ve dilekçesi kapsamında zamanaşımı defi ileri sürdüğü görülmekle iş bu savunma kapsımında yapılan değerlendirme neticesinde; 2918 sayılı KTK’nun 109. maddesi gereğince, haksız fiil niteliğindeki trafik kazalarından doğan tazminat taleplerinin, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten itibaren iki yıl ve her halde kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı, davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanununun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş olması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri için de geçerli olacağı hüküm altına alınmıştır. Ceza zamanaşımının uygulanabilmesi için, eylemin aynı zamanda bir suç oluşturması yeterli olup, bunun dışında fail hakkında ceza davasının açılması ya da mahkumiyet kararı verilmesi gibi bir koşul aranmamaktadır. Anılı kanuni düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında yaralamalı trafik kazasından kaynaklı eylem için kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK kapsamında öngörülen 8 yıllık ceza zamanaşımı süresi dikkate alındığında 30.10.2010 kaza tarihi ve 30.102018 tarihinde zaman aşımı süresinin dolduğu ıslah tarihinin ise 12/10/2021 anlaşılmakla; zamanaşımı savunmasının yerinde olduğu sonucuna varılmış, anılan durum karşısında dava dilekçesi ile talep edilen 3.000-TL sürekli iş görmezlik tazminatının 05/01/2015 dava tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine ,Islah ile arttırılan kısmın zamanaşımı nedeni ile reddine, karar vermek gerektiği, Her ne kadar davacı vekili 15.06.2020 tarihinde sunulan Ek Bilirkişi raporuna 29.09.2020 tarihli celsede bir diyeceğimiz yok şeklinde beyanda bulunmuş ve bu kapsamda davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşmuş ise de ıslah ile artırılan kısmın zaman aşımına uğradığı anlaşılmakla bu durumun sonuca etkisi olmadığı kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Islah ile arttırılan kısmın zamanaşımı nedeni ile reddine,
2-3.000-TL sürekli iş görmezlik tazminatının 05/01/2015 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 204,93-TL Harçtan peşin alınan 427,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 222,77-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 3.000-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi 13/3 maddesi uyarınca (Maddi tazminat istemli davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına bu Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez) 3.000-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 455,40-TL ilk gider, 296,85-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 4.450-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 5.202,25-TL yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 597,34-TL sinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
7-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır