Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/269 E. 2018/1279 K. 07.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/269
KARAR NO : 2018/1279

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 13/03/2015
KARAR TARİHİ : 07/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından düzenlenen … ‘na katılmak üzere, davalı şirket ile 28/10/2008 tarihli sözleşmenin yapıldığı ve bu sözleşme gereğince, davalıya verilen hizmet karşılığı müvekkili tarafından 12/02/2009 tarihli 25.007,15 TL, 06/03/2009 tarihli 487.34 TL ve 24/3/2009 tarihli 731,01 TL bedelli faturaların tanzim edildiğini, davalı tarafça bu faturaların ödenmediğini, bu nedenle … Noterliğinin 08/04/2009 tarihli ihtarnamenin davalıya gönderilerek ödemeye davet edildiğini, davalı tarafından ödemenin yapılmadığını ve karşı ihtarname gönderildiğini, müvekkili tarafından yine aynı noterlikten keşide edilen 21/04/2009 tarihli cevabi ihtarnamede davalının iddialarının kabul edilmediğinin bildirildiğini, alacağın tahsili için …. İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalı şirkete yapılan icra takibinde davalının icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ettiğini, yetki itirazının haksız olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmenin 27. maddesinde ihtilaf halinde İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olacağının kararlaştırıldığını, borca itirazının da yerinde olmadığını belirterek, davalının haksız itirazı ile durdurulan takibin devamına, takibin devamına ve alacağın %40’ı oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan Fuar Katılım Sözleşmesi uyarınca müvekkili şirketin faturalonda katılamayacağını davacı firmaya ilettiğini, daha sonra yapılan görüşmeler sonucu davacının müvekkili şirkete 2. salonda yer ayıracaklarını, en kötü ihtimalle 3. salonda yer ayıracaklarını bildirdiğini ve sözleşmenin bu koşul ile imzalandığını, ancak davacı tarafından bu taahhüdün yerine getirilmediğini, müvekkiline gönderilen 30/12/2008 – 02/01/2009 ve 26/03/2009 tarihli fakslarda salonda yer ayrıldığının bildirildiğini, müvekkilinin bu hususu kabul etmediğini, bu nedenle …. Noterliğinden gönderilen 02/04/2009 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi feshettiğini, davacının bu ihtara cevap olarak gönderdiği …. Noterliğinin 21/04/2009 tarihli ihtarname içeriğinde müvekkili olan davalı firmanın 2. salonda yer talep ettiğinin davacı tarafça da kabul edildiğinin anlaşıldığını, feshin haklı ve yerinde olduğunu, davacının takibe esas faturalarındaki alacağının gerçeği yansıtmadığını, zira sözleşmesel edimlerin yerine getirilmediğini belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KARŞI DAVA:
Davalı vekili, süresi içinde sunduğu karşı dava dilekçesinde özetle, taraflar arasındaki sözleşmeye, davacının aykırı davranması nedeniyle müvekkilinin haksız icra takibi ve haciz işlemine maruz kaldığını, bu nedenle uğradığı zarara karşılık 5.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 10.000,00 TL tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiş ve 17/03/2010 tarihli dilekçesi ile de 5.000,00 TL tazminat talebi ile ilgili açıklama yaptığı anlaşılmıştır.
KARŞI DAVA CEVAP:
Davalı-karşı davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek haksız karşı davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
GEREKÇE: Dava , İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemi , karşı dava ise davacının sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle uğranılan zarara karşılık maddi, manevi tazminat istemidir.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, … Kira Sözleşmesi, icra takibine dayanak teşkil eden faturalar, ihtarnameler, fuar planı ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile tarafların iddia ve savunmaları kapsamında yapılan inceleme sonucu konusunda uzman bilirkişilerden raporlar alınmış, tüm deliller toplanmıştır.
Davalı taraf, icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ise de, taraflar arasındaki sözleşmenin 27. maddesinde, “ihtilaf halinde İstanbul İcra Dairelerinin yetkili olacağı” kararlaştırıldığından, bu yetki şartı nedeniyle davalı şirketin icra dairesinin yetkisine itirazı yerinde görülmemiş, bu itirazının reddine karar verilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan deliller ile ticari defterler üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 11/04/2011 tarihli raporda özetle, davalı şirketin taraflar arasındaki sözleşmeyi feshetmekte haklı olduğu, dolayısıyla icra takibine itirazının da yerinde olduğu ve davacının her hangi bir alacağının bulunmadığı, davalı-karşı davacının da sözleşmeye aykırılık yüzünden uğradığını iddia ettiği zararı ispata muhtaç olduğu açıklanmıştır.
Davacının rapora karşı itirazları ve bilirkişi heyetinde bulunan fuarcı bilirkişi …’in heyette bulunmasına rağmen rapora katkı sağlamadığı ve raporda da imzasının bulunmadığı, bu haliyle raporun hüküm kurmaya yeterli olmadığı kabul edilerek 2.kez bilirkişi incelemesi yapılmış ve fuarcı bilirkişinin de bulunduğu heyetçe düzenlenen 26/11/2012 tarihli 2. raporda da; davalının sözleşmeyi haklı nedenle feshettiği, davacının her hangi bir alacağının olmadığı ve karşı davanın da sunulan deliller kapsamında, ispatlanamadığı belirtilmiştir.
…. Asliye Ticaret Mahkemesinin 28/01/2013 tarih … e. … karar sayılı kararında “Esas davanın reddine, Karşı davanın reddine..” dair karar verildiği, davacı-karşı davalı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesinin 11/03/2014 tarih ve … e. … karar sayılı kararı ile ” … Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre karşı davanın reddine ilişkin hükme yönelik davalı-karşı davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir… Davalı, Türk Ticaret Kanunu kapsamında ticari bir şirket olup, aynı Yasa gereği basiretli davranma yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu bağlamda 28.10.2008 tarihli Fuar Katılım Sözleşmesini imzalayan davalı, kendisine 2 ve 3 nolu salonda yer tahsis edilmediğini öğrenir öğrenmez akdi feshetmesi gerekirken, davalı tarafça sözleşme yaklaşık 5 ay bekledikten sonra 2.4.2009 tarihinde feshedilmiştir. Fuar katılım sözleşmesinin, sözleşmenin feshi başlıklı 15.maddesinde feshin ne şekilde ve hangi süreler içinde yapılacağı ve sonuçları ayrıntılı olarak düzenlenmişken, bu düzenlemeye aykırı şekilde ve bu maddede yazılı süreden sonra yapılan feshin haklı fesih olduğu kabul edilerek davanın reddi doğru değildir. Zira davalı basiretli tacir gibi davranmalı, sözleşmeye aykırılığı (2 ve 3 nolu salonların tahsis edilmediğini) öğrenir öğrenmez ve 15.maddede yazılı sürelere riayet ederek akdi feshetmesi gerekirdi. Bu nedenle mahkemece davalının sözleşmeyi feshinin haklı olup olmadığı ve davacı alacağının bulunup bulunmadığının sözleşmenin 15.maddesi kapsamında değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir…. ” gerekçeleri ile sonuç olarak ” … davalı-karşı davacı vekilinin karşı davanın reddine ilişkin hükme yönelik temyiz itirazları yerinde olmadığından karşı davanın reddine ilişkin hükmün ONANMASINA, yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı vekilinin asıl davanın reddine ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile asıl davanın reddine ilişkin hükmün BOZULMASINA,..” karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun Yargıtay … Hukuk Dairesinin 11/03/2014 tarih ve … e. … karar sayılı ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizce dosyanın bilirkişi heyetine tevdi ile Yargıtay bozma ilamı ve davalı tarafın ileri sürdüğü savunmalarda dikkate alınarak davacı tarafın alacağının bulunup bulunmadığı ve miktarının hesaplanması için bilirkişi raporu düzenlenmesine karar verildiği, Bilirkişi heyetinde bulunan …, … ve Prof. Dr. … tarafından sunulan 03/02/2016 tarihli bilirkişi raporunda; “Davalının davacının sözleşme önerisine şart ekleyerek yeni bir icapta bulunduğu, davacının da bu yeni icabı BK. m. 6 hükmüne göre kabul ettiği için sözleşmenin 2. Salonun tahsisi yönünde kurulduğu; Sayın Mahkeme eğer zımni kabulün olmadığı kanaatinde ise bu durumda sözleşmenin esaslı sübjektif noktalan üzerinde uyuşma olmadığı için sözleşmenin hiç kurulmadığını kabul edilmek gerekeceği;
Sözleşmenin kurulduğunun kabul edilmesi halinde, Davacının sözleşme ile üstlendiği yükümlülüğünü yerine getirmediği için davalının fuar sözleşmesini feshetmekte haklı olduğu” kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce dosyanın tekrar bilirkişi heyetine tevdi ile Mahkememiz önceki ara kararında bilirkişiye verilen görev konusu da dikkate alınarak bilirkişi heyetinden Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda feshin haklı olması halinde davacı tarafın alacağının hesaplanmasının istenilmesine karar verildiği, bilirkişi heyeti tarafından sunulan 13/12/2016 tarihli ek raporda; taraflar arasındaki Sözleşmenin 5.4 maddesinde ödemelerle ilgili belirlenen vadelerde yapılmaması halinde aylık %3 gecikme faizi hüküm altına alındığı, Bu kapsamda talepte gözetilerek ve davacının 08.04.2009- 21.04.2009 tarihli ihtarları kapsamında faizin başlangıç 14/04/2009, takip tarihi 22/05/2009, tutar 26.225,50-TL, gün 38, aylık oran %3 olarak hesaplanması ile 996,57-TL olması gerektiği kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde ;
Esas dava, taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmayan, sözleşmeye göre verilen hizmet karşılığı düzenlendiği iddia edilen 3 adet faturadan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Karşı dava ise, yine aynı sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği ve davacının sözleşmeye aykırılığı nedeniyle, uğranılan zararın tazmini istemini kapsamaktadır.
Taraflar arasında 20/10/2008 tarihli Uluslararası … Kira Sözleşmesi’nin imzalandığı ve bu sözleşmeye göre davacı tarafından davalı şirkete stand kiralamanın kararlaştırıldığı ve kira bedelinin toplam 25.007,15 TL olarak belirlendiği, davalı tarafça bu miktarın 28.11.2008 tarihinde 5.003,15 TL’sinin peşin, 31/12/2008,30/01/2009, 27/02/2009 ve 30/03/2009 tarihlerinde her biri 5.001,00 TL bedelli çekler ile ödeneceği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında, sözleşmenin varlığı ve içeriği konusunda uyuşmazlık bulunmamakta olup, uyuşmazlık, sözleşmeye göre tarafların edimlerini yerine getirip getirmediği, buna göre davacının davalıdan alacağının olup olmadığı ve davalının da sözleşmeyi fesihte haklı olup olmadığı ve tazminat alacağının doğup doğmayacağı noktasındadır.
Davalı tarafça, fuarda 2 ya da 3 nolu salonda yer ayrılması şartıyla sözleşmenin imzalandığı ve davacı tarafından bu gereğin yerine getirilmediği ileri sürülmüştür.
Sözleşmenin fiyat teklifi ve ödeme bölümünde, “Salon 2 veya 3’te göstermiş olduğumuz bölümde stand kiralama koşulu ile kabul ediyoruz” şerhinin davalı tarafından düşülmek suretiyle imzalandığı , Davacı tarafından, 6-10 Mayıs 2009 tarihinde düzenlenecek olan …’na katılım için 15/10/2008 tarihinde davalı şirkete teklif gönderildiği ve bu teklifte 9 nolu salonda stant tahsisinin önerildiği, davalı tarafından bu teklife cevaben gönderilen faksta, “salon 2’de stant kiralayamamamız durumunda, beklentilerimizi karşılayamama endişesi ile … ‘u 2009 yılı fuar takvimimize dahil edemeyeceğiz” denildiği, ayrıca krokideki 2 nolu salonda belli bir bölüm işaretlenerek “salon 2’de yer talep ediyoruz” kaydının da düşüldüğü, Sözleşmede bu yönde bir şerh olmasına rağmen davacı şirket tarafından 30/12/2008 tarihinde gönderilen faksta 8 nolu salonda yer gösterildiği ve önerilen alan uygun görüldüğü taktirde 31/12/2008 tarihine kadar cevap verilmesinin istendiği ve 02/01/2009 tarihinde de, 8 veya 9 nolu salonda yerlerin gösterildiği yeni bir krokinin faks yoluyla gönderildiği, 3 adet faturanın düzenlendiği, davalı şirket tarafından faturaların kabul edilmediği, 02/04/2009 tarihli …. Noterliğinden gönderilen ihtarname ile “Talep edilen salonlarda yer tahsisi yapılmaması nedeniyle sözleşmenin feshedildiğinin” bildirildiği, davacının …. Noterliğinden gönderdiği 21/04/2009 tarihli ihtarnamede de “2. salonda yer tahsis edildiğini, aynı sektördeki katılımcılara 9 nolu salonda dahil tercihlerine bağlı olarak yer tahsis edebileceklerini” bildirdiklerini belirterek, davalı şirketin sözleşmeyi feshetmesinin haksız olduğunu ileri sürdüğü görülmüştür.
Mahkememizce uyulan Yargıtay… Hukuk Dairesinin 11/03/2014 tarih ve … E … karar sayılı kararında açıkça 28.10.2008 tarihli Fuar Katılım Sözleşmesini imzalayan davalı, kendisine 2 ve 3 nolu salonda yer tahsis edilmediğini öğrenir öğrenmez akdi feshetmesi gerekirken, davalı tarafça sözleşme yaklaşık 5 ay bekledikten sonra 2.4.2009 tarihinde feshedilmiştir. Fuar katılım sözleşmesinin, sözleşmenin feshi başlıklı 15.maddesinde feshin ne şekilde ve hangi süreler içinde yapılacağı ve sonuçları ayrıntılı olarak düzenlenmişken, bu düzenlemeye aykırı şekilde ve bu maddede yazılı süreden sonra yapılan feshin haklı fesih olduğu kabul edilerek davanın reddinin yerinde olmadığı belirlenmiştir.
Dava konusu Fuar Katılım Sözleşmesi, Sözleşmenin İptali Başlıklı 15. Maddesi;
“Katılım sözleşmesini okuyup imzalayarak fuara katılmayı kabul eden Katılımcı sözleşme imzalandıktan sonra 15 günlük süre içinde fuardan çıkma kararı alırsa, fuar için … ‘e (kiralayan) ödeme yapma yükümlülüğü yoktur. 30 Ocak 2009 tarihine kadar fuardan çıkma kararı alan katılımcı, toplam stand bedelinin % 50 ‘sini, bu tarihten sonra fuardan çıkma kararı alan katılımcı ve bu tarihten sonra sözleşme imzalayan ama sözleşmesini iptal ettirmek isteyen katılımcı ise toplam stand bedelinin tamamını ödemekle yükümlüdür. Sözleşme iptal edilebilmesi için … e yazılı olarak başvurulması ve … in yazılı olarak teyit etmesi şarttır.
… Katılımcıya bir ay öncesinden bildirmek suretiyle fuar tarihide değişiklik yapabilir. Fuar tarihinde yapılacak değişiklik nedeni ile Katılımcı fuar sözleşmesini iptal edemez ve tazminat talebinde bulunamaz. … uyarılara rağmen yasalara ve bu sözleşmenin şartlarına uygun davranmayan Katılımcıların sözleşmesini feshetme ve sergilenmesini sona erdirme hakkını saklı tutar. Bu nedenle … in uğrayacağı zararlar Katılımcıya fatura edilecektir.
Mücbir sebepler veya … in kontrolü dışında gelişen olaylar nedeniyle, … in salonların geçici veya tamamen boşaltılmasını talep etme hakkı vardır. Katılımcı bu nedenle sözleşmesini iptal edemez ve zararlarına karşılık tazminat talebinde bulunamaz. … gerekli gördüğü takdirde bu sözleşmede bulunan salonların birini veya bir kaçını fuar alanı olarak kullanmaktan vazgeçebilir. Bu taktirde Katılımcı herhangi bir zarar veya tazminat talebinde bulunmaz.” Şeklindedir.
Taraflar arasında mevcut Fuar katılım sözleşmesinin, sözleşmenin feshi başlıklı 15.maddesine göre davalı katılımcının sözleşme imzalandıktan sonra 15 günlük süre içinde fuardan çıkma kararı alırsa, fuar için … ‘e (kiralayan) ödeme yapma yükümlülüğü olmadığı, 30 Ocak 2009 tarihine kadar fuardan çıkma kararı alan katılımcı, toplam stand bedelinin % 50 ‘sini, bu tarihten sonra fuardan çıkma kararı alan katılımcı ve bu tarihten sonra sözleşme imzalayan ama sözleşmesini iptal ettirmek isteyen katılımcı ise toplam stand bedelinin tamamını ödemekle yükümlü olduğu, Sözleşmenin iptal edilebilmesi için davalı … e yazılı olarak başvurulması ve … in yazılı olarak teyit etmesi şartının mevcut olmasına rağmen davalı tarafça sözleşme yaklaşık 5 ay bekledikten sonra 02.04.2009 tarihinde feshedildiği, bu itibarla fesih bildiriminin süresinden sonra yapıldığı ve davalı tarafça usulünce yapılmadığı anlaşılmıştır.
Davalı taraf davacı tarafa yemin teklifinde bulunmuş olup davalı şirket temsilcisi … ” …nda davalı … Limited Şirketine 2. veya 3. Salonda stant (fuar alanı) açması için yer ayırdığımıza, ayırdığımız bu standın başka firma veya kişilere kiralanmadığına, fuar süresince boş tutulduğuna, ayrılan bu stand sebebiyle davacı firmanın hiçbir gelir elde etmediğine ” şeklinde yemin eda etmiştir.
Anılan durum karşısında davalı tarafça sözleşmenin haksız olarak fesih edildiği ve sözleşmenin 15. Maddesi uyarınca davacının sözleşme bedelinin tamamına hak kazandığı davacı tarafça eda edilen yemin uyarınca …nda davalı … Limited Şirketine fuarın 2. veya 3. Salonunda yer ayrıldığı bu standın başka firma veya kişilere kiralanmadığı, fuar süresince boş tutulması nedeni ile davacının bu yer ile ilgili elde ettiği ve mahsubu gerekli başkaca bir gelirin bulunmadığı ve ibraz edilen bilirkişi ek raporu ile davacının 14.4.2009 – 22.05.2009- tarihleri arasında 26.225,50 TL asıl alacığın 996,57 TL faizinin bulunduğu bildirilmekle davanın kabulü ile takibin takip koşulları ile devamı gerektiği ,davalının likit alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiğinden alacağın %20 oranı üzerinden icra inkar tazminatına hükmetmek gerektiği kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
ASIL DAVA:
1-Davanın KABULÜ ile …. İcra Müdürlüğünün … e. Sayılı icra dosyası ile başlatılan takibe yönelik itirazın iptali ile takibin takip koşulları ile devamına,
Davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla alacağın %40ı olan 10.883,36-TL icra inkar tazminatının davalı karşı davacıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 1.858,61-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 231,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.626,71-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.265,01-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 247,50-TL ilk gider, 2.750-TL bilirkişi, 261,50-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 3.259-TL. Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
KARŞI DAVA:
6-Karşı davanın reddine dair verilen mahkememiz kararının Yargıtayca onanarak kesinleşmekle BU HUSUSTA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren yasal süresi içeresinde Yargıtay ilgili dairesinden temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.07/12/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır