Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/191 E. 2019/311 K. 22.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/191
KARAR NO : 2019/311
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/02/2015
KARAR TARİHİ : 22/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 01/12/2014 günü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile seyir halinde iken …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile çarpışması sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, bu kazada … plakalı araç içinde yolcu olarak bulunan müvekkillerinin yaralandığını, … plakalı aracın … poliçe numarası ile davalı …, … plakalı aracın ise … poliçe numarası ile diğer davalı … şirketine sigortalı olduğunu, müvekkillerinin kaza sonucu malul kaldıklarını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100-TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işletilecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ikametinin Kadıköy İstanbul olduğunu, bu nedenle davanın yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Mahkemelerin yetkisine ilişkin kanuni düzenlemeler noktasında HMK’nın 6/1. maddesi uyarınca; “(1) Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” şeklinde düzenlendiği, HMK’nın 10. maddesi uyarınca; ”Sözleşmeden doğan davalar sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.” şeklinde hüküm altına alındığı, bu yetki kurallarının kesin olmaması nedeni ile HMK’nın 19. maddesinde belirlenen süre ve yöntemle yetkisizlik itirazında bulunulmaz ise davanın açıldığı mahkemenin yetkili hale geleceği, Kanunun 19/2. maddesinin; “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmünü içerdiği, birden fazla mahkemenin yetkili olması hallerinde davacıya seçimlik hak tanınmış olması göz önüne alındığında, davacının, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahip olduğu, davacının, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiç birisinde açmaz ve yetkisiz bir mahkeme de açtığı taktirde seçme hakkının davalı tarafa geçeceği anlaşılmıştır.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde ilk itirazında bulunmuş, müvekkilinin adresinin Kadıköy/İSTANBUL olduğundan bahisle işbu davanın yetkisiz mahkemede açılmış olduğunu beyan ettiği, davacı taraf ise davalı … şirketlerinin bölge müdürlüklerinin mahkememiz yetki hudutları dahilinde olduğunu beyan etmiş ise de kaza yerinin Siirt Kurtalan, davacı ikametgahlarının Siirt olduğu, poliçeyi … şubesinin düzenlediği, taraflar arasında mevcut sözleşme yetki şartının bulunmadığı,Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2017-17-1092 Esas 2018-463 sayılı ilamında belirtildiği üzere Sigorta şirketlerinin genel merkez adresi ise Üsküdar/İstanbul ve Kadıköy/İstanbul olup 2918 sayılı KTK da bölge müdürlüğünün yetkili olduğu yönünde bir düzenlenme bulunmamaktadır. Kanunda bulunmayan bir düzenleme de yorum yolu ile genişletilemez. Bu durumda 6100 sayılı HMK’nın 7. maddesi hükmü uyarınca, bölge müdürlüklerin bulunduğu yer mahkemelerinin de yetkili mahkeme olarak kabul edilemeyeceği anlaşılmakla; davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı ikametgahının KADIKÖY, kaza yerinin Siirt Kurtalan, davacı ikametgahlarının Siirt olduğu, taraflar arasında mevcut sözleşme yetki şartının bulunmadığı anlaşılmakla; açılan davanın HMK’nun 115/2. Maddesi uyarınca aynı kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulen REDDİNE, Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi karannın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili İSTANBUL ANADOLU ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar serileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Anadolu Adliyesi Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli ve yetklii mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/03/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır