Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1265 E. 2019/1131 K. 03.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1265
KARAR NO : 2019/1131
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2015
KARAR TARİHİ : 03/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 2011 yılında davalı şirketin show room kısmında tanıtılan X-ray cihazını, davalı tarafından müvekkile gönderilen 20.04.2011 tarihli ekli fiyat teklifine istinaden … Havalimanı içinde yer alan antreposunda kullanmak üzere satın alındığı ve işbu satınalınma konusu cihaz için davalı şirket tarafından düzenlenmiş bulunan 26.4.2011 tarihli toplamda 65.136,00 TL. bedelli fatura tutarının ödendiğini, müvekkil şirketçe satın alınan X-Ray cihazı 30.10.2014 tarihinde arızalanarak davalı şirketten teknik servis talebinde bulunulduğunu, arıza anında teknik servise ulaşılamadığından DHMİ’ye ait X-Ray cihazının hemen devreye alındığını, 31.10.2014 tarihinde teknik servisten alınan fiyat teklifi kabul edilerek teknik servis talebinin yenilendiğini, yapılan telefon görüşmesinde ön inceleme olarak X Ray cihazının jeneratör motorunun arızalanmış olabileceği görüşünün alındığını, servis elemanlarınında jeneratörün arızalandığını netleştirdiğini ve parçanın değiştirildiğini, ancak teknik servis elemanlarının cihazın 1997 model olduğunu, 2011 yılında show room da görülüp satın alınması için anlaşılan cihaz olmadığını, yazı ile müvekkili şirketin hile ile hataya sevk edildiğinin anlaşıldığından söz konusu jeneratör değişim bedeli olan 11.700 USD bedelin 03.11.2014 tarihli ve 32.497,20 TL. tutarlı faturayı jeneratör değişim bedelinin ödenmeyeceği belirterek davalı şirkete iadeli taahhütlü posta ile geri gönderdiğini, bunun üzerine davalı şirketin 14.11.2014 tarihli yazı ile demo olarak show room da sergilenen makine ile 2. el kullanılmış makinenin aynı şey olduğunu ve ayrıca faturada makinenin kaç yılı üretimi olduğuna dair bir taahütte bulunulmadığını belirtilerek müvekkilin davalı tarafından açıkça hile ile hataya sevk edildiğinin ikrar edildiğini ve jeneratör bedelinin üç iş günü içerisinde ödenmesinin istendiğini, davalı şirkete yazılan 20.11.2014 tarihli yazı ile 2011 yılında show roomda görüp beğenilerek alınan malın 1997 yılı üretimi olmasının hayatın olağan akışına aykırı olacağını, nitekim kullanılmış 2. el bile olsa show room da demo olarak tanıtılan malın pazarlanmakta olan ve içinde bulunulan yıl ürünü olmasının müvekkil tarafından beklendiğini, bu nedenle içinde bulunulan yılda işbu cihazı satın alırken doğal olarak 2011 yılı ürününü satın aldığının düşündüğünü, müvekkilin davalı taraftan bu hileli durumun telafi edilmesini istediğini, davalı tarafın 25.11.2014 tarihli cevap yazısında sigorta şirketi tarafından belirlenerek tahsil edilen 10.000 TL’si gibi bir tutarı ödemeye hazır olduklarını, başka bir talebi kabul etmeyeceklerinin belirtildiğini, akabinde davalı şirketin müvekkil şirket aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün 2014/33528 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını ve müvekkili şirket işyerinde haciz tatbik ettiğini, bunun üzerine müvekkil şirketin söz konusu takip tutarını haciz baskısı altında ödemek zorunda kaldığını, davalı tarafın müvekkil şirkete sunmuş olduğu fiyat teklifinde Demo Cihazı olarak belirtmesine rağmen satım için düzenlenen faturada ise 2. el kullanılmış cihaz olarak tanımladığını, müvekkil şirkete gönderilmiş 14.11.2014 tarihli yazıda, fiyat teklifinde ve de faturada makinenin kaç yılında üretildiğine dair bir taahhütte bulunulmadığını ifade ettiğini, tüm bu beyanların söz konusu ürünün 1997 yılı ürünü olduğunu gizlemeye yönelik tutumlarının açık örneği olduğunu, 2011 yılında show room da beğenilen demo cihazının 1997 yılı üretimi olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, müvekkil şirketin davalı şirket tarafından hile ile hataya sevk edilerek işbu cihazın satın alınmasına sebebiyet verildiğini, müvekkil şirketin 2011 yılı içinde asla 1997 model X Ray cihazı satın almayacağını, bu nedenle taraflar arasında kurulmuş akdin irade beyanı bozukluğundan dolayı iptali kabil olduğunu, servis hizmeti kapsamında talep edilen jeneratör değişim bedelinin ve bu talep zımmında müvekkil şirket nezdinde başlatılmış icra dosyasına müvekkil şirketin ödemek zorunda kaldığı toplamda 38.000,00 TL. tutarın müvekkil şirketin zararına tekabül ettiğinden işbu tutarın ve ilave zararların tazminini ticari avans faizi ile davalıdan alınarak müvekkile verilmesi talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıya yapılan satışın bedelinin 65.000 USD olduğu, davacı tarafın hataya düşürüldüğünü 31.10.2014 tarihinde öğrendiğini ve 25.11.2014 tarihinde de bedel olarak 10.000 TL. ödeyeceğini beyan ettiğini, davacının son yazısı ile makineyi kabul ettiğini, bu tarihe göre davacının en son 24.11.2015 tarihinde davyı açması gerekmekte iken davacının 1 yıllık süreyi geçirerek 30.12.2015 tarihinde davasını açması karşısında zamanaşımına uğradığını, esasa ilişkin olarak, söz konusu X ray makinesini müvekkilin müşterilere sunum yapmak için kullanıldığını, davacı tarafın makineyi beğendiğini ve makinenin 26.04.2011 tarihli fatura ile davacıya satıldığını, teknik ve hukuki olarak demo olarak kullanılan makine ile 2. el makine arasında hiçbir fark olmadığını, söz konusu makinenin 26.04.2011 tarihinden 31.10.2014 tarihine kadar 3,5 yıl sorunsuz çalıştığını ve davacının hiçbir surette itirazda ve şikayette bulunmadığını, davacının demo olarak kullanılmış cihazın jeneratörünün 1997 yılında üretilmiş olmasının makineninde 1997 model olduğunu ifade etmeyeceğini, bu tip makinelerde kullanılan jeneratörün model arabalar gibi yıldan yıla değişmediğini, yani 1997 yılında alınmış jeneratör ile 2008 yılında alınmış jeneratör arasında teknik açıdan ya da sağlamlık açısından hiçbir fark bulunmadığını, üstelik müvekkili açısından hiçbir yasal zorunluluk olmamasına rağmen karşı tarafa 2. el cihaz için 1 yıllık garanti verildiğini, ortalama jeneratör ömrünün 5 yıl olmakla birlikte bu sürenin makinenin kullanım sıklığı, bulunduğu ortamın temizliği, rutubetli olması, elektrik sistemindeki dalgalanmalara göre azalmağını, bu nedenlerden dolayı meydana geşmiş arızaların müvekkil şirket ile ilişkilendirilemeyeceğini, makinenin daha önceden kullanılmış olduğu dikkate alındığında 3,5 yıllık jeneratör ömrünün makul sayılması gerektiğini, davacının bu jeneratörü 3,5 yıl kullandığını, yeni makinelerde 2 yıl garanti verilirken müvekkilin 2. el makineye 1 yıl garanti verdiğini, nitekim 05.09.2013 tarihinde müvekkil şirket tarafından verilen teknik seviste makinenin kurulduğu yerde elektriksel problemlerin olduğunun kendilerine söylendiğini ve bu sebepten kaynaklanan onarmaların yapıldığının da servis tutanağına yazıldığını, bu tür elektriksel problemlerin önlenmesi için nelerin yapılması gerektiğinin müvekkil tarafından bilinmediğini, söz konusu makinenin havalimanı gibi yoğunluğun olduğu bir yerde olduğu düşünülürse, bu makinenin yeterli süre çalıştığının söylenebileceğini, davacı tarafın makineyi iade etme talebinde bulunmadığını, makinenin iadesine karar verilirse aylık kira bedelinin 2.000 USD olması karşısında iade edilecek süreye kadar kira bedelini talep edeceklerini, bu nedenlerle öncelik davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, tacirler arasında mevcut satış akdinden sonra gizli ayıp ve irade yanıltılması iddiasına dayalı olarak davacının davalıya … İcra Müdürlüğü’nün 2014/33528 E. Sayılı dosyası ile başlatılan takip nedeni icra tehdidi altında ödediği 38.000-TL bedelin iadesi istemidir.
Dosyaya bir örneği getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün 2014/33528 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine 32.497,20-TL asıl alacağın ve 146,01-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 32.643,21-TL alacağın tahsili amacıyla 05/12/2014 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 14/01/2015 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Mahkememizce, Makine Mühendisi, Elektronik Elektrik Mühendisi ve Borçlar alanında uzman bilirkişi vasıtasıyla mahalinde keşfen inceleme yapılmak suretiyle taraf iddia ve savunmaları ile ibraz edilen delillerin değerlendirilmesine davacının davalıya iddia olunan alacağının olup olmadığı hususunda rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verildiği, İTÜ Makina Fakültesi Öğretim Üyesi Bilirkişi Prof. Dr. … , İTÜ Elektrik Mühendisliği Öğretim Üyesi bilirkişi Dr. … ve Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından sunulan 12/06/2019 tarihli bilirkişi raporunda; Dava konusu Cihazın davacıya teslim edildikten sonra cihaz için 19.06.2012 – 31.10.2014 tarihleri arasında dokuz adet teknik servis formunun düzenlendiği, bu formlardan 05.09.2013 ve 31.10.2014 tarihli olanlarının X Ray Jeneratörle ilgili olduğu, X Ray jeneratör yüksek gerilimle X ışınlarının üretildiği bir elektrik/elektronik devre olduğu, 05.09.2013 tarihinde olan X Jeneratör arızasıda, cihazın olduğu yerde bakım anlaşması kapsamında ücretsiz giderildiği ve cihazın çalışır duruma getirildiği, ancak, 31.10.2014 tarihli X Ray Jeneratör arızasında ise devrenin yenisi ile değiştirilmesi gerektiği, bununda bedeli davacıya kesilen 03.11.2014 tarihli parça değişim faturasından 32.497,20 TL olduğu, yapılan tespitlere göre X Ray Jeneratörünün 05.09.2013 tarihi itibariyle ömrünü tamamlamak üzere olduğunun sinyallerini verdiği, 31.10.2014 tarihi itibariylede sonlandığı, X Ray Jeneratör cihazın en önemli ve en pahalı parçası olduğu, bu parçanın da en önemli kısmı olan X ışınlarının üretildiği vakumlu X Ray tüpü olan kısım olup burada 160 kV doğru gerilim bulunduğu, bu gerilim ile tungstenden imal anoda yüksek gerilimde sürekli elektron çarparak noktasal olarak ısının 2000 °C ye çıkması ve bu şekilde X ışınlarının üretilmesi sağlandığı, ancak, bu proses ve malzeme özelliği gereği X Ray tüpününde belli bir ömrü olduğunun bilindiği, dosyaya konu olan olayda X Ray jeneratörünün bozulmasına sebebiyet verebilecek herhangi bir elektriksel gerilim dalgalanması rapor edilmediği, eğer, bölgede ve binada elektriksel dalgalanma olsa bile cihazın arızalanması için bu dalgalanmanın Elektrik Piyasası Dağıtım Sisteminde Sunulan Elektrik Enerjisinin Tedarik Sürekliliği Ticari ve Teknik Kalitesi Hakkındaki Yönetmeliğinde belirtilen standartların üzerinde olmasının gerektiği, eğer, bu dalgalanma standartların üzerinde ise, bu durumda bu cihazla birlikte başka cihazlarından da dalgalanma anında eş zamanlı arızalanmasının beklendiği, dosyada ve keşif günü bilirkişi heyetimize bu şekilde bir arızalanma olduğu rapor edilmediği, ayrıca, keşif günüde görüldüğü üzere cihazın çalıştırıldığı ortamın kirli ve rutubetli olmadığı, cihazın topraklamasının mevcut olduğu ve doğrudan X Ray tüpünü bozacak bir etki tespit edilmediği, sonuç olarak, bu cihazla ilgili olarak davalı tarafından düzenlenmiş 20.04.2011 tarihli Teklif dokümanında cihazın demo için kullanılmış 2. el cihaz olduğunun görüldüğü, davacı taraf bunu bildiği, keşif mahallinde bulunan kargo binasında çok İşlek bir kargo çalışmaları olmadığı, bu nedenle cihaz gerekmediğinde çalışmadığı, cihazın çalıştırılması karmaşık olmayıp cihazın ömrü yüksek gerilim elde edilmeye başlandığında harcanmadığı, yapılan tespitlerde, teklif ve satım anında davacıya X Ray jeneratörünün 1997 model olduğu belirtilmediği, bu kapsamda gizli ayıplı olduğu, bu durumda X Ray jeneratörünün ömrünün büyük kısmını davacıya teslim edildi tarihte zaten tamamlanmış olduğunun anlaşıldığı, yapılan tespitlere göre, gizli ayıptan kaynaklı davacının jeneratör arızası sebebiyle oluşan zararı olan davalıya ödediği tutarı davalıdan talep edilebileceği, davacı tarafın X Ray Jeneratörü için davalıya ödediğini beyan ettiği 38.000,00 TL’nin istirdatında haklı olduğu, cihazı davacının kullanmaya devam ettiği ve başka bir zararının olmadığı kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Davacı tarafça 2011 yılında davacı şirket show room da bulunan demo olarak kullanılmış X Ray cihazının 1997 model olduğu ve makinenin jeneratörü arızalandığında durumun ortaya çıktığı ve sözleşme yapmakla kandırıldıklarını beyanla icra takibiyle ödedikleri yeni jeneratör bedeli olan 38.000 TL.’nin istirdatı ile akdin iptalini talep etmektedir.
Davalı … X-Ray şirketinin düzenlediği 20.04.2011 tarihli Teklif dökümanın da tünel tip … H model, DEMO İÇİN KULLANILMIŞ cihazın satış fiyatının 55.000 $ olduğu, teklifin kabul edilmesi halinde ödeme planının yazıda açıklanmış olduğu , 26.04.2011 tarihli faturada davacı … İnş. şirketi tarafından davalı … X-Ray şirketinden iki adet ürün alınmış olup Bunlar; KDV hariç 51.000 $ lık (4.000 $ iskontolu fiyatı) 2. el kullanılmış … model X-Ray cihazı ile dava dışı … model KDV hariç 4.200 $ lik kapı dedektörü olup Faturanın açıklama bölümünde Fatura tarihinde dolar kurunun 1$ = 1,5196 TL. olduğu , ayrıca 03.11.2014 tarihi itibariyle X RAY JENERATÖR hariç ilk servisin ücretsiz yapılacak not edildiği ,
Davalı tarafından düzenlenen 31.10.2014 tarihli Teknik Servis formunda davacı tarafın cihazın düzgün çalışmadığından bahisle servis talep ettiği, davalı tarafından yapılan kontrol neticesinde X Ray cihazının Jeneratörünün arızalı olduğu, sorunun yeni jeneratör takılıp giderildiği, cihazdan görüntü alınıp test edildiği ve çalışır durumda teslim edildiği, onarımın ücretli yapıldığı hususunun belirtildiği,
Davalı … X ray şirketinin düzenlediği 03.11.2014 tarihli teknik servis sonrası parça değişim faturasında X Ray cihazının X RAY jeneratör ve Kontrol kartının servis ücreti ve KDV dahil 32.497,20 TL.’ye değiştiği , 03.11.2014 tarihli fatura bedeli olan 32.497,20 TL.’nin tahsili için, davalı tarafından … İcra Müdürlüğü’nün 2014/33528 E. sayılı dosyasıyla 05.12.2014 icra takip tarihinde işlemiş faizi 146,01 TL. olacak şekilde toplamda 32.643,21 TL. üzerinden icra takibi başlatıldığı ve davacı tarafça 38.000,00 TL olarak ödendiği görülmüştür.
Mahallinde yapılan Keşif sırasında tünel tip X Ray cihazının ışın verilen kısmına eşya konulmak suretiyle normal bir şekilde çalıştığı anlaşılmıştır.
Davaya konu X-Ray makinesi davalı şirketin müşterilere sunum yapmak için kullanılan Demo cihaz olduğu hususunda taraflar arasında ihtilaf mevcut olmayıp bahse konu makinenin 26.04.2011 tarihli fatura ile davacıya satıldığı, 26.04.2011 tarihinden 31.10.2014 tarihine kadar cihaz için 19.06.2012 – 31.10.2014 tarihleri arasında dokuz adet teknik servis formunun düzenlendiği ,bu formlardan 05.09.2013 ve 31.10.2014 tarihli olanlarının X Ray Jeneratörle ilgili olduğu , 05.09.2013 tarihinde olan X Jeneratör arızasıda, cihazın olduğu yerde bakım anlaşması kapsamında ücretsiz giderildiği ve cihazın çalışır duruma getirildiği görülmüştür.
Ancak, 31.10.2014 tarihli X Ray Jeneratör arızasmda ise devrenin yenisi ile değiştirilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Bununda bedeli davacıya kesilen 03.11.2014 tarihli parça değişim faturasından 32.497,20 TL. olduğu görülmüştür.
Mahallinde yapılan keşif sonrası İbraz edilen bilirkişi raporunda X Ray Jeneratör cihazın en önemli ve en pahalı parçası olduğu bu parçanın da en önemli kısmı olan X ışınlarının üretildiği vakumlu X Ray tüpü olan kısımın proses ve malzeme özelliği gereği X Ray tüpününde belli bir ömrü olduğunun bilindiğini, davaya konu olan olayda X Ray jeneratörünün bozulmasına sebebiyet verebilecek herhangi bir elektriksel gerilim dalgalanmasının rapor edilmediğini , bu cihazla ilgili olarak davalı tarafından düzenlenmiş 20.04.2011 tarihli Teklif dokümanında cihazın demo için kullanılmış 2. el cihaz olduğu görüldüğünü ve davacı tarafça bu hususunu bilindiği Keşif mahallinde bulunan kargo binasında çok işlek bir kargo çalışmaları olmadığı bu nedenle cihazın gerekmediğinde çalıştırılmadığı hususu belirtilmiş olup raporun tüm teknik bu kısımları dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak itibar edilmiştir.
Bilirkişi raporunun sonuç kısmında teklif ve satım anında davacıya X Ray jeneratörünün 1997 model olduğunun belirtiylediği bu kapsamda gizli ayıplı olduğu değerlendirildiği belirtildiği ve ödenen fatura bedelinin iadesi gerektiği hususu belirtilmiş olup, HMK 282/-(1) maddesi uyarınca Hakim, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir.
Dava, taraflar arasındaki ticari satım ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Davalı faturaya konu ürünün modelinin eski olduğunun belirtilmemesinin gizli ayıp mahiyetinde olduğunu belirtmiş olup TTK’ nın 23/c maddesi uyarınca malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise 2 gün içinde alıcı durumu satıcıya ihbar etmelidir. Şayet açıkça belli değil ise alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemeli veya incelettirmek ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbar ile yükümlüdür.
Yargıtay HGK. 25/05/2016 Tarih ve 2014/19-861 Esas,2016632 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 20. maddesinde tacir olmanın bağlandığı genel hükümler düzenlenmiş olup, tacirler arasındaki ihbar veya ihtarların ne şekilde yapılacağı bu genel hükümler arasında yer almaktadır. 6762 sayılı TTK’nun 20/3. fıkrasında diğer tarafı temerrüde düşürmek veya sözleşmeyi fesih yahut ondan rücu amacıyla yapılacak ihbar veya ihtarların muteber olması için bu işlemlerin noter marifetiyle veya iadeli taahhütlü bir mektupla yahut telgrafla yapılmasının şart olduğu hüküm altına alınmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda tacirler arasındaki ihbar ve ihtarların ne şekilde yapılacağı 18/3. maddesinde düzenlenmiş ve “Tacirler arasında, diğer tarafı temerrüde düşürmeye, sözleşmeyi feshe, sözleşmeden dönmeye ilişkin ihbarlar veya ihtarlar noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile yapılır,” denilmek suretiyle önceki hükümde bir kısım değişiklikler yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta, taraflar TTK 16 madde hükmünce tacir olduğundan ayıp ihbarının TTK’ nın 18/3. maddesinde hükme bağlanan usullerle ve TTK’ nın 23/3. maddesinde öngörülen süreler içinde ve satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak gizli ayıp olması halinde BK’ nın 223. maddesinin 2. ve 3. fıkralarında belirtildiği üzere öğrenildiğinde derhal yapılması gerektiği gözetildiğinde, Davalının ayıp iddiasını ispatlaması gerekmektedir. Tacirler arasında ayıp ihbarının yasal süre içerisinde ve TTK nun belirttiği yönde geçerli olarak yapılması gereklidir.
Taraflar arasındaki 26.04.2011 tarihli satış sözleşmesinden sonra davalının gizli ayıp iddiasını 31.10.2014 tarihinde öğrendiği ve 25.11.2014 tarihinde de bedel olarak 10.000 TL. ödeyeceğini beyan ettiği, davacı taraf bu beyanı ile makineyi kabul ettiği, söz konusu makinenin 26.04.2011 tarihinden satıcı tarafından yapılan 05.09.2013 tarihli ilk ücretsiz servis hizmetine kadar sorunsuz çalıştığı, ,davalı tarafından davaya konu makineye yönelik başkaca bir garanti taahhüdünün söz konusu olmadığı ve davacıya yasal süresi içerisinde ayıp ihbarı yapıldığına dair bir belgenin sunulmadığı görülmüştür. Anılan durum karşısında bilirkişi heyetinin cihazda gizli ayıplı olduğu X Ray jeneratörünün ömrünün büyük kısmını davacıya teslim edildi tarihte zaten tamamlanmış olduğu , gizli ayıptan kaynaklı davacının jeneratör arızası sebebiyle oluşan zararı olan davalıya ödediği tutarı davalıdan talep edilebileceği, davacı tarafın X Ray Jeneratörü için davalıya ödediğini beyan ettiği 38.000,00 TL.’nin istirdatında haklı olduğu yönündeki görüşüne itibar edilmemiş , Davalı yanca düzenlenen satış faturasında açıkça … ürünü olduğu belirtilen cihazın satışından 3,5 yıl sonra davacı tarafça cihazın yaşının gizlendiği gerekçesi ile satılan üründe ayıp olduğunu ve cihazın 1997 model olduğu hususunun satış anında gizlenmesinin taraflar arasında kurulmuş akdin irade beyanı bozukluğundan dolayı iptali gerektirdiği ileri sürüp ödemiş olduğu servis hizmeti sonrası takılan jenaratör bedelini talebinde haksız olduğu cihazın davacı tarafından kullanılmaya halen devam edildiği ve başka bir zararının olmadığı hususu da nazara alınarak davanın reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 3.042,70-TL den 44,40-TL nispi karar harcının mahsubu ile kalan 2.998,30-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 4.530-TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/12/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır