Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1192 E. 2019/566 K. 28.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1192
KARAR NO : 2019/566
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/12/2015
KARAR TARİHİ : 28/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketi ile davalılar arasında 15/03/2014 tarihinde ” ortak sağlık Güvenlik birimi hizmet sözleşmesi (OSGB)” akdedildiğini, iş bu sözleşmeye göre 15/03/2014 tarihinden itibaren 12 ay boyunca davalı tarafa ortak sağlık ve güvenlik birimi hizmeti çerçevesinde işyeri sağlığı ve iş güvenliğini sağlamak amacı ile işyeri güvenlik danışmanlığı ve işyeri hekimliği hizmetinin mevzuata uygun şekilde verilmesinin müvekkili tarafından sağlanacağını, müvekkili şirket tarafından davalı … şirketi aleyhine başlatılan faturaya dayalı ilamsız icra takibine itiraz edilmemesi üzerine dosyanın kesinleştiğini, takibin kesinleşmesinden sonra davalının adresine hacze gidildiğini ancak adresin boş olması üzerine … şirketi adresi ile aynı mahalle aynı sokakta hemen karşı apartmandaki diğer davalı Asya şirketi adresinin hacize çıkanlar tarafından fark edildiğini ve evrak kimlik araştırması için bu şirkete gidildiğini, şirket çalışanları tarafından vahşice saldırıya uğradıklarını, 01/12/2015 tarihinde aynı adrese yeniden hacize gidildiğini ve adreste bulunanların bu defa saldırmaktan vazgeçereke 08/12/2015 tarihinde 4.000-TL ödeyeceklerine dair taahhütname imzaladıklarını, borcu kabul ettiklerini ve ödediklerini, davalı şirketlerin “sözleşmeye bağlılık ilkesine” “sözleşme şartlarına” ve basiretli bir iş adamı gibi davranma yükümlülüğüne bütünü ile aykırı olarak sözleşmeyi 19/06/2014 tarihinde hiçbir sebep göstermeksizin tek taraflı olarak mail yolu ile fesih ettiğini, haksız ve sebepsiz olarak fesih nedeniyle müvekkili şirketin ciddi oranda zarara uğradığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile sözleşmenin haksız olarak feshi nedeni ile oluşan olumlu maddi zararları olan 31.000-TL’nin sözleşmenin haksız olarak feshedildiği tarih olan 19/04/2014 tarihinden itibaren işleyecke ticari faizi ile birlikte davalı şirketlerden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunmuş ve davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava ,taraflar arasında mevcut Ortak Sağlık Güvenlik Birimi Hizmet Sözleşmesinin haksız feshi iddiasına dayalı olarak talep olunan müspet tazminat istemidir.
Davalı vekili süresi içerisinde verdiği cevap dilekçesi ile davacı ve davalı adreslerinin … ?Kocaeli olduğundan bahisle yetkili mahkemenin … Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu belirtip yetki itirazında bulunmuş davacı taraf ise taraflar arasındaki sözleşme ile İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılındığı beyan olunmuştur.
… Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas … karar sayılı kararında mahkememiz dosyasına konu taraflar arasındaki sözleşmenin geçersiz olduğuna karar verildiği, … Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 2018/2011 esas … sayılı kararı ile istinaf isteminin esastan reddine karar verildiği ve kararın kesinleşmiş olduğu görülmüş bu hali ile taraflar arasında yetki şartını içeren bir sözleşmenin varlığından söz edilemeyeceği anlaşılmıştır.
Mahkemelerin yetkisine ilişkin kanuni düzenlemeler noktasında HMK’nın 6/1. maddesi uyarınca; “(1) Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” şeklinde düzenlendiği, HMK’nın 10. maddesi uyarınca; ”Sözleşmeden doğan davalar sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.” şeklinde hüküm altına alındığı, bu yetki kurallarının kesin olmaması nedeni ile HMK’nın 19. maddesinde belirlenen süre ve yöntemle yetkisizlik itirazında bulunulmaz ise davanın açıldığı mahkemenin yetkili hale geleceği, Kanunun 19/2. maddesinin; “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmünü içerdiği, birden fazla mahkemenin yetkili olması hallerinde davacıya seçimlik hak tanınmış olması göz önüne alındığında, davacının, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahip olduğu, davacının, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiç birisinde açmaz ve yetkisiz bir mahkeme de açtığı taktirde seçme hakkının davalı tarafa geçeceği anlaşılmıştır.
Anılan durum karşısında Davalı vekilinin cevap dilekçesinde ilk itirazında bulunarak taraf adreslerinin … olduğundan işbu davanın yetkisiz olduğu beyanı ve yetki şartının bulunduğu sözleşmenin … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas … karar sayılı kararı ile geçersiz olduğu yönündeki Mahkeme kararının kesinleştiği. Nazara alınarak mahkememizin yetkisizliği nedeni ile davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın HMK’nun 115/2. Maddesi uyannca aynı kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulen REDDİNE, Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi karannın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar serileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere Gebze Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli ve yetklii mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davacının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/05/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır