Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1179 E. 2018/1101 K. 23.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1179 Esas
KARAR NO : 2018/1101

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/12/2015
KARAR TARİHİ : 23/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki olduğunu, müvekkilinin davalıya yaptığı iş karşılığında 10.000-TL bedelli çek aldığını, bu iş karşılığında davalıya fatura düzenlediğini, müvekkilinin çekin tahsili için bankaya başvuru yaptığında bankanın çekin arakasına ”keşideci imzası tutmadığından işlem yapılamamıştır” şerhinin düşüldüğünü, davalının kötü niyetli olarak faturaya dayalı borcunu ödemediğini, bu sebeple müvekkilinin …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 10.194,24-TL alacağı tahsili talebi ile davalı borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun müvekkiline herhangi bir borcu bulunmadığından bahisle itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirtilerek icra dosyasındaki haksız itirazın iptaline, takibin devamına ve alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap diekçesi özetle; icra takibine konu faturalar … Ltd.Şti namına düzenlenmiş faturalar olduğunu, müvekkil şirketin ise “…” ünvanına sahip olduğunu, gerek icra takibi, gerekse huzurda görülen davanın söz konusu faturalara ilişkin muhatabı müvekkil şirket olamayacağını, davacı tarafından müvekkil şirket ile kendileri arasında ticari ilişki bulunduğu ifade edilmiş ise de, takip ve devamında dava konusu faturalarla bu durumun ispat edilebilmesi hukuken mümkün olmadığını, faturaları düzenleyenin bizzat davacının kendisi olduğunu, bu sebeple husumet itirazlarının olduğunu, davacı tarafın hangi işe ilişkin hangi firmaya fatura düzenlediğini ifade edemediği gibi, bir de müvekkil firmayı töhmet altında bırakacak ifadeler ile haksız ve kötüniyetli davrandığını, davasını ispat edemeyen davacı tarafın, işbu haksız ve mesnetsiz açtığı icra takibi/dava nedeni ile aleyhinde alacak miktarının % 20 ’sinden aşağı olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, ticari satımdan kaynaklanan faturaya dayalı alacağın tahsilini teminen yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İcra dosyası, dayanılan tüm deliller celp edilip incelenmiş, konusunda uzman bilirkişi vasıtasıyla davacı kayıtları üzerinde inceleme yapolarak rapor alınmış, davalı taraf herhangi bir defter ve keyıt ibraz etmemiş ve tüm deliller toplanmıştır.
…İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının 27/03/2013 ve 07/04/20136 tarihli faturalara dayalı 9.501,16-TL asıl alacak, 693,08-TL işlemiş faiz ve ferileriyle birlikte toplam 10.194,24-TL miktarındaki alacağının tahsili için davalıya karşı ilamsız icra takibi yaptığı, davalının süresi içinde 21/02/2014 tarihinde borca ve faize itiraz üzerine takibin durdurulduğu, davacı alacaklının takibin devamına sağlamak amacıyla İİK 67. Maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde bu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Tarafların iddia ve savunmaları tüm dosya kapsamı ile banka kayıtları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu, konusunda uzman bilirkişi tarafından düzenlenen 08/02/2018 tarihli raporda özetle; ”Davacının 22/01/2014 tarihli ilamsız icra takibine konu alacak bakiyesi defter kayıtlarında 0 (sıfır) bakiye gözüktüğünü, davalı şirkete ait herhangi bir defter ve belge incelemesi yapılamadığı, davalı şirkete kesilen herhangi bir faturaya veya çek giriş kaydına rastlanmadığı” kanaatiyle rapor etmiştir.
Taraf delilleri, dosyayaya ibraz edilen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacı tarafın davalı taraf aleyhine tanzim edilmeyen faturalara istinaden icra takibi yaptığı, davalı tarafın icra takibine itiraz ettiği, davacı taraf defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, buna göre dava konusu alacağın ticari defterlerde gözükmediği ve takibe konu faturaların nakit olarak ödendiğinin gözüktüğü ayrıca davacı tarafın davalı taraftan aldığını iddia ettiği çekinde defterlerde gözükmediği anlaşıldığından davasını ispat edemeyen davacı tarafın davasının reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince davacıdan alınması gereken 35,90-TL karar harcın davacı tarafça yatırılan 123,20-TL harçtan mahsubu ile arta kalan 87,30-TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/10/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır