Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1177 E. 2018/788 K. 12.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/585
KARAR NO : 2018/842
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 05/06/2015
KARAR TARİHİ: 19/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali ve Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
Asıl Dava …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyası
DAVA /Davacılar vekili dava dilekçesinde ve özetle;
Davalı …nin 2007 yılında kurulduğunu,şirketin kuruluş sermayesinin, beheri 10,00 TL kıymetinde nama yazılı 10.000 adet hisseye ayrılmış olup 100.000,00 TL olduğunu,
Kurucu ortakların, … Nak.İnş Tur.İhr.Paz.A.S. (9.900 hisse – 99.000,00 TL tutar), davacılar … (25 hisse – 250,00 TL tutar) … (20 hisse – 200,00 TL/tutar) ile dava dışı ortaklar … (15 hisse – 150,00 TL tutar), … (30 hisse – 300,00 TL tutar) … (… Oğlu) (10 hisse – 100,00 TL tutar)olduğunu
Yönetim Kurulunun …, …, … (… Oğlu) ile davacılar … ve … dan oluştuğunu
27.07.2007 tarihli genel kurul toplantısında ise şirket sermayesi nin 100.000,00 TL’den 7.000.000,00 TL’ye çıkarıldığını ,07.04.2009 tarihinde yapılan 2007 yılı olağan genel kurul toplantısında bu defa 7.000.000,00 TL olan şirket sermayesinin 13.000.000,00 TL’ye çıkarıldığını,şirketin güncel sermayesinin beheri 10,00 TL kıymetinde nama vazılı 1.300.000 adet hisseye ayrılmış olup 13.000.000.00 TL olduğunu, şirket ortakları nın … Nak.İns.Tur.İhr.Paz.A.S. (897.000 hisse – 8.970.000,00 TL tutar), … Teknoloji ve İnşaat San. Tic. A.Ş. (… holding A.Ş.) (390.000 hisse – 3.900.000,00 TL tutar), davacılar … (3.250 hisse – 32.500,00 TL tutar) ve … (2.600 hisse – 26.000,00 TL tutar) ile … (1.950 hisse – 19.500,00 TL tutar), … (3.900 hisse – 39.000,00 TL tutar) … (… Oğlu) (1.300 hisse – 13.000,00 TL tutar) olduğunu
…. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı ve kapatılan …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyasına konu edildiği üzere …. ailesinin, yaptığı işlemlerle örtülü kazanç dağıtımı yapmakta olup, davalı şirketi açıkça zarara uğrattığını,dava dosyalarında alınan bilirkişi raporlarıyla Yönetim Kurulu üyelerinin bu zarardan sorumlu olduklarının açıkça tespit edildiğini
Davaya konu 12.03.2015 tarihli davalı şirketin 2012, 2013 yıllarına ait olağan Genel Kurul toplantısının, süresinde yapılmadığını
Türk Ticaret Kanunu’nun 409.maddesinin – (1) Genel kurullar olağan ve olağanüstü toplanır. Olağan toplantı her faaliyet dönemi sonundan itibaren üc av içinde yapılır. Bu toplantılarda, organların seçimine, finansal tablolara, yönetim kurulunun yıllık raporuna, karın kullanım şekline, dağıtılacak kar ve kazanç paylarının oranlarının belirlenmesine, yönetim kurulu üyelerinin ibraları ile faaliyet dönemini ilgilendiren ve gerekli görülen diğer konulara ilişkin müzakere yapılır, karar alınır.
(2) Gerektiği takdirde genel kurul olağanüstü toplantıya çağrılır.
(3) Aksine esas sözleşmede hüküm bulunmadığı takdirde genel kurul, şirket merkezinin bulunduğu yerde toplanır.”
Şeklinde olup, olağan genel kurul toplantılarının her faaliyet dönemi sonundan itibaren 3 ay içerisinde yapılması gerektiğini, davalı şirketçe 2012 ve 2013 yıllarına ait olağan genel kurul toplantılarının 12.03.2015 tarihinde yapıldığını, 12.03.2015 tarihli toplantının başında genel kurula bu hususun beyan edildiğini ve muhalefet şerhinin toplantı tutanağına eklendiğini
Türk Ticaret Kanunu’nun 420.maddesinde “Finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konuların, sermayenin onda .birine, halka açık şirketlerde yirmide birine sahip pay sahiplerinin istemi üzerine, genel kurulun karar almasına gerek olmaksızın, toplantı başkanının kararıyla bir av sonraya bırakılacağının” açıklandığını
12.03.2015 tarihli toplantıda finansal tabloların görüşülmesi ve buna bağlı konuların görüşülmesinin ertelenmesinin talep edildiğini, ancak Yönetim Kurulu üyeleri nin toplantıyı azınlık talebi uyarınca ertelerken emredici bu kurala uymadığını, toplantının 02.04.2015 günü yapılması gereken toplantıyı hafta sonuna geldiği bahanesiyle 1 gün/daha erteleyerek 13.04.2015 tarihine aldığını. İş bu durumun da açıkça yasaya aykırı olduğunu
13.04.2015 tarihli ertelenen genel kurul toplantısı başında muhalefet şerhlerinin toplantı tutanağına eklendiğini , açıklanan nedenlerle de 2012 ve 2013 yılına ilişkin yapılan toplantıların süresinde olmaması nedeniyle davaya konu tüm kararların iptali gerekmektedir.
…’nin 12.03.2015 tarihli 2012, 2013 ve 2014 yılları genel kurul toplantısı ve bu toplantıda ertelenen gündem maddelerinin görüşüldüğü …’nin 13.04.2015 tarihli ertelenen genel kurul toplantısının, objektif iyi niyet kurallarına aykırı olarak şirket merkezinin dışında yapıldığını.
İtirazları sonrası davalı şirket yetkililerinin 1.100.000,00 TL tadilat bedeli ve yaklaşık 5.000.000,00 TL taşınmaz bedeli ödeyerek … Plazanın 11. Katını satın alıp şirket merkezini buraya taşıdıklarını söylediklerini, ancak 11. Kata taşındığı söylenen şirket merkezi bulunmasına rağmen davaya konu genel kurul toplantılarının 19.katta, … ailesine ait onlarca şirketin merkez olarak kullandığı yerde kötü niyetli olarak yapıldığını,bu işleminTürk Ticaret Kanunu’nun 409.maddesinin 3.fıkrasına ve şirket ana sözleşmesinin “Genel Kurul” başlıklı 10.maddesine açıkça aykırı olduğunu,bunun sebebinin müvekkillerini baskı altına almak olduğunu,bu nedenle olağan genel kurulun iptali gerektiğini
12.03.2015 tarihli toplantıda alınan 9 numaralı kararın;
“ Yeni yönetim kurulu üyeliklerine; toplantıda hazır bulunan ve sözlü olarak aday olduğunu beyan eden …, …, …, … … ile … ün seçilmesine 885.950 adet olumlu oy, … vekili …, … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyu ile oyçokluğuyla seçildi”
Şeklindeki kararın alındığını, kararın finansal kararları ile bağlantılı olması nedeniyle ertelenmesi gerektiğinin müvekkillerince talep edildiğini, fakat talebin reddedildiğini,alınan kararın kanuna, esas sözleşmeye ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu
Oysa Türk Ticaret Kanunu’nun “Gündem” Başlıklı 413. Maddesinin 3. Fıkrası nın:
“(3) Yönetim kurulu üyelerinin görevden alınmaları ve yenilerinin seçimi yılsonu finansal tablolarının müzakeresi maddesiyle ilgili sayılır. ” hükmü bulunduğunu
Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 2014/5349 E. 2014/11711 K. Ve 18.06.2014 tarihli kararında da bu hususun açıkça belirtildiğini,
Yönetici seçiminde oy kullanması yasak olan kişilerin oy kullandığını ve kararın alımında etkili olduğunu; Toplantıda 488.800 adet paya sahip … Nakl. İnş. Turz. İhr. Paz. A.Ş.’yi …, 364.000 adet paya sahip … Holding A.Ş’yi … in asaleten temsil ettiğini pay sahipleri ve maddede sayılan yakınlarının Yönetim Kurulu üyesi seçimi gibi kişisel nitelikte olan bir işe ilişkin görüşmelerde oy kullanamayacaklarını, ayrıca ortakların bir üçüncü kişinin temsilcisi olarak oy kullanmalarının da dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, oydan yoksun olan kişinin kendisi adına ortak olarak oy kullanamayacağı gibi temsilende oy kullanamayacaktır, buna rağmen Yönetim Kurulu üye seçimi kararında 488.800 adet paya sahip … Nakl. İnş. Turz. İhr, Paz. A.Ş. adına … ve 364.000 âdet paya sahip … Holding A.Ş adına … in kendi üye seçimi işleminde hem kendileri adına hem de temsilcisi oldukları şirketler adına asaleten oy kullandıklarını, bu nedenle yeterli oy çokluğunun oluşmadığını kararın iptali gerektiğini
Davalı şirket ile hiçbir ilgi ve alakası olmayan kişilerin Yönetim Kurulu üyesi olarak seçilmesinin hukuka ve objektif iyi niyet kurallarına açıkça aykırı olduğunu, müvekkili … nın kötü niyetli olarak Yönetim Kurulu üyeliğinden dışlandığını iyiniyetli ol mayan kararın iptali gerektiğini
12.03.2015 tarihli toplantıda alınan 10 numaralı kararın;
Denetçi seçimi yapıldı. Yapılacak ilk olağan genel kurul toplantısına kadar 1 yıl süreyle toplantıda hazır bulunan ve sözlü olarak aday olduğunu beyan eden … ve … … vekili … , … ve …’nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla seçildi. ”
Türk Ticaret Kanunu uyarınca seçilecek denetçilerin tarafsız ve objektif olarak denetimlerini gerçekleştirmeleri gerektiğini, davaya konu son genel kurul toplantısında seçilen önceki denetçilerin sundukları denetim raporu ile görevlerini yerine getirmediklerini. Denetçiler davalı şirket bünyesinde gerçekleştirilen iş ve işlemlerin hic birini denetlemediklerini, denetim raporunun sonunda belirtilen “… bilanço ve gelir tablolarının şirketin anılan dönemlerine ait gerçek faaliyet sonuçlarını yansıttığına inanıyoruz” cümlesi ile açıklanan kanaatin denetim görevini ihmal ettiklerini gösterdiğini,
Dürüstlük ve objektif kuralına aykırı olarak denetim görevlerini yerine getirmeyen denetçilerin yeniden seçimine ilişkin kararın iptali gerektiğini,
12.03.2015 tarihli toplantıda alınan 12 numaralı kararın;
“Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları ile Bu Toplantılarda Bulunacak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Temsilcileri Hakkında Yönetmeliğe göre hazırlanan İç Yönerge okundu. … Yapı ve Turizm AŞ. Vekili …,… ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla kabul edildi. ”
Şeklinde olup,içyönerge değişikliğinin çoğunluk oyuyla kabul edildiğini,aceleye getirilen iç yönergenin l. Maddesinde açıkça hataya düşüldüğünü kabul edilen ic yönergenin davalı … Enerji San ve Tic. A.S.’ve ait olmasına rağmen 18. maddede açıkça Yönergenin … Elektrik Enerjisi Toptan Satış A.ş genel kurulunun onayı ile yönetim kurulu tarafından yürürlüğe konulacağı, tescil ve ilan edileceği ve değişiklerin de aynı usule tabi olduğunun belirtildiğini, açıkça hukuka aykırı olan iç yönerge düzenlemesinin iptalini istediklerini
12.03.2015 tarihli toplantıda alınan 13 numaralı kararın;
“ TTK hükümlerine göre mevcut ortaklara bilgi edinme hakları gereğince 2012, 2013 ve 2014 yılları içinde yapılmış bağışlar ile verilmiş olan teminat, rehin ve ipotekler de dahil şirket tarafından yapılmış olan işler hakkında Genel Kurula bilgi verilmesi hususu görüşmeye açıldı.Bu maddenin ertelenmesi oylamaya sunuldu. … Yapı ve Turizm AŞ. Vekili … … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla ertelendi. ”
Genel kurulun çoğunluk oyuyla bilgi edinme hakkını kısıtladığını, finansal tablolarla ilgili olduğu gerekçesiyle görüşmeyi ertelediğini,
Türk Ticaret Kanunu’nun “Bilgi Alma ve İnceleme Hakkı” başlıklı 437. Maddesinin 2 ve 6. fıkralarının
“MADDE 437 – (2) Pay sahibi genel kurulda, yönetim kurulundan, şirketin işleri; denetçilerden denetimin yapılma şekli ve sonuçları hakkında bilgi isteyebilir. Bilgi verme yükümü, 200 üncü madde çerçevesinde şirketin bağlı şirketlerini de kapsar. Verilecek bilgiler, hesap verme ve dürüstlük ilkeleri bakımından özenli ve gerçeğe uygun olmalıdır. Pay sahiplerinden herhangi birine bu sıfatı dolayısıyla genel kurul dışında bir konuda bilgi verilmişse, diğer bir pay sahibinin istemde bulunması üzerine, aynı bilgi, gündemle ilgili olmasa da aynı kapsam ve ayrıntıda verilir. Bu halde yönetim kurulu bu maddenin üçüncü fıkrasına dayanamaz
(6) Bilgi alma ve inceleme hakkı, esas sözleşmeyle ve şirket organlarından birinin kararıyla kaldırılamaz ve sınırlandırılamaz ”
Şeklinde olduğunu, madde gereğince … 12. Noterliği’nin 29.01.2015 Tarih ve … Yevmiye numaralı “Çağrı istemi” ile birlikte bu istemde belirtilen gündemin 6. Maddesi gereğince cevaplanması için bir kısım sorular sorduklarını toplantı esnasında bu sorulara kısmen yanıt verildiğini,ancak finansal konulardaki sorularının görüşmenin ertelenmesi nedeniyle cevaplanmadığını, verilen cevapların eksik ve gerçeğe aykırı olduğunu, paydaşların en temel hakkı olan ve yasayla da sıkıca korunan bu hakkı erteleyen kararın yok hükmünde olduğunun tespiti ile iptaline karar verilmesini istediklerini, davaya konu etmekte müvekkillerinin hukuki yararı bulunduğunu
12.03.2015 tarihli toplantıda alınan 14 numaralı kararın
“ Özel Denetçi atanması hususu görüşmeye açıldı…. vekili …’un Özel Denetçi atanmasına ilişkin kararın ertelenmesi talebi Genel Kurulun onayına sunuldu. … Yapı ve Turizm AŞ: vekili …, … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla ertelendi. ”
Açıklanan kararla çoğunluk oyuyla özel denetçi isteme hakkının kısıtlandığını, finansal tablolarla ilgili olduğu gerekçesiyle talebin ertelendiğini
Türk Ticaret Kanunu’nun 438. Maddesinin ilk fıkrasının
“MADDE 438 – bilgi alma veya inceleme hakkı daha önce kullanılmışsa, belirli olayların özel bir denetimle açıklığa kavuşturulmasını, gündemde yer almasa bile genel kuruldan isteyebilir. ”
Açıklanan madde gereğince … 12. Noterliği’nin 29.01.2015 Tarih ve … Yevmiye numaralı “Çağrı istemi” ile birlikte gündemin 6. Maddesi gereğince bir kısım sorular sorup özel bir denetimle açığa çıkarılmasını genel kuruldan talep ettiklerini,genel kurulun oyçokluğu ile bilgi edinme hakkını kullanırken finansal tabloların görüşülmesi maddesiyle ilgili olduğu bahanesiyle “ertelenmesine” karar vererek özel denetim isteme hakkını da geciktirdiğini, objektif iyi niyet kurallarına aykırı olan kararın yok hükmünde olduğunun tespiti ve iptalini istediklerini, müvekkillerinin hukuki yararı bulunduğunu
12.03.2015 tarihli toplantıda alınan 15 numaralı kararın
“Yönetim Kurulu Üyelerine TTK’nın 395 ve 396. maddeleri gereğince yetki verilmesi hususu görüşmeye açıldı. Yapılan oylama sonucunda, Yönetim Kurulu Üyelerine TTK’nın 395 ve 396. maddeleri gereğince yetki verilmesine … Yapı ve Turizm AŞ: vekili …, … ve …’nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğu ile karar verildi.
Şeklinde olup, kararın hukuka, iyi niyet kurallarına ve gerçeğe aykırı olması nedeniyle iptal edilmesi gerektiğini
Türk Ticaret Kanunu’nun 436. Maddesinin
“MADDE 436 – (1) Pav sahibi kendisi, esi, alt ve üstsovu veya bunların ortası oldukları şahıs şirketleri va da hakimiyetleri altındaki sermaye şirketleri ile şirket arasındaki kişisel nitelikte bir ise veya isleme veya herhansi bir varsı kurumu va da hakemdeki davaya ilişkin olan müzakerelerde ov kullanamaz.
(2) Şirket yönetim kurulu üyeleriyle yönetimde görevli imza yetkisini haiz kişiler, yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmelerine ilişkin kararlarda kendilerine ait paylardan doğan oy haklarını kullanamaz. ”
Açıklanan madde gereğince oydan yoksun olan kişi, kendi namına oy kullanamayacağı gibi bir paydaşın vekili sıfatıyla da oy kullanamayacaktır.Buna rağmen 488.800 adet paya sahip ortaklardan … Nakl. İnş. Turz. İhr. Paz. A.Ş. adına …, 364.000 adet paya sahip … Holding A.Ş’yi … in kendileri hakkında verilecek kararda oy kullandıklarını, üye seçiminde bir kısım yöneticilerin çoğunluk oyu alamadığının açık olduğunu, bu nedenle alınan bu kararın iptali gerektiğini
13.04.2015 tarihli ertelenen toplantıda alınan 5 numaralı kararın
“Finansal tabloların tasdiki oylamaya sunuldu. Yapılan oylama sonucunda … Yapı ve Turizm Aş. vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla tasdik edildi
Şeklinde olup, kanuna, esas sözleşmeye ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olan kararın iptali gerektiğini, davalı şirket yöneticilerinin örtülü sermaye dağıtımı ile şirketin içini boşalttıklarını, borç batağına sürüklediklerini,finansal tabloların gerçeği yansıtmadığını, finansal tabloların tasdikine ilişkin kararın iptalini istediklerini.
13.04.2015 tarihli ertelenen toplantıda alınan 6 numaralı kararın
“Yönetim Kurulu üyelerinin tek tek ibralarının görüşülmesine geçildi.
Yönetim Kurulu üyesi …’ün ibrası oylamaya sunuldu. … Yapı ve Turizm Aş. vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 882.700 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla ibra edildi.
Yönetim Kurulu üyesi …’ün ibrası oylamaya sunuldu. … Yapı ve Turizm Aş. vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 882.700 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla ibra edildi.
Yönetim Kurulu üyesi …’ün ibrası oylamaya sunuldu. … Yapı ve Turizm Aş. vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 882.050 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla ibra edildi.
Yönetim Kurulu üyesi …’in ibrası oylamaya sunuldu. … Yapı ve Turizm Aş. vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla ibra edildi.
Yönetim Kurulu üyesi …’ın ibrası oylamaya sunuldu. … Yapı ve Turizm Aş. vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla ibra edildi.
… Yapı ve Turizm Aş.’yi temsilen Yönetim Kurulu üyeliğine seçilen …’nın ibrası oylamaya sunuldu. … Yapı ve Turizm Aş vekili … ve …’nın toplam 410.800 adet olumlu oyuna karşılık, 885.950 adet olumsuz oyla, oy çokluğuyla ibra edilmedi.
Şeklinde olduğunu ,kararın kanuna, esas sözleşmeye ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olması nedeniyle iptal edilmesi gerektiğini
Türk Ticaret Kanunu’nun 436 maddesi gereğince Yönetim Kurulu üyelerinin kendi ibralarında oy kullanamayacağı gibi diğer üyelerin ibrasında da oy kullanamayacaklarını,oy hakkından yoksun olan; …, kendisinin ve babası … ün ibrasında vekaleten ve asaleten oy kullanması, … Nakl. İnş. Turz. İhr. Paz. A.Ş. adına da oy kullanması, … in kendi ibrasında oy kullandığı gibi … Holding A.Ş. adına da vekaleten oy kullanması,nedeniyle kararların iptali gerektiğini ve talep ettiklerini
Müvekkili … nın objektif iyi niyet kurallarına aykırı olarak ibra edilmediğini,oysa müvekkilinin Yönetim Kurulu toplantılarına çağrılmadığını ve şirketin işleyişine ilişkin hiçbir faaliyete katılmadığını, bu nedenle ibra edilmemesinin iyniyetli olmadığını
13.04.2015 tarihli ertelenen toplantıda alınan 7 numaralı kararın
“2012, 2013 ve 2014 ydlarına ait karların kullanım şeklinin, dağıtılacak kar ve kazanç payları oranlarının belirlenmesi hususuna geçildi. … söz alarak; “Yönetim Kurulu’nun 2012, 2013 ve 2014 yıllarında oluşan dönem karlarının dağıtılmayıp, öncelikle 2007, 2008, 2009, 2010 ve 2011 yıllarına ait geçmiş yıllar zararlarına mahsup edilmesini, artanın dağıtılmayıp olağanüstü yedeklere ayrılmasını teklif ediyorum. ” Dedi … vekili …, … vekili … ve … söz alarak; “Bizler karın dağıtılması yönünde karar alınmasını teklif ediyoruz. ”
Karın dağıtılmaması yönündeki öneri oylamaya sunuldu; … vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oy kullanıldı.
Karın dağıtılması yönündeki öneri oylamaya sunuldu; … vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumlu oyuna karşılık, 885.950 adet olumsuz oy kullanıldı.
Şirket karının dağıtılmamasına; … vekili …, … vekili … ve … nıntoplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla karar verildi ”
Şeklinde olduğunu, kararın ana sözleşmeye,kanuna ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu kar payı alma hakkı paydaşların en temel müktesep haklarından olup hiçbir şekilde sınırlandırılamayacağını, ancak oyçoğunluğuyla alınan kararla bu hakkın engellendiğini, objektif iyi niyet kurallarına aykırı kar dağıtılmaması yönündeki kararın iptali ile bilirkişi vasıtasıyla dağıtılabilecek kar payının tespit edilerek uygun kar dağıtımına/Karar verilmesi ve müvekkillerinin payına düşen kar payının davalı şirketten alınarak müvekkiline ödenmesini talep ettiklerini belirterek;
Arz ve izah edilen ve resen gözetilecek nedenlerle …’nin 12.03.2015 tarihli 2012, 2013 ve 2014 yılları genel kurul toplantısında alınan 9-10-12-15 numaralı kararların iptali ile yürütülmesinin geri bırakılması ve 13-14 numaralı kararların yok hükmünde/batıl olduğunun tespiti ile iptali ve bu toplantıda ertelenen gündem maddelerinin görüşüldüğü …’nin 13.04.2015 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan ertelenen 5, 6 ve 7 numaralı kararların Türk Ticaret Kanunu’nun 449. Maddesi gereğince yürütülmesinin geri bırakılması ve yokluğunun tespiti/iptali ile …’ye kayyum tayinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP/Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacıların celp edilmesini istedikleri dosyaların açılan dava ile kısmen ilgili olduğunu, genel kurul kararlarından yalnızca yönetim kurulunun ibrasına ilişkin olarak verilen kararların celbi istenen dosyalar ile bağlantılı olduğunu,bunun dışında hukuka aykırılıkları iddia edilen kararların doğrudan ya da dolaylı olarak yönetim kurulu ve onun işlemleri ile bir bağlantısı bulunmadığını
Celbi istenen dosyaların en azından yönetim kurulunun ibrasına ilişkin kararla alakalı olarak HMK m. 165 uyarınca bekletici mesele yapılması gerektiğini.Davacıların yalnızca mesnetsiz ve hukuka aykırı iddialarını kendilerince güçlendirmek, mahkeme heyeti nezdinde yönetim kurulu üyelerini ve diğer ortakları itibarsızlaştırmak için celbi istenen dosyalardaki iddialarından bahsettiğini
Dava dilekçesinde davacıların taleplerinin açık ve belirlenebilir olmadığını,davacıların yürütmenin geri bırakılması talepleri yönünden TTK 449 maddesi gereğince yönetim kurulunun görüşünün alınması gerektiğini, mahkemenin öncelikle şirket yönetim kurulunun görüşünü almak mecburiyetinde olduğunu, ancak yürütmenin durdurulması için aranan muhtemel ve telafisi mümkün olmayan bir zararın söz konusu olmadığını bu nedenle talebin reddi gerektiğini
TTK m. 409 olağan genel kurulun yapılması için her ne kadar üç aylık bir süre öngörmüş dahi olsa bu sürenin yaptırımı olmayan, doktrin ve mahkeme içtihatlarında “düzen hükmü” olarak tanımlanan nitelikte olduğunu, bu nedenle yapılan genel kurulun iptalini gerektirmediğini, 2007 yılına ait olağan genel kurul toplantısının da 07.04.2009 yılında yani iki yıl sonra yapıldığını, davacıların iddiasının iyiniyetli bulunmadığını
Her ne kadar TTK m. 420 azınlık pay sahiplerinin istemi üzerine ve genel kurul toplantı başkanının kararı ile finansal tabloların görüşülmesinin bir ay sonraya bırakılacağından bahsetmiş ise de bu bir aylık sürenin nasıl hesaplanacağı konusunda TTK da bir hüküm bulunmadığını, Türk Borçlar Kanunu 92 .made f.1 3. bendin ay hesaplamalarında bir sonraki ayın aynı takvim gününe isabet eden günün bir ay olduğunu açıkladığını 12.03.2015 tarihinde ertelenen genel kurulun 12.04.2015 tarihinin tatil gününe rast gelmesi sebebiyle 13.04.2015 tarihinde yapılmasının hukuka uygun olduğunu, kaldı ki bakanlık temsilcisinin de hafta sonu tatilinde toplantıya katılmasının mümkün olmadığını talebin reddi gerektiğini
TTK m.409 f.3 “Aksine esas sözleşmede hüküm bulunmadığı takdirde genel kurul, şirket merkezinin bulunduğu yerde toplanır.” Hükmünü içermekte olup eğer esas sözleşmede genel kurulun başka bir yerde toplanabileceğine ilişkin bir hüküm sevk edilmiş ise genel kurul şirket genel merkezinden farklı bir yerde toplanabilecektir.Şirketin 12 Nisan 2007 tarihli 6786 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayımlanan ana sözleşmesinin 10 uncu maddesi e bendinde toplantı yerinin “ Genel kurullar şirketin yönetim merkezi binasında veya yönetim merkezinin bulunduğu şehrin elverişli bir yerinde toplanır.” Şeklinde açıklandığını, genel kurul toplantılarının başka yerde yapılmasına izin veren hüküm nedeniyle esas sözleşme ve kanuna aykırılık olmadığını
Genel Kurulun 9 numaralı Kararı; Görev süresi sona eren yönetim kurulu üyelerinin yerlerine yenisinin seçilmesinin finansal tablolarla alakalı bir mesele olduğu iddiasının doğru olmadığını,TTk 413/3 fıkranın yorumunun doğru olmadığını, olağan genel kurul toplantılarında görev süresi bitmiş yönetimin yeniden seçiminde finansal tabloların bozulması nedeniyle yönetim değiştirilecek olsa, her zaman olağanüstü gündemle genel kurul toplanabileceğinden yönetim seçiminin finansal tablolarla ilgisi olmadığı ilmi ve kazai içtihatlarca kabul edildiğini
Gündem maddelerinde alınan kararların iptali doğru ise de yönetim ve denetim kurulu üyelerinin seçimi ve yönetim kurulu üyelerine izin verilmesine dair gündem maddelerinin TTK’nın 420. maddesinde gösterilen “finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konular” kapsamında değerlendirilmesinin doğru olmadığını,
Davacılar oydan yoksun olan kimselerin yönetim kurulu üyesi seçiminde oy kullandığını iddia etmiş ise de bu iddianın hukuki dayanağı bulunmadığını ,TTK 436 madde hükmünün dar yorumlanması halinde ortaklık ile yönetim kurulu arasındaki iş ve işlem ilişkisinde bu hükmün uygulanamayacağını, bu hükmün ekonomik nitelikli işlemlere özgü olup, ortaklık işlemlerine uygulanmayacağını,Yargıtay ında TTK m.436’nın yalnızca ibrada geçerli olduğunu söylediğini, tüzel kişi ortağın kendisine yapılacak devirle alakalı bile oy kullanabileceğini vurguladığını
Yine yönetim kurulu üye seçimin de tüzel kişi ortakların yönetim kurulu seçiminde adaylarca temsil edilmesinde hukuka aykırı bir durum olmadığını,ortağın kullandığı oylar olmasa dahi yönetim kurulu seçimin de gerekli nisapların sağlandığını
Davacı …’nın yönetim kuruluna seçilmemesinin dürüstlük kuralına aykırı olduğu yönündeki iddiaların yersiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, yönetim kurulu üyesinin şirket pay sahibi olması mecburiyeti bulunmadığını, seçilen yönetim kurulunun yerine şirkete kayyım atanması isteminin de kabul edilmeyeceğini reddi gerektiğini
Genel Kurulu’n 10 numaralı Kararı;Davacıların iptal istemi yönünden hukuki bir menfaatleri bulunmadığını, denetçinin seçimi açısından TTK m.399 un açık bir şekilde sınırlamasız olarak yetkiyi genel kurula verdiğini, denetçinin tarafsız olduğu, işini iyi yapmadığı düşünülüyorsa bu konuda pay sahiplerinin TTK m.399 f.4 uyarınca hakime başvurarak denetçinin yerine başka bir denetçinin atanmasını isteme hakları bulunduğunu,bu hakları mevcut iken davacıların genel kurul kararını iptal ettirme de hukuki menfaatlerinin olmadığını.
Genel Kurulu’n 12 numaralı Kararı; İç yönerge metninde yazım veya bilgi yanlışlığının olmasının metnin iptalini gerektirmeyeceğini, yazım hatası dışında bir sebebin ileri sürülmediğini, iç yönergenin aceleye getirildiği ve hukuka aykırı olduğu iddiasının kabul edilemeyeceğini,
Genel Kurulu’n 13 numaralı Kararı; Davacıların 2012, 2013 ve 2014 yılları içerisinde yapılmış olan kimi iş ve işlemlerle alakalı olarak bilgi edinme haklarını kullanmak istediğini, istenilen bilgilerin şirketin yaptığı bağışlar, verdiği teminatlar, rehinler ve ipoteklerle alakalı olduğunu, finansal politikalara ilişkin bilgi talep edildiğini hazırlık yapılabilmesi için TTK m.420 uyarınca ertelendiğini, ertelemede herhangi bir hukuka aykırılık olmadığını
Kaldı ki kararın iptalinde davacıların bir menfaati bulunmadığını,davacıların …. Asliye Ticaret Mahkemesi E. … numaralı dosyasında açtıkları davada bu hususta talepte bulunduklarını, dava dosyasının halen derdest olduğunu
Genel Kurulu’n 14 numaralı Kararı; TTK m.438 vd. hükümleri gereğince davacıların denetçi atanmasına ilişkin talebi konusunda mutlaka kabul veya ret kararı verilmesi gerekmediğini
TTK m.420 özel hüküm olduğundan özel denetçi atanması talebi de finansal tablolar ile alakalı görülerek ertelenebilecektir.Zira özel denetçi detaylı bir bilanço incelemesi yapmayacak olsa dahi finansal tablolarla alakalı olarak, şirket ekonomik iş ve işlemleri ile alakalı olarak bir rapor hazırlayacaktır, böylesi bir rapora ihtiyaç duyulup duyulmadığı ancak finansal tabloların değerlendirilmesiyle açıklığa kavuşacaktır, özel denetçinin atanmasına ilişkin talebin ertelenmesinde hukuka aykırı bir durum olmadığını
Kaldı ki davacıların özel denetçi atanmasına ilişkin talebinin 13.04.2015 tarihli genel kurulda ise reddedildiğini, bu nedenle hukuki menfaatleri olmadığını
Genel Kurulu’n 15 numaralı Kararı; Yönetim kuruluna yetki verilmesinin TTK 436 maddesine aykırı olduğu yolundaki iddianın haksız olduğunu,yönetim kurulu üyelerinin davalı şirketin bizzat ortağı olmayıp ortak şirketleri temsilen oy kullandıklarını, kendilerini ibra etmesinde temsilen oy kullanmayı kabul eden Yargıtay yönetim kurulu üyelerinin kendilerini yetkilendirmede temsilen oy kullanmayı da onaylayacağını,yönetim kurulunun yetkilerini kötüye kullanması ve işlemleri aleyhine açılan davaların devam ettiğini,bu davalar neticelenmeden yönetim kurulu üyelerin iş ve işlemlerinde yanlışlıklar ve hatalardan bah setmenin hukukun temel ilkeleriyle bağdaşmayacağını
13.04.2015 tarihli ertelenen Genel Kurulu’n 5 numaralı Kararı;Finansal tabloların gerçeği tam olarak yansıttığını, davacıların iddialarının somut ve gerçekçi sebeplere dayandırılmadığını, ispat yükü TMK m.6 gereğince davacılar üzerinde olduğunu,şirketin keyfi yönetildiği iddiasınında doğru olmadığını, şirketin hukuka uygun suretle yönetildiğini,
13.04.2015 tarihli ertelenen Genel Kurulu’n 6 numaralı Kararı; Finansal tabloların son derece iyi olduğu, ekonomik boyutu bu derece büyük olan ve büyük cirolar yapan bir şirketin yönetim kurulunun faaliyetlerinin onaylanmasının, yönetim kurulunun ibra edilmesinin oldukça olağan olduğunu, yönetim kurulu toplantılarına gelmeyen şirketin her eylem ve işlemini dava eden, yönetim kurulu üyelerine ağır ithamlarda bulunan yönetim kurulu üyesinin ise ibra edilmemesinin gayet makul olduğunu, açılan davaların neticesinde şirketin bir zarara uğraması durumunda bu yönetim kurulu üyesi ibra ile kendisini güvenceye ala mayacaktır.
İbra oylamasında yönetim kurulu üyelerinin ortakları temsilen kendileri için oy kullanmasında da hukuka aykırı bir durum olmadığını
13.04.2015 tarihli ertelenen Genel Kurulu’n 7 numaralı Kararı; 2012, 2013, 2014 yıllarına ait karların geçmiş dönem borçlarına mahsup edilmesi ve arta kalan değerlerin de yedek akçe olarak ayrılmasına ilişkin kararın dürüstlük kuralına aykırı olduğu gerekçesiyle iptal isteminin hukuki dayanağı bulunmadığını, Anonim şirketlerde kar payı dağıtma zorunluluğu olmadığını,yetkinin münhasıran genel kurula verildiğini, ana sözleşmesinin 14. Maddesi de bu hususta münhasıran genel kurulun yetkili olduğunun vurgulandığını,borçların kapatılması için bu kararın alındığını,davacıların tüm beyanları ile bu istemin çeliştiğini belirterek;yasal dayanaktan yoksun davanın ve tedbir isteminin reddine karar verilmesini istemiştir.

Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E.sayılı dosyası
DAVA /Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle;
Davacıların davalı … Enerji San ve Tic AŞ’de hissedar olduklarını, yöneten diğer iki pay grubunun (… ve …) birlikte hareket etmesi nedeni ile davacıların söz konusu iki hissedar grubu karşısında yalnız ve azınlıkta kaldığını, yöneten pay sahipleri ile davacılar arasında ihtilaflar yaşandığını,
18/02/2015 tarihli 2015/01 karar numaralı genel kurulun toplantıya çağrılması hakkındaki yönetim kurulu kararının, yönetim kurulu üyesi olan davacının toplantıya çağrılmamış olması nedeniyle yoklukla malül oduğunu, “yasa ve ana sözleşmenin ön gördüğü yeter sayısı sağlansa ve toplantı şeklen yapılmış olsa dahi, yönetim kurulu üyelerinden bir yada birkaçına çağrı yapılmadan toplantı yapılır ve karar alınırsa, yönetim kurulunun hiç toplanmamış sayılacağını ve böylece toplantına alınan kararların yoklukla malul hale geleceğini, yokluk ifade eden kararların başlangıçtan itibaren hükümsüz olduklarından, sonradan geçerli hale getirilemeyeceklerini”
dava konusu yönetim kurulu kararının yoklukla malul olması nedeni ile bu karar ile toplanan 12/03/2015 tarihli genel kurulda alınan tüm kararların da yoklukla malul olduğunu ve davalı şirketin organsız kaldığını, bu nedenle davalı şirkete kayyım tayini gerektiğini,
ayrıca dava konusu yok hükmünde olduğunun tespiti talep edilen genel kurul kararlarının iptali için davacılar tarafından ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile dava açıldığını ve derdest olup, davalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğundan, davaların birleştirilmesini talep ettiklerini beyanla;
davalı şirketin 18/02/2015 tarihli 2015/01 karar numaralı yönetim kurulu kararının ve 12/03/2015 tarihli genel kurul toplantısında alınan genel kurul kararlarının, 08/04/2015 tarihli 2015/03 karar numaralı yönetim kurulu kararının, 13/04/2015 tarihli genel kurul toplantısında alınan tüm genel kurul kararlarının yoklukla ve mutlak butlanla malul olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacının, müvekkil Şirket’e ya da grup şirketlerine veyahut da yönetim kurulu üyelerine yöneltmiş olduğu 40’a yakın dava bulunduğunu,davacıların kanunun azınlık pay sahiplerine tanıdığı hakları kötüye kullanarak ortaklığa zarar verdiğini, davacıların, çoğunluk pay sahiplerinin şirketi zarara uğrattığı, örtülü kazanç aktarımı yaptığı, muvazaalı işlemler yaptığı, özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı iddialarının tamamen gerçek dışı olduğunu, şirketin Türkiye’nin önde gelen şirketleri arasında olmasında yönetim kurulu üyelerinin payı büyük olduğunu,
Şirket yönetiminin tüm ortaklara eşit mesafede olup davacılardan … nın daha önceden yönetim kurulu üyeliği yaptığını, dava açmak yoluyla şirketlerin işlemez hale getirilmeye çalışıldığını,dava nedeniyle meydana gelebilecek tüm zararlara karşı davacılar tarafından teminat yatırılmasını istediklerini
Yönetim kurulu toplantılarına çağrının usulsüz yapıldığı iddiasının doğru olmadığını, Yönetim kurulunu toplantıya çağrı usulü bakımından kanunda bir düzenleme bulunma dığını, çağrının şekle tabi olmadığını, …’ya sözlü bildirim yapıldığını ancak kendisinin toplantılara katılmamayı tercih ettiğini, Yönetim kurulu toplantılarına çağrının yazılı yapılması gerekli değildir. Çağrı ve bildirimin herhangi bir şekilde yapılması yeterlidir.
Kasten çağırılmadığı iddiası bir an için gerçek dahi olsa, …’nın toplantıda bulunması ve kararlarda oy kullanmasının kararların alınmasında hiçbir etkisi olmayacağını, söz konusu yönetim kurulu kararları sonucu genel kurul toplantılarının yapıldığını, genel kurul toplantılarına da davacıların katıldığını,
Davacının kendisine yazılı çağrı yapılmadığını iddia ederek butlanın tespitini talep etmesinin kötü niyetli olduğunu,
Tüm yönetim kurulu kararlarının hukuka uygun alınmış olmasının yanında, her dört karar için açılan davada da mezkur yönetim kurulu kararının ‘‘yoklukla ve/veya mutlak butlan’’ ile batıl olduğunun ileri sürülmesinin de kanuna aykırı olduğunu,
TTK’nın yönetim kurulu kararlarının geçersizliğini düzenleyen 391. Maddesinde açıkça bir butlan yaptırımının düzenlenmiş olup davacının dayandığı (b) ve (d) bendi koşullarının oluşmadığını,butlan iddiasının dürüstlük kuralına aykırı olduğunu ,
Söz konusu yönetim kararları icra edilip yerine getirildiğinden davacının davayı açmakta hukuki yararı kalmadığını, bu nedenle davanın konusuz kaldığını
Davacıların 2015 tarihli genel kurul kararlarının ve yönetim kurulu üyelerinin seçiminin hükümsüz olduğu iddiasıyla şirketin organsız kaldığını ve şirkete kayyım atanması gerektiğini iddiasının kabul edilemeyeceğini,halen görevini yapan bir yönetim kurulu bulunduğunu belirterek;
Müvekkili Şirket’in 18.02.2015 tarihli ve … karar numaralı yönetim kurulu kararının yoklukla ve/veya mutlak butlanla malul olduğunun tespiti talebinin reddine,
Müvekkil Şirket’in 12.03.2015 tarihli genel kurul toplantısında alınan tüm genel kurul kararlarının yoklukla ve/veya mutlak butlanla malul olduğunun tespiti talebinin reddine,
Müvekkil Şirket’in 08.04.2015 tarihlive … karar numaralı yönetim kurulu kararının yoklukla ve/veya mutlak butlanla malul olduğunun tespiti talebinin reddine,
Müvekkil Şirket’in 13.04.2015 tarihli genel kurul toplantısında alınan tüm genel kurul kararlarının yoklukla ve/veya mutlak butlanla malul olduğunun tespiti talebinin reddine,
Müvekkil Şirket’in organsız kalmış olması nedeni ile şirkete kayyım tayini ile gerekli tedbir kararlarının alınması talebinin reddine,yokluğu talep edilen kararların icrasının durdurulması talebinin reddine,müvekkil şirket yönetim kurulu üyelerine davanın ihbar ve tebliğ edilmesi talebinin reddine,davanın ikame edildiği bilgisinin Ticaret Sicil Gazetesi’nde tescil ve ilan edilmesi talebinin reddine,yokluğu talep edilen kararların icrasının durdurulması talebinin reddine,yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılara tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında;
Birleşen dava;18/02/2015 tarih ve … sayılı , 08/04/2015 tarih ve … sayılı Anonim şirket Yönetim Kurulu kararlarının butlanla sakat olması nedeniyle yok hükmünde olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Davalı şirketin alınan ticaret sicil kaydına göre; 18/02/2015 tarihinde yönetim kurulunun … ,…,…, …,…,… dan oluştuğu tespit edilmiştir.
Aynı ticaret sicil kaydına göre şirket ortaklarının;
… Nak İnş Turz İhr Paz A.Ş-488.800 adet hisse karşılığı 4.888.000 TL
… Yapı ve Turz AŞ-408.200 adet hisse karşılığı 4.082.000 TL
… Holding AŞ-364.000 adet hisse karşılığı 3.644.000 TL
… İnşaat G.Menkul Yat Hiz Tic AŞ 26.000 adet hisse karşılığı 260.000 TL
…- 3.900 adet hisse karşılığı 39.000 TL
…-3.250 adet hisse karşılığı 32.500 TL
…-2.600 adet hisse karşılığı 26.000 TL
…- 1.950 adet hisse karşılığı 19.500 TL
…- 1.300 adet hisse karşılığı 13.000 TL olduğu anlaşılmıştır.
Davalı … Enerji San. Ve Tic. AŞ’nin iptali-yokluğu istenen 18/02/2015 tarih ve … sayılı yönetim kurulu kararı ile 08/04/2015 tarih ve … sayılı yönetim kurulu kararı alınmıştır. İncelenmesinde;18/02/2015 tarihli … sayılı yönetim kurulu kararında davacı yönetim kurulu üyesi … nın adının bulunmasına rağmen imzasının bulunmadığı, 08/04/2015 tarih ve … sayılı yönetim kurulu kararında ise … nın isminin ve imzasının bulunmadığı tespit edilmiştir.
Asıl davada iptali-yokluğu istenen 12/03/2015 tarihli genel kurul toplantısında alınan 9 numaralı karar sonucu; 08/04/2015 tarih ve … tarihli yönetim kurulu toplantısında yönetim kurulunun …, …, …, … … ile … den oluştuğu tespit edilmiştir.
18/02/2015 tarih ve …sayılı Yönetim kurulunda alınan kararların;
Şirket merkezinde toplanan yönetim kurulu aşağıdaki kararı almıştır.
Şirketimizin 2012,2013, ve 2014 yıllarına ait olağan genel kurulunun 12.03.2015 tarihinde saat 10.00 da … mah … Bulvarı … plaza no … kat … … adresinde aşağıda belirtilen gündemle toplanmasına ve söz konusu toplantı için bakanlık temsilcisinin … Ticaret il Müdürlüğü nden talep edilmesine karar verildi.Gündem….
08/04/2015 tarih ve … sayılı Yönetim kurulunda alınan kararların;
Şirket merkezinde toplanan yönetim kurulu aşağıdaki kararı almıştır.
Şirketimizin 1203.2015 tarihide saat 10.00 da Kaptanpaşa mah … Bulvarı … plaza no ….kat …… – …. adresinde yapılan 2012,2013 ve 2014 yıllarına ait olağan genel kurul toplantısında azınlık pay sahiplerinin talebi üzerine ertelenen gündem maddelerinin görüşüleceği genel kurul toplantısının 13.04.2015 tarihinde saat 10.00 da … mah … Bulvarı … plaza no … kat … …-… adresinde yapılmasına ve söz konusu toplantı için bakanlık temsilcisinin … Ticaret il Müdürlüğü nden talep edilmesine karar verildi.Gündem… Olduğu tespit edilmiştir.
Anonim şirketlerde genel kurul yapılması ve sonuçları 6102 Sayılı TTK.nun 407.vd düzenlenmiştir. Genel kurulun toplantı yapabilmesi için 6102 SY. TTK.nun 390.maddesinde açıklanan koşullara uygun olarak alınmış yönetim kurulu kararının aranacağı TTK 410.maddesi gereğidir.
TTK.390.maddesi “(1) Esas sözleşmede aksine ağırlaştırıcı bir hüküm bulunmadığı takdirde, yönetim kurulu üye tam sayısının çoğunluğu ile toplanır ve kararlarını toplantıda hazır bulunan üyelerin çoğunluğu ile alır. Bu kural yönetim kurulunun elektronik ortamda yapılması hâlinde de uygulanır.
(2) Yönetim kurulu üyeleri birbirlerini temsilen oy veremeyecekleri gibi, toplantılara vekil aracılığıyla da katılamazlar.
(3) Oylar eşit olduğu takdirde o konu gelecek toplantıya bırakılır. İkinci toplantıda da eşitlik olursa söz konusu öneri reddedilmiş sayılır.
(4) Üyelerden hiçbiri toplantı yapılması isteminde bulunmadığı takdirde, yönetim kurulu kararları, kurul üyelerinden birinin belirli bir konuda yaptığı, karar şeklinde yazılmış önerisine, en az üye tam sayısının çoğunluğunun yazılı onayı alınmak suretiyle de verilebilir. Aynı önerinin tüm yönetim kurulu üyelerine yapılmış olması bu yolla alınacak kararın geçerlilik şartıdır. Onayların aynı kâğıtta bulunması şart değildir; ancak onay imzalarının bulunduğu kâğıtların tümünün yönetim kurulu karar defterine yapıştırılması veya kabul edenlerin imzalarını içeren bir karara dönüştürülüp karar defterine geçirilmesi kararın geçerliliği için gereklidir.
(5) Kararların geçerliliği yazılıp imza edilmiş olmalarına bağlıdır.”
TTK.391.maddesi- (1) Yönetim kurulunun kararının batıl olduğunun tespiti mahkemeden istenebilir. Özellikle; a) Eşit işlem ilkesine aykırı olan,
b) Anonim şirketin temel yapısına uymayan veya sermayenin korunması ilkesini gözetmeyen,
c) Pay sahiplerinin, özellikle vazgeçilmez nitelikteki haklarını ihlal eden veya bunların kullanılmalarını kısıtlayan ya da güçleştiren,
d) Diğer organların devredilemez yetkilerine giren ve bu yetkilerin devrine ilişkin,kararlar batıldır. şeklindedir.
Yönetim kurulu toplantı çağrısını yönetim kurulu başkanı yapar. Bu husus emredici nitelikte olup, davetin başkan dışındaki kişiler tarafından yapılması ile alınan kararlar TTK 391/1-b gereğince batıl olacaktır.
TTK’nın 390/4. maddesi gereğince, üyelerden hiçbiri toplantı yapılması isteminde bulunmadığı takdirde, yönetim kurulu kararları kurul üyelerinden birinin belirli bir konuda yaptığı karar şeklinde yazılmış önerisine en az üye tam sayısının çoğunluğunun yazılı onayı alınmak suretiyle verilebilir.Buna göre yönetim kurulu elden dolaştırma yöntemi ile de fiziken toplanmadan karar alabilir. Bunun için aynı önerinin tüm yönetim kurulu üyelerine yapılmış olması koşulu aranacaktır .
Somut olayda;
Davacılar …, … … Yapı ve Turz AŞ nin davalı şirket ortağı oldukları, davacı … nın toplantı tarihinde ayrıca şirket yönetim kurulu üyesi bulunduğu, dava açma hakları olup taraf sıfatları bulunduğu tespit edilmiştir.
Davacıların alınan yönetim kurulu kararlarının butlanla sakat olduğunu iddia etmeleri nedeniyle süre gözetilmeksizin dava açabilecekleri, butlanla sakat olduğu iddia edilen yönetim kararları sonucu asıl dava dosyasında iptali istenen olağan genel kurul toplantıları için çağrı kararı alınıp gündemin belirlendiği ve toplantıların yapıldığı sabit olmakla davacıların dava açmakta hukuki yararı bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirket yönetim kurulu üyesi … nın kendisine toplantının haber verlmediğini dava ile açıkladığı, toplantı tutanağında da adının altında imzası bulunmadığı, davalı şirketin cevap dilekçesinde toplantı çağrısının sözlü olarak yapıldığını,bu nedenle ispat külfetinin davalı şirkette bulunduğu, ancak savunmasını ispat edecek delil sunamadığı,
” Çağrının Şekli. Toplantıya çağrı herhangi bir şekle bağlı değildir. Önemli olan üyelerin toplantıdan zamanında haberdar edilmesidir. Bu nedenle, ispat edilebilmek şartıyla her bildirim şekli, örneğin üyelere imzaları karşılığında elden veya taahhütlü mektup, telgraf hatta acele hallerde telefonla yapılacak bildirim geçerlidir. Toplantı bildiriminin bütün üyelerin rahatlıkla toplantıda hazır bulunabilecek ve hazırlık yapabileceği kadar bir süre önce yapılması gerekir. İşin önemi ve müstaceliyeti gerekli kıldığı takdirde YK hiç süre verilmeden derhal toplantıya çağrılabilir. Bu husustaki ölçü objektif iyi niyet kurallarına uygunluktur” (Çamoğlu/Poroy/Tekinalp, Ortaklıklar Hukuku, 12. Bası, P. 528).
Davalı şirketin çağrıyı ispat edememesi nedeniyle, yönetim kurulu toplantısının … ya bildirilmediği sabit bulunmuştur.
TTK 391 md hükmüne göre; eşit işlem ilkesine aykırı olan, anonim şirketin temel yapısına uymayan veya sermayenin korunması ilkesini gözetmeyen, pay sahiplerinin , özellikle vazgeçilmez haklarını ihlal eden veya bunların kullanılmalarını kısıtlayan ya da güçleştiren, diğer organları devredilemez yetkilerine giren ve bu yetkilerin devrine ilişkin kararlar batıldır. Toplantılara katılım yönetim kurulu üyesi için vazgeçilemez ve sınırlandırılamaz bir hak niteliği taşır. Çağrının usulsüz yapılması sebebiyle bazı üyelerin katılmadığı toplantılarda alınan kararlar gerekli nisaplara uyulmuş olunsa dahi yok hükmündedir. Davacı … ‘nın anılan toplantıya çağırılmadığı anlaşılması kararın yok hükmünde sayılmasını gerektirmektedir. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca; TTK’nın 309 ve 391 maddeleri hükümlerine uyulmadan alınan dava konusu yönetim kurulu kararının hiçbir hüküm ve sonuç doğurmayacağı, 18/02/2015 tarih ve … sayılı yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğu sonucuna varılmıştır.
Usulsüz çağrı sonucu yapılan 12.03.2015 tarihli iptali istenen genel kurulda alınan kararlar yok hükmündedir. Bu toplantıda alınan 9 numaralı karar sonucu yeni yönetim kurulu üyeleri seçilmiştir.Bu yeni yönetim kurulu 08/04/2015 tarihinde toplanmış ve … tarihli yönetim kurulu kararlarını almıştır.
Yokluğu tespit edilen 12.03.2015 tarih ve 9 numaralı karar ile seçilen yönetim kurulunun aldığı kararlar da butlanla sakat olacaktır.
Mahkememizce 18/02/2015 tarih ve …. sayılı yönetim kurulu kararı ile 08/04/2015 tarih ve … sayılı yönetim kurulu kararınınTTK’nın 309,390 ve 391 maddeleri hükümlerine uyulmadan alınması nedeniyle, butlanla sakat bulunduğu, yok hükmünde olduğunun tespitine karar vermek gerekmiştir.
Asıl Dava …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasında
Asıl dava; Davalı Anonim Şirketin 12/03/2015 tarihli genel kurulunda alınan 9-10-12-13-14-15 numaralı kararları ile 13/04/2015 tarihinde yapılan ertelenmiş genel kurulda alınan 5, 6 ve 7 numaralı kararların yok hükmünde olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkememizce dosya içine davalı şirketin iptali istenen 12/03/2015 tarihli ve 13/04/2015 tarihli genel kurul toplantı tutanakları, hazirun cetvelleri, davalı şirketin hissedarlarını ve yönetim kurulunu gösterir ticaret sicil kaydı, toplantının yapılması için gereken yönetim kurulu kararları ve toplantı çağrıları alınmıştır.
Davacılar …, …, … Yapı ve Turz AŞ nin davalı şirket ortağı oldukları, 12/03/2015 tarihli ve 13/04/2015 tarihli genel kurula katıldıkları, muhalefet şerhlerini toplantı tutanağına geçirdikleri, ayrıca olumsuz oy kullandıkları toplantı tutanağından ve ticaret sicil kaydından tespit edilmiştir.Bu nedenle dava açma hakları olduğu sabittir.
Alınan ticaret sicil kaydı ve hazirun cetveline göre; 12/03/2015 tarihli ve 13/04/2015 tarihli genel kurul tarihi zamanında şirket ortaklarının;
… Nak İnş Turz İhr Paz A.Ş-488.800 adet hisse karşılığı 4.888.000 TL
… Yapı ve Turz AŞ-408.200 adet hisse karşılığı 4.082.000 TL
… Holding AŞ-364.000 adet hisse karşılığı 3.644.000 TL
… İnşaat G.Menkul Yat Hiz Tic AŞ 26.000 adet hisse karşılığı 260.000 TL
…- 3.900 adet hisse karşılığı 39.000 TL
…-3.250 adet hisse karşılığı 32.500 TL
…-2.600 adet hisse karşılığı 26.000 TL
…- 1.950 adet hisse karşılığı 19.500 TL
…- 1.300 adet hisse karşılığı 13.000 TL olduğu anlaşılmıştır.
12/03/2015 tarihli genel toplantı kararı ve çağrısının 18/02/2015 tarihli ve … sayılı yönetim kurulu kararı ile alındığı, yönetim kurulunun … ,…,…, …,…,… dan oluştuğu
12/03/2015 tarihli genel kurul toplantısına yönetim kurulu üyesi ve şirket ortağı …, …,… ile şirket ortağı … nın asaleten katıldıkları, diğer ortakların vekaleten temsil edildikleri
13/04/2015 tarihli genel kurul toplantı kararının ve çağrısının 08/04/2015 tarih ve … tarihli yönetim kurulu toplantısında alındığı,yönetim kurulunun …, …, …, … ,… ile … den oluştuğu anlaşılmıştır.08/04/2015 tarihli toplantıya katılan yönetim kurulunun 12/03/2015 tarihinde yapılan ve iptali istenen genel kurulun 9 numaralı kararı ile seçildikleri anlaşılmıştır.
13/04/2015 tarihli genel kurul toplantısına yönetim kurulu üyesi ve şirket ortağı … ile şirket ortağı … nın asaleten katıldıkları, diğer ortakların vekaleten temsil edildikleri tespit edilmiştir.
…. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı ve kapatılan …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E.sayılı dava dosyalarında şirket ortakları ve yönetim kurulu üyeleri hakkında açılan sorumluluk davalarının devam ettiği anlaşılmıştır. …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasında ise 12/03/2015 tarihli genel kurulda alınan 13 numaralı özel denetçi atanması istemi yönünden yargılamanın devam ettiği anlaşılmıştır.
Yokluğunun tespiti/iptali istenen 12.03.2015 tarihli toplantıda alınan;
9 numaralı kararın;
“ Yeni yönetim kurulu üyeliklerine; toplantıda hazır bulunan ve sözlü olarak aday olduğunu beyan eden …, …, …, … … ile … ün seçilmesine 885.950 adet olumlu oy, … vekili …, … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyu ile oyçokluğuyla seçildi”
10 numaralı kararın;
Denetçi seçimi yapıldı. Yapılacak ilk olağan genel kurul toplantısına kadar 1 yıl süreyle toplantıda hazır bulunan ve sözlü olarak aday olduğunu beyan eden … ve … … vekili … , … ve …’nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla seçildi. ”
12 numaralı kararın;
“Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları ile Bu Toplantılarda Bulunacak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Temsilcileri Hakkında Yönetmeliğe göre hazırlanan İç Yönerge okundu. … Yapı ve Turizm AŞ. Vekili …,… ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla kabul edildi. ”
13 numaralı kararın;
“ TTK hükümlerine göre mevcut ortaklara bilgi edinme hakları gereğince 2012, 2013 ve 2014 yılları içinde yapılmış bağışlar ile verilmiş olan teminat, rehin ve ipotekler de dahil şirket tarafından yapılmış olan işler hakkında Genel Kurula bilgi verilmesi hususu görüşmeye açıldı.Bu maddenin ertelenmesi oylamaya sunuldu. … Yapı ve Turizm AŞ. Vekili … … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla ertelendi. ”
14 numaralı kararın
“ Özel Denetçi atanması hususu görüşmeye açıldı…. vekili …’un Özel Denetçi atanmasına ilişkin kararın ertelenmesi talebi Genel Kurulun onayına sunuldu. … Yapı ve Turizm AŞ: vekili …, … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla ertelendi. ”
15 numaralı kararın
“Yönetim Kurulu Üyelerine TTK’nın 395 ve 396. maddeleri gereğince yetki verilmesi hususu görüşmeye açıldı. Yapılan oylama sonucunda, Yönetim Kurulu Üyelerine TTK’nın 395 ve 396. maddeleri gereğince yetki verilmesine … Yapı ve Turizm AŞ: vekili …, … ve …’nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğu ile karar verildi.
Yokluğunun tespiti/iptali istenen 13.04.2015 tarihli toplantıda alınan;
5 numaralı kararın
“Finansal tabloların tasdiki oylamaya sunuldu. Yapılan oylama sonucunda … Yapı ve Turizm Aş. vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla tasdik edildi
6 numaralı kararın
“Yönetim Kurulu üyelerinin tek tek ibralarının görüşülmesine geçildi.
Yönetim Kurulu üyesi …’ün ibrası oylamaya sunuldu. … Yapı ve Turizm Aş. vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 882.700 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla ibra edildi.
Yönetim Kurulu üyesi …’ün ibrası oylamaya sunuldu. … Yapı ve Turizm Aş. vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 882.700 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla ibra edildi.
Yönetim Kurulu üyesi …’ün ibrası oylamaya sunuldu. … Yapı ve Turizm Aş. vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 882.050 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla ibra edildi.
Yönetim Kurulu üyesi …’in ibrası oylamaya sunuldu. … Yapı ve Turizm Aş. vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla ibra edildi.
Yönetim Kurulu üyesi …’ın ibrası oylamaya sunuldu. … Yapı ve Turizm Aş. vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla ibra edildi.
… Yapı ve Turizm Aş.’yi temsilen Yönetim Kurulu üyeliğine seçilen …’nın ibrası oylamaya sunuldu. … Yapı ve Turizm Aş vekili … ve …’nın toplam 410.800 adet olumlu oyuna karşılık, 885.950 adet olumsuz oyla, oy çokluğuyla ibra edilmedi.
7 numaralı kararın
“2012, 2013 ve 2014 ydlarına ait karların kullanım şeklinin, dağıtılacak kar ve kazanç payları oranlarının belirlenmesi hususuna geçildi. … söz alarak; “Yönetim Kurulu’nun 2012, 2013 ve 2014 yıllarında oluşan dönem karlarının dağıtılmayıp, öncelikle 2007, 2008, 2009, 2010 ve 2011 yıllarına ait geçmiş yıllar zararlarına mahsup edilmesini, artanın dağıtılmayıp olağanüstü yedeklere ayrılmasını teklif ediyorum. ” Dedi … vekili …, … vekili … ve … söz alarak; “Bizler karın dağıtılması yönünde karar alınmasını teklif ediyoruz. ”
Karın dağıtılmaması yönündeki öneri oylamaya sunuldu; … vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oy kullanıldı.
Karın dağıtılması yönündeki öneri oylamaya sunuldu; … vekili …, … vekili … ve … nın toplam 414.050 adet olumlu oyuna karşılık, 885.950 adet olumsuz oy kullanıldı.
Şirket karının dağıtılmamasına; … Yapı ve Turizm A.Ş. vekili …, … vekili … ve … nıntoplam 414.050 adet olumsuz oyuna karşılık, 885.950 adet olumlu oyla, oy çokluğuyla karar verildi ” Şeklinde olduğu anlaşılmıştır.
Somut olayda;
Mahkememizce dava dosyası ile birleştirilen ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında;
Davalı … Enerji San. Ve Tic. AŞ’nin 18/02/2015 tarih ve … sayılı yönetim kurulu kararı ile 08/04/2015 tarih ve … sayılı yönetim kurulu kararının TTK 309,390 ve 391 maddeleri gereğince yokluğunun tespitine karar verilmiştir.
Anonim şirketlerde genel kurul yapılması ve sonuçları 6102 Sayılı TTK.nun 407.vd düzenlenmiştir. Genel kurulun toplantı yapabilmesi için 6102 SY. TTK.nun 390.maddesinde açıklanan koşullara uygun olarak alınmış yönetim kurulu kararının aranacağı TTK 410.maddesi gereğidir.
12/03/2015 tarihli genel kurulun yapılması kararı ve toplantı çağrı kararı 18/02/2015 tarih ve … sayılı yönetim kurulu kararı ile alınmıştır. Bu yönetim kararının yokluğuna karar verilmekle 12/03/2015 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan kararlarda usulsüz çağrı nedeniyle yok hükmünde olacaktır. Bu nedenle mahkememizce 12/03/2015 tarihli genel kurulda alınan 9-10-12-14-15 numaralı kararların yok hükmünde olduğunun tespitine karar vermek gerekmiştir.13 numaralı genel kurul kararı yönünden ise; davacının …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında dava açtığı anlaşıldığından hukuki yararı bulunmadığı gözetilerek bu talebin usulen reddine karar vermek gerekmiştir.
13/04/2015 tarihli genel kurulun yapılması kararı ve toplantı çağrı kararı 08/04/2015 tarih ve … sayılı yönetim kurulu kararı ile alınmıştır.Bu yönetim kararının yokluğuna karar verilmekle 13/04/2015 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan kararlarda usulsüz çağrı nedeniyle yok hükmünde olacaktır.Bu nedenle mahkememizce 13/04/2015 tarihli genel kurulda alınan 5-6 numaralı kararların yok hükmünde olduğunun tespitine karar vermek gerekmiştir.7 numaralı karar yönünden ise davacının kar dağıtımı konusundaki isteminin 19/07/2016 tarihinde yapılan 2015 yılı genel kurul toplantısında alınan kar dağıtımı kararı ile konusuz kaldığı gözetilmiş, davacıların hukuki yararı kalmadığından usulen reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacıların davalı şirkete kayyım atanması talebi ve diğer tedbir talepleri; yokluğuna karar verilen genel kurul kararları ve yönetim kurulu kararlarının alınmasından sonra yaklaşık 3 yıl süre geçmiş olması, yeni yönetim oluşup, bu yönetimin devam eden sorumluluk davalarında kesinleşmiş ihmali davranışları sabit olmadığından, yasal koşullar oluşmadığından reddine karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
HÜKÜM /
1-Mahkememiz dosyası ile birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında;
Davalı … Enerji San. Ve Tic. AŞ’nin 18/02/2015 tarih ve … sayılı yönetim kurulu kararı ile 08/04/2015 tarih ve … sayılı yönetim kurulu kararlarının toplantı için şirket yönetim kurulu tarafından alınan çağrı kararı TTK 390 maddesi gereğince batıl olduğundan yok hükmünde olduğunun tespitine,
2-Mahkememizin … Esas sayılı dosyasında;
A)12/03/2015 tarihli genel kurulda alınan 9-10-12-14-15 numaralı kararların yok hükmünde olduğunun tespitine,
13 numaralı karar yönünden davacının …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında dava açtığı anlaşıldığından hukuki yararı bulunmadığı gözetilerek bu talebin usulen reddine,
B)13/04/2015 tarihli genel kurulda alınan 5 ve 6 numaralı kararların yok hükümde olduğunun tespitine,
7 numaralı karar yönünden davacının istemi 19/07/2016 tarihinde yapılan 2015 yılı genel kurul toplantısında alınan kar dağıtımı kararı gözetilerek hukuki yarar yokluğundan usulen reddine,
3-Davacının kar payının tespiti ve dağıtımına karar verilmesi istemi konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacının kayyım talebinin yasal koşullar oluşmadığından reddine,
5-A)Asıl davada harçlar kanunu hükümlerine göre alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 27,70 TL harcın mahsup edilerek 8,20 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
B)Birleşen davada harçlar kanunu hükümlerine göre peşin alınan harç yeterli olduğndan ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
6-A)Asıl davada davacılar tarafından yapılan 27,70 TL peşin harç gideri, 27,70 TL başvuru harcı gideri, 257,3 TL tebligat müzekkere posta gideri toplamı 312,70 TL yargılama giderinden davanın kabul nispetine göre 253,52 TL’sinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
Davalı tarafından yapılan 18,00 TL yargılama giderinin davanın ret nispetine göre 5,99 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
B)Birleşen davada davacılar tarafından yapılan 35,90 TL peşin harç gideri, 35,90 TL başvuru harcı gideri ve 31,00 TL tebligat posta gideri toplam 102,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-A)Asıl davada davacılar vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte olan AAÜT gereğince 2.180,00 TL maktu ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
Davalı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte olan AAÜT gereğince 2.180,00 TL maktu ücreti vekaletin davacılardan alınarak davalılara verilmesine,
B)Birleşen davada davacılar vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte olan AAÜT gereğince 2.180,00 TL maktu ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
8-Artan avansın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf kanun yolu açık olmak üzere oy çokluğuyla karar verildi.19/07/2018

Başkan

Üye

Üye (Muhalif)

Katip

Muhalefet Şerhi : Sayın çoğunluk görüşünün aksine birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası yönünden yapılan değerlendirmede 6102 Sayılı TTK.nun Yönetim Kurulunun toplanarak karar alması için çağrı usulünü ön görmemiş olması, yönetim kurulunun karar alabilmesi için ön görülen toplantı yeter sayısı ve karar yeter sayısının davaya konu kararlar açısından sağlandığı, yine yönetim kurulunu toplama yetkisinin başkanda olduğu, diğer yönetim kurulu üyelerinin de başkandan yönetim kurulunu toplanmasını isteyebileceği, başkanın yapacağı toplantı çağrısının yasada şekli bir zorunluluk olarak belirtilmediği, mevcut yasaya göre toplantı yeter sayısını ve karar yeter sayısını sağlayarak kararlar alınabileceği, anonim şirketlerde yönetim kurulunun toplanarak karar alabilmesinin genel kurul toplantılarındaki gibi zorunlu çağrı usulleri ve şekil şartlarının öngörülmediği, bu kapsamda mahkemece çağrı usulünün yönetim kurulu toplantıları açısından da zorunlu olduğu sonucuna varılması yasanın amaç ve ruhuna aykırı olduğu kanaatiyle birleşen davada yönetim kurulu kararlarında herhangi bir hukuka aykırılık bulunmaması nedeniyle davanın reddi gerektiği kanaatiyle sayın çoğunluk kararının aksine kanaat belirtilmiştir.
Yine asıl dava yönünden yapılan değerlendirmede ise geçerli bir çağrı üzerine genel kurulun toplandığı, alınan kararlarda gerekli toplantı ve karar yeter sayısına ulaşıldığı, iptali istenen kararların içeriğine ilişkin yapılan değerlendirmede ise yasaya, esas sözleşmeye ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı bir durum bulunmadığı, bu yönüyle asıl dava yönünden iptal taleplerinin de reddi gerektiği kanaatiyle sayın çoğunluk kararının aksine kanaat belirtilmiştir.
Bunun yanında sayın çoğunluk kararına göre yönetim kurulu ve genel kurul kararlarının iptali halinde 2015 yılında davalı şirket yönetim kurulu üyelerinin 3 yıllık görev sürelerinin dolmuş olacağı ve yine yeni yönetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin genel kurul kararının iptali halinde davalı şirket yönetim kurulunun üyesiz kalacağı ve bu durumun şirketin organsız kalmasına sebebiyet vereceği, bu bakımdan sayın çoğunluk kararına göre şirketin usulünce toplanması açısından kayyım talebinin kabulü gerektiği kanaatiyle sayın çoğunluk kararının aksine kanaat belirtilmiştir.

Üye …