Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1159 E. 2020/726 K. 17.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1159 Esas
KARAR NO : 2020/726
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/12/2015
KARAR TARİHİ : 17/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; 05/11/2014 tarihinde müvekkilinin … İl Merkez Komutanlığı Ceza İnfaz Kurumu Jandarma Karakol Komutanlığı emrinde askerlik görevini ifa etmekte iken cezaevinden çıkan … plaka nolu aracın kontrolünü yapmak için aracın arkasına çıktığı sırada, aracın aniden hareket etmesi sonucu araçtan düştüğünü ve bu yolla ağır özürlü kalacak şekilde ağır yaralandığını, olaya ilişkin yürütülmüş ceza soruşturması şikayet koşulunun yerine getirilmemiş olunması nedeniyle KYO şeklinde karara bağlandığını ve kararın kesinleştiğinden bahisle 5.000.00 TL maddi tazminatın davalılardan (sigorta eden yönünden sorumlu tutulacağı sınır gözetilerek) müştereken ve müteselsilen, 150.000.00 TL manevi tazminatın ise sigorta eden dışındaki davalıdan alınarak sigorta eden yönünden dava tarihinden ( 03.12.2015 ), diğer davalı yönünden ise olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davacıya verilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin cevap dilekçesi özetle; Kazaya karışan … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde ZMMS ile sigortalı olduğunu, müvekkil şirketin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla mahkemece sürücülerin kusur durumu, davacının malul kalıp kalmadığı ve maluliyet oranı yönünden ATK’ndan rapor alınarak uzman bilirkişiden aktüerya raporu aldırılması gerektiğini, davacı tarafın davadan önce müvekkil şirkete herhangi bir başvurusu bulunmadığından müvekkil şirketin temerrüde düşmediğinden davacının faiz talep etme hakkı bulunmadığını ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Adalet Bakanlığı vekilinin cevap dilekçesi özetle; 05/11/2014 tarihinde infaz koruma memuru … ‘in … A3 Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na ait … plakalı aracın yönetiminde iken jandarma er davacının aracın arka kısmını kontrol edip araçtan inmesi gerekirken zamanında inmemesi ve nizamiye kapısının açılması ile birlikte aracın hareketlenmesi üzerine araçtan panik yaparak atlayıp yaralandığını, davacının iddia ettiği maluliyet gerektirecek bir yaralanmayı mümkün kılacak bir araç hızının bulunmadığı, davacının ağır şekilde yaralanmasının meydana gelemeyeceğini, olayın meydana gelmesinde ve yaralanmasında davacının kusuru bulunduğunu, araç sürücüsü …’in olayda kusur, kabahat, ihmal ve kastının bulunmadığını, müvekkil idarenin işin niteliğinin ve koşulların gerektirdiği bütün önlemleri fiilen aldığını ve çalıştırılan kimselerin seçiminde özenli davrandığını, illiyet bağı tesis edilemeyen kaçınılmazlık yönünden müvekkil idarece mevzuatın öngördüğü tüm önlemlerin alınmış olduğu koşullarda dahi önlenmesi mümkün olmayan bir hadise nedeni ile müvekkil idareye sorumluluk isnat edilemeyeceğini ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan … beyanında; Dava konusu olayda şahsının kasıt ve ihmali bulunmadığını, konu ile ilgili olarak … C.Başsavcılığı’nca hakkında yürütülen taksirle yaralama suçunun takibinin şikayete bağlı suçlardan olduğu, olayın tanığı olan Mesut İmuk’un … Ceza İnfaz Kurumu Jandarma Karakol Komutanlığı’nca 11/11/2014 tarihinde bilgi sıfatı ile alınan beyanında ”hareket eden araçta bulunan …’ın paniklediğini, dur atlama dediğini, ancak …’ın hareket halinde bulunan aracın arka kısmından atladığını ve dengesini kaybedip yere düştüğünü” söylediğini, ayrıca mağdurun bu olaydan dolayı kimseden davacı ve şikayetçi olmadığını, üzerine atılı taksirle yaralama suçundan ise kovuşturma koşulu olan şikayet şartının gerçekleşmemesi nedeniyle hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini beyan etmiştir.
Dava, meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralanarak malûl kalması sebebiyle maddi ve manevi tazminatın davalılardan tahsili istemidir.
Yüksek Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarında belirtildiği üzere, maddi tazminatların, kazanın kaza tarihinden itibaren günümüze ve bilinen dönem sonuna kadar gerçekleşen her türlü ücret artışları ve emsal ücretlere göre tespit ve hesaplanması gerekmektedir. Yine Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereğince, kişinin vücut bütünlüğünün ihlali nedeniyle ortaya çıkan beden gücü kayıplarının gelirinde veya malvarlığında bir azalma meydana gelmese dahi tazminat gerektiği kabul edilmekte ve bu husus güç kaybı tazmitanı olarak ifade edilmektedir. Bu durum her ne kadar sorumluluk hukukukundaki zarar kavramına aykırı gibi görünse de, burada vücut bütünlüğü ihlal edilen kişinin aynı işi zarardan önceki durum ve diğer kişilere göre daha fazla güç sarf ederek yaptığı gerçeğinden hareket edilmekte ve zararı fazladan sarf edilen bu gücün oluşturduğu kabul edilmektedir.
Taraflarca delil olarak; … C.Başsavcılığı’nın 2014/… nolu soruşturma dosyası, poliçe, hastane kayıtları, hasar dosyası, disiplin soruşturma raporu, iddialar, savunmalar, bilgi ve belgeler ile bilirkişi incelemesine dayanılmış olup gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Davacının tedavi gördüğü hastanedeki kayıtları getirtilmiş, Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’ndan alınan 23/07/2018 tarih ve 6380 sayılı raporda; ”Davacının 05/11/2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaranması nedeniyle, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr I X (2……….33)A %37 E cetveline göre %31.2(yüzde otuzbirnoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin 04/06/2015 tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği” oy birliği ile mütalaa olunmuştur.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 09/01/2019 tarih ve 8085 sayılı Heyet Raporu’nda; ”Dava konusu kaza ile ilgili ifadeler, disiplin soruşturma raporu ve kaza görüntülerine ait görüntü izleme tutanağı bulunduğu, kazanın meydana geldiği yer ve meydana geliş şekli dikkate alındığında ihtisas dairemizin görev alanı dışında kaldığı” bildirilmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanan deliller ile birlikte kusur yönünden bilirkişi heyet raporu alınmasına karar verilmiş olup, İTÜ Trafik Kürsüsünde görevli bilirkişiler Makine Mühendisi Prof.Dr. … Makine Mühendisi Doç.Dr…. ve Makine Mühendisi Prof.Dr. … tarafından hazırlanan 10/06/2019 tarihli heyet raporu özetle; ”Dava konusu olayda davalı şirkete ZMMS sigortalı … plakalı aracın sürücüsü …’in olayda %100 (yüzdeyüz) oranında tamamen kusurlu olduğu, davacı … ‘ın olayda kusursuz olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanan deliller ile birlikte aktüerya tazminat hesabı yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup, Adli Aktüer Uzmanı bilirkişi … tarafından hazırlanan 08/11/2019 tarihli rapor özetle; ”10/06/2019 tarihli kusur bilirkişi raporuna göre; … plakalı araç sürücüsü …’in olayda %100 (yüzdeyüz) oranında tamamen kusurlu olduğu, davacı … ‘ın olayda kusursuz olduğu, ATK … İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan 23/07/2018 tarih ve … sayılı rapora göre; davacının 05/11/2014 tarihli kazaya bağlı olarak %31,2 (yüzdeotuzbirondaiki) oranında meslekte kazanma gücü kaybının bulunduğu ve iyileşme süresinin 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, davacı tarafça 22/09/2019 tarihli dilekçe ile davalı … Sigorta AŞ.ile maddi tazminat yönünden uzlaşmaya varıldığından sınırlı olacak şekilde feragat edildiğinin belirtildiğini, davacının 9 aylık geçici iş göremezlik süresi, askerlik dönemine denk geldiği ve söz konusu tarihlerde kaza geçirmemiş olsaydı askerlik vazifesini görüyor olacağı dolayısıyla mahrum kalacağı herhangi geçici iş göremezlik tazminatının söz konusu olmadığı, davalı Adalet Bakanlığı tarafından davacıya 268.000,00 TL’lik teminat limitinin tenzilinden sonra ödenebilir sürekli iş göremezlik tazminatının 167.371,58 TL olduğu, davalı Adalet Bakanlığı’nın 05/11/2014 kaza tarihinden itibaren temerrüde düştüğü ve ödenecek tazminata işleyecek yasal faizin temerrüt tarihinin 05/11/2014 olduğu” ve Mahkememizce dava dosyanın aktüerya bilirkişisi …’e tevdi ile 2020 yılı asgari ücret miktarına göre hesaplama yapılarak bilirkişi ek rapor düzenlemesine karar verilmiş olup, Adli Aktüer Uzmanı bilirkişi … tarafından hazırlanan 26/06/2020 tarihli ek rapor özetle; ”Davalı Adalet Bakanlığı tarafından davacıya 268.000,00 TL’lik teminat limitinin tenzilinden sonra ödenebilir sürekli iş göremezlik tazminatının 229.224,33 TL olduğu, davalı Adalet Bakanlığı’nın 05/11/2014 kaza tarihinden itibaren temerrüde düştüğü ve ödenecek tazminata işleyecek yasal faizin temerrüt tarihinin 05/11/2014 olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
Davacı vekilinin; 22/09/2019 tarihli kısmi feragat dilekçesi sunarak davalı … Sigorta A.Ş. ile maddi tazminat hususunda uzlaşma sağlanmış olduğu ve sulh sözleşmesi gereği yalnızca davalı … Sigorta A.Ş. yönünden davadan sınırlı olacak şekilde (yargılama giderlerinin taraflar üzerinde kalacak şekilde) feragat ettiklerini beyan etmiş olup davacı vekilinin vekaletnâmede feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin; 30/09/2019 tarihli dilekçe sunarak davacının teminata giren maddi tazminata ilişkin talebi ile ilgili olarak davacı taraf ile sulh olunduğunu ve sulh çerçevesinde davacı vekiline 19/09/2019 tarihinde asıl alacak ve fer’îleri ile birlikte toplam 394.653,00 TL ibranâme mukabilinde ödeme yapıldığını, vekalet ücreti taleplerinin olmadığını ve tüm bu nedenlerle müvekkil şirket hakkında dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, yargılama giderlerinin davacı uhdesinde bırakılmasına karar verilmesine beyan ve talep etmiştir.
Davacı vekilinin; 25/09/2020 tarihli bedel arttırım talepli ıslah dilekçesi sunarak müvekkil davacı … … için sürekli iş göremezlik maddi tazminatını 229.224,33 TL’ye çıkarttıklarını beyan etmiş olup, ıslah harcını süresi içerisinde yatırdığı anlaşıldı.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda yapılan yargılama, toplanan deliller, ATK raporları ve bilirkişi raporları ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; davacının … İl Merkez Komutanlığı Ceza İnfaz Kurumu Jandarma Karakol Komutanlığı emrinde askerlik görevini yapmaktayken 05/11/2014 günü saat 15:30 civarında … plakalı servis aracının kontrolünü yapmak için aracın içine bindiği, sürücünün aracın arka kapısını kapatmadan hareket etmesi sonucu araçtan inmeye çalışan davacının açık kapıdan düşerek yaralandığı, davalı … Sigorta Anonim Şirketi’nin aracın Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi’ni düzenleyen sigortacı olduğu, davalı Adalet Bakanlığı’nın aracın işleteni olduğu, dava konusu kaza sonucu meydana gelen maddi zarardan (davalı … Sigorta Anonim Şirketi’nin poliçe limitiyle sınırlı olarak) davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, manevi tazminattan ise araç işleteninin sorumlu olduğu, Adli Tıp Kurumu’ndan davacının maluliyet raporu aldırıldığı, davacının geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle yüzde 31,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme süresinin dokuz aya kadar uzayabileceğinin mütalaa olunduğu, alınan heyet kusur raporuna göre dava dışı sürücü …’in yüzde yüz oranında asli ve tamamen kusurlu, davacı … …’ın ise tamamen kusursuz olduğunun tespit edildiği, aktüerya bilirkişisinden alınan raporda, davacının askerlik vazifesi gördüğünden geçici iş göremezlik tazminat hakkının olmadığı ve davalı Adalet Bakanlığı tarafından davacıya 268.000,00 TL’lik teminat limitinin tenzilinden sonra ödenebilir sürekli iş göremezlik tazminatının 229.224,33 TL olduğu, davacı tarafın sadece davalı … Sigorta Anonim Şirketi yönünden davasından feragat ettiğinden davalı … Sigorta Anonim Şirketi yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, davalı Adalet Bakanlığı yönünden sürekli iş göremezlik tazminat talebi yönünden davanın kabulüne, manevi tazminat yönünden kaza sonucu davacının yaralandığı, Türk Borçlar Kanunu’nun 56 ncı maddesinin “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmünü düzenlediği, işbu kazada dava dışı sürücü …’in davacı … …’ın yaralanmasında yüzde yüz oranında kusurlu bulunduğu, tarafların kusur oranı, sosyal ve ekonomik durumları ile davacının yaşı ve etkilenme durumu göz önünde bulundurulduğunda manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-Davalı … Sigorta Anonim Şirketi yönünden davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-229.224,33 TL maddi tazminatın 05/11/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Adalet Bakanlığı’ndan alınarak davacı tarafa verilmesine,
50.000,00 TL manevi tazminatın 05/11/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Adalet Bakanlığı’ndan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Davacı tarafın diğer ve fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 15.658,31-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 529,41-TL peşin harç ve 821,00-TL ıslah harcı toplamı 1.350,41-TL’den mahsubuyla eksik kalan 14.307,90-TL harcın davalı Adalet Bakanlığı’ndan alınarak Hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan yatırılan 529,41-TL peşin harç ve 821,00-TL ıslah harcı toplamı 1.350,41-TL harcın davalı Adalet Bakanlığı’ndan alınarak davacıya verilmesine,
5-Maddi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 24.495,70-TL nispi vekalet ücretinin davalı Adalet Bakanlığı’ndan alınarak davacıya verilmesine,
6-Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 7.300,00-TL nispi vekalet ücretinin davalı Adalet Bakanlığı’ndan alınarak davacıya verilmesine,
7-Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 7.300,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Adalet Bakanlığı’na verilmesine,
8-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından talep olmadığından vekalet ücreti hususunda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı tarafından yapılan 3.196,50-TL bilirkişi ücreti ve 749,25-TL posta gideri olmak üzere toplam 3.945,75-TL yargılama giderinin davalı Adalet Bakanlığı’ndan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı … Sigorta A.Ş. ve davalı Adalet Bakanlığı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde bırakılmasına,
11-HMK.nun 333 (1) maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce taraflara iadesine,
Dair, hazır olan tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 17/11/2020

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪