Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1112 E. 2023/417 K. 02.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1112 Esas
KARAR NO : 2023/417
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/11/2015
KARAR TARİHİ : 03/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; davacı şirketin davalı şirket ve yetkilisi ile satış ve distribitörlük sözleşmeleri imzalandığını, bu sözleşmeler kapsamında mal tesliminden önce toplam değeri 18.000 USD olacak şekilde davalı …’a, toplam 9.000 USD olacak şekilde davalı şirkete ödeme yapıldığı ancak bu çeklere karşılık mal teslimi yapılmadığını beyanla yapılan ödemelerin her bir davalıdan sorumlu oldukları oranda tahsiline, dava tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiş ayrıca davalı …’ın somut olay yönünden husumet ehliyetinin bulunmadığını beyanla iş bu davalı yönünden husumet nedeniyle ret kararı verilmesini talep etmiştir.
İlgili yerlere müzekkereler yazılmış, cevabı yazılar dosya arasına alınmıştır.
Dosya kapsamına alınan 03/01/2023 tarihli bilirkişi raporu ile davacının dava dilekçesinde de belirttiği üzere; 27.000 USD bedelli çekleri davalılara verdiği, buna karşılık mal teslimi yapılmadığı, davacının talebi gibi alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
GEREKÇE:
Dava, alacak davası olup, uyuşmazlığın; Taraflar arasında mevcut distribütörlük anlaşması gereği tarafların edimlerini tam olarak yerine getirip getirmedikleri, davalıların edimlerini yerine getirmemiş olması halinde çekle yapılan ödemelerin iadesinin gerekip gerekmediği ve miktarına ilişkin olduğu tespit edildi.
Yapılan sözleşmede İstanbul mahkemeleri yetkili kılınmış olup, davalı tarafın yetki itirazı yerinde değildir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; Taraflar arasında mevcut distribütörlük sözleşmesinin davalı şirket ile satış sözleşmesinin ise diğer davalı ile yapıldığı, bu durumda davalı yanın husumet itirazının yerinde olmadığı, sözleşmelerin tarafının her iki davalı olduğu gibi ayrıca senetlerin bir kısmının davalı şirkete bir kısmının ise davalı …’a verildiği, davacının talebinin de her biri yönünden ayrı ayrı olduğu bu durumda yapılan bir kısım ödemenin de …’a yapılması sebebiyle her iki davalıya husumet tevcih edilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
Dosya kapsamı itibariyle alınan bilirkişi raporu ve bankadan gelen yazı cevabı ile de sabit olduğu üzere toplam 18.00 USD tutarındaki senetlerin davalı …’a, 9.000 USD tutarındaki senedin ise davalı şirkete verildiği ve bu çeklerden 1 adat 9.000 USD tutarındaki senedin davalı tarafa ödendiği, 3 adet çekin ise dava dışı ciranta konumunda olan kişilere ödendiği, davalının iddia ettiği gibi davacıya geri iade edilmediği anlaşılmaktadır.
Bu durumda uyuşmazlık konusu yönünden çözülmesi gereken konu, mal tesliminin yapılıp yapılmadığı olup, davalı tarafın mal teslimi yaptığını ispat ile mükellef olduğu ancak davalı yanca teslime ilişkin hiçbir kayıt ve veri sunulmadığı ayrıca davalının talebi üzerine KKTC Maliye Bakanlığı Gümrük ve Rüsümat Dairesi Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye bahse konu emtialar yönünden ithalat bulgusuna rastlanılmadığı yönünde cevap verilmiş olup, söz konusu yazı cevabı ile mal tesliminin olmadığı net bir şekilde anlaşılmakta olup iş bu yazı cevabının mevcudiyeti ile davalının teslime elverişli belge sunması imkanı bulunmasına rağmen sunamaması hususları nazara alındığında tekerrür olacak şekilde bu defa ilgili otel ve gümrüklere müzekkere yazılması talebi usul ekonomisi ve yargıda hedef süre uygulamasına aykırı olduğu gibi yargılamayı uzatmaya matuf bir talep olduğu mahkememizce değerlendirilmiş, davacının yukarıda tespiti yapılan değerlendirmeler ışığında davasını ispat ettiği anlaşılmış, anılan sebeplerle açılan davanın kabulü ile 18.000 USD nin davalı …’dan, 9.000 USD’nin davalı şirketten dava tarihi olan 20/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi(talebin dava tarihi ve avans faizine ilişkin olması) ile fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden tahsili ile davacı şirkete ödenmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın kabulü ile 18.000 USD nin davalı …’dan, 9.000 USD’nin davalı şirketten dava tarihi olan 20/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden tahsili ile davacı şirkete ödenmesine,
2-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki tarife gereğince hesaplanan 12.416 TL vekalet ücretinin davalıların sorumlu oldukları oran nazara alınarak 8.277 TL olan kısmın davalı …’dan, 4.139 TL olan kısmının davalı şirketten tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 5.301,27 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.325,32 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 3.975,95 TL karar ve ilam harcının davalıların sorumlu oldukları oran nazara alınarak 2.650, 63TL olan kısmının davalı …’dan bakiye kalan 1.325,32 TL olan kısmın davalı şirketten tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan başvurma harcı, peşin harç, posta ve müzekkere masrafları ile bilirkişi ücretlerinden oluşan 4.531,02 TL yargılama giderinin davalıların sorumlu oldukları miktar nazara alınarak 3.020,68 TL olan kısmının davalı …’dan, bakiye kalan 1.510,34 TL olan kısmının davalı şirketten tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Arta kalan gider ve delil avansının kararın kesinleşmesi ile yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/05/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu evrak 5070 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*