Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1044 E. 2018/1418 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1044
KARAR NO: 2018/1418

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/10/2015
KARAR TARİHİ : 27/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 29/05/2015 tarihinde sürücü … idaresindeki … plakalı aracıya seyir halinde iken plakası belirlenemeyen bir aracın sol arka çamurluk kısmından temasıyla direksiyon hakimiyetini kaybederek sağdaki bariyere çarpması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın meydana gelmesinde plakası belirlenemeyen araç olay yeri terk ettiğinden kusur tespiti yapılamadığını, kaza nedeniyle … plakalı araçta yolcu konumunda bulunan müvekkillerinin yaralandığını, bu nedenle meydana gelen çift taraflı ve yaralamalı trafik kazasında … plakalı araçta yolcu olan müvekkilinin bedensel zarara uğraması nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla zararın kapsamı belli olduktan sonra miktarı açıklanacak maddi tazminatın şimdilik 100-TL geçici iş göremezlik 900-TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 1.000-TL maddi tazmimatın güvence şirketi yönünden sigorta limitini aşmamak üzere temerrüt tarihinden işletilecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen taşıtın cinsinin tespiti ve araç plakası ve sürücüsünün tespit edilemediğinin ispatının gerektiğini, davaya konu kazanın oluşumundaki kusur oranlarının tespitinin Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinde yapılmasının gerektiğini, kusur oranından sonra davacının daimi maluliyet durumunun tespiti adına dosyanın Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesine gönderilerek rapor alınmasını talep ettiklerini, kusur ve maluliyet oranları belirlendikten sonra oluşan tazminat miktarının hesaplanması için Hazine Müşteşarlığı nezdinde tutulan sicile kayıtlı olan aktüer bilirkişi tarafından rapor alınmasının gerektiğini, müvekkili kurumun sorumluluğunun … Yönetmeliği uyarınca yalnızca bedensel zararları kapsadığını bu nedenle geçici iş göremezlik tazminatı talep edilemeyeceğini, davacının müterafik kusurunun varlığı halinde bu hususun hükmedilecek tazminatta indirim sebebi olduğunu, sosyal güvenlik kurumu tarafından davacıya ödenmiş rücuya tabi tazminat miktarının tespit edilerek müvekkili kurum tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmesinin gerektiğini, müvekkilinin sorumluluğunun kaza tarihinde poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, davacı vekilinin temerrüt tarihinden itibaren faiz talebinin haksız olduğunu ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceklerini, bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, plakası belli olmayan bir aracın davacı …’in yolcu olarak içinde bulunduğu … plakalı çarpması ile davacının yaralanması sebebiyle, maddi tazminatının davalı … tahsili isteminden ibarettir.
Davacının 29/05/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına ilişkin Adli Tıp Kurumu Başkanlığı … İhtisas Kurulu’nun 15/01/2018 tarih ve … karar sayılı incelemesi sonucunda; E cetveline göre: %10.3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği mütalaa edilmiştir.
Tarafların tüm delillerini ikamesini müteakip, “tarfik kazası nedeniyle bedeni zarara uğrayan davacının, bu zararlarının davalı … hesabından isteyip istemeyeceği, miktarının ne olduğu, kazanın oluşumda kayaza karışanların kusur oranları ve davacının talep edebileceği tazminat miktarı”nın hesaplanması bakımından dosya Prof. Dr. … ile … tarafından oluşan heyete tevdi edilmiş, bilirkişilerce düzenlenen 25/10/2018 tarihli bilirkişi raporunda; Olay şartında 2918 sayılı K.T.K.’ nun arkadan çarpma asli kusurunu işleyen kimliği tespit edilemeyen sürücü trafik kurallarına aykırı ve tedbirsiz davranışlarıyla kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu Olay anında kurallara uygun seyir halinde olduğu anlaşılan … plakalı aracın sürücüsüne …’in kusursuz olduğu, yapılan hesaplamalar ile Davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 4.078,97 TL, sürekli iş göremezlik zararının 38.142,01 TL olduğu kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili 12/11/2018 havale tarihli dilekçesi ile dava dilekçesinde 100-TL geçici iş göremezlik, 900-TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 1.000-TL maddi tazminat taleplerini; sürekli iş göremezlik taleplerini 38.142,01-TL geçici iş göremezlik taleplerini ise 4.078,97-TL olmak üzere toplam 42.220,98-TL’ye yükselliklerini beyan etmiştir.
Kazanın meydana gelmesinde plakası belli olmayan aracın %100, davacının ise kusursuz olduğu, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Güçü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Hükümlerinden yararlanılarak Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenmiş 15/01/2018 tarihli rapora göre, davacının maluliyet oranı %10,3 olarak belirlenmiştir. Uzman bilirkişilerce yapılan hesaplamalara göre, davacının 29/05/2015 tarihinde maruz kaldığı trafik kazası sonucu …’in %10,3 nispetindeki maluliyetiyle orantılı olarak Davacının Geçici is Göremezlik zararının 4.078,97-TL, sürekli iş göremezlik zararının ise 38.142,01-TL olduğu tespit edilmiştir.
Her ne kadar davalı tarafça hatır taşıması indirimi yapılması talep edilmiş ise de; davacının yolcu olarak bulunduğu kazaya karışan araç sürücüsü …in birlikte yaşadığı imam nikahlı eşi olduğunu 29.05.2015 tarihli hazırlık ifadesinde beyan ettiği, birlikte yolculuk yaptıkları esnada davaya konu trafik kazasının meydana geldiği anlaşılmıştır. Hatır taşıması bir kimseyi ücretsiz olarak ve bir karşılık almadan ve bir yararı bulunmadan taşıma halidir. Yani hatır için taşımada taşımanın karşılıksız olması veya alınan karşılığın önemsiz olması gerekir. Taşıma, işletenin veya sürücünün değil taşınanın yararına olmalıdır. İşletenin veya sürücünün, araçta taşınandan, doğrudan doğruya ücret almasa bile taşıma, maddi veya manevi menfaati bulunuyorsa bu durumda hatır ilişkisinin varlığından söz edilemez. Aile bireylerinin taşınması yakıt, aşınma ve diğer giderlere dönük maliyet gerektirmesinin olağan ulaşım araçları ile yolculuk seçeneğinin tercihi halinde yapılması zorunlu harcamaların yerini tutacak olması nedeniyle hatır taşıması olarak kabul edilemez. Bir kimsenin birlikte yaşadığı kız arkadaşını taşıması ahlaki bir görevin ifası niteliğinde olup, bu taşımada maddi ve manevi yararları olduğundan davacının araçta hatır için taşındığının kabul edilemeyeceği anlaşılmış yine müterafik kusur koşulları bulunmadığından tazminattan indirim yapılmamıştır.
Anılan durum karşısında Plakası tespit edilemeyen aracın sürücüsü olayda % 100, Davacı …’in olayda kusursuz olduğu, söz konusu olayda plakası tespit edilemeyen aracın sürücüsünün kusuru oranında, … Fonu Yönetmeliği’nin 9-1/a maddesinde (Sigortalının veya sigortayı yaptırmakla sorumlu olanan tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar) … nın sorumlu olacağı maddi tazminat tutarının 42.220,98-TL olduğu temerrüt tarihine ve kazaya karışan aracın ticari nitelikte olduğuna dair dosya kapsamında bir belge ibraz edilmemiş olması nedeni ile faiz başlangıcının dava tarihinden itibaren ve yasal faiz olması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, 38.142,01 TL sürekli, 4.078,97 TL geçici iş göremezlik olamak üzere 42.220,98 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 2.884,12-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 168,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.715,42-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.994,31-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 196,40-TL ilk gider, 1.500-TL bilirkişi, 165,20-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.861,60-TL. Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/12/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır