Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/991 E. 2020/164 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/991 Esas
KARAR NO : 2020/164
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 14/11/2005
KARAR TARİHİ : 20/02/2020

Mahkememizde görülen Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA
Davacı şirket denetim kurulu üyeleri vekili ve daha sonra temlik alan sıfatı ile … vekili mahkememize verdiği dava dilekçesi ile … tarafından …na ait şirketlere 13.2.2004 tarihinde el konduğunu, Fon tarafından,muhasebe kayıtlarının incelenmesinde,kasa açığının tespit edildiğini,ve bu konuda denetim kurulu raporları alındığını,buna görede davaya konu edilen belgesiz harcama fonları bulunduğundan usulsüz muhasebeleştirmeden dolayı şirketin zarara uğradığını,bu belgesiz harcama fonlarının düzenlendiği tarihte davalıların görevde olduklarını ödeme talimatları verdiklerini,ve bu zararın toplam 1.389.000 TL olduğunu,zararın davalılardan müştereken ve müteselsilen zarar tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava ettikleri görülmüş.
CEVAP
Davalılardan … vekili cevap dilekçesinde davanın reddi gerektiğini,şirkette % 24,50 oranında ortak göründüğünü,davacının,hangi zararlandırıcı işlemden bahsettiğini açıkça ortaya koymadığını,davacının kasa teslim ve tesellümüne ait sayım evraklarını usulsüz yaptığını,kasa teslim belgesinde imzasının olmadığını,kendisinin sorumlu tutulamayacağını ve olaydada zaman aşımı bulunduğunu,davacının aktif husumetinin de bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuş.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile aynı savunmaları tekrarlamış.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile kendisine hiçbir husumet düşmediğini hakim ortak olmadığını yönetim kurulu üyesi olmadığını denetçi olmadığını,gözüken ortak olmadığını bu kişilerle birlikte hareket eden bir sıfatının da bulunmadığını ayrıcadavacının dava açma aktif ehliyetinin olmadığını,ödenmeyen apel borçlarından yönetim kurulu üyelerinin sorumlu tutulamayacağını zararla kendisi arasında illiyet bağı olmadığını,zararın nasıl bir denetim sonucunda saptandığının anlaşılamadığını tüm bu nedenlerle davanın reddini savunmuş.
Davalı … cevap dilekçesi ile kendisinin şirket çalışanı olduğunu sekreter olarak çalıştığını ve iş aktinede 8.2.2005 tarihinde son verildiğini,sözde ortak olarak gösterilmesinin kendisini gerçekten ortak statüsüne sokamayacağınıbelgesiz harcamalardan sorumlu tutulamayacağını apel borçlarından sorumlu tutulamayacağını zararın hangi yılda doğduğunu davacı tarafça ortaya konmadığını,bu nedenle sekreter olarak çalışmasından dolayı kendisine karşı hiçbir şekilde bu davanın açılamayacağını davanın reddini savunmuş.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; 6762 Sayılı TTK nun 338 ve 359 maddeleri gereğince şirket yöneticilerinin sorumluluğuna ilişkindir.
Taraflar arasında görülen davada; … Asliye Ticaret Mahkemesi’nce 22.12.2010 tarih ve …-… sayılı karar ile; davacı tarafça davaya konu yaptığı 53 adet belgesiz harcama form asıllarının ibraz edilmediği, belgelerin kimin tarafından düzenlendiği ve zararlandırıcı işleme sebep olanların hangi davalılar olduğunun davacı tarafça ispatlanamadığı, belgelerin asıl olmadığı için delil niteliğine haiz bulunmadığı, davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle, davalı …’ın dava tarihi itibariyle ölü olduğu anlaşıldığından bu davalı yönünden anılan sebeple davanın reddine, davalı …, … hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına, diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11 HD 2012/6524 Esas 2013/5393 Karar sayılı kararı ile mahkeme kararı bozulmuştur. Bozma ilamında;
” Somut olayda, davacı taraf … tarafından … na el konulması sonrası davalıların yukarıda anılan tarihte 53 adet belgesiz harcama adı altında form düzenleyerek şirketi zarara uğrattıklarını, belgelerde işlemi imzalayanların isminin belirtilmediğini, usulsüz işlemin bu şekilde gizlenmeye çalışıldığını ileri sürmüştür.
Mahkemece, 53 adet belgesiz harcama formunda tarih ve isim bulunmadığı, zararlandırıcı eyleme hangi davalının sebep olduğunun ispatlanamadığı, belge aslı olmadığından imzaların kime ait olduğunun anlaşılamadığı, böyle bir belgenin delil niteliği taşımayacağı, her ne kadar ortada bir zarar var ise de, belgesiz harcama formlarının hangi davalıdan sadır olduğunun davacı tarafça ispatlanamadığı, bu durumda 6762 Sayılı TTK’nın 338. maddesi uyarınca kusursuzluğun ispatının davalılardan beklenemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Oysa, ortada bir zarar var ise bunun aksinin davalılarca ispatlanması gerekir. Nitekim, mahkemece de zararın varlığı kabul edilmiş olup, belgesiz harcama formlarında da icra kurulu adı altında imzalar atıldığına göre, sorumluların bu çerçevede tespit edilmesi gerekir.
Bu itibarla, mahkemece davacı tarafın zararın varlığını iddia ettiği ettiği tarih aralığı içerisindeki yönetim kurulu üyeleri belirlenerek, bu kişilerin imza örnekleri alınarak, mevcut belgesiz harcama formu suretlerindeki imzaların hangi davalıların eli ürünü olduğu belirlenerek, sonrasında da yukarıda açıklandığı üzere ispat yükü davalılara verilerek, oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar vermek gerekirken, yanılgılı değerlendirmelerle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış” gerekçesi açıklanmıştır.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmuş, bozma gereğince yargılama yapılmıştır.
İ.Ü. Adli tıp Enstitüsü imza yazı inceleme öğr üyesi Yrd. Doç. Dr. … nın 13/09/2018 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır .
Tüm dosya kapsamına göre;
Davacı şirket … ATM nin … sayılı dava dosyasında
… ve Ticaret Aş nin kasa açığı olarak 25.036,70 TL zararın tazminini davalılar …,…,…, …,…, …, …, …,…, …, … hakkında açtığı davada istemiştir. Bu dava dosyasında davacı 03/07/2003 tarihinde yapılan kasa sayımında mahkememiz dosyasında dava edilen 53 adet makbuz karşılığı 1.389.000 TL yi belgesiz harcama zarar kaydı olarak kabul edip mahsup ettikten sonra bakiye kısmı talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davalılar … ve … hakkındaki davanın TTK 336 gereğince husumet yöneltilemeyeceğinden reddine karar verilerek reddedilmiştir.Davalılar …, …,…,… yönünden açılmamış sayılmasına, davalı Yönetim kurulu üyeleri …,…,… yönünden kusur ve illiyet bağı ispatlanamadığından reddine karar verilmiştir. Karar Yargıtay 11 Hukuk Dairesinin 12/11/2014 tarihli kararı ile onanarak kesinleşmiştir.
Mahkememiz dosyasında ;
Davalılar … ve …, hakkında verilen açılmamış sayılma kararı bu davalılar yönünden temyiz ve bozma olmadığından ….ATM nin …-… sayılı ve 22/12/2010 tarihli kararı ile kesinleşmiştir.
Davalılar …,… hakkında açılan davanın işlemden kaldırıldığı 03/10/2018, … hakkında açılan davanın 11/04/2019 tarihinde işlemden kaldırıldığı ve davacı tarafça davanın yenilenmediği sabit olmuş ve bu davalılar hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
Şirket Yönetim kurulu (icra kurulu) üyesi olan davalılar … , … ın görev yaptıkları süre içinde yönetim kurulunun 29/08/2002 tarih ve 6 numaralı yöneim kurulu kararı ile şirket muhasebe müdürü dava dışı … u “para ayniyat,tahsil ve tesellüme ait makbuzları imzalamak konusunda 2.derece A grubu imza yetkılısı olarak atadıkları, bu nedenle 53 adet makbuz nedeniyle TTK 346 mad gereğince sorumlu tutulamayacakları anlaşılmış haklarındaki davanın husumet yokluğundan reddine karar vermek gerekmiştir.
Şirket Yönetim kurulu üyesi …, … dan alınan imza örneklerinin 53 adet harcama belgesindeki imzalarla aynı olmadığı,
Yine şirket yönetim kurulu üyesi …, …,…, … yönünden; alınan YMM bilirkişi … in raporuna göre 53 adet harcama makbuzunun gider olarak … ve Ticaret Aş nin ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, kayıtlı olmayan makbuzlar nedeniyle şirket kasasından çıkışı yapılan bir para bulunmadığı, bu nedenle … ATM nin … sayılı dava dosyasında şirketin kayıtlı zararı için ikinci bir dava açıldığı, davacının 53 adet makbuz karşılığı 1.389.000 TL yi belgesiz harcama olarak kabul ettiği, doğmuş kayıtlı bir zararı bulunmadığı anlaşılmıştır. Yargıtay … HD nin … Esas- … karar sayılı ilamı, … Esas- … karar sayılı ilamındada açıklandığı üzere; … ve Ticaret Aş nin 53 adet belge nedeniyle 1.389.000 TL şirket zararının şirketin yönetim kurulu (icra kurulu) üyeleri olan davalılar …,…, … ve … dan tahsili isteminin şirketin zararı, sabit olmadığından ve zarar ile davalılar arasında kusur ve illiyet bağı kurulamadığından reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı … yönünden; yapılan imza incelemesinde mahkememiz kasasında 104,107,109,113,118,122,126,130,136,138,140,142,144,147,150,152,154,156,157 olarak numaralanan 19 adet makbuzda imzası olduğunun grafolog bilirkişi raporuyla tespit edildiği, davalının şirkette finans müdürü olarak görev aldığının bilirkişi … ve arkadaşlarının raporu ile tespit edildiği, TTK 336 maddesi gereğince şirket zararından sorumlu olması için gereken yönetim ve denetleme yetkisinin bulunmadığı, aynı gerekçe ile … ATM nin … sayılı dava dosyasında hakkında açılan davanında reddedildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmış, Finans Müdürü … hakkındaki davanın TTK 336, HMK 114 ve 115 mad gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.
Diğer davalılarında şirkette TTK 336 maddesi gereğince sorumluluklarını gerektirecek yönetim kurulu üyesi yada temsile yetkili müdür olmadıkları, bu nedenle husumet yöneltilemeyeceği anlaşılmış, haklarındaki davanın husumet dava şartı yokluğundan usulen TTK 336, HMK 114 ve 115 mad gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davalılar … ve … hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına, davalı … hakkındaki davanın usulen reddine ilişkin … ATM nin …-… sayılı ve 22/12/2010 tarihli kararı kesinleşmiş olmakla yeniden karar verilmesine yer olmadığına
2-Davalılar …, … hakkında açılan davanın işlemden kaldırıldığı 03/10/2018, … hakkında açılan davanın 11/04/2019 tarihinde işlemden kaldırıldığı ve 3 aylık süre içinde yenilenmediği anlaşıldığından HMK 150 maddesi gereğince haklarındaki davanın açılmamış sayılmasına
3-Davalıların Zamanaşımı def i ve sair itirazlarının reddine
4-Şirket Yönetim kurulu üyesi olan davalılar …, … hakkındaki davanın TTK 346 mad ve HMK 114/2, 115 mad gereğince husumet dava şartı yokluğundan usulen reddine
5- … ve Ticaret Aş nin 53 adet belge nedeniyle 1.389.000 TL şirket zararının şirketin yönetim kurulu (icra kurulu) üyeleri olan davalılar …,…, … ve … dan tahsili isteminin şirketin zararı , sabit olmadığından ve zarar ile davalılar arasında kusur ve illiyet bağı kurulamadığından reddine
6- Diğer davalılar hakkındaki davanın husumet dava şartı yokluğundan usulen TTK 336, HMK 114/2 ve 115 mad gereğince reddine
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince Davalılar …, … , … vekilleri yararına avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince Davalı … vekili yararına avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince Davalılar davalılar …,…, … ve … vekilleri yararına avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 81.415,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince Davalılar …, … , … , … , …, …, … ve … vekilleri dışında kalan ve kendini vekil ile temsil ettiren diğer davalılar yararına avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
8-Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 18.751,50 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
9-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, yatırılan gider avansından artan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine
Dair Davacı vekili Av…. Davalı … vekili Av. … davalı … vekili Av. … davalı … vekili Av. … davalı … yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde YARGITAY da temyiz yolu açık olmak üzere, verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/02/2020

Başkan …
e imza

Üye …
e imza

Üye …
e imza

Katip …
e imza