Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/582 E. 2018/621 K. 07.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/582
KARAR NO : 2018/621
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 07/02/2014
KARAR TARİHİ: 07/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA/Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekkili …’a davalılardan … Bankası yetkililerinin müracaat ederek portföylerinde bulunan … isimli firma ile … Ambulans Sağlık Hizmetleri Ltd. Şti.’nin sağlık hizmetleri alanında ihtiyaç duydukları makine ve cihazları Türkiye’ye ithal edilmesini temini konusunda müvekkilinden hizmet talep ettiklerini,
Müvekkilinin, davalıların ihtiyaç duydukları ürünleri ya da imal edecek firmaları bulduğunu, davaya konu ticari ilişkinin kurulmasına aracılık ederek tellallık hizmetini verdiğini, davalıların tellallık ücretinin ödenmesi için bir dizi kambiyo senedi düzenleyerek müvekkiline teslim ettiğini,
Teslim edilen senedin; keşide tarihi 08/08/2006, keşide yeri …,vadesi 08/08/2006 , alacaklısı davacı, borçlusu … , aval vereni … Bankası olduğu, bedeli 40.000.000 Euro olduğunu
davalılarca senet borcunun müvekkiline ödenmediğini beyanla, 40.000.000 Euro baz alınarak şimdilik 500.000,00 TL’nin son ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalılardan alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /
Davalı … Bankası AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacının müvekkili banka yetkililerince avalist sıfatı ile imzalandığını iddia ettiği senetteki imzaların banka yetkililerine ait olmadığını, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü gibi müvekkili bankanın taraflar arasındaki anlaşmaya taraf olmadığını, davaya konu edilen 08/08/2005 keşide, 08/08/2006 vade tarihli 40.000.000 Euro bedeli senedin dolandırıcılık eylemine konu edilerek düzenlendiğini, imzaların banka yetkililerine ait olmadığını, davacının müvekkili banka yetkililerince avalist sıfatı ile imzaladığını iddia ettiği ancak imzaların sahte olduğu tespit edilen zaman aşımına uğradığını ve davanın bu yönüyle de reddi gerektiğini, müvekkilinin, yetkililerini taşımayan ve zaman aşımına uğrayan senet ile iglili sorumluluğunun bulunmadığın beyanla davanın reddini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı … adına … cevap dilekçesinde özetle;
Davaya konu işlemin tellallık işlemi olduğunu, konusu belirli ve tellallığın her zaman ücrete hak kazandığı özel çeşidi olarak düzenlendiği ve o nedenle de bunu bağlamda genel olarak vekillik sözleşmesi kurallarına uyulmasının söz konusu olmadığını, mezkur senedin takibe konulmadığından 6098 sayılı yasa gereğince 5 yıllık zaman aşımına uğradığını, dava tarihinin 2014 olduğunu, davada taraf sıfatının bulunmadığını, davalı firmanın sahibi olmadığını, hatta çalışmadığını beyanla davanın husumet ve zaman aşımı nedeniyle reddine, aksi halde davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE/
Dava, BK 520 vd maddeleri gereğince simsarlık (tellallık) nedeniyle istenen alacak istemine ilişkindir.
Taraflar delillerini ibraz etmişlerdir.
Dava konusu tellallık alacağının dayanağı olan bononun incelenmesinde; Almanca dilinde hazırlanmış, 08/08/2006 vade tarihli olduğu,6098 sayılı TTK ve 6102 sayılı TTK hükümleri gereğince dava tarihi itibariyle zamanaşımına uğradığı, bu nedenle basit yazılı belge hükmünde olduğu anlaşılmıştır.
Davalı olarak bildirilen ve senette borçlu olarak kaşesi bulunan Paylaşım Medikal Market isminde Türkiye ticaret sicilinde kayıtlı şirket bulunmadığı yapılan araştırma ile tespit edilmiştir. Davacı vekili 22/04/2014 tarihli dilekçesi ile davalı şirketin şahıs şirketi olduğunu ve … adına kayıtlı olduğunu bildirmiştir. … ‘ın bildirilen TC kimlik numarası ile adına araştırma yapılmış, Vergi dairesinin …. vergi dairesi olduğu, … Medikal Hizmetleri Ltd Şti adında şirket kaydı bulunduğu, vergi dairesinin … vergi dairesi olduğu anlaşılmıştır.Davacı vekilinin açıklaması gereğince … Medikal Market adına TC kimlik numarası bildirilen … a tebligat yapılmıştır…. hakkında yapılan emniyet araştırmasında tacir olmadığı ve adına kayıtlı şirket bulunmadığı, emekli olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce 22/02/2018 tarihli celsesinde davacı vekiline müvekkilinin … ‘da gerçek kişi tacir mi yoksa şirket çatısı altında yönetici olarak ya da şirket ortağı olarak mı davaya konu işi yaptığı, yada birey olarak mi sözleşmeye aracılık ettiği konusunda beyanda bulunması için süre verilmiştir. Davacı vekili 22/03/2018 tarihli beyan dilekçesinde; dava konusu senedin lehdarı olan müvekkilinin tacir ya da bir şirketi ilzamen aracılık işini yapmadığını, şahsen gerçek kişi olarak işi yaptığını beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamından;
Mahkemeler arasındaki görev ancak kanunla belirlenir.
TTK.5/1.maddesinde “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir”
Somut olayda; Davacı gerçek kişi olup, ticari faaliyet olarak simsarlık işini yapmamaktadır.Tacir değildir, davacı vekili dilekçesi ile bu konuyu açıklamıştır.
Paylaşım Medikal Market isminde kayıtlı ticari şirket-kuruluş mevcut değildir.Bu davalıyı temsilen tebligat yapılan … ın tacir olmadığı tespit edilmiştir.
Alacağın dayanağı olan senet kıymetli evrak-bono hükmünde değildir, zamanaşımına uğradığından basit yazılı belge hükmündedir.
Bu nedenle taraflar arasındaki simsarlık alacağı ticari simsarlık olamayacaktır. Bu nedenle mahkememiz dava dosyasında genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir.
HMK 114/1-c maddesi gereğince mahkememiz görevli olmadığından dava şartı yokluğundan davanın HMK 115 gereğince usulen reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
HÜKÜM/
1-Davacının açtığı davada, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın HMK’nun 115/2. maddesi uyarınca aynı kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulen reddine, mahkememizin görevsizliğine,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi karannın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli İstanbul nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar serileceğinin ihtaratına,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na gönderilmesine,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin ihtaratına,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara alınmasına,
Dair, davacı ve davalı …. Bankası vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinafı kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/06/2018

Başkan Üye Üye Katip