Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1513
KARAR NO : 2018/567
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/12/2014
KARAR TARİHİ : 30/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 08/05/2014 tarihinde sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen arkasında mibzer olan traktörün , eski … yolunda asfalt kenarında yürüyen müvekkil …’a çarpması neticesi yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, Kazanın oluşumunda sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen traktörün asli ve tamamen kusurlu olduğunu, Traktörün asfalt yolda seyrederken yoldan taşarak yol kenarında yürüyen müvekkilinen çarptığını, kazanın ardından ağır şekilde yaralanan müvekkil, kolunu hiç kullanamadığını, Müvekkilinin artık bundan sonra günlük yaşamına ve iş yaşamına büyük güçlüklerle devam edeceğini, Müvekkilinin bu durumu kabullenememekte ve travma yaşamakta olduğunu, Müvekkilin yaşamı üzerinde kısa ve uzun vadeli etkileri görülen kaza müvekkilin geçimini ve iş yaşamını da sekteye uğrattığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak üzere şimdilik 08/05/2014 tarihli trafik kazası sebebiyle müvekkilinin sürekli iş göremezliği için 1.000-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazanın beyan edilen şekilde gerçekleştiğinin kesin olarak ispatlanmasının gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte kazaya sebebiyet verdiği iddia olunan aracın ve sürücüsünün araştırılmasının gerektiğini, bu yolda ilgili soruşturma makamına müzekkere yazılarak kazaya ve yaralanmaya sebebiyet verdiği beyan olunan aracın ve sürücüsünün bulunup bulunmadığının sorulmasının gerektiğini, maluliyet oranının kaza sonucu oluşan arazların kaza ile illiyetleri de tespit edilmek suretiyle belirlenmesinin gerektiğini, yine kabul anlamına gelmemek kaydıyla geçici iş görmezlik dönemi tazminat hesabına dahil edilmemesinin gerektiğini, aynı zamanda zorunlu mali mesuliyet sigrotası genel şartlarına göre dolaylı zararların teminat dışında olduğunu, yapılacak hesapta bu hususun da dikkate alınması iş görülmeyen dönemin hesabında %100 üzerinde uygulunmasını talep ettiklerini, bu nedenlerle davanın usul ve esasa ilişkin olarak sundukları gerekçeler dikkate alınarak reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, 08/05/2014 tarihinde sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen arkasında mibzer olan bir traktörün eski … Yolunda asfalt kenarında yürümekte olan davacı …’ a çarpması neticesinde davacı …’un yaralanması sebebiyle, kalıcı iş görememezlik tazminatının davalı … Hesabından tahsili isteminden ibarettir.
Davacının 08/05/2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına ilişkin … Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 3. İhtisas Kurulunun 05/06/2017 tarih ve 10415 karar sayılı incelemesi sonucunda; Davacının E cetveline göre %44 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı, mütalaa edilmiştir.
Tarafların tüm delillerini ikamesini müteakip, “tarfik kazası nedeniyle bedeni zarara uğrayan davacının, bu zararlarının davalı … hesabından isteyip istemeyeceği, miktarının ne olduğu, kazanın oluşumda kayaza karışanların kusur oranları ve davacının talep edebileceği tazminat miktarı”nın hesaplanması bakımından dosya … Makine Fakültesi Makine Müh. Böl. Otomotiv Anal Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. … ile … Ünv. S.B.M.Y.O. Bankacılık ve Sigortacılık Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. …’dan oluşan heyete tevdi edilmiş, bilirkişilerce düzenlenen 14/03/2018 tarihli raporda özetle; “Kaza şartında plakası tespit edilemeyen traktörün eklentinin yayalar için oluşturduğu tehlikeye rağmen gerekli tedbirleri almayan sürücüsü trafik kurallarına aykırı ve tedbirsiz davranışlarıyla olayda asli ve tam kusurlu olduğu, Velayeten davacılar yakım kazalı, …’ un kusursuz olduğu, Velayeten davacıların yakını kazalı …’un, geçici ve sürekli iş göremezlik maluliyet nedeniyle 47,78 yıllık nihai ve gerçek maddi zararının 401.861,58.-TL.’den olduğu, Velayeten davacıların yakını kazalı …’un hesaplanan nihai ve gerçek maddi zararının, 01.01.2014-31.12.2014 tarihleri arası Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta poliçelerinde “Traktör” grubunda kişi başına sakatlanma ve ölüm teminat limitinin (268.000.-)TL üzerinde kaldığı, 06.07.2007 tarih ve 26594 sayılı Resmi Gazetede ilan edilen … Fonu yönetmeliğinin 9. Maddesinin 1/a fıkrasına göre; “Sigortalının veya sigortayı yaptırmakla sorumlu olanın tespit edilememesi” nedeniyle kazalının geçici ve sürekli iş göremezlik -maluliyet- nedeniyle (47,78) yıllık nihai ve gerçek maddi zararından, 2014 yılı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası “Traktör” grubunda kişi başına sakatlanma ve ölüm teminat limiti (268.000.-)TL ile sınırlı olmak üzere, davalı … Fonu’nun sorumlu olabileceği,” kanaati bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; … Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma no ve… karar sayılı kararında,Müştekinin olay tarihinde kimliği tespit edilemeyen şüphelinin kullandığı traktörün çarpması sonucu yaralandığı, eylemin TCK nın 89 maddesi kapsamında olduğu ve müştekinin şikayetçi olmadığı anlaşılmakla, Açıklanan nedenlerle; Şüpheliler hakkında yüklenen suçtan kamu adına kavuşturmaya yer olmadığına,” bilgisinin yer aldığı görülmüştür.
Yargılama aşamasında davacı reşit olmakla davacıdan alınan vekaletname dosyaya ibraz edilmiştir.
Yüksek Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarında belirtildiği üzere, maddi tazminatların, kazalının kaza tarihinden itibaren günümüze ve bilinen dönem sonuna kadar gerçekleşen her türlü ücret artışları ve emsal ücretlere göre tespit ve hesaplanması gerekmektedir. Yine Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereğince, kişinin vücut bütünlüğünün ihlali nedeniyle ortaya çıkan beden gücü kayıplarının gelirinde veya malvarlığında bir azalma meydana gelmese dahi tazminat gerektiği kabul edilmekte ve bu husus güç kaybı tazmitanı olarak ifade edilmektedir. Bu durum her ne kadar sorumluluk hukukukundaki zarar kavramına aykırı gibi görünse de, burada vücut bütünlüğü ihlal edilen kişinin aynı işi zarardan önceki durum ve diğer kişilere göre daha fazla güç sarf ederek yaptığı gerçeğinden hareket edilmekte ve zararı fazladan sarf edilen bu gücün oluşturduğu kabul edilmektedir.
Kazanın meydana gelmesinde davacı Şükrü Karakuş’un herhangi bir kusuru olmadığı kesindir. 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Güçü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Hükümlerinden yararlanılarak Adli Tıp Kurumu 3.Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenmiş 05/06/2017 tarihli rapora göre, davacının maluliyet oranı %44 olarak belirlenmiştir. Uzman bilirkişilerce yapılan hesaplamalara göre, davacının 08/05/2014 tarihinde maruz kaldığı trafik kazası sonucu …’un %44 nispetindeki maluliyetiyle orantılı olarak maddi zararının “geçici iş göremezlik dönemindeki maddi zararının 401.861,5-TL” olduğu, davalı … Hesabının Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası “Traktör” grubunda kişi başına sakatlanma ve ölüm teminat limiti 268.000.-TL ile sınırlı olduğu tespit edilmiştir.
Sonuç olarak; kazaya yaralanan …’un kazada kusurunun bulunmadığı, söz kosunu kazada plakası tespit edilemeyen traktör sürücüsünün %100 kusurlu olması nedeniyle, … Fonu Yönetmeliği’nin 9-1/a maddesinde (Sigortalının veya sigortayı yaptırmakla sorumlu olanan tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar) … kapsamı içinde yer aldığı, davalı … Fonu teminatı, kişi başı sakatlanma için asgari sigorta teminat limiti (268.000.TL) ile sınırlı olmak üzere, …nın sorumlu olacağı maddi tazminat tutarının 268.000TL olduğu temerrüt tarihine esas dosya kapsamında bir belge ibraz edilmemiş olması nedeni ile faiz başlangıcının dava tarihinden itibaren olması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile 268.000-TL tazminatın dava tarihi olan 10/12/2014 tarihinde yasal faizi ile davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 18.307,08-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 917,04-TL harcın mahsubu ile bakiye 17.390,04-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 22.030-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 942,24-TL ilk gider, 1.500-TL bilirkişi, 443,15-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 2.885,39-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/05/2018
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır