Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1394 E. 2019/172 K. 19.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1394
KARAR NO : 2019/172

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/11/2014
KARAR TARİHİ : 19/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 02/01/2014 tarihinde … plakalı traktör sürücüsü …’in seyir halinde iken … plakalı motosiklet sürücüsü müvekkiline anayola kontrol etmeden dönüş yapması sonucu çift taraflı yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza tespit tutanağında ve soruşturma evrakı ile sabit olduğu üzere … plakalı araç sürücüsünün sola dönüş kurallarına riayet etmeyerek trafik kazasına sebebiyet verdiğinden 2918 sayılı KTK’nun 53/1-b maddesinde yer alan kuralı ihlal etmesi sonucu asli kusurlu olduğu kanaatine varıldığını, dava sigorta şirketinin bahse konu kazaya sebebiyet veren aracın Karayolları Trafik Kanunu kapsamında Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası tespit edilemediğinden müvekkilinin uğramış olduğu zararlarının tazmininden sorumlu olduğunu, müvekkilinin söz konusu vahim trafik kazası sonucunda ağır şekilde yaralandığını ve hayati tehlike atlattığını, müvekkilinin söz konusu kaza sonucu vücudunda meydana gelen büyük kemik kırıkları neticesinde artık mesleğini icra edemez hale geldiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile sürekli iş göremezlik nedeniyle çalışma gücü ve kazanç kaybının tespitiyle alacağın tam miktarının belirlenmesine, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000-TL tutarında ölüm ve cismani zararlara ilişkin maddi tazminatın davalıya ihbar tarihi olan 21/08/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava konusu kaza ile ilgili davadan önce … plakalı araç sürücüsü …’den 17/02/2014 tarihli protokol doğrultusunda 10.000-TL tazminat aldıktan sonra …’i ibra ettiğini, bu doğrultuda müvekkili aleyhine sorumluluk yüklenemeyeceğini, davanın öncelikle bu sebeple reddinin gerektiğini, kabul anlamına gelmemek ile birlikte Adli Tıp Kurumu İhtisas Kurulundan davacının maluliyetinin dava konusu olayla bağlantısı hususunda ve maluliyetinin son durumu hakkında rapor alınmasının gerektiğini, ceza dosyası celp edildikten sonra dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden dava konusu kaza ile ilgili kusur raporu ve maluliyet ve kusur durumunun tespitinden sonra aktüer hesabı için bilirkişi raporu alınmasını talep ettiklerini, dava konusu olayda müterafik kusur bulunduğundan hesaplanacak tazminatta müterafik kusur oranı kadar indirim yapılmasının gerektiğini, …nın 21/08/2014 tarihi itibariyle temerrüde düşmediğini, dava konusu talebin muaccel bir alacak olmadığını, bu doğrultuda müvekkili aleyhine karar verilirse dahi ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz oranına hükmedilmesinin gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, Zorunlu Masuliyet Sigorta Poliçesi bulunmayan … plakalı traktörün … plakalı araca çarpması ile davacının yaralanması ssebebiyle, maddi tazminatının davalı … Hesabından tahsili isteminden ibarettir.
Davacının 02/01/2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına ilişkin Adli Tıp Kurumu Başkanlığının 12/06/2017 tarih ve … karar sayılı bilirkişi incelemesi sonucunda; Davacının iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren (9) aya kadar uzayabileceği, Davacının E cetveline göre %8,1 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı, mütalaa edilmiştir.
Mahkememizce dosyanın bilirkişi heyetine tevdi ile kazanın oluşumunda kazaya karışan araçların kusur oranları ile davacının talep edebileceği tazminat miktarının hesaplanmasının istenilmesine karar verildiği, Kusur Bilirkişisi Prof. Dr. Müh. … ve Aktüerya Uzmanı Bilirkişi … tarafından sunulan 07/06/2018 tarihli bilirkişi raporunda; Geçerli trafik sigortası bulunmayan traktörün sürücüsü … sola dönüşü sırasında belirtilen kurallara uymadan dönüş yaparak solundan döneceği yoldan gelmekte olan ve duramayacak kadar yaklaşmış motosikletin geçişini beklemeden kavşağa girdiğinden olayda asli kusurlu (%65), davacı … yönetimindeki motosiklet ile belirtilen kurallra uymadan hızla kavşağa yaklaştığından, yola çıkarak dönüş yapan traktörün yan arkasından çarptığından kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğu (%35), davacının bakiye talep edebileceği sürekli iş göremezlik zararının 20.044,30-TL olduğu, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 5.114,07-TL olduğu kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili 10/12/2018 havale tarihli dilekçesi ile 5.000-TL sürekli iş görmezlik tazminat alacağı olarak açtıkları davanın müddeabihin arttırılması yolu ile 20.044,30-TL’ye ıslah ettiklerini bildirmiştir.
Yüksek Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarında belirtildiği üzere, maddi tazminatların, kazalının kaza tarihinden itibaren günümüze ve bilinen dönem sonuna kadar gerçekleşen her türlü ücret artışları ve emsal ücretlere göre tespit ve hesaplanması gerekmektedir. Yine Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereğince, kişinin vücut bütünlüğünün ihlali nedeniyle ortaya çıkan beden gücü kayıplarının gelirinde veya malvarlığında bir azalma meydana gelmese dahi tazminat gerektiği kabul edilmekte ve bu husus güç kaybı tazmitanı olarak ifade edilmektedir. Bu durum her ne kadar sorumluluk hukukukundaki zarar kavramına aykırı gibi görünse de, burada vücut bütünlüğü ihlal edilen kişinin aynı işi zarardan önceki durum ve diğer kişilere göre daha fazla güç sarf ederek yaptığı gerçeğinden hareket edilmekte ve zararı fazladan sarf edilen bu gücün oluşturduğu kabul edilmektedir.
Kazanın meydana gelmesinde davacı …’in %35 oranında kusurlu oluğu, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Güçü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Hükümlerinden yararlanılarak Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenmiş 12/06/2017 tarihli rapora göre, davacının maluliyet oranı %8,1 olarak belirlenmiştir. Uzman bilirkişilerce yapılan hesaplamalara göre, davacının 02/01/2014 tarihinde maruz kaldığı trafik kazası sonucu …’in %8,1 nispetindeki maluliyetiyle orantılı olarak Davacının sürekli iş göremezlik zararının 20.044,30-TL, geçici iş göremezlik zararının 5.114,07-TL olduğu tespit edilmiştir.
Anılan durum karşısında ZMM Sigortası bulunmayan … plakalı traktör sürücüsü …’in olayda % 65, Davacı …’in olayda % 35 oranında kusurlu oldukları, söz konusu olayda Sigortası bulunmayan aracın sürücüsünün kusuru oranında, … Yönetmeliği’nin 9-1/a maddesinde (Sigortalının veya sigortayı yaptırmakla sorumlu olanan tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar) …nın sorumlu olacağı taleple bağlı kalınarak maddi tazminat tutarının 20.044,30-TL olduğu, bu tutarın davacının …na başvuru tarihi 21.04.2014 tarihi olup temerrüt tarihinin 02.05.2014 tarihi olmasına rağmen taleple bağlı kalınarak 21/08/2014 temerrüt tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili gerektiği her ne kadar davalı … vekili davaya cevap dilekçesi ile davalı motorsiklet sürücüsünün kask takmaması nedeni ile müterafik kusurundan bahsedilmiş ise de davacı da meydana gelen yaralanmanın baş bölgesinde olmadığı kast taksa dahi yaralanmayla oluşan maluliyet derecesine bir katkısının olmadığı tedavi evrakları ve adli tıp raporu ile sabit olduğundan bu yönde bir takdiri indirile karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile 20.044,30-TL sürekli iş görmezlik tarihinin 21/08/2014 temerrüt tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 1.369,23-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 282,11-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.087,12-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.725-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 307,31-TL ilk gider, 1.000-TL bilirkişi, 271,40-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.578,71-TL Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/02/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır