Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1238 E. 2020/538 K. 06.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1238 Esas
KARAR NO : 2020/538
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/09/2014
KARAR TARİHİ : 06/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; 19/11/2011 tarihinde plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün asli ve tam kusuru ile yol kenarında yaya olarak bulunan müvekkiline çarpması neticesinde müvekkilinin yaralanarak malûl kaldığını, kazaya sebebiyet veren aracın plakası tespit edilemediğinden 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14/2a-2b maddesi hükmüne istinaden …’nın davalı taraf olarak gösterildiğini ve tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00-TL iş göremezlik tazminatının kaza tarihi itibariyle şahıs başına azami trafik sigortası poliçe teminatı limitleri ile sınırlı olmak üzere dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacı tarafça T.M.K.nun 6. maddesi uyarınca, dava konusu olayın plakası tespit edilemeyen (meçhul) aracın kusurundan kaynaklandığını ispat etmesinin zorunlu olduğunu, mahkemece Adli Tıp Kurumu’ndan davacının maluliyetinin olayla bağlantısı hususunda ve maluliyetinin son durumunu hakkında rapor alındıktan sonra maluliyet masraflarının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini, davacının yaya olarak taşıt trafiğini de kontrol edip kendi can güvenliğini sağlaması gerekirken, gerekli tedbiri yerine getirmemesi sonucunda hareket halinde yaklaşan aracı fark edemeyerek çarpılmaya maruz kaldığından müterafik kusurlu olduğunu, müvekkil kuruma T.T.K. hükümlerinden kaynaklanan bir ticari sorumluluk yüklemeyeceğini, tarafların tacir niteliği taşımadığını, dava konusu olayın haksız fiilden kaynaklandığından davacı tarafça avans faizi talep edilemeyeceğini, aleyhe karar verilmesi halinde müvekkil kurumun sorumluluğunu gerektiren aracın kusur oranı dahilinde kaza tarihindeki Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Poliçesindeki teminat limitini aşamayacağını ve yargılama masraflarından da sigorta bedelinin tazminata oranı dahilinde sorumlu olduğunu ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, meydana gelen trafik kazası sonucu davacının malûl kalması sebebiyle maddi tazminatın davalıdan tahsili istemidir.
Yüksek Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarında belirtildiği üzere, maddi tazminatların, kazanın kaza tarihinden itibaren günümüze ve bilinen dönem sonuna kadar gerçekleşen her türlü ücret artışları ve emsal ücretlere göre tespit ve hesaplanması gerekmektedir. Yine Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereğince, kişinin vücut bütünlüğünün ihlali nedeniyle ortaya çıkan beden gücü kayıplarının gelirinde veya malvarlığında bir azalma meydana gelmese dahi tazminat gerektiği kabul edilmekte ve bu husus güç kaybı tazmitanı olarak ifade edilmektedir. Bu durum her ne kadar sorumluluk hukukukundaki zarar kavramına aykırı gibi görünse de, burada vücut bütünlüğü ihlal edilen kişinin aynı işi zarardan önceki durum ve diğer kişilere göre daha fazla güç sarf ederek yaptığı gerçeğinden hareket edilmekte ve zararı fazladan sarf edilen bu gücün oluşturduğu kabul edilmektedir.
Taraflarca delil olarak; … C. Başsavcılığı’nın … soruşturma dosyası, müşteki ifade tutanağı, tedavi evrakları, hastane kayıtları, tanık, iddialar, savunmalar, bilgi ve belgeler ile bilirkişi incelemesine dayanılmış olup gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’ndan alınan 18/01/2016 tarih ve 950 karar sayılı raporunda; ”Davacının 09.11.2011 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr1 XII (32a………………1)A %5 E cetveline göre %5.0 (yüzdebeşnoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (geçici işgöremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz)aya kadar uzayabileceği” oy birliği ile mütalaa olunmuştur.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan 26/09/2016 tarih ve 8283 sayılı raporunda; ”Kimliği tespit edilemeyen sürücünün hatalı tutum ve davranışlarının olayın oluşu üzerinde %25(yüzde yirmibeş) oranında etken olduğu, davacı yaya …’nın %75(yüzde yetmişbeş) oranında kusurlu olduğu” oy birliği ile mütalaa olunmuştur.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanan deliller ile birlikte kusur durumunun tespiti yönünden mahalde keşif yapılarak bilirkişi raporu alınması için Büyükçekmece Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmasına karar verilmiş olup, … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/55 Talimat sayılı dosyasından 03/05/2017 tarihinde mahalde keşif yapıldığı ve Hasar/Kusur Tespit Uzmanı bilirkişi … tarafından hazırlanan 23/05/2017 tarihli kök raporu özetle; ”Davacı yaya …’nın KTK.nun 68 madde B ve B-3 bendine göre asli kusurlu olduğunun dosya tetkiki ve kaza yerinde yapılan keşif sonrası anlaşıldığı” ve … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/46 Talimat sayılı dosyasından Hasar/Kusur Tespit Uzmanı bilirkişi … tarafından hazırlanan 23/05/2017 tarihli ek raporu özetle; ”Davacı yaya …’nın KTK.nun 68 madde B ve B-3 bendine göre %75 oranında asli kusurlu olduğunu, plakası belirlenemeyen araç sürücüsü ise hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine göre, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak kuralını ihlali ettiğinden %25 oranında tali kusurlu olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanan deliller ile birlikte aktüerya tazminat hesabı yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi Aktüer Tazminat Uzmanı Yüksek Mühendis bilirkişi … tarafından hazırlanan 16/03/2020 tarihli rapor özetle; ”Davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 1.431,56 TL olduğu, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 8.161,28 TL olduğu, temerrüt başlangıcının 23/07/2014 dava tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
Davacı vekilinin; 03/10/2019 tarihli bedel arttırım talepli ıslah dilekçesi sunarak müvekkil davacı için geçici iş göremezlik tazminatını 1.480,00-TL ve sürekli iş göremezlik tazminatını 8.577,00-TL olmak üzere toplam 10.057,00-TL ‘ye çıkarttıklarını beyan etmiş olup, ıslah harcını süresi içerisinde yatırdığı ve ıslah dilekçesinin davalı tarafa tebliğ edildiği anlaşıldı.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmaları ve yapılan yargılama, toplanan deliller, yapılan keşif, alınan ATK ve bilirkişi raporları ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; 19/11/2011 günü gündüz vakti kimliği tespit edilemeyen araç sürücüsünün çarpması sonucu davacının yaralandığı, davacının ATK’dan maluliyet raporu aldırılarak meslekte kazanma gücü kayıp oranı ve iyileşme süresinin tespit edildiği, yine ATK’dan aldırılan kusur raporuna göre kimliği tespit edilemeyen sürücünün yüzde yirmi beş kusurlu, davacının yüzde yetmiş beş kusurlu olduğunun tespit edildiği, davacı vekilinin kendi yaptığı hesaplama ile davasını ıslah ettiği, aktüerya bilirkişisine inceleme yaptırılarak davacının talep edebileceği sürekli ve geçici iş göremezlik tazminat miktarlarının tespit edildiği, davacıya çarpan araç tespit edilemediğinden Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesinin bulunup bulunmadığı anlaşılamadığından … Yönetmeliği’ne göre davalı … Hesabının kusur oranı ve o yılki poliçe limitinde zarardan sorumluluğu bulunduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1.431,56 TL geçici iş göremezlik maddi zararının dava tarihi olan 23/07/2014 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
8.161,28 TL sürekli iş göremezlik maddi zararının dava tarihi olan 23/07/2014 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Davacı tarafın diğer ve fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 655,29-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 42,70-TL ( 25,20-TL peşin harç + 17,50-TL ıslah harcı ) harçtan mahsubu ile eksik kalan 612,59-TL harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından peşin yatırılan 42,70-TL ( 25,20-TL peşin harç + 17,50-TL ıslah harcı ) peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.400,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 464,16-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.100,00-TL bilirkişi ücreti, 678,63-TL posta giderleri ile keşif araç ücreti ve 221,80-TL keşif harcı olmak üzere toplam 2.000,43-TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 1.918,34-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK 333 (1) maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/10/2020

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪