Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1114 E. 2020/537 K. 06.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1114 Esas
KARAR NO : 2020/537
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/09/2014
KARAR TARİHİ : 06/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; 09/04/2009 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plakalı ve davalı sigorta şirketine sigortalı aracın kusurlu olarak müvekkilinin yaralanmasına ve malûl kalmasına neden olduğunu, kazanın oluşumunda … plakalı aracın sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, müvekkilinin hiçbir kusuru bulunmadığını, müvekkilinin kaza neticesinde meslekte kazanma gücü kaybı ile efor kaybı ile gerek tedavi süreci gerekse tedaviden sonra oluşan tedavi ve bakım giderleri meydana geldiğini, kazadan sonra müvekkilinin maluliyeti sebebiyle davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını ve hasar dosyası açıldığını ancak eksik ödeme yapıldığını, 6098 sayılı Borçlar Kanunun 76.maddesi uyarınca mahkemece ödenecek tazminatın tespit edilmesi gerektiğini ve tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00-TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Kazaya karışan … plakalı aracın müvekkil şirket nezsinde 04.01.2009-2010 vadeli … nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile müvekkil şirket nezdinde sigortalı olduğunu, poliçe kapsamında “kişi başına sakatlık ve ölüm” teminatının 150.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, davacı tarafın davadan önce başvurusu üzerine dava konusu kaza nedeni ile müvekkil şirket nezdinde 870490 nolu hasar dosyası açıldığını ve yapılan aktüer hesabına göre davacının 6.566,00-TL maluliyet zararı hesap edildiğini ve davacıya 27/12/2013 tarihinde 6.566.00-TL tam ve eksiksiz olarak ödendiğini, hukuki sorumluluğunu tam ve eksiksiz olarak yerine getirmiş olan müvekkil şirketin davacıya karşı karşılamakla yükümlü olduğu başkaca bir sorumluluğu bulunmadığını bu sebeple ikame edilen davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile mahkemece kusur oranlarının tespiti için ATK’dan rapor alınarak dosyanın aktüer bilirkişiye tevdi ile davacının maluliyet zararının tespitinin gerektiğini, davacının bakıcı giderine ilişkin taleplerinin sorumluluklarında olmadığını ve SGK’ndan talep edilmesi gerektiğini, müvekkil şirketin dava açılmasına sebebiyet vermediğinden temerrüdü de söz konusu olmadığını ve dava konusunun haksız fiilden kaynaklandığından davacı tarafça avans faizi talep edemeyeceğini ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralanarak malûl kalması sebebiyle maddi tazminatın davalıdan tahsili istemidir.
Yüksek Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarında belirtildiği üzere, maddi tazminatların, kazanın kaza tarihinden itibaren günümüze ve bilinen dönem sonuna kadar gerçekleşen her türlü ücret artışları ve emsal ücretlere göre tespit ve hesaplanması gerekmektedir. Yine Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereğince, kişinin vücut bütünlüğünün ihlali nedeniyle ortaya çıkan beden gücü kayıplarının gelirinde veya malvarlığında bir azalma meydana gelmese dahi tazminat gerektiği kabul edilmekte ve bu husus güç kaybı tazmitanı olarak ifade edilmektedir. Bu durum her ne kadar sorumluluk hukukukundaki zarar kavramına aykırı gibi görünse de, burada vücut bütünlüğü ihlal edilen kişinin aynı işi zarardan önceki durum ve diğer kişilere göre daha fazla güç sarf ederek yaptığı gerçeğinden hareket edilmekte ve zararı fazladan sarf edilen bu gücün oluşturduğu kabul edilmektedir.
Taraflarca delil olarak; kaza tespit tutanağı, poliçe, hastane kayıtları, trafik kayıtları, hasar dosyası, iddialar, savunmalar, bilgi ve belgeler ile bilirkişi incelemesine dayanılmış olup gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Davacının tedavi gördüğü hastanedeki kayıtları getirtilmiş, Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’ndan alınan 26/04/2019 tarih ve 8450 sayılı raporda; ”03.08.2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Malüliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğinin, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünü içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri ve meslek grupları bölümünü içermediğinden, sadece çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine ilişkin olduğu (hangi hastalık ve arızaların beden çalışma gücünün en az %60’ının kaybına neden olacağı), bu nedenle bu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği, Mevcut tıbbi belgelere göre; davacının 09.04.2009 tarihinde geçirdiği araç dışı trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak; Gr1 XII (32b……..5) A %9 E cetveline göre: %6.3 (yüzdealtınoktaüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, bu sürenin ilk üç ayında tam gün bakıcıya ihtiyaç duyacağı” ve 30/10/2019 tarih ve 23074 sayılı raporda; ”Kurulun 26/04/2019 tarih ve 8450 sayılı kararına eklenecek husus bulunmadığı” oy birliği ile mütalaa olunmuştur.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanan deliller ile birlikte kusur ve aktüerya tazminat hesabı yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişiler Aktüer Uzmanı Pelin Turan ve Adli Trafik Uzmanı … tarafından hazırlanan 01/04/2020 tarihli rapor özetle; ”’Önceden teknik olarak belirlenmiş olan emredici trafik kuralları ihlal eden, kavşağa ve okul geçidine yaklaşırken dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmeyen … plakalı otomobil sürücüsü dava dışı … ‘ün %75 oranında asli kusurlu olduğu, önceden teknik olarak belirlenmiş olan emredici trafik kurallarını ihlal eden, taşıt yolu üzerinde ve okul geçidi bulunan yerde yolun karşısına geçerken araçların olası hareketlerine karşı dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmeyen davacı yaya …’un %25 oranında tali kusurlu olduğu, kaza tarihinde … plakalı otomobilin KZMS sigortası olan davalı sigorta şirketinin kurallar gereği araç sürücüsü dava dışı … ‘ün kusuru oranında ve sigorta kapsamına göre sorumlu olduğu, 09/04/2009 tarihinde meydana gelen kazada davacının davalı sigorta şirketinden talep edebileceği hak edilmiş geçici iş göremezlik tutarı 3.722,92-TL, hak edilmiş geçici bakıcı giderdi tutarı 1.203,09-TL, hak edilmiş işlenmiş dönem tutarı 6.603,49-TL, hak edilmiş aktif dönem tutarı 38.225,04-TL, hak edilmiş pasif dönem tutarı 9.543,61-TL olmak üzere toplam 59.298,15-TL ve poliçe dahilinde olduğu, davalı sigorta şirketince davacıya 27/12/2013 tarihinde 6.566,00-TL maluliyet tazminatı ödendiği belirtilmiş ise de dosya içerisinde ödemeye ilişkin herhangi bir evraka rastlanılmadığı ancak ödeme yapılmış ise 27/12/2013 tarihindeki 6.566,00-TL’nin 01/04/2020 rapor tarihi itibariyle yasal faiziyle birlikte 10.268,68-TL olacağı ve kalan tazminatın 59.298,15 TL – 10.268,68 TL = 49.029,47 TL ve poliçe dahilinde olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
Davacı vekilinin; 17/06/2020 tarihli bedel arttırım talepli ıslah dilekçesi sunarak müvekkil davacı için maddi tazminat bedelini 49.029,47 TL’ye çıkarttıklarını beyan etmiş olup, ıslah harcını süresi içerisinde yatırdığı ve ıslah dilekçesinin davalı tarafa usulüne uygun tebliğ edildiği anlaşıldı.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmaları ve yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi ve ATK raporları ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; 09/04/2009 kaza tarihinde zorunlu mali mesuliyet sigortası davalı sigorta şirketi nezdinde bulunan … plakalı otomobilin karıştığı kaza sonucu yaya olan davacının yaralandığı, kazanın oluşumunda … plakalı otomobil sürücüsünün yüzde yetmiş beş oranında, davacı yayanın ise yüzde yirmi beş oranında kusurlu bulunduğu, … plakalı otomobilin zorunlu mali mesuliyet sigortası davalı sigorta şirketinde olduğundan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları gereğince davalı sigorta şirketinin kusur oranı ve poliçe limitinde sorumluluğunun bulunduğu, davacının maluliyet oranı ATK’nca tespit edilip, kusur ve aktüerya bilirkişilerine tazminat miktarının hesaplatıldığı, bulunan tazminat miktarının poliçe limitini dahilinde olduğu ve davacı tarafça 49.029,47-TL üzerinden dava ıslah edildiğinden, davanın ıslah edilen değer üzerinden kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
49.029,47 TL maddi tazminatın 27/12/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 3.349,20-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 25,20-TL peşin harç ve 164,05-TL ıslah harcı toplamı 189,25-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 3.159,95-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından peşin yatırılan 25,20-TL peşin harç ve 164,05-TL ıslah harcı toplamı 189,25-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 7.173,83-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.200,00-TL bilirkişi ücreti ve 226,76-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.426,76-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK 333 (1) maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/10/2020

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪