Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/31 E. 2023/956 K. 04.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/31 Esas
KARAR NO : 2023/956
DAVA : Çek İstirdatı
DAVA TARİHİ : 14/08/2014
KARAR TARİHİ : 04/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan Çek İstirdatı davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … … Şubesi nezdindeki hesabından alınma 24/04/2014 keşide tarihli ve üzerinde tahrifat yapılmadan önce 2.215-TL olan tahriatla birlikte 12.215-TL meblağlı çeki müvekkiline ciro eden … Hizmetleri şirketinden aralarındaki ticari ilişki nedeniyle almış bulunduğunu, müvekkilinin aracında meydana gelen hırsızlık olayı sonucu diğer bazı çeklerle birlikte rızası hilafına elinden çıktığını, …. ATM’nin 2014/… esas sayılı dosyasında ödeme yasağı talepli olarak çek iptali davasının açıldığını beyanla, keşideci … … Ltd. Şti’nin … … Şubesi nezdindeki hesabından alınma 24/04/2004 keşide tarihli ve tahrifattan önce 2.215-TL olan ancak tahrifatla birlikte 12.215-TL meblağlı çekin davalıdan alınarak tarafına verilmesine, yukarıda adresleri yazılı olan ilgililere davanın ihbar edilmesine, yargılama giderleriyle ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davaya konu çek müşteri … İnşaat- … … tarafından müvekkil şirkete temlik edildiğini, çek hakkında … Asliye ticaret Mah. 2014/… esas sayılı dosyasında ödemeden men kararı verildiğini, davacıya istirdat davasını açması için süre verildiğini, müvekkili şirketin faktoring firması olduğunu, müşteri … İnşaat- … … ile müvekkili şirket armasında Faktoring sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirketi davaya konu çekin yetkili halimi olduğunu, müvekkil şirket hakkında kötüniyet ve ağır kusur izafesi yapılmayacağından davaya konu çekin istirdadının mümkün olmadığını, söz konusu davanın reddini, davacı tarafın soyut ve kötü niyete matuf iddiaları nedeniyle %20’den az olmamak üzere tazminatına mahkumiyetini, yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/… soruşturma sayılı dosyasının suretinin ve ilgili vergi dairelerinden taraflara ve ihbar olunanlara ait BA/BS formlarının celp edildiği görüldü.
Adli Tıp Uzmanı bilirkişinin 10/07/2017 tarihli 3 sayfadan ibaret raporunda özetle ; inceleme konusu senette para miktarının evvelce ve yalnızca rakamlarla (2.215) yazıldığını, sonradan farklı evsafta kalemle baş tarafına (1) rakamı ve miktarın yazı ile belirtildiği kısma da ( iki bin ikiyüzonbeş) yazısı önüne bir defada (On) eklenmesiyle miktarın mevcut duruma getirildiği tespit edildiğini belirtmiştir.
Mali Müşavir bilirkişinin 09/10/2023 tarihli, 7 sayfadan ibaret raporunda özetle; Dava Konusu Çeki Faktoring işlemine tabi tutan ve 6. Ciranta olan … İnşaat
… …’ın 2014 yılı BA formu incelendiğinde, 2014 yılı BS formunda kendisinden
önceki ciranta olan … … Sanayi ve Ticaret Limited şirketine 2 adet fatura ile KDV hariç 34.850,00-TL tutarında mal hizmet satışı yapıldığı
beyan edildiği ancak 5. Ciranta olan … … Ticaret Limited şirketinin BA BS formlarının boş olduğu, bu nedenle Faktoring işleminin dayanağı olan 5.03.2014 tarih … seri sıra numaralı KDV dahil 33.040,00TL tutarlı faturanın 5. Ciranta … … Sanayi ve Ticaret Limited şirketinin kayıtlarında olmadığı sonucuna varılmış olmakla dava konusu çeki faktoring işlemine tabi tutan ve 6. ciranta … … ile 5. Ciranta arasındaki ticari ilişkide kopukluk olduğu, bu iki ciranta arasında ticari ilişki olduğu konusunda somut kanaate ulaşılamadığı, 4. ciranta olan … mat. ve rek. hiz. – … ’nın BA-BS formları incelendiğinde davacı … etiket – … e’den 23 adet fatura ile KDV hariç 49.189,00TL tutarında mal/hizmet aldığı beyan edildiği, Davacı her ne kadar çek üzerinde cirosu görünmese bile BA-BS formu incelendiğinde ise yine … mat. ve rek. hiz. – … koca ile ticari ilişkisi olduğu 22 adet fatura KDV hariç 48.689,00TL tutarında mal hizmet sattığı tespit edilmekle 4. ciranta … mat. ve rek. hiz. – … ile davacı arasında ticari ilişki olduğu, ayrıca istinaf öncesi alınan bilirkişi raporlarında da söz konusu çekin ve ticari ilişkin mevcudiyeti davacının ticari defterleri üzerinde tespit edildiği, dosyaya sunulu BA-BS formlarına göre 4. Ciranta olan … mat. ve rek. hiz. – … ’dan önceki cirantalar arasında ticari ilişkiye dair BA-BS formlarında herhangi bir beyan olmadığı, diğer cirantalar arasındaki çekin ciro edilmesine dayanak ticari ilişki (çek tutarı da nazara alınarak) BA-BS formu beyan sınırı olan 5.000,00-TL altında olduğundan beyan edilmemiş olması kuvvetler muhtemel olduğu ancak faktöring işlemine dayanak olan 5.03.2014 tarih A-41410 seri sıra numaralı KDV dahil 33.040,00TL tutarlı çek BA-BS beyan sınırının üzerinde olmakla mutlaka 5. ve 6. cirantanın BA-BS formunda birbirini teyit eder mahiyette beyan edilmiş olması gerektiği, BAM 13. HD 2020/… E-2022/… K sayılı 29.12.2022 tarihli ilamında işaret edilen, Yargıtay 11. HD.nin 2019/… Esas-2020/1903 Karar sayılı içtihadı, 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu ve buna ilişkin Yönetmelik ile BDDK Genelgeleri, 6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketler Kanunu’nun 9/2. Maddesi “faktoring işlemlerinde uygulanacak usul ve esaslar hakkında yönetmelik” 8/1 maddesi ve yine “faktoring işlemlerinde uygulanacak usul ve esaslar hakkında yönetmelik”in İstihbarat çalışması başlıklı 5. maddesi kapsamlarında davalı faktöring şirketinin gerekli ve yeterli istihbarat çalışması yaptığına dair dosyaya sunulu bilgi ve belgeler kapsamında kanaat edinilemediği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Kaldırma kararı; Mahkememizin 2020/… Esas, 2020/… Karar sayılı dosyası ile asıl davanın reddin kararı verilmiş olup, … Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 2020/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararı ile bozularak Mahkememizin 2023/… sayılı esasına kaydedilmiştir.
… Mahkemesinin 2020/… Esas, 2022/… Karar sayılı kaldırma kararının gerekçesinde; “Bu itibarla mahkemece, söz konusu hırsızlık olayı ile ilgili ceza soruşturma dosyası getirtilip incelenmek suretiyle ve Yargıtay 11 HD. nin 2019/4611 Esas – 2020/3330 Karar sayılı içtihadı , Yargıtay 11 HD.nin 2019/… Esas-2020/1903 Karar sayılı içtihadı , Yargıtay 11 HD.nin 2015/7185 Esas – 2016/3507 Karar sayılı içtihadındaki tespitler doğrultusunda ve yukarıda açıklanan mevzuat hükümleride dikkate alınarak bu doğrultuda, faktoring sözleşmesinin tarafı ihbar olunan … İnşaat- … … tarafından BA formu ile ilgili vergi dairesine faktoring sözleşmesi ile davalı tarafa verilen faturanın bildirilip bildirilmediği, temlik eden davalı faktoring şirketinin dava konusu çeki alırken gerekli istihbarat çalışmasını yapıp yapmadığı, şirketin mali durumlarına ilişkin değerlendirme yapıp yapmadığı ve diğer yükümlülükleri yerine getirip getirmediği hususlarında araştırma yapıldıktan sonra açıklanan hususlar ve davacının iddiası gereğince, davaya konu çeke dayalı alacağın sahih fatura ile tevsik edilip edilmediğinin araştırılması, bu çerçevede dava dışı şirketlerin ticari defter ve kayıtlarının uzman bilirkişi aracılıyla incelenerek gerçek bir ticari alım satım olup olmadığının tespiti, oluşacak sonuca göre davalı faktöring şirketinin çeki iktisabında ağır kusurlu veya kötüniyetli olup olmadığı, çekin istirdadına karar verilip verilmeyeceği bu mevzuat çerçevesinde değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma inceleme doğrultusunda yukarıdaki gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmüştür.
HMK.nın (Değişik:22/07/2020-7251/35md.)353/1-a6 maddesinde; “Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması.” hali, kararın kaldırılarak, dosyanın mahkemesine iadesi sebepleri arasında gösterilmiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a.6 maddesi uyarınca kaldırılmasına, dosyanın davanın yeniden görülmesi için mahkemesine iadesine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.” şeklinde karar verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, hukuksal niteliği itibariyle, TTK’nın 792. maddesi uyarınca rıza hilafına elden çıkan çekin davalı son hamilin ağır kusurlu olduğu iddiası ile istirdatı istemine ilişkindir.
Dava konusu 24/04/2014 tarihli …’a ait çekin dava dışı cirantalardan sonra yine dava dışı ciranta … mat. ve rek. hiz.–… ’dan ciro yoluyla davacı almıştır. Ancak davacı daimi arama kararı ile soruşturması devam eden savcılık dosyasından da anlaşıldığı üzere çekin aracının içindeyken 24/03/2014 tarihinde vadesinden önce çalındığı, bu soruşturma kapsamında dava dışı ciranta … ‘nın beyanına göre de davacının kendisinden sonraki hamil olduğu, bu kişiler arasındaki ticari iş ve çek tesliminin özellikle dava dışı ciranta … ‘dan sadır evraklarla doğrulandığı, davacının çek üzerinde cirosu bulunmasa da çalınmadan önce çekin son yetkili hamili olduğu, bu aşamadan sonra çekin … … ve … İnşaat (… …) adlı cirantalardan sonra davalı finans şirketine geçtiği, 01/04/2014 tarihli davacı başvurusu ile …. ATM 2014/… E. sayılı dava dosyası ile çek iptalinin talep edildiği ve 03/04/2014 tarihinde tensiben ödeme yasağı tedbiri verildiği, davalı yanın dava konusu çeki … İnşaat (… …)’dan 27/03/2014 tarihinde teslim aldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından yazılı ve sözlü beyanları ile çekin üzerindeki tahrifatın açık bir gözle anlaşılmasının davalının kötü niyetli ve ağır kusurlu olduğunu ispatladığını bildirmiş, bu beyan dışında davalının kötü niyetli ve ağır kusurlu olduğunu gösterir herhangi yazılı delil sunulmadığından doğrudan ağır kusurlu veya kötüniyetli kabul edilmesi gerektiğine kanaat edilmemiştir. Bunun yanında iktisap hususu ayrıca irdelenmiştir.
Dava ve çekin davalı yanın iktisabı tarihinde yürürlükte bulunan 6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketler Kanunu’nun 9/2. maddesine göre; “Faktoring şirketi kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilemeyen alacaklar ile kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları devir alamaz ve tahsilini üstlenemez.” hükmünü içermektedir.
Yine 6361 sayılı kanunun geçici 1. maddesi gereğince faktoring işleminin yapıldığı tarih itibariyle olaya uygulanacak Faktoring ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkındaki Yönetmelik’in 22/2. maddesinde “…Faktoring şirketleri kambiyo senetlerine dayalı olsa bile bir mal veya hizmet satışından doğmuş ve doğacak fatura veya benzeri belgelerle tevsik edilmeyen alacakları satın alamazlar veya tahsilini üstlenemezler…” düzenlemesine yer verilmiştir.
6361 sayılı Yasa’nın 9/2. maddesi hükmü ve yukarıda sözü edilen yönetmeliğin 22. maddesi, faktoring şirketlerine, kambiyo senetlerine dayalı olsa bile temlike konu alacağın bir mal veya hizmet satışından doğduğunu fatura ile tevsik etme ve kambiyo senedi ile faturanın uyumlu olduğunu araştırma yükümlülüğünü yüklemiş, 6102 sayılı TTK’nın 790. maddesi ise ciro silsilinde dış görünüş itibari ile kopukluk olup olmadığını inceleme yükümlülüğünü yüklemiştir.
Her ne kadar dava ve iktisap tarihinde mezkur yönetmelik yürürlükte olmayıp olaya uygulanamazsa da dayanak mezkur yasanın da davalı gibi olan finans kuruluşlarından aynı şekilde basiret beklemektedir. Dolayısıyla davalının çek iktisap ederkenki tek yükümlülüğü istihbarat çalışması yapmak değil gerçek alacağa işaret eden bir çeki usulünce ve basiretli bir öngörüyle elde etmektir. Nihayetinde mezkur yasanın aradığı temeldeki belgelenme şartı gerçek ve makul bir belgeye dayalı olmaktır. Bu kapsamda iktisap edilecek kambiyo senedinin temelinde yatan mal veya hizmet satışının fiktif nitelikte olup olmadığı, işlem taraflarının ve faturanın güvenilirliği, ilgililerin mali durumları faturanın ve alacağın gerçekliğine işaret edeceğinden belgelenme şartının bu suretle değerlendirilmesi gerekecektir. Alacak ve kambiyo senedinin temliki karşılığında müşterisine finans sağlama işi ile iştigal eden bir şirketin piyasa güvenliğini sağlayabilmek, çekin sağlıklı olarak tedavülünün temini açısından her türlü kusur ve ihmalinden sorumlu olacağının kabulü gerekir. Aksinin kabulü, çeki hırsızlık sonucu iktisap eden kişilerin faktoring firmasını aracı kılarak çeki kırdırması ve kötü niyetli iktisaba meşru kılıf oluşturulması sonucu doğurur ki, kanun koyucunun da böyle bir durumu himaye etmesi düşünülemez. Bu bağlamda uyuşmazlık dava konusu çekin iktisabında davalının ağır kusurlu sayılıp sayılamayacağı hususundan ibarettir. Bu kapsamda istinaf kaldırma ilamındaki eksiklikler de giderilerek defterler incelenmek üzere dosya mali bilirkişiye tevdii edilmiştir.
Davaya konu çek, faktoring işlemine esas olan ve dava dışı … İnşaat (… …)’dan tarafından bir önceki ciranta … … adına tanzim olunan 05/03/2014 tarih ve 33.040,00-TL bedelli faturaya istinaden, aralarındaki sözleşme gereğince alacak bildirim formu ve çek tevdi bordrosu düzenlenerek davalı … Faktoring’e teslim edilmiştir. Ancak bu taraflar arasındaki ticari ilişkinin somut bir dayanağının bulunmadığı, 33.040,00-TL bedelli faturanın miktarına rağmen aralarında ba/bs formlarının bulunmadığı, vergi dairesine bildirilmeyen bir alım satımın gerçek olduğu noktasında şüphe uyandığı, faturanın taraflarından alacağın gerçekliğine dair teyit alındığı yönünde herhangi bir delil de sunulmadığı, kendisine bir takım yasal imtiyazlar tanınan ve ilave özen yükümlülüğü bulunan davalı şirketin yeterli basiret ve özeni göstermeden çeki temlik aldığı sabit görülmekle ağır kusurlu olduğuna kanaat edilmiştir. Bu nedenlerle TTK’nın 792. maddesindeki şartlardan “ağır kusur” şartı oluştuğundan aşağıdaki şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın Kabulü ile; Keşidecisi … ve Tic. Ltd. Şti., 12.215,00 TL bedelli, … seri numaralı, 24/04/2014 keşide tarihli, keşide yeri İstanbul olan … … şubesine ait bir adet çekin TTK’nın 792. maddesi uyarınca davalıdan istirdadı ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 834,40-TL harcın, peşin alınan 209,20-TL harçtan mahsubu ile bakiye 625,20-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 25,20-TL başvurma harcı ve 209,20-TL peşin harç olmak üzere toplam 234,40-TL harç bedelinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.653,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 12.250,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgilisine iadesine,
Dair, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/12/2023

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır