Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/284 E. 2023/793 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/284 Esas
KARAR NO : 2023/793 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 25/04/2023
KARAR TARİHİ : 10/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkemeye sunmuş olduğu dava dilekçesini özetle; Borçlu dava konusu tesisat adresinde ticarethane işletmekte olduğunu, müvekkil şirket görevlilerince, 28/06/2022 tarihinde, davalının kullanımındaki dava konusu tesisatta sözleşmesiz sayaçtan enerji kullanıldığını, tespit yapıldığını, buna dair 28/06/2022 tarihli tespit tutanağı düzenlendiğini, borçlu yanın takip dayanağı faturayı ödememesi üzerine, aleyhine icra takibi yapıldığını, haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine borçlunun itiraz ettiğini, davalı yanın icra takibine ilişin, borca itirazın iptalini takibin takip talebindeki şartlarla devamını, icra takibinde yazılı asıl ve feri alacaklarının davalı yandan tahsilini, davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, alacağın teminen borçlunun taşınmaz, taşınır malları ile 3. Kişilerdeki hak ve alacaklarını ihtiyaten haczine, masraf ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin Mahkemeye sunmuş olduğu cevap dilekçesini özetle; Dava konusu icra takibinin muhatabının müvekkilinin olmadığını, kaçak elektrik kullanımının müvekkili tarafından kasten veya kusurlu olarak gerçekleştirildiğini ispat edilmediğini, alacağın miktarı gerçeği yansıtmaktan uzak haksız bir miktar olduğunu, haksız davanın reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
… İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davacının davalı aleyhine 362.268,66-TL asıl alacak 2.753,24-TL gecikmiş gün faizi 495,58 TL faizin KDV’si olmak üzere toplam 365.517,48-TL ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlunun süresi içerisinde itiraz ettiği görülmüştür.
6100 sayılı Yasanın 114/1-c maddesi gereğince mahkemenin görevli olması dava şartlarından olup 115. madde gereğince de Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
Bilindiği üzere; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 6335 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesinde ticari davalar tanımlanmıştır. Buna göre; her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile maddenin devamı fıkralarında belirtilen davalar ticari dava olarak nitelendirilmiştir. Yine aynı yasanın 5/3.maddesinde “Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır” hükmüne yer verilmiştir.
Anılan yasal düzenlemeler uyarınca Asliye Ticaret Mahkemelerinin özel mahkeme niteliğinde olduğu, bu niteliği gereği görev alanının 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre belirleneceği ve genel mahkemeler ile arasındaki ilişkinin önceki kanunun aksine görev ilişkisi olduğu açıktır. Asliye Ticaret Mahkemelerinin çekişmeli yargıdaki görev alanının, TTK’da ve diğer özel kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen davalarla sınırlı olduğu kuşkusuzdur.
Öte yandan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 6335 sayılı Yasa ile değişik 4.maddesinde ticari davaların; mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrıldığı anlaşılmaktadır. Mutlak ticari davalar, tarafların sıfatına veya bir ticari işletme ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın kanun gereği ticari sayılan davalar olup TTK’nun 4/1. maddesinin b, c, d, e, f fıkralarında ve özel kanunlarda düzenlenmiştir. Nispi ticari davalar ise; tarafların tacir sıfatına haiz olduğu ve her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili uyuşmazlıklardan doğan davalardır. Bir başka ifade ile, bu davalar ya bir ticari işletmeyi ilgilendirmeli ya da iki taraf için de ticari sayılan hususlardan doğmaları halinde ticari dava olarak nitelendirilebilirler.
Yasal dayanakları açıklandıktan sonra somut olaya gelindiğinde; davanın, davalının 20/06/2022 tarihinde sözleşmesiz sayaçtan enerji kullanılması nedeniyle alacak talebine ilişkin olduğu, ileri sürülen talep itibariyle davanın ticari bir dava niteliği taşımadığı, TTK’da doğrudan düzenlenen hususlarla ilgili mutlak ticari dava niteliği de bulunmadığı, dosya içeriğinin incelenmesinde davalının tacir olduğuna dair bilgi ve belge de bulunmadığı gibi bu yönde ileri sürülen bir iddianın da bulunmadığı, bu hali ile TTK 4. maddesinde tarif edilen her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili olma şartının bulunmadığından nispi ticari dava olarak da kabulünün mümkün olmadığı, görev hususunun re’sen her aşamada gözetilebileceği, mahkememizce celp edilen kayıtlarda davalının tacir kaydının bulunmadığı, 30/09/2015 tarihinde resen terk nedeniyle vergi kaydının bulunmadığı, her ne kadar davalı … İnşaat Otomotiv … şirketi yetkilisi ve tek ortağı ise de bu hususun davalıya tacir sıfatı kazandırmayacağı anlaşıldığından uyuşmazlığa bakma görevinin 6100 sayılı HMK’nun 2. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesine ait olduğu anlaşılmakla davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın 6100 sayılı Yasanın 114/1-c maddesi ve 115/2.maddesi gereğince görev dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2- 6100 sayılı Yasanın 20/1 maddesi delaletiyle kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize başvurularak dosyanın görevli İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesinin talep edilmesi gerektiği, aksi durumda davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin kararın tebliği ile birlikte ihtarına,
3- 6100 sayılı Yasanın 331/2.maddesi gereğince davaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına, davaya devam olunmaması halinde Mahkememizce dosya üzerinden durumun tespiti ile davacının yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır