Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/724 E. 2022/638 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/724 Esas
KARAR NO : 2022/638 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Satış Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/04/2022
KARAR TARİHİ : 10/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Satış Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın müvekkili olan firmadan yedek parça ürünleri satın aldığını ve aldığı ürünlerin karşılığında adına faturalar düzenlendiğini, düzenlenen faturaların ödemesini yapmayan borçlu ile 01.10.2021 tarihinde mutabakat metni imzalandığını, kendisine tanınan süreler içerisinde ödeme yapmayan borçludan fatura bedelinin tahsil edilebilmesi amacıyla …. İcra Dairesi 2022/… Esas Sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını ancak borçlu karşı taraf müvekkil şirkete herhangi bir borçlarının bulunmadığı gerekçesiyle itiraz ederek takibi durdurduğunu ancak borçlunun bu itirazlarında ödeme yaptığına ilişkin hiçbir evrak sunmadığı gibi bu itirazı dayandırdığı gerekçeleri hukuki dayanaktan yoksun olup tamamen takibi durdurmaya yönelik olduğunu, borçlunun çoğu ödemesini yapmış olmasına karşın son ürünlere 25.09.2021, 08.09.2021, 04.09.2021, 21.08.2021 tarihli faturalarda belirilen ürünlerin ödemesini yapmadığını, bunun üzerine müvekkil firma tarafından 01.10.2021 tarihli mutabakat metni hazırlandığını ve borçlu tarafa gönderildiğini, davalı tarafça imzalanan mutabakat metninden de anlaşılacağı üzere; borcunu birkaç ay önce bir metin ile kabul eden davalının reddetmesinin açıkça borçtan kurtulmaya yönelik bir çaba olduğunu, ödeme emrinin kendisine iletildiği gün şahsen arayarak ‘bu borçla ilgili taksitlendirme yapabiliyor muyuz’ diye sorulduğunu ancak ertesi gün icra dairesine giderek borca itiraz eden şahsın açıkça kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle davanın kabulüne, itirazın iptaline ve takibin devamına, asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere, davalı aleyhine İcra inkar tazminatına hükmedilmesine, her türlü yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini mahkememizden talep etmiştir.
Davacı taraf davasının Asliye Hukuk Mahkemesine açmış olup,… Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/… Esas, 2022/… Karar sayılı ve 20/09/2022 tarihli kararı ile görevsizlik kararı verilmiş olup, kararın 01/11/2022 tarihinde istinaf kanun yoluna başvurulmadan kesinleştiği, davacı tarafın Tarihinde dosyanın görevli Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini talep ettiği ve dosyanın mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedildiği anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlığın davacı tarafından oto yedek parça satımından kaynaklandığı iddia olunan alacağının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine davalının itiraz etmesi üzerine, icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu anlaşıldı.
TTK’nın 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için, uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın uyuşmazlığın TTK’da düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir. TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması, yani her iki tarafın tacir olması gerekir.
TTK hükümlerine göre; ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir (TTK m.11/1). Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Cumhurbaşkanlığınca çıkarılacak kararnamede gösterilir (TTK m.11/2). Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten gerçek kişiye tacir denir (TTK 12/1).
İster gezici olsun ister bir dükkânda veya bir sokağın belirli yerlerinde sabit bulunsun, ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedeni çalışmasına dayanan ve geliri 11. maddenin ikinci fıkrası uyarınca çıkarılacak kararnamede gösterilen sınırı aşmayan ve sanat veya ticaretle uğraşan kişi esnaftır (TTK m.15/1).
Somut olayda, davacını tedarikçi olarak satış yapan şirket konumunda olduğu, davalı ise davacıdan satın aldığı malları kullanarak araç tamir ve bakım hizmeti veren işletme sahibi olduğu, esnaf faaliyetinin emeğin sermayeden daha yoğun sarf edildiği faaliyet türü olduğu, davalının ticari şirket kaydının bulunmadığı, davalının esnaf odasına kayıtlı olduğu ve kaydının devam ettiği, davalının işletme esasına göre defter tutmakla yükümlü olduğu, TTK.nun 11.maddesinde bir işletmenin ticari işletme sayılabilmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletme olduğu ve ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınırın, Cumhurbaşkanlığınca çıkarılacak kararnamede gösterileceğinin düzenlendiği, dosya içerisinde bulunan … Vergi Dairesi’nin 22.07.2022 tarihli yazısından davalının gelir hacmi itibariyle VUK 177/1 maddesinde belirtilen gelir hacmine ulaşmadığı, VUK 176. Maddesi kapsamında olduğu yani faaliyetinin esnaf faaliyeti sınırı içerisinde kaldığı tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde davalının tacir olmadığı, icra takibinin satış sözleşmesine dayalı ilamsız takip olmasına göre uyuşmazlığın, genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan davanın, HMK 114/1-c maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20 madde gereğince karar kesinleştiğinde ve talep halinde iki hafta içerisinde müracaat edildiği taktirde dosyanın görevli İstanbul 40. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-HMK 331/2 madde gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde harç ve yargılama giderinin ve gider avansının harcanmayan bölümünün mahkememizce karar altına alınmasına,
5-Olumsuz görev uyuşmazlığı nedeniyle işbu kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde HMK 21-c maddesi ve HMK 22. madde gereğince olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın … Mahkemesine gönderilmesine,
HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi.18/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır