Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/6 E. 2022/598 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/6 Esas
KARAR NO : 2022/598 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 04/01/2022
KARAR TARİHİ : 25/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu 04/01/2022 tarihli dava dilekçesini özetle; Davacı müvekkilinin sigorta şirketi olduğunu, dava dışı sigorta ettiren üçünü kişi … ile davacı müvekkilinin arasında … plakalı araç için Trafik Sigorta Poliçesi olduğunu, kaza tarihi olan 02/07/2020 tarihinde …plakalı araç davalı yan …’un sevk ve idaresinde olduğunu, aracın asıl sahibinin … olduğunu, dava dışı sigorta ettirene ait … plakalı aracın masrafları için hara tutarı bir çok ödeme yaptığını, bu ödemelerin davacının kasko poliçesinin olmaması ve %100 olan kusur sebebiyle bir kısmı davacıya rücu edildiğini, davacı sigorta şirketi tarafından ödenen söz konusu tutar davalı tarafa faiziyle birlikte rücu edilmek suretiyle icra takibine konulduğunu, haksız bir şekilde borca itiraz edildiğini, itirazın iptali ve davalı aleyhine dava konusu olan icra takibindeki alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu 08/04/2022 tarihli cevap dilekçesini özetle; Davaya konu edilen … 22. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı ilamsız icra takiben konu yapılan alacak iddiasının yasal dayanaktan yoksun olduğunu, araç kazasından kaynaklı davalı müvekkilinin ZMMS sigortası kapsamında oluşan maddi zararın ödendiğini, koşulları oluşmayan, ispatı kabil olmayan, haksız, kötü niyetli, maddi ve hukuki dayanaktan yoksun, yerinde olmayan, mesnetsiz usul ve esası ile açıkça yasaya aykırı davacı tarafın davasının reddini, yargılama harç ve her türlü giderleri ile 1136 sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca karşı vekalet ücretinin haksız olan karşı davacı yana tahmiline karar verilmesi talep etmiştir.
Davalı …’a usulüne uygun tebligat yapıldığı halde davaya cevap vermemiştir.
… 22. İcra Müdürlüğünün … Esaslı dosyası dosyamız içersine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 5.200,00 TL asıl alacağa 167,50 TL sigorta alacağın ilişkin rücuen faiz alacağı ile birlikte 5.367,50-TL için takip yapıldığı, ödeme emrinin 06/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içersinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Dava, “Genişletilmiş Kasko Sigorta” poliçesi ile sigortalı aracın, trafik kazasında hasara uğraması nedeniyle dava dışı sigortalısının zararını ödeyen sigorta şirketinin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. maddesi uyarınca ödediği tazminatın rücuen tahsiline ilişkindir.
HMK’nın 1.maddesine göre göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. HMK’nın 114/1-c bendi ile mahkemenin görevli olması dava şartı olarak kabul edilmiş olup 115/1. maddesine göre de mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
Dava tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’ nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; bu Kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. 6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar asliye ticaret mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Aynı Kanun’un 5/3. maddesi ile ” Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.” hükmü getirilerek asliye ticaret mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisi haline getirilmiştir.
Sigortacının halefiyete dayalı olarak açacağı rücuen tazminat davalarında, görevli mahkemenin belirlenmesi konusunda; 22.03.1944 tarih, 37 Esas, 9 Karar sayılı (03.07.1944 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan) Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında “sigortacının halefiyete dayalı açtığı davanın aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” ilkesi benimsenmiştir. Buna göre; sigortacının halefiyete dayalı olarak açtığı davada, davanın nitelendirmesi yapılırken, davacının sigortalısı ile zarara neden olduğu iddia edilen arasındaki hukuki ilişkiye bakılması gerekir.
Somut olayın incelenmesinde davacı sigorta şirketi ile sigortacısı … arasında …plakalı otomobil için “Kasko Sigorta” poliçesi imzalandığı, sigortalısına hasar bedelini ödeyen davacı sigorta şirketinin kusuru bulunduğunu iddia ettiği davalı … plakalı araç sürücüsü ve işleteni aleyhine ödediği hasar bedelinin tahsili için icra takibi başlattığı, davacı ve davalılar arasında doğrudan bir ilişki bulunmadığından halefiyet kuralı gereğince sigortalı ile davalılar arasındaki hukuki ilişkiye göre görevli mahkemenin belirlenmesi gerektiği, davacı şirketin haklarına halef olduğu sigortalısı … ile davalılar arasındaki uyuşmazlığın haksız fiil niteliğindeki trafik kazasından kaynaklandığı, dava dışı sigortalı ile davalıların gerçek kişi olduğu ve tacir olmadıkları anlaşıldığından açılan davanın ticari dava niteliğinde olmadığı, sonuç olarak TTK’nın 4/1. maddesinde açıklandığı şekilde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan bir dava bulunmadığından mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan davanın, HMK 114/1-c maddesi gereğince USULDEN REDDİNE
2-HMK 20 madde gereğince karar kesinleştiğinde ve talep halinde iki hafta içerisinde müracaat edildiği takdirde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-HMK 331/2 madde gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde talep halinde harç ve yargılama giderinin ve gider avansının harcanmayan bölümünün mahkememizce karar altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
e-imzalıdır

Hakim
e-imzalıdır