Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/597 E. 2023/160 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/597 Esas
KARAR NO : 2023/160

DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 12/09/2022
KARAR TARİHİ : 23/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne … sicil numarasıyla kayıtlı davalı şirketin 2007 yılında kurulmuş enerji sektöründe faaliyet gösterdiğini, davacı … ve dava dışı … sırasıyla 20.04.2011 ve 17.06.2011 tarihli hisse devri sözleşmeleriyle şirket hisselerini devralarak, Şirket’te %50’şer pay sahibi olduklarını, davalı şirket iki ortaklı olup bu iki ortak aynı zamanda da davalı şirketin müşterek imza yetkili müdürleri olduğunu, şirketin iki ortağından ve iki müşterek imza yetkilisinden biri olan …’ye ulaşılamaması sebebiyle uzunca bir süredir genel kurul ve müdürler kurulu toplanamamakta ve karar alınamadığını, şirket iki müşterek imza yetkilisinden biri olan …’ye ulaşılamaması sebebiyle kamu dairelerinden gelen yazıları usulünce cevaplayamamakta, kendisinden bilgi-belge istendiğinde tüm yetkililerinin imzalarının bulunmaması sebebiyle işlemleri kabul görmemekte ve olası idari cezaların muhatabı halinde geldiğini, şirket tarafından ödenmesi gerekli tüm kamu kurumu nezdinde ya da ticari iş-işlemler nedeni ile yapılması gereken bir ödeme olduğunda dahi şirketin yetkilisi bulunmaması nedeni ile yapılamadığını, ödemelerin zorunlu olması sebebiyle diğer pay sahibinin buna çözüm bulması gerektiğini, bu da şirketin devam edilemez bir hal aldığını ve kilitlendiğini, şirketin mutad işlerinin halli ve TTK md.636/2 hükmüne göre verilecek sürede şirketin durumunun kanuna uygun hale getirilebilmesi adına gerekli işlerin yapılabilmesi için huzurdaki dava sonuçlanıncaya kadar davalı şirket müdürü müvekkil …’ın tedbiren yönetim kayyımı olarak atanarak kendisine münferit imza ile şirket’i temsil ve ilzam yetkisi verilmesine, bu talebin uygun görülmemesi halinde enerji sektöründe faaliyet gösteren şirketin iş ve işlemlerini yerine getirebilecek nitelikte bir uzmanın yönetim kayyımı olarak atanmasına, huzurdaki dosyada temsil edilebilmesi için şirkete temsil kayyımı atanmasına, davanın kabulü ile TTK md. 636/2 amir hükmü uyarınca davalı şirketin organ yokluğu sebebiyle feshine, ya da Mahkemece uygun görülecek başkaca bir çözüme karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İhtiyati Tedbir; mahkememizin 19/09/2022 tarihli ara kararı ile Ticaret sicil kayıtlarından anlaşılacağı üzere şirketin 2012 yılından beri genel kurulu toplayamadığı, şirket müdürlerinin görev süresinin de dolduğu anlaşılmakla şirkete yönetim kayyumu olarak …’ın tedbiren atanmasına karar verilmiştir.
Yönetim kayyımının 20.02.2023 tarihli 34 sayfadan ibaret yönetim kayyımı raporunda özetle; Davalı şirketin gerek sermaye ve ortaklık yapısı gerekse mevcut faaliyet yapısı ve mali durumuna göre gayri faal durumda bulunduğu, görev süresi içerisinde davalı şirket vekili, davacı ortağı ve şirket mali müşaviri ile iletişim halinde koordinasyon sağlanmış olup, davalı şirketin yasal yükümlülükleri ile ilgili eksikliklerin giderilmesi ve güncel gerekliliklerde aksama olmamasına odaklanmak suretiyle çalışmalarımın sürdürüldüğü; şirketin mevcut durumu genel olarak dikkate alındığında ve özellikle de yabancı para cinsinden borçlarının alacaklarına göre daha yüksek düzeyde bulunmasına dayalı olarak 2022 yılı dahil 11 yıllık dönemde raporlanan ve kur farkı giderlerinden kaynaklanan zararlarının, “borca batıklık” durumunun sürekli ve yüksek miktarlarda artmasına sebep olduğunu belirtmiştir.
Dava, organ eksikliği sebebiyle şirketin feshi istemine ilişkindir.
TTK 531. Madde “Haklı sebeplerin varlığında, sermayenin en az onda birini ve halka açık şirketlerde yirmide birini temsil eden payların sahipleri, şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden şirketin feshine karar verilmesini isteyebilirler. Mahkeme, fesih yerine, davacı pay sahiplerine, paylarının karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değerlerinin ödenip davacı pay sahiplerinin şirketten çıkarılmalarına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme karar verebilir.” şeklindedir.
TTK 630/2. Madde “Her ortak, haklı sebeplerin varlığında, yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir.”
TTK 636/3. Madde “Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme, istem yerine, davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir.”
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olayda; yurtdışında mukim diğer ortak … ile iletişime geçilemediği gibi şirket faaliyet ve işlemlerine katılım için kendisinin girişimde de bulunmadığından şirketin devam edilemez bir hal aldığını ve kilitlendiğini, şirketin mutad işlerinin yapılması için kayyım atanması ve şirketin feshi talep edilmiştir.
Davacı, davalı şirkette % 50 paya sahip ortaktır. Ticaret sicili kayıtları incelendiğinde; davacının diğer ortakla 21/08/2007 tarihinde kurdukları …’ni … Tic. Sic. Müd. Sicil No:… numarasıyla tescil ettirdikleri, davalı şirketin kurulduğu tarihten bu yana her yıl yapması gereken genel kurul toplantılarını düzenli olarak yapmadıkları, 14.07.2011 tarihli yönetim kurulu kararı ile davacı ve dava dışı ortak …’nin 10 yılığına şirket müdürü seçildikleri ve müşterek imzayla temsil ve ilzama yetkili kılındıkları, şirketin herhangi bir kar payı dağıtmadığı ve bir faaliyetinin bulunmadığı tespit edilmiştir.
Davalı şirketin uzun süreden beri organlarının toplanamaması, uzun yıllardan beri herhangi bir faaliyeti bulunmayan, kar elde edip dağıtmayan, kayyım raporu ile de sabit olduğu üzere personel kaydına rastlanmayan ve ödenmemiş geçmiş borçları bulunan, diğer ortağı yurt dışında mukim davalı şirketin temsilinin 2 ortağın müşterek imzası ile mümkün bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumun şirketin, yönetim organı bakımından, organsız kalması sonucunu doğuracağından mahkememizce davalı şirkete kayyım atanmış olup, şirketin organsız kalması  nedeniyle, TTK. m. 636/3 hükmü uyarınca, davalı şirketin haklı nedenle feshini talep etme şartlarının oluştuğu, organların eksikliğine ilişkin TTK. m. 630/2 hükmüne dayanarak, davalı şirketin işletme konusunun gerçekleşmesinin imkânsız hâle geldiği de dikkate alınarak davalı şirketin feshine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tahsis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile, davalı … Ticaret Sicilinin … noda kayıtlı … Şirketi’nin feshine ve tasfiyesine,
-Fesih ve tasfiyenin, bu kararın kesinleşmesinden itibaren geçerli olmasına,
-Tasfiye memuru olarak SMMM …’in (T.C…) resen atanmasına,
-Tasfiye memurlarına aylık 4.000,00 TL ücret takdirine, bu ücretin tasfiye edilmesine karar verilen şirketçe karşılanmasına
-TTK’nın 533. maddesi uyarınca tasfiye sonuna kadar şirketin unvanına “Tasfiye halinde” ibaresinin eklenmesine,
-Karar kesinleştikten sonra keyfiyetin tescil ve ilanına,
-Mevcut kayyımın görevinin kararın kesinleşmesine kadar aynı şartlarla devamına,
2-Karar tarihi itibari ile alınması gerekli 179,90-TL ilam harcından peşin alınan 80,70-TL’nin mahsubu ile bakiye 99,20-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 80,70-TL peşin harç ve 80,70-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 161,40-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 9.096,00-TL yargılama gideri davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere oy birliği ile karar verildi.23/02/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır
Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”