Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/441 Esas
KARAR NO : 2023/285
DAVA : Sigorta (Yangın Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 29/06/2022
KARAR TARİHİ : 03/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; … Mah. …. Cad. No:19/A …/İSTANBUL adresinde faaliyette bulunan dava dışı sigortalıya ait işyeri, 26/06/2016-2017 tarihleri arasında, … nolu İşyzıim Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, 13.08.2016 tarihinde … Mah. … Cad. No: …/İstanbul adresinde bulunan bina malikine ait iş yerinde muhataplara ait buzdolaplarının elektrik aksamında meydana gelen arıza nedeni ile çıkan kıvılcımların kablo izolelerini tutuşturması sonucu meydana gelen yangında sigortalı işyerinin zarar gördüğünü, meydana gelen olay sonrası, sigortalının ihbarı üzerine açılan … nolu hasar dosyası kapsamında yapılan teknik ve mali ekspertiz incelemeleri sonucu, sigortalıya ait işyerinde 10.798,00TL zarar meydana geldiği tespit edildiğini, zararın … nolu İşyerim Paket Sigorta Poliçesine istinaden karşılandığını, yangının, … ve … marka dolapların elektrik tesisat kablolarından veya dolapların fişlerinin takıldığı elektrik prizlerinde meydana gelen kısa devre sonucu çıktığı kanaatine varıldığını, bu tespit ile, davacının fiilen kullanımında bulunan gıda deposunda çıkan yangının davalılara ait dolapların elektrik tesisat kablolarından veya dolapların fişlerinin takıldığı elektrik prizlerinde meydana gelen kısa devre sonucu çıktığının sabit olduğunu, bu nedenle dava konusu yangının meydana gelmesinde, davalılar müştereken ve müteselsilen olmak üzere, … … ve … şirketleri dolap maliki sıfatıyla, davalı … … ise bina maliki ve kiraya veren olarak kusurlu ve kusursuz sorumlu olduğunu, buna göre 10.798,00-TL söz konusu hasar miktarı 16/09/2016 tarihinde sigortalıya ödendiğini, müvekkili sigorta şirketi yapmış olduğu ödeme ile TTK 1472. maddesi gereği sigortalının, rizikonun gerçekleşmesi sebebiyle zarar veren üçüncü kişilere karşı sahip olduğu tazminat talep etme ve dava haklarının halefi olduğunu, tüm bu açıklanan nedenlerle davalının …. İcra Dairesinin 2017/… Esas sayılı dosyalarına yaptığı itirazın iptali ile takibin aynı koşullarda devamını, takip tarihi itibariyle ana rakam ile işlemiş ve işleyecek ticari avans faiz alacağımızın hüküm altına alınmasına, davalının alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazimatına mahkum edilmesini, yargılama masrafı ve ücreti vekâletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … … .. Anonim Şirketi vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin işbu davada taraf sıfatı yani pasif dava ehliyeti bulunmadığından davanın usul yönünden reddi gerektiğini, müvekkili şirket ile davacının sigortalısı arasında herhangi bir sözleşme bulunmadğını, kaldı ki davacı tarafın delil dilekçesi ile sayın mahkeme huzuruna sunmuş olduğu delil listesinde dahi müvekkil şirket ile yangına sebebiyet verdiği iddia edilen dolabın müvekkili şirket tarafından verildiğine dair bir sözleşme veya delil de olmadığının görüldüğünü, yangının dolaptan kaynaklandığına dair herhangi bir mahkeme tespiti bulunmadığı gibi davacı tarafından talep edilen bedelin fahiş olduğunu, talep edilen tazminat bedeli fahiş olmakla dava yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin de reddi gerektiğini, tüm bu açıklanan nedenlerle davanın reddi ile müvekkili şirkete haksız icra takibi yapılması sebebiyle müvekkili şirket lehine %100 kötüniyet tazminatı ödenmesine karar verilmesini, yargılama harç ve giderleri ile mahkeme ücreti vekaletinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … .. A.Ş. vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; … … tarafından işletilen İstanbul/…’de bulunan bir taşınmazda 13.08.2016 tarihinde bir yangın meydana geldiğini, işbu yangın nedeniyle oluşan hasarın sigorta şirketi tarafından işletme sahibine ödendiği iddiasıyla rücuen tahsil için davacı tarafından diğer davalıların yanısıra müvekkili şirkete başvurulduğunu, sigorta şirketi …. İcra Dairesinin 2017/… Esas sayılı dosyasıyla müvekkili aleyhine haksız olarak icra takibine geçildiğini, söz konusu bu haksız ve kötü niyetli takip, yapılan itiraz ile durdurulduğunu, tüm bu açıklanan nedenlerle haksız ve dayanaksız davanın reddini, davacının alacağın %20’si oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline yapılmış usule uygun bir tebligat bulunmadığını, dosya içerisinde tebliğ parçası bulunmamakta olup sadece ptt sorgusundan 21/2 muhtara tebligat yapıldığı görüldüğünü, kesinlikle kabul anlamına gelmemek üzere, davacının iddia ettiği tüm alacaklar zamanaşımına uğradığını, hasardan veya yangından kaynaklı müvekkilin herhangi bir kusuru bulunmamakta olup,müvekkile husumet yöneltilmesi hatalı olduğunu, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, yangının neden çıktığı, yanlı ekspertiz raporuyla dahi belirlenmemiş olup 6 yıl sonra ya tutarsa denilerek dava açıldığını, tüm bu açıklanan nedenlerle müvekkili yönünden davanın usulden reddini, haksız, hukuki ve maddi icra takibi ve dava nedeniyle müvekkili lehine %20 oranında kötüniyet tazminatı ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce … İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı icra takip dosyası celp edilerek dosya kapsamına alınmıştır.
İcra takip dosyasının incelenmesinde, davacının …. İcra Dairesinin 2017/… Esas sayılı takip dosyasında faturadan kaynaklanan 10.798,00-TL asıl alacak 358,33-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.156,33-TL takip yapıldığı, ödeme emrinin davalı … … Şirketine 17/01/2017 tarihinde, davalı … … Şirketine 16/01/2017 tarihinde, davalı …’a 20/01/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı … … Şirketi 17/01/2017 tarihinde, davalı … … Şirketi 19/01/2017 tarihinde, davalı …’ın 25/01/2017 da süresi içerisinde borca itiraz ettikleri, borca itirazlarla birlikte takibin durduğu, itirazların tebliğine dair evrak bulunmadığı, davanın İİK’nın 67. maddesi düzenlenen bir yıllık hakdüşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.
Yangın Uzmanı bilirkişinin 21/01/2023 tarihli raporunda özetle; İnceleme konusu yangın olayı İstanbul İli, … İlçesi, … Cad. No: … adresinde dava dışı Tekel Bayi olarak kullanılan büfede 13.08.2016 tarihinde 09.20 sırlarında meydana gelen yangın olayında yanmak, kesif dumanla islenmek ve ıslanmak suretiyle demirbaş emtia ve gıda ürünlerinde dava dışı … …’a ait büfede maddi hasarlı zararın oluştuğu ve huzurdaki dava idame edilerek zarar tazmin yoluna gidildiği, Yangın çıkış yeri noktasının kesin tespitinin yapılamadığı, ancak yangının dava dışı Tekel Bayi (… ) ne ait bölümde başlayıp geliştiği ve büfe dahilinde ahşap, plastik vb. emtiaya sirayetiyle yangının geliştiği ve yangına bağlı olarak maddi hasar oluştuğu anlaşılmaktadır. Yangınla ilgili olarak herhangi bir kasıt (sabotaj) unsurunun bulunmadığı, Yangının çıkış nedeni ve sebebi hususunda dosya kapsamında düzenlenen raporlar, duruşma tutanakları ve diğer belgeler birlikte değerlendirildiğinde: Yangın olayının elektrik panosu ile priz ve prize bağlı linye hattı üzerinde bir bölgeden ve/veya soğutucu dolap dahilinden ya da soğutucu dolap ile priz arası kablolarda meydana gelebilecek dış darbe, ezilme ve buna bağlı hasarlanma üzerinde zayıf bir noktadan elektriksel ark kaynaklı olacağı kuvvetle muhtemeldir. İzah edildiği üzere meydana gelen yangının elektriksel ark sonucu kablo izole damarlarında özellikle ek ve bağlantı yerlerinde zayıf nokta üzerinde aşırı ısınmaya bağlı olarak başladığı anlaşılmaktadır. Yangının olay mahallinde kolay tutuşabilen yanıcı, ahşap, plastik ve izolasyon vb. unsurlara sirayeti ile gelişip büyüyerek yangına sebebiyet verdiği, meydana gelen alev ve yüksek ısı sonucu (600C-800C) yangının gelişerek büyümesiyle maddi hasara sebebiyet verdiği anlaşılmaktadır. Yangın olayının meydana gelmesinde kusur durumunun hukuki mütalaasının Sayın Mahkemeye ait olacağı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacının halefi olduğu dava dışı sigortalının zarar görmesinin sebebinin davalı kiralayan/bina malikinin/ makine sahiplerinin sorumluluğu ile dava dışı sigortalının kullanımındaki buzdolaplarından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, buzdolaplarının davalı şirketler tarafından ariyet olarak bırakılıp bırakılmadığı, hasara neden olup olmadığı, hasarın kaynağı, hasar nedeniyle uğranılan zarar iddiasından kaynaklanan tazminatın davalılardan tahsili istemine ilişkin yapılan icra takibine davalıların itirazı sonucu takibin durması ve mahkememize açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
TTK’nın “Halefiyet” başlığı altındaki 1472. maddesinde “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder.” hükmüne yer verilmiştir.
TTK’nın 1472. maddesinde düzenlenen halefiyet, yasal, sınırlı ve cüz’î halefiyet niteliğindedir. Bu maddeden doğan halefiyet hakkına istinaden açılan veya açılacak olan dava, esas itibariyle sigortalının, kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının, onun halefi sıfatıyla sigortacı tarafından açılmasıdır. TTK’nın 1472. maddesi uyarınca sigortacı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer ve dava, tazmin ettiği bedel nispetinde sigortacıya intikal eder. Bu şekilde sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketinin, ödediği tazminat miktarınca hukuken sigortalı yerine geçerek açtığı rücû davası, aslında bir tazminat davası olup, bu niteliği itibariyle aynı zamanda şahsî nitelikte bir eda davasıdır. Burada sigortacı, sigorta ettiren yerine geçtiği için şahsî ve rücûen ödediği bedelle sınırlı olduğundan dolayı da cüz’î haleftir. Sigortacının, sigortalıya ödediği tazminat oranında sigortalının yerine geçeceği ve onun kanunî halefi olacağı, ilke olarak 31.03.1954 gün ve 1953/18 E., 1954/11 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtilmiştir. 17.01.1972 tarih ve 1970/2 E., 1972/1 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da sigortacının, zarara sebebiyet veren aleyhinde açtığı rücû davasının, kanundan doğan halefiyete dayandığı ve halef olanın, halefiyet yolu ile nasıl bir hak iktisap etmiş ise o hakka sahip olacağı vurgulanmış; velhasıl sigorta ettirenin ne hakkı varsa bunların, şartları gerçekleşince sigortacıya geçeceği; sigortacının, sigorta ettirenin bütün def’ilerini üçüncü şahsa karşı ileri sürebileceği ve Türk Borçlar Kanununun 49 ve devamı maddelerine de dayanabileceği; tabiatıyla sigorta ettirenin olayda dava hakkı yoksa, sigortacıya da bu yönde bir hakkın intikal etmeyeceği açıklanmıştır.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde, Mahkememizce deliller toplandıktan sonra dosyanın yangın uzmanı bilirkişiye tevdi edildiği, hükme esas bilirkişi raporu ile yangın olayının elektrik panosu ile priz ve prize bağlı linye hattı üzerinde bir bölgeden ve/veya soğutucu dolap dahilinden ya da soğutucu dolap ile priz arası kablolarda meydana gelebilecek dış darbe, ezilme ve buna bağlı hasarlanma üzerinde zayıf bir noktadan elektriksel ark kaynaklı olacağının kuvvetle muhtemel olduğu, meydana gelen yangının elektriksel ark sonucu kablo izole damarlarında özellikle ek ve bağlantı yerlerinde zayıf nokta üzerinde aşırı ısınmaya bağlı olarak başladığı, yangının olay mahallinde kolay tutuşabilen yanıcı, ahşap, plastik ve izolasyon vb. unsurlara sirayeti ile gelişip büyüyerek yangına sebebiyet verdiği, meydana gelen alev ve yüksek 1sı sonucu (600*C-800’C) yangının gelişerek büyümesiyle maddi hasara neden olduğunun tespit edildiği, yangınla ilgili olarak herhangi bir kastı (sabotaj) unsurunun bulunmadığı, yangının bina tesisatından veya buzdolaplarından kaynaklandığına dair açık bir tespite rastlanmadığı, yangın raporunda da bu yönde tespit bulunmadığı, buzdolaplarının davalılarca ariyet olarak bırakıldığına dair delil veya tespit bulunmadığı, taşınmazın elektrik donanımının arızalı şekilde sigortalıya devredildiğine veya bina sisteminden kaynaklandığına dair delil veya tespit bulunmadığı, yangının noktasal tespitinin bilinmediği, dolapların yangına sebebiyet verdiğinin ispat olunamadığı, yangının priz/kablo kullanımına dair hatalardan kaynaklanmasının kuvvetle muhtemel olduğunun rapor ile tespit edildiği, yangının davalıların sorumluluğundaki eksikliklerden kaynaklandığının ispat yükü davacı üzerinde olmakla beraber bu yöndeki iddianın sübut bulmadığı, bilirkişi raporunun denetime ve hüküm vermeye elverişli olduğu, davalıların meydana gelen hasara ilişkin olarak sorumluluklarının bulunduğuna dair dosya kapsamında bilgi ve belgenin bulunmadığı, bu hali ile davacının davasını ispatlayamadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Kötü Niyet Tazminatı Yönünden; Kötüniyet tazminatı İİK 67/2 maddesinde düzenlenmiştir. İİK’nın 67. maddesinin 2. fıkrası uyarınca alacaklının kötü niyet tazminatına mahkûm edilebilmesi için takibin haksız ve kötü niyetle yapılmış olması gerekir. Alacaklının icra takibini kötü niyetli olarak yaptığı hususu, borçlu tarafından kanıtlanmalıdır. Bu yönde tespit veya ispat bulunmadığından haksız fiile dayalı dava niteliği de gözetilerek yasal şartları oluşmayan kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davanın haksız fiile dayalı niteliği ve yasal şartların oluşmaması nedeniyle davalıların kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine,
3-Alınması gereken 179,90-TL harcın, peşin alınan 190,53-TL harçtan mahsubu ile bakiye 10,63-TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
6-6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan zorunlu arabuluculuk gideri 1.600,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının resen ilgilisine iadesine,
8-…. İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı icra dosyası aslının iadesine,
Dair, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.03/04/2023
Katip … Hakim …
e-imza e-imza