Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/38 E. 2023/765 K. 27.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/20 Esas
KARAR NO : 2023/866
DAVA : İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/01/2022
KARAR TARİHİ : 30/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; davalı … ile dava dışı … ile … isimli şahıslar 2020 yılının başlarında Karadağ ülkesindeki … şehrinde “…” isimli steak house isimli restorant açtıklarını ancak pandemi koşulları sebebiyle kurulan şirket istenilen kara ulaşamadığını, akabinde Karadağ’da yatırımları olan dava dışı … … isimli şahıs 3 ortağa yeni bir oluşum için teklifte bulunduğunu, teklif içeriğine göre … isimli iş yeri kapatarak yeni tadilatlar yapılıp … ismini alacak, Karadağ’ın … isimli kentinde kendi mülkleri olan 2 restoran ve bir hamburger dükkanı daha açılacağını, bunun karşılığında da dava dışı … … bu 3 ortağa önceki yatırımları için yaptıkları 54.000 Euro’yu kişi başı 18.000 Euro eşit olacak şekilde ödeyerek eski adı … yeni adı … olacak restorandan %15 ve hamburger dükkanından %5 toplamda maaş almadan %20 kar payı alacak şekilde anlaşma sağladıklarını, taraflar anlaşmadaki hisse devrinin, tadilat bitip işyeri … ismini aldığında noterde yapılması konusunda anlaşmaya varmışlarsa da dava dışı … …’ün yatırımdan çekilmesi ile … isimli şirket kurulamamış hisse devri de gerçekleşmediğini, taraflar arasındaki sözleşmedeki hisse devri gerçekleşmemiş olduğundan davalı yana ödenen 30.000 £’un, davalının da iadesini taahhüt ettiği üzere, …. İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı dosyası ile geri iadesi için takibe geçilmiş ancak davalı tarafından takibe itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, akabinde itirazın iptali için arabuluculuğa başvurulmuş ancak … Arabuluculuk Bürosu 2021/… dosya numarasından anlaşma sağlanamamış olup, anlaşamama tutanağı düzenlendiğini, taraflarınca her ne kadar …. İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı dosyası ile davalıya ödenen 30.000 £ üzerinden takibe geçilmişse de işbu bedelin 10.000 £’su davalıya elden ödendiğinden bu bedeli dava konusu yapmadıklarını, itiraz edilen 20.000 £ (202.768,00-TL) üzerinden takibe itirazın iptali ile takibin bu bedel üzerinden devamını talep ettiklerini, tüm bu açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile …. İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın 20.000 £ (202.768,00-TL) üzerinden iptali ile takibin bu bedel üzerinden devamını, 20.000 £ (202.768,00-TL)’nin %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı süresinde cevap dilekçesini sunmadığı, cevap süresi geçtikten sonra 24/03/2022 tarihinde cevap dilekçesi sunulduğu, itirazları üzerine Mahkememizin 11/04/2022 tarihli celsesi 1 numaralı ara kararı ile cevap dilekçesinin süresinde sunulmadığının tespit edilerek, HMK 128 uyarınca tüm iddiaları inkar etmiş sayılmıştır.
Mahkememizce tacir araştırması için ticaret sicil kayıtları, esnaf odası kayıtları, vergi kayıtları ve …. İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden celp edilerek dosya kapsamına alınmıştır.
İcra takip dosyasının incelenmesinde, davacının …. İcra Dairesinin 2021/… Esas sayılı takip dosyasında sözleşmeden kaynaklanan 30.000,00 EUR alacak üzerinden takip yapıldığı, ödeme emrinin 11/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içerisinde 13/08/2021 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu, dava İİK’nın 67. maddesi düzenlenen bir yıllık hakdüşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.
Mahkememizin 13/03/2023 tarihli duruşmasında davalı …’ın isticvabına karar verildiği, davalı …, ”Ne hakkında isticvap olunacağımı biliyorum, bildiğimi dosdoğru söyleyeceğim, dedi.”, ”Bana göstermiş olduğunuz 30/11/2020 tarihli sözleşme bana davacı … tarafından fotoğraf olarak gönderildi, buradaki imza benim imzama benzemektedir ancak ben atmadım. Benim imzama bakılarak taklit edilmiştir. Bu şekilde bir hisse devri konusu geçmişti ancak herhangi bir sonuca bağlanmadı. Bana bu konuya yönelik olarak 20.000 EURO ödenmedi dedi.” beyanında bulunmuştur.
Grafolog bilirkişinin 10/01/2023 tarihli raporunda özetle; İnceleme konusu 30.11.2020 tarihli hisse devir süzleşmesi aslında hisseyi devreden … adıyla yer alan imzalar ile davalı …’a ait medarı tabik-örnek imzaların göstermiş oldukları işleklik dereceleri, alışkamlıkları, tersim, istif, meyil, seyir, sürat, istikamet ve tazyik gihi grafolojik ve grafometrik özellikleri bakımından dosyada mevcut mukayese belgelerine kıyasen benzer yapı ve görünümde imza olması nedeniyle 30.11.2020 tarihli hisse devir sözleşmesi aslında hisseyi devreden … adıyla yer alan imzaların davalı …’ın eli mahsulü olduğu, diğer ifadeyle 30/11/2020 tarihli hisse devir sözleşmesi aslında hisseyi devreden … adıyla yer alan imzaların davalı … tarafından imzalandığı sonucuna varıldığı kanaatinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan imza incelemesine dair alınan 01/08/2023 tarihinde raporda özetle; İnceleme konusu sözleşmede …’a atfen atılı basit tersimli imzalar ile …’ın mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığından söz konusu imzaların kuvvetle muhtemel …’ın eli ürünü olduğu kanaat raporunun sunulduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasında düzenlenen hisse devir protokolüne dayalı kapora bedeli için başlatılan takipte itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı yan her ne kadar süresinde olmayan cevap dilekçesi ile Türk Mahkemelerinin yetkisine itirazı bulunsa da dava konusu alacak iddiasının ve tarafların yabancı unsurlu olmadığı, şirket hisse devrinin gerçekleşmemesi nedeniyle ödenen paranın iadesini konu aldığı görülmekle bu yöndeki dava şartı itirazına itibar edilmemiş, davalının yerleşim yerine göre Mahkememizin yetkisi gözetilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Taraflar arasında 30/11/2020 tarihli hisse devir sözleşmesi imzalandığı, sözleşme uyarınca 30/11/2020 tarihinde 20.000 EURO kapora ödendiği, 20/12/2020 tarihinde 10.000 EURO ödeneceği, Karadağ’daki hisse devri … …’e yapılmaz ise davalı …’ın 30.000 EURO’yu geri ödeyeceği hususlarında anlaşıldığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki hisse devir sözleşmesi kapsamında hisse devri gerçekleşmediği, davacı tarafça ödenen 30.000 EURO bedelin tahsili için …. İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığı, işbu bedelin 10.000 EURO’su elden ödenmesi nedeniyle işbu bedelin takibe konu yapılmadığı, itiraz edilen 20.000 EURO’nun (202.768,00-TL) tahsili için takibin devam edilmesinin talep edildiği görülmüştür.

Türk Borçlar Kanunu’nun 177. maddesi ile, ”Sözleşme yapılırken bir kimsenin vermiş olduğu bir miktar para, cayma parası olarak değil sözleşmenin yapıldığına kanıt olarak verilmiş sayılır. Aksine sözleşme veya yerel âdet olmadıkça, bağlanma parası esas alacaktan düşülür.” hükmü düzenlenmiştir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 178. maddesi ile, ”Cayma parası kararlaştırılmışsa, taraflardan her biri sözleşmeden caymaya yetkili sayılır; bu durumda parayı vermiş olan cayarsa verdiğini bırakır; almış olan cayarsa aldığının iki katını geri verir.” hükmü düzenlenmiştir.
Mahkememizce tüm deliller toplanmış, alanında uzman grafolog bilirkişisinden rapor alınmış, aldırılan bilirkişi raporu ile, 30.11.2020 tarihli hisse devir sözleşmesi aslında hisseyi devreden … adıyla yer alan imzaların davalı …’ın eli mahsulü olduğu, diğer ifadeyle 30/11/2020 tarihli hisse devir sözleşmesi aslında hisseyi devreden … adıyla yer alan imzaların davalı … tarafından imzalandığı sonucuna varıldığı, itirazlar üzerine Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan aldırılan rapor ile, İnceleme konusu sözleşmede …’a atfen atılı basit tersimli imzalar ile …’ın mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığından söz konusu imzaların kuvvetle muhtemel …’ın eli ürünü olduğu sonucuna varıldığı, aldırılan bilirkişi ve adli tıp raporlarının hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, dolayısıyla davalının sözleşmedeki imza itirazının yersiz olduğu anlaşılmış olup, rapor hükme esas alınmıştır.
Sözleşmenin imzalanması sırasında davacı tarafından 20.000 EURO kapora ödendiği sözleşmede açıkça yazılı olarak belirlenmiştir. TBK’nın 177. (818 sayılı BK’nın 156.) maddesine göre sözleşme yapılırken verilen bir miktar para cayma parası olarak değil, sözleşmenin yapıldığına kanıt olarak verilmiş sayılır. Aksine sözleşme veya yerel adet olmadıkça bağlanma parası asıl alacaktan düşülür. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 2020/6107 Esas, 2021/3633 Karar sayılı ilamı) Bu yasal düzenleme ve davalının hisse devrini ve dolayısıyla sözleşme kapsamındaki yükümlülüğünü yerine getirdiğine dair savunması veya delili bulunmaması, davacının sözleşme, ödeme ve takip tarihine göre sözleşmeyle bağlılığının tahammül sınırlarını aşması karşısında, davacının ödediği bağlanma bedelinin sözleşmenin yerine getirilmemesi nedeniyle iadesi gerektiğinden, davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
İcra İnkar Tazminatı yönünden; dava konusu edilen asıl alacağın önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığı, bu haliyle İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleştiği görülmekle, davacının icra inkar tazminatı kabulü ile, alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tahsis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan …. İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı icra takip dosyasından dava konusu edilen 20.000,00 Euro asıl alacak yönünden davalı borçlu tarafından yöneltilen itirazın iptaline, takibin bu miktar itibariyle ödeme emrindeki kayıt ve şartlarla aynen devamına,
2-Alacak niteliği itibari ile likit ve belirlenebilir olduğundan takip tarihi itibariyle dava değeri 202.768,00 TL üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatı 40.553,60-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 13.851,08-TL karar ve ilam harcından 1.942,02-TL peşin harç, 3.367,13-TL tamamlama harcı toplamı 5.309,15-TL harcın düşümü ile eksik kalan 8.541,93-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70-TL başvuru harcı, 1.942,02-TL peşin harç, 3.367,13-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 5.389,85-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.321,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 32.415,20-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan zorunlu arabuluculuk gideri 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgilisine iadesine,
9-Karar kesinleştiğinde imza incelemesi için celp edilen belge asıllarının celp edildiği yerlere iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.30/10/2023

Katip … Hakim …
e-imza e-imza