Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/319 E. 2022/762 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/319 Esas
KARAR NO : 2022/762

DAVA : Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli)
DAVA TARİHİ : 13/05/2022
KARAR TARİHİ : 15/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin en son yapmış olduğu olağanüstü genel kurul hazır bulunanlar listesine göre davacı …, davalı … A.Ş’nin 1000 hisseli; davacı …. Ltd. Şti ise 29.969.287.853,8 hisseli ortağı olduğunu, Davalı şirket bir aile şirketi olup, baba …’in vefatı üzerine davalı … A.Ş. hissedarları arasında ihtilaflar ortaya çıkmış ve ihtilaflar sonucu bir çok dava açıldığını, … Grubuna ait bir çok şirketin çatısı konumunda olan … A.Ş., kurulduğu tarihten 1997 tarihine kadar hissedar yapısı %96 oranında baba Ahmet …’e ait iken o dönem A.Ş.’in 5 ortaklı yapısının zorunlu olması nedeniyle diğer aile bireyleri de ortak yapılarak bu zorunluluk aşılmakla buna göre davalı şirketin hakim ortağı baba Ahmet …’den başka eşi…’e %1+ oğlu …’e %1, oğlu …’e %1 ve kızı … …’a da %1 hisse verilmek suretiyle ortaklık yapısı %96+1+1+1+1=100 olarak ve 5 ortak olarak ayarlandığını, 1997 yılında merhum Ahmet … tarafından kardeşlerinin kurmuş olduğu başkaca şirketler satın alınmış ve birleştirmek suretiyle davalı şirketin malvarlığına katılması için işlemleri başlatmış olup, ancak bu birleşme/devralma işlemleri tamamlayamadan vefat ettiğini, Davalı şirket bünyesine satın alma ve birleşmeler sonucunda yeni sermayeler ve hisseler davalı şirket malvarlığına dahil edilmiş bu süreçte de ortakların hisselerinde (satın alınan küpürler nedeniyle) geçici olarak ortakların hisse oranlarında bir kısım farklılıklar ortaya çıktığını, ancak bu farklılıklar gerçek durumu yansıtmadığı ve birleşmeler sonuncunda hisseler düzeltilmek üzere işlemlere başlanılmış ise de, babanın ölümü ile birlikte bu durum düzeltilemediğini, babanın ölümünden sonra yapılan ilk genel kurulda tüm hissedarlar bir araya gelerek hisselerini eşitlemiş ve hazirun cetveli hazırlayarak bu eşitsizliği düzeltme yoluna gidildiğini, bu şekilde davalı şirket ticari hayatını sürdürmekteyken, şirketi satma gayesine ulaşmak için, babanın ölümünden yaklaşık 5 yıl sonra anne…’in, baba Ahmet …’in öldüğü tarihte kendisinin daha fazla hissesinin olduğunu, bu hisselerinin oğulları tarafından gaspedildiği iddiası İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı davasını açarak kendisine ait olduğunu iddia ederek fark hisselerin kendi adına tescilini talep ederek %0,05 hisse çoğunluğuna ulaştığını, Davalı şirket ortaklarından… ve … %0,05 çoğunluk hisseyi haksız olarak ele geçirdikten sonra, şirket yönetimini de ele geçirmiş 2008 yılından itibaren kontrolünde olan şirket için 2016 yılından sonra sürekli olarak sadece YK seçimi gündemli olağanüstü genel kurul yaparak, kanuna karşı hile ve hukuk kurallarını dolanarak, diğer hissedarlara hesap vermekten kaçınmış ve sürekli olarak Yönetim Kurulu üyesi olarak kendilerini seçerek de aleyhlerine sorumluluk davasının açılmasını önüne geçmeye çalıştığını, Ticaret Sicil kayıtlarından anlaşılacağı üzere, davalı şirketin en son yapılan Olağan Genel Kurulu 29/04/2005 tarihinde olup, bu tarihte azınlığın talebi ile genel kurul gündeminde olan finansal tabloların görüşülmesi ve YK nın ibra edilmesi konuları 1 ay süreyle ertelenmiş ve bu erteleme üzerine .en son 08/06/2005 tarihinde genel kurul yapıldığını, bu dönemden sonra davalı şirket hissedarları arasında doğan ihtilaflar nedeniyle davalı şirket ortaklarından… ve …tarafından açılan İstanbul .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyasından verilen karar ile 31/07/2008 tarihinden itibaren kayyım yönetimine geçmiş ve kayyım yetkilerinin kaldırıldığı 29/03/2016 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde tescil ve ilan edildiği tarihe kadar kayyımlar tarafından yönetilmiş ve yine olağan genel kurul yapılmadığını, davalı şirketin kontrolünü eline geçirdikleri tarihten sonra davalı şirketin defterlerinin incelenmesine müsaade etmemiş, finansal tabloların onaylanmasını Genel Kuruluna sunmamış, yönetim kurulu olarak faaliyet raporu sunmamış ve herzaman hesap vermekten kaçınıldığını, TTK M. 412 uyarınca davalı şirkete genel kurul çağrısı yapılması için ihtarname gönderilmiş ise de davalı şirket cevap vermediğini, Davalı şirketin gerçekleştirmiş olduğu olağanüstü genel kurulların iptali ile ilgi dava açılmış olup derdest olduğunu, aşağıda belirtilen gündemle davalı şirketin Genel Kurul Toplantı Çağrısı yapılması için davacılara yetki ve izin verilmesine,
Genel Kurul gündemi:
1- Açılış ve Başkanlık divanının teşkili,
2- Toplantı tutanağının imzalanması hususunda divana yetki verilmesine,
3- Yönetim Kurulu 2008, 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016, 2017, 2018, 2019, 2020, 2021 yılı faaliyet raporunun okunması,
4- Denetim kurulunun 2008, 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016, 2017, 2018, 2019, 2020, 2021 yılı denetim raporunun okunması,
5- 2008, 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016, 2017, 2018, 2019, 2020, 2021 yılı bilanço kar ve zarar hesaplarının okunması, müzakeresi ve tasdikinin yapılması,
6- 2008, 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016, 2017, 2018, 2019, 2020, 2021 yılı faaliyetlerinden dolayı yönetim kurulunun ibra edilmesini,
7- 2008, 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015, 2016, 2017, 2018, 2019, 2020, 2021 yılı için denetim kurulunun ibra edilmesini,
8- Davalı şirket defterlerinin denetlenmesi için özel denetçi seçilmesine
9- Yönetim Kurulu üyeleri olan …ve…’in görevden alınmasının oylanması,
10- Yönetim Kurulu üye sayısı ve görev süresinin tespiti ile görev alacak üyelerin seçimi,
11- Yönetim Kurulu üyeleri aleyhine sorumluluk davasının açılması hakkında oylama yapılması,
12- Dilek ve temenniler
talebin kabul edilmemesi halinde aşağıda yazılı genel kurul gündemi ile davalı şirketin genel kurul toplantısı için çağrı yapmak, genel kurulu yapmak ve tescil işlemlerini yürütmek üzere Mahkemece takdir edilecek davacı ve davalı şirket yönetimi dışında bağımsız bir kayyım atanmasına, TTK md. 412 uyarınca dava konusu taleplerimizin dosya üzerinden değerlendirilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletinin davanın açılmasına sebebiyet veren davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların, her genel kurul sonrası, “Genel Kurul İptali”, “Yönetim Kurulunun Azli ve kayyum atanması”, “Genel Kurula Çağrı Yapılması” türlerinde, yıllardır süregelen rutin şekilde, adeta müvekkil şirketin çalışmasını sekteye uğratmak saikiyle birbiri ardına birçok dava ikame ettiğini, … tarafından…’in fazla hissesi yok edilmek amacıyla bir kısım hisseler yavru şirket olan …A.Ş.’ye aktarıldığını, … tarafından … ve diğerleri aleyhine fazla hissenin iadesi talebini de içerir şekilde İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde 29.09.2003 tarihinde ikame edilen ve yargılaması 14 yıl süren dava neticesinde…’in haklılığı tespit edilmiş ve fazla hisselerinin iadesine karar verildiğini, İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde ikame edilen davanın… tarafından kazanılmasının akabinde, … tarafından Gaziosmanpaşa Asliye Hukuk Mahkemesi’ne müracaatla…’in fazla hissesinin pay defterine işlenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı alınmış, bu karar alınırken mahkeme yanıltılmış, aynı anda birden fazla müracaat yapılarak UYAP sistemi manipüle edilerek dosyanın belirli bir mahkemeye düşmesi sağlanmaya çalışılmış, teminat yatırılmadan karar uygulanmaya çalışılmış vb. haksız işlemler yapılmış, ayrıca haksız ihtiyati tedbir kararının devamının sağlanması amacıyla Hollanda’da sembolik bir dava ikame edilmiş olduğunu,
yapılan usulsüzlüklerin Gaziosmanpaşa Asliye Hukuk Mahkemesine açıklanmasının akabinde mahkeme tarafından 28.05.2010 tarihli karar ittihaz edilerek ihtiyati tedbir kararı kaldırıldığını,
söz konusu kararın alınması ve uygulanmasına katılan tüm avukatlar ilgili Barolara şikâyet edilmiş ve Barolar tarafından haklarında soruşturma açılmasına karar verildiğini, …’in en önemli hissedarı konumundaki anne…, davacı …’in haksız ve hileli şekilde yaptığı tüm engelleyici işlemlerine rağmen 2003 yılında ikame ettiği davanın neticesini birçok Yargıtay incelemesi sonrasında ve 14 yıl sonunda ancak 2017 yılı sonunda elde edebildiğini,
Davacı tarafından yapıldığı iddia edilen hisse devirleri tamamen kötüniyetli ve hukuka aykırı olarak yapılmaya çalışılan ve hiçbir geçerliliği olmayan devirler olup bu husus kesinleşmiş Mahkeme kararları ile de sabit hale geldiğini,
bu itibarla dava dilekçesinde yer verilen beyanların aksine davacının bizzat müvekkil şirketin içini boşaltan kişi olmasına ve bu hususta cezalandırılmasına karar verilmesine rağmen, böyle bir durum yokmuş gibi müvekkil şirketin içinin mevcut yönetim kurulu tarafından boşaltıldığı yönünde hem kendi içinde çelişkili olan hem de gerçek dışı beyanlar ileri sürmesi kabul edilemeyeceğini, ayrıca bir yandan müvekkil şirketin finansal/mali durumu ile ilgili uzun yıllardır hiçbir bilgisi olmadığını iddia eden davacıların diğer taraftan da müvekkil şirketin yönetimi tarafından zarara uğratıldığını beyan etmesi davacıların kendi içindeki çelişkili davranışını açıkça ortaya koyduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için müvekkil şirketin dava dilekçesinde bahsi geçen genel kurul toplantılarında hazirun cetvellerinde hissedar olmayanlara yer verildi ise ve davacılardan … Traktör şirketi müvekkil şirket hissedarı değil ise, işbu haksız davayı hangi sıfatla ikame ettiği sorusunun yanıtlanması gerektiğini,
müvekkili şirket yönetim kurulunun görev yapmasının bizzat davacıların talebiyle engellendiği, bu nedenle de müvekkil şirket yönetimi için Mahkemece kayyım heyeti atandığı ve müvekkil şirketin 2016 yılına kadar kayyım heyeti yönetiminde kaldığı dikkate alındığında, davacıların bu dönemde şirket genel kurulunu yapma yükümlülüğünün müvekkil şirketin yetkileri durdurulan yönetim kuruluna ait olduğunu iddia edebilmesi ve o dönemde yapılmayan/geciken genel kurullardan da yine görevlerini yapmalarına engel oldukları yönetimi sorumlu tutmaya çalışması kabul edilemeyeceğini, müvekkili davalı şirketin yönetiminin… ve Şafak Kibar’da olduğu ve bu yönetim tarafından müvekkil şirketin defter ve kayıtlarının incelenmesine izin verilmediği şeklindeki davacıların yanlış ve yanıltıcı beyanlarına külliyen itiraz edildiğini,
Davacının gerek müvekkil davalı gerekse de diğer … grubu şirketleri nezdinde yapmış olduğu usul ve yasaya aykırı, hileli ve birçoğu aynı zamanda suç teşkil eden iş ve işlemlerin tamamını görmezden gelerek, taraflar arasında neredeyse 2002 yılından itibaren devam etmekte olan ve müvekkil davalı şirket ve hissedarlarının hak arama mücadelesinde uzun yıllar süren yargılamalar neticesinde kısmen de olsa ancak yargı yoluyla bazı haklarını geri kazanabildikleri, bazı önemli hak ve malvarlıklarının ise ülkemizdeki yargılamaların uzun sürmesini fırsat bilen davacı tarafça zayi edildiği süreçte, davacının müvekkil davalı şirketin iflası için kötüniyetli şekilde iş ve işlemler yaptığı, şirketin içini boşalttığı, birçok haksız iş ve işleminin Mahkeme kararları ile tespit edildiği nazara alındığında, halihazırda müvekkil davalı şirketin yönetimine talip olabilmesi de izaha muhtaç olup Müvekkili şirketin bizzat davacının kendisi tarafından borç batağına sürüklenmesine rağmen, müvekkil şirketin iyi yönetimi sayesinde iflastan kurtulması nedeniyle müvekkil şirkette yarım kalan iflas işini tamamlamaya mı çalışıyor sorusunu akıllara getirdiğini, Davacı tarafça, …’e iştirak ve şahsi borcunun kapatılması, …com’a iştirak, … şirketinin satın alınması, … A.Ş. ve … Makine Sanayi A.Ş. hesaplarından çeşitli isimler altında kendi menfaatine ödemeler yapılması vesair işlemlerle yurtdışında bulunan ve herhangi bir mal varlığına sahip olmayan sadece birer tabeladan ibaret olan şirketler milyonlarca dolar bedel karşılığında satın aldırılmış, gerçekte alınmayan mal ve hizmet bedelleri ödetilmiş ve böylelikle … AŞ. borçlandırılmış ve … Makina Sanayi AŞ.’nin içi boşaltıldığını,
bu itibarla … Türkiye’nin sanayi devi olan ve müvekkil davalı şirketin de en önemli malvarlığını oluşturan … Makina’yı kendi kontrolünde olan yurtdışı şirketleri vasıtasıyla yaptığı işlemler sayesinde batırmayı/iflas ettirmeyi başardığını, Önder … tarafından … Makina’nın bu şekilde iflasının sağlanmasından sonra ise, sıra adeta müvekkil …’e gelmiş dava dilekçesinde her nasılsa müvekkil şirketin ticaret piyasasından silinmesine ve üretim yapmamasına mevcut yönetimin sebep olduğu beyan ve iddia edilebildiğini, bir Holding şirketinin üretim yapması gibi bir durum söz konusu olmayacağı gibi üretimin müvekkil şirketin grup şirketlerinde yapıldığı bilhassa da traktör üretiminin … makina tarafından gerçekleştirildiği ancak … Makina’nın ise davacI … tarafından iflas ettirildiği gerçeğini davacılar görmezden gelmekte ve Mahkemeden gizlemeye çalışıldığını, Davacıların haksız, mesnetsiz ve gerçek dışı tüm beyan ve iddialarının külliyen reddine, hukuki mesnetten yoksun ve kötü niyetle ikame edilen haksız ve mesnetsiz davanın külliyen reddine,
yargılama masrafları ve ücreti vekâletin karşı tarafa tahmiline,

karar verilmesini talep etmiştir.
Pay durumu; mahkememizce davalı A.Ş.’den ortakların pay durumunun bildirilmesi istenilmiş olup, cevabi yazı ile aşağıdaki şekilde olduğu bildirilmiştir.
MÜVEKKİL ŞİRKET PAY SAHİPLERİ
PAYLARIN TOPLAM İTİBARİ DEĞERİ (TL)
PAY MİKTARI
1-…
15.030.860,1385
15.030.860.138,5
2- …
14.999.850
14.999.850.000
3-…
1
1000
4-…
1
1000
5-… Vakfı
0,0077
7,7
6-…. Ltd. Şti.
29.969.287,8538
29.969.287.853,8 İhtarname; Bakırköy … Noterliği’nin 19/04/2022 tarih ve… yevmiye sayılı ihtarnamesi ile keşideciler …, … Ltd Şti tarafından muhataplar… ve …’ın … A.Ş.’nin 2008-2009-2010-2011-2012-2013- 2014-2015-2016-2017-2018-2019-2020-2021 yıllarına ait yönetim kurulu raporlarının, denetçi raporlarının ve bağımsız dış denetleme kuruluşu raporları ile bilanço kar zarar cetvellerinin hazırlanarak keşidecilerin incelenmesine sunulmasını ve incelenmesine 7 gün içinde izin verilmesi aksi halde yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiği, ihtarnamenin 20/04/2022 tarihinde…’e, 19/04/2022 tarihinde Şafak Kibar’a, 19/04/2022 tarihinde … A.Ş.’ ye tebliğ edilmiş olduğu görülmüştür.
Dava, 2008-2021 yılları arasında davalı şirketin olağan genel kurullarının yapılmaması nedeniyle bu yıllara ilişkin genel kurul çağrısının yapılması üzerine kayyum atanması istemine istemine ilişkindir.
TTK Madde 409/1 Genel kurullar olağan ve olağanüstü toplanır. Olağan toplantı her faaliyet dönemi sonundan itibaren üç ay içinde yapılır. Bu toplantılarda, organların seçimine, finansal tablolara, yönetim kurulunun yıllık raporuna, kârın kullanım şekline, dağıtılacak kâr ve kazanç paylarının oranlarının belirlenmesine, yönetim kurulu üyelerinin ibraları ile faaliyet dönemini ilgilendiren ve gerekli görülen diğer konulara ilişkin müzakere yapılır, karar alınır.
TTK Madde 410/1 Genel kurul, süresi dolmuş olsa bile, yönetim kurulu tarafından toplantıya çağrılabilir. Tasfiye memurları da, görevleri ile ilgili konular için, genel kurulu toplantıya çağırabilirler. (TTK 410/2) Yönetim kurulunun, devamlı olarak toplanamaması, toplantı nisabının oluşmasına imkân bulunmaması veya mevcut olmaması durumlarında, mahkemenin izniyle, tek bir pay sahibi genel kurulu toplantıya çağırabilir. Mahkemenin kararı kesindir.
TTK Madde 411/1 Sermayenin en az onda birini, halka açık şirketlerde yirmide birini oluşturan pay sahipleri, yönetim kurulundan, yazılı olarak gerektirici sebepleri ve gündemi belirterek, genel kurulu toplantıya çağırmasını veya genel kurul zaten toplanacak ise, karara bağlanmasını istedikleri konuları gündeme koymasını isteyebilirler. Esas sözleşmeyle, çağrı hakkı daha az sayıda paya sahip pay sahiplerine tanınabilir. (TTK 411/2) Gündeme madde konulması istemi, çağrı ilanının Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanmasına ilişkin ilan ücretinin yatırılması tarihinden önce yönetim kuruluna ulaşmış olmalıdır. (TTK 411/3) Çağrı ve gündeme madde konulması istemi noter aracılığıyla yapılır. (TTK 411/4) Yönetim kurulu çağrıyı kabul ettiği takdirde, genel kurul en geç kırkbeş gün içinde yapılacak şekilde toplantıya çağrılır; aksi hâlde çağrı istem sahiplerince yapılır.
TTK Madde 412/1: Pay sahiplerinin çağrı veya gündeme madde konulmasına ilişkin istemleri yönetim kurulu tarafından reddedildiği veya isteme yedi iş günü içinde olumlu cevap verilmediği takdirde, aynı pay sahiplerinin başvurusu üzerine, genel kurulun toplantıya çağrılmasına şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi karar verebilir. Mahkeme toplantıya gerek görürse, gündemi düzenlemek ve Kanun hükümleri uyarınca çağrıyı yapmak üzere bir kayyım atar. Kararında, kayyımın, görevlerini ve toplantı için gerekli belgeleri hazırlamaya ilişkin yetkilerini gösterir. Zorunluluk olmadıkça mahkeme dosya üzerinde inceleme yaparak karar verir. Karar kesindir.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; davalı şirketin son genel kurul tarihi, dava tarihinden sonra yapılan 17.03.2022 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı yapılmıştır.
Toplantı Divan Başkanlığı seçimi ve Genel Kurul Toplantı tutanağının divan başkanlığı tarafından imzalanması yetkisi verilmesi, 2008 yılından bu yana Yönetim Kurulu faaliyet raporunun ve gerekmesi halinde bağlılık raporunun tetkik ve müzakeresi, bilanço ve gelir tablosu hesaplarının tetkik-müzakere ve onaylanması, Yönetim Kurulu üyelerinin Türk Ticaret Kanun’u gereğince ayrı ayrı ibrası, denetim raporun müzakeresi, kar dağıtımı gündemleri ile olağan genel kurul hiç toplanmamıştır.
Olağan genel kurulların yapılması kanuni bir zorunluluk olup, davalı tarafın ileri sürdüğü hususların olağan genel kurulun toplanmasına karar verilmesi için gerekçe olmasının hukuken mümkün olmadığı, olsa olsa toplantı çağrısı ve toplantı yapılması için yetkilendirilecek kayyumun seçiminde etki edebileceği, zaten mahkememizce de bağımsız bir kayyumun atanmasının gerektiği sonucuna varılmıştır.
Anonim şirket genel kurul toplantısı için oluşturulacak gündemin kapsayacağı asgarî konular TTK md. 409/1‟de belirlenmiştir. Bunlar gündemin kapsaması gereken asgari konular olup, bunlardan ayrıca ”faaliyet dönemini ilgilendiren ve gerekli görülen diğer konular” da GK’yı toplantıya çağıranlar tarafından gündeme konulur.
TTK 409/1. Maddede şirket organlarının seçimi, finansal tablolar, yönetim kurulu yıllık faaliyet raporu, şirketin faaliyetlerinden elde ettiği kârın kullanım şekli, dağıtılacak kâr ve kazanç paylarının oranlarının belirlenmesi, yönetim kurulu üyelerinin ibraları, faaliyet dönemini ilgilendiren ve gerek görülen diğer konular hakkında müzakere yapılacağı ve karar alınacağı düzenlenmiştir.
Davacı tarafın gündem maddeleri taslağından mahkememizce kabul görmeyen gündem maddeleri, gerek bu gündem maddelerinin zorunlu gündem maddelerinden olmaması gerekse önerilen bu gündem maddelerinin şirket iradesine bırakılması gereken hususlar olması nedeniyle gündem maddelerine eklenmemiştir.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne…sicil numarası ile kayıtlı davalı … ANONİM ŞİRKETİ’ne
A)Toplantı Divan Başkanlığı seçimi ve Genel Kurul Toplantı tutanağının divan başkanlığı tarafından imzalanması yetkisi verilmesi,
B)2008-2021 yılları arasındaki (başlangıç ve son dahil) tüm yılların Yönetim Kurulu faaliyet raporunun ve gerekmesi halinde bağlılık raporunun okunması, tetkik ve müzakeresi,
C)2008-2021 yılları arasındaki (başlangıç ve son dahil) tüm yılların yılı bilanço ve gelir tablosu hesaplarının okunması, tetkik ve müzakeresi ve onaylanması,
D)2008-2021 yılları arasındaki (başlangıç ve son dahil) tüm yılları açısından Yönetim Kurulu üyelerinin Türk Ticaret Kanun’u gereğince 2018 yılı çalışmalarından dolayı ayrı ayrı ibra edilmesinin görüşülmesi,
E) Şirketin 2008-2021 yılları arasındaki (başlangıç ve son dahil) tüm yıllarına ilişkin denetim raporun okunması ve müzakeresi,
F) Kar dağıtımının görüşülmesi,
G) Dilekler ve kapanış,
Gündem maddeleri ile TTK. 410. Maddesi uyarınca genel kurulu toplantıya çağırma, genel kurula çağrı işlemleri ve ilan işlemlerini yapmak, genel kurul toplantısını yapmak üzere… (YMM) KAYYUM OLARAK SEÇİLMESİNE,
-Fazlaya ilişkin istemlerin reddine
2-Karardan bir örneğinin Ticaret Sicil Müdürlüğüne gönderilmesine,
3-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davacılar tarafından yatırılan 80,70-TL peşin harç ve 80,70-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 161,40-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 34,50-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 14,37-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
TTK 410. madde gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verilmiştir.15/12/2022

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır
Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”