Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/271 E. 2023/832 K. 23.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/271 Esas
KARAR NO : 2023/832
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/04/2022
KARAR TARİHİ : 23/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı ile davalı tarafından 20-24 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan fuara ilişkin anlaşma akdettiğini, müvekkilinin davaya konu fuara ilişkin sözleşme gereğince kararlaştırılan ücreti vaktinde ödemek suretiyle edim yükümlülüğünü yerine getirdiğini, buna karşın davalının fuarın açılmasına yaklaşık 10 gün kala fuarın hiçbir somut gerekçe gösterilmeksizin Mayıs 2022 tarihine ertelendiğini müvekkiline bildirdiğini, bunun üzerine müvekkilinin fuarın vaktinde gerçekleştirilmeyeceğini öğrenmesi ile birlikte … Noterliğinin … yevmiye numaralı ve 09/11/2021 tarihli ihtarnamesi ile davalı tarafın sözleşme yükümlülüklerine aykırı davranması nedeniyle sözleşmeden döndüğünü davalı tarafa bildirdiğini ve yapmış olduğu ödemelerin kendisine 3 iş günü içerisinde ödenmesine karar verilmesini talep ettiğini, buna karşın davalı tarafa süresi içerisinde müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını, bahse konu fuar için müvekkili tarafından sergilenmesi için yüksek bütçeli koleksiyonlar ve fuar stantları hazırlandığını, kiralanan alanların ücretinin ödendiğini, seyahat ve konaklama rezervasyonları gerçekleştirildiğini, fuarın kararlaştırılan tarihte gerçekleştirilmemesi nedeniyle müvekkili şirket nezdinde maddi zarar ve kar kaybının da gerçekleştiğini, müvekkili tarafından zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin pandemi nedeniyle devlet tarafından alınan kararlar ve yayınlanan genelgeler nedeni ile fuarı ertelemek zorunda kaldığını, belirlenen tarihte yurt dışından misafirlerin pandemi nedeniyle katılamayacak olmaları nedeniyle fuar katılımcıları tarafından ertelenmesi talep edildiğini, fuarın 20-24 Eylül 2021 tarihine ertelendiğini, zorunlu nedenlerden dolayı yurt dışından gelecek birçok katılımcının fuara katılamayacağını bildirmesi üzerine bu durumun fuara katılacak şirketlere bildirildiğini, fuarın katılımcısı olan şirketlerin ve sektör temsilcilerinin fuarın ertelenmesini talep ettiklerini, hizmetin ertelenmesinde müvekkiline atfedilecek bir kusur olmadığını, söz konusu fuarın Covid-19 kaynaklı nedenlerle yapılamamasının müvekkili şirketi de telafisi oldukça zor zararlara uğrattığını, fuarın keyfe keder nedenlerle yapılmadığının ve bu durumdan müvekkili şirketin menfaati varmış gibi lanse edip müvekkili şirkete kusur ve kötü niyet atfedilmesinin mümkün olmadığını, Yargıtay kararlarında mücbir sebeple ertelenen fuarlardan organizatör şirketin sorumlu tutulamayacağı, bu sebeple sözleşmeden dönme ve ödenen bedelin iadesinin istenemeyeceğinin ifade edildiğini, fuarın ertelenmesi nedeniyle Ticaret Bakanlığı tarafından müvekkili şirket aleyhine inceleme başlatıldığını, inceleme sonucunda müvekkili şirket lehine sonuç çıktığını, müvekkili şirketin fuarın tarihini değiştirme hakkının bulunduğunu, müvekkili şirketin katılımcılardan aldığı ücretler ile fuar organizasyonu harcamaları yaptığını, personelini çalıştırdığını, maaşlarını verdiğini, istihdam sağladığını, devlete vergilerini ödediğini, taraflar arasındaki menfaatler dengesinin dikkate alınması gerektiğini, ahde vefa ilkesinin göz önünde bulundurulduğunu, bu nedenlerle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
…nden; … tarihli ve … sayılı inceleme raporu ve ekleri sureti, … ndan ve … Merkezinden; dava konusu fuarın ertelenmesine ilişkin kayıtlar dosya kapsamına alınmıştır.
Bedel artırım dilekçesi; Davacı vekilinin 19/06/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini artırdığını, ıslah dilekçesinin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, ertelenen fuar nedeniyle uğranılan gelir kaybı ve bedel iadesi talepleri istemine ilişkindir.
Taraflar arasında 20-24/09/2021 tarihinde gerçekleşecek fuar için sözleşme imzalanmış, davacı yanca davalıya 27.424,36 TL önden ödeme yapılmıştır. Söz konusu fuar gerçekleşmeyeceğinden bahisle davacı … Noterliğinin 09/11/2021 tarihli ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile davalı taraftan 3 iş günü içerisinde ödediği bedelin iadesini talep etmiş, ihtarnamede verilen süre içerisinde ödenen bedel iade edilmediğinden 20/04/2022 tarihinde huzurdaki dava ikame edilmiştir. Dava konusu fuar ertelenmiş ve nihayet 10-14/09/2022 tarihinde Antalya’da gerçekleştirilmiştir. Davacının ertelenen bu fuara katılmadığı, öncesinde sözleşmeyi feshettiği, 27.424,36 TL’nin ise ödendiği uyuşmazlık konusu değildir. Davalı yan pandemi nedeniyle fuarın ertelendiğini, yabancı katılımlar ve İstanbul’daki fuar takvimi nedeniyle fuarın gerçekleştirilemediğini ileri sürmektedir.
Fuarın yapılacağı … ‘ye yazılan müzekkere cevabında asıl sözleşmedeki tarih olan Eylül 2021 tarihinde … nde 8 ayrı fuarın gerçekleştirildiği ve bunlardan ikisinin davalıya ait olduğu belirtilmiştir. Yine sektörel alan nedeniyle … ‘a yazılan müzekkerede salgın hastalık nedeniyle olan kısıtlamaların Eylül 2020 tarihinde sona erdiği ancak 2021 yılında da aynı sebeple istikrarlı bir çalışma ortamı olmadığı ancak belirli fuarların gerçekleştiği bildiirlmiştir.
Uyuşmazlığın temelini esas alan taraflar arasındaki sözleşmenin 2. maddesi; “…. Katılımcı fuar katılım koşulları, sergi ve fuarın yeri, katılımcının fuar alanındaki yeri, düzenleme tarihi, ünvanı vb. hususlarda düzenleyicinin
sektörün talebi, ekonomik durumu, organizasyon gerekleri veya kendi takdiri ile yapacağı değişiklikleri (fuarın kısmen veya tamamen iptali dahil) peşinen kabul eder. Bu durum sözleşmenin fesih sebebi değildir. Katılımcının ücret ödeme yükümlülüğü devam eder. …” şeklindedir.
Her ne kadar mezkur sözleşmenin 2. maddesinde fuarın yeri ve zamanı hususunda davalıya sınırsız bir yetki verilmiş ise de önceden, ileride birçok sözleşmeye şablon olacak şekilde, tek taraflı olarak düzenlenen sözleşmenin genel işlem şartı mahiyetinde olduğu, salt bu nitelik sözleşmenin geçersizliği sonucu doğurmasa da düzenlenmeyen ve tarihi geçtikten sonra ne zaman düzenleneceği belirli olmayan, yargılama devam ederken dahi düzenlenmediği veya düzenleneceği tarihin, davalı borcunun ifa edilip edilmeyeceğinin belirli olmadığı sözleşme kapsamında davacının hem sözleşme sırasında hem de sonrasında menfaatine aykırı olan bu maddenin yazılmamış sayılması gerektiği, bu şart haricindeki sözleşme hükümleri kapsamında da davacı tarafın sözleşmeye tahammül sınırlarının fazlasıyla aşıldığı, nitekim fuarın farklı bir ilde gerçekleştiği, yine sözleşme bu yetkiyi davalı yana verse de fuar yerinin il kapsamındaki değişikliğin davacının pazar alanına dair menfaatine uygun olmadığı, aynı tarihlerde başkaca fuarların da düzenlendiği, davalı basiretli tacirin sözleşme tarihinde mevcut olan bir salgın hastalığı gözetmesi ve ona göre borç taahhüdüne girmesi gerektiği kanaatine varılarak davacı tarafça dönülen sözleşme için ödenen bedelin iadesi gerektiği, davacı tarafından sözleşmeden dönme iradesini belirten ihtarnamenin 25/11/2021 tarihli tebliğinden sonra ihtarnamede belirtilen 3 iş günü sonrasından itibaren gerçekleşen temerrüde göre işleyecek avans faizinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı her ne kadar fuarın ertelenmesinden dolayı gelir kaybına uğradığını ileri sürmüş ise de bu kaybın somut olarak nasıl ortaya çıktığının belirli olmadığı, bunun yanında salt fuarın ertelenmesinden doğan zarar iddiasının illiyetli bir şekilde açıklanmadığı gözetilerek bu yönde rapor alınmasına gerek görülmemiş, yine davacının sözleşmeden tek taraflı olarak döndüğü ve bu kapsamda sözleşmeden doğan müspet zararını artık isteyemeyeceği anlaşılmakla bu talebinin reddine karar verilmiş yine ispat olunamayan davalı kötüniyeti nedeniyle HMK 329 talebi reddedilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulü ile,
a)27.424,36 TL’nin 01/12/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b)Davacının fuarın ertelenmesi nedeniyle uğradığını iddia ettiği maddi zarar talebinin Reddine,
2-Davacının HMK 329 maddesi kapsamındaki tazminat talebinin Reddine,
3-Karar tarihi itibari ile alınması gereken 1.873,36-TL harçtan, 80,70-TL peşin harç ve 452,00-TL ıslah harcının mahsup edilerek kalan 1.340,66-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 80,70-TL peşin harç, 80,70-TL başvuru harcı ve 452,00-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 613,40-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Kabul-red oranına göre davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 17.900,00-TL (kabul miktarı nazara alınarak) vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Kabul-red oranına göre davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 10,00-TL (red miktarı nazara alınarak) vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 159,50-TL yargılama gideri kabul ve red durumuna göre (%99,96 kabul) 159,44-TL’lik kısmının davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine; arda kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan zorunlu arabuluculuk gideri 1.560,00-TL’nin kabul-red oranına göre 1.559,43-TL’sinin davalıdan, 0,57-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgilisine iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.23/10/2023

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır