Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/242 E. 2023/413 K. 22.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/242 Esas
KARAR NO : 2023/413
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/07/2017
KARAR TARİHİ : 22/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; 18/03/2017 tarihinde, davalıların sürücüsü, sahibi ve trafik sigortacısı olduğu …(çekici) – …(römork) plakalı araç ile davacının sahibi olduğunu, sürücü … …’nın yönetimindeki … plakalı aracın kazaya karıştığını, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü … …’ın kusurlu olduğunu, … plakalı aracın hasar tutarının sigorta şirketi tarafından ödendiğini ancak araçta değer kaybı olduğunu ve değer kaybı taleplerinin 13/06/2017 tarihinde sigorta şirketine bildirildiğini ancak sonuç alınamadığını, tüm bu açıklanan nedenlerle öncelikle bilirkişi marifetiyle araç değer kaybı miktarının belirlenmesini, dava bedelinin belirlenmesi üzerine yapılacak artırım ile birlikte davanın kabulünü, davalı sigorta şirketine başvuru tarihinden, diğer davalılara ise olay tarihinden itibaren olacak şekilde alacağa yasal faiz işletilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Şirketi vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin değer kaybı talep edilen araçta meydana gelen hasar nedeniyle 02/05/2017 tarihli işlemiyle 5.633,06-TL ödeme yapıldığını, müvekkili şirket maddi hasar sebebi ile ödeme yaparak sorumluluğunu yerine getirdiğini, ödeme bulunan müvekkili şirketin sorumluluğuna gidilmesinin söz konusu olmadığını beyanla aleyhine açılan haksız ve mesnetsiz davanın sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması sebebi ile müvekkili şirket tarafından yapılan ödeme ile sorumluluğun yerine getirilmesi nedeniyle reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … ile diğer davalı … İnşaat San. Ve Tic. Ltd. Şti’ne usulüne uygun tebligat yapılmış olup, işbu davalıların davaya cevap vermeyerek HMK 128 uyarınca tüm iddiaları inkar etmiş sayılmıştır.
Mahkememizden verilen 27/05/2019 tarih ve 2017/… Esas 2019/… Karar sayılı kararı … Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 15/02/2022 tarih ve 2019/… Esas 2022/… Karar sayılı ilamı ile, ”Mahkemece karara dayanak yapılan 13/12/2018 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü … …’ın %100 kusurlu olduğu, davacının maliki olduğu aracın sürücüsünün kusurunun bulunmadığı, davacıya ait aracın bagaj kapağının onarılarak boyanması nedeniyle 1.000,00 TL değer kaybının oluştuğu mütalaa edilmiştir. Davacı tarafça bilirkişi raporuna itiraz edilmesine rağmen Mahkemece, davacı tarafın itirazları dikkate alınmamıştır. Oysa ki, davalı … Sigorta Şirketi tarafından dosyaya ibraz edilen ekspertiz raporunda, davacıya ait aracın kaza neticesinde bagaj kapağı, sol yan 3 adet çıta ve sol arka tampon boyanması, bagaj kapağı onarımı ve sol yan 3 adet camının değişimin yapıldığı; bu hasar nedeniyle davalı … Sigorta Şirketi tarafından, davacıya ait aracın kasko sigortacısına 14/05/2018 tarihinde 17.323,00TL, davacıya ise 5.633,06TL yani toplamda 22.956,06 TL hasar tazminatı ödemesi yapıldığı sabittir. Bu durumda, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu yetersiz ve eksik incelemeye dayanmaktadır. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusundaki iddia ve itirazlar kabule şayan görülmüştür. O halde, Mahkemece, davalı Sigorta Şirketi tarafından gönderilen dosya ve ekindeki ekspertiz raporu ile davacı vekilinin itirazları dikkate alınarak; davacıya ait aracın kaza öncesindeki rayiç değeri ile onarım gördükten sonraki rayiç değerinin belirlenmesi ve bunun değer kaybı tazminatı olarak tespit edilmesi açısından bilirkişiden ek rapor alınarak yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.” gerekçeleriyle hükmün kaldırılarak dosyanın mahkememize iade edildiği ve Mahkememizin 2022/242 Esas sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
BAM kaldırma kararı sonrası kök raporu hazırlayan makina mühendisi …’a dosyanın ek rapor düzenlenmesi için tevdi edildiği, bilirkişinin 18/04/2022 tarihli ek raporunda özetle; ”Davalı sürücü … …’ın yönetimindeki …-… plakalı TIR ile kontrolsüzce diğer şeride girdiği; doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yaparak trafiği tehlikeye soktuğu ve … plakalı araca çarptığı için Karayolları Trafik Kanununun 46/b-c, 84/f ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 94/A/b-c, 157/a/6 maddelerinde açıklanan kusurları işlediği; kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 kusurlu olduğu; dava dışı sürücü … …’nın yönetimindeki … plakalı aracı ile kendi şeridinde normal seyrederken … – … plakalı aracın kontrolsüzce şeridine girmesi ve çarpması sonucu kazaya karıştığı için kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığı; davalı … İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti.’in Karayolları Trafik Kanununun 85/1-5 maddesi gereğince sahibi olduğu … – … plakalı aracın sürücüsü … …’ın kusurundan kendi kusuru gibi ve kusuru nedeniyle oluşan zarardan müştereken ve müteselsilsen sorumlu olduğu; tazminata konu … plakalı, … marka tipi, 09.03.2015 tarihinde trafiğe çıkmış; 2014 model, 18.03.2017 tarihinde, yaklaşık 2 yıl ve 205.071 km kullanıldıktan sonra kazaya karışmış minibüsün rayiç değerinin kaza öncesinde 130.000 TL, onarıldıktan sonra 129.000TL ve piyasa şartlarında değer kaybının 1.000TL olduğu tespit edilmiştir, davalı … Sigorta Şirketi’nin … sayılı ZMSS poliçesi ile … plakalı çekicinin 02.05.2016-02.05.2017 tarihleri arasında, kazanın meydana geldiği 18.03.2017 tarihini de kapsayacak şekilde sigorta teminatı altında ve kaza tarihinde maddi teminat limitinin 33.000TL olduğu ancak dava konusu … plakalı aracın 5.633TL ve 17.323TL hasar tutarlarının 14.05.2018 tarihinde ödendiği dikkate alındığında bakiye kullanılabilir teminat limitinin 10.044TL kaldığı ve değer kaybının ödenmesi için yeterli olduğu; ZMSS Genel Şartların A.3 maddesi gereğince mağdur aracın değer kaybının sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sigorta teminatı altında olduğu; … plakalı minibüsün 1.000TL değer kaybının, … … ile … Ltd. Şti.’den kaza tarihi 18.03.2017, … Şirketi’nden temerrüt tarihi 22.06.2017 itibariyle yasal faizi ile talep edilebileceği yönündeki, tespit, görüş ve kanaatini bildirilmiştir.
Mahkememizce yeni bir bilirkişiden rapor alınmasına karar verildiği, Makina Mühendisi bilirkişi … …’in 25/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; …-… plakalı TIR aracın sürücüsü davalı … … asli ve tam kusurlu (%100) olduğu değerlendirilmiştir. Davacıya ait … plakalı aracın sürücüsü … …’nın kazanın meydana gelmesinde kusuru olmadığı görüşüne varılmıştır. Davalı … İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. sahibi olduğu …-… plakalı TIR aracın sürücüsünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olacağı, Kaza sonrasında davacıya ait … plakalı aracın onarıldığı ve meydana gelen hasarın onarım bedelinin toplam 22.996,06TL olduğu,Davacının aracındaki değer kaybının kaza tarihi itibariyle 2.500TL olacağı görüşüne varıldığı bildirilmiştir.
Bedel artırım dilekçesi; Davacı vekili 15/02/2023 tarihli dilekçesi ile talep sonucunu bilirkişi raporu doğrultusunda artırdığı, ıslah dilekçesinin taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, 18/03/2017 tarihli trafik kazası nedeni ile araçta gerçekleşen değer kaybı istemine ilişkindir.
Araç değer kaybından, zarara sebebiyet veren aracın maliki-işleten sıfatıyla, araç sürücüsü-haksız fiil faili olarak, sigorta şirketi-trafik sigortası poliçesi nedeniyle, müştereken ve müteselsilen sorumlu olup, müteselsil sorumluluk ilkeleri uyarınca davacı tarafça, değer kaybı alacağı sorumluların tamamından talep edebilecektir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşmiş içtihatlarında değer kaybının belirlenmesinde aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş 2.el piyasa değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2.el piyasa değeri arasındaki fark dikkate alınmaktadır. Bu durumda mahkemece aracın tramer kayıtları ve varsa önceki hasarlarına ilişkin hasar dosyaları istendikten sonra aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalıların savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybı zararının belirlenmesi gerekmektedir.
Sigortalı araçta meydana gelen değer kaybının, poliçenin tanzim tarihine göre, davaya konu poliçe 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Genel Şartlardan sonra ise yeni genel şartlara göre; bu tarihten önce ise yerleşik Yargıtay uygulamasında belirtildiği üzere aracın serbest piyasa koşullarına göre kaza tarihi itibariyle hasarsız haldeki ikinci el rayiç değeri ile aracın yaşı, özellikleri, hasar miktarı ve hasarlı kısımların özelliği dikkate alınarak kazadan sonraki hasarlı halinin rayiç değeri tespit edilip bu iki miktar arasındaki azalmaya (farka) göre hesaplanması gerekmektedir.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde, uyuşmazlığın 18/03/2017 tarihli trafik kazası nedeni ile araçta gerçekleşen değer kaybı istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce BAM kaldırma kararı doğrultusunda önceki bilirkişiden ek rapor aldırılmış ancak istinaf kaldırma kararına uygun olmayan rapor gözetilerek yeni bir bilirkişiden bilirkişi raporu aldırılmış, netice olarak hüküm kurmaya ve denetime elverişle … …’in bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır. Bilirkişi … …’in raporu ile, …-… plakalı TIR aracın sürücüsü davalı … … asli ve tam kusurlu (%100) olduğu, davacıya ait … plakalı aracın sürücüsü … …’nın kazanın meydana gelmesinde kusuru olmadığı, davalı … Tic. Ltd. Şti.nin maliki olduğu …-… plakalı TIR aracın sürücüsünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olacağı, kaza sonrasında davacıya ait … plakalı aracın onarıldığı ve hasar onarım bedelinin toplam 22.996,06TL olduğu, davacının aracındaki değer kaybının kaza tarihi itibariyle 2.500TL olacağı tespitlerinin yapıldığı görülmüştür.
Bu kapsamda davacının aracındaki değer kaybının Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’nın 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/07/2020 tarihli 2019/… esas 2020/… karar sayılı iptal kararı doğrultusunda genel şartların ekindeki formüle göre değil Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatları doğrultusunda aracın kazadan önceki rayiç değeri ile kaza sonrası rayiç değeri arasındaki farka göre hesaplanan 2.500,00-TL olduğu, davalının %100 kusurlu olduğu, kusura yönelik tespitin davacı yönünden kazanılmış hak oluşturduğu, davacının değer kaybına ilişkin itirazlarının alanında uzman bilirkişi tarafından değerlendirildiği ve Yargıtay yerleşik uygulamasına göre tespit edildiği, raporun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, davalıların işbu değer kaybı bedelinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davanın belirsiz alacak olarak ikame edildiği, bedel artırımına karşı yapılan zamanaşımı definin sonuca etkili olmadığı, taraflar tacir olup avans faizine hükmedilmesi gerekse de Mahkememizce verilen ilk karardaki yasal faiz hükmü yönünden istinaf bulunmadığı, bunun yanında talep artırım dilekçesi ile faizin nevinin değiştirilemeyeceği, sigorta şirketine başvurunun 13/06/2017 tarihinde yapıldığı, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüdün 23/06/2017, diğer davalılar yönünden 18/03/2017 tarihinde doğduğu anlaşılmakla hükmedilen bedelin bu tarihlerden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili kanaatiyle davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın Kabulü ile, 2.500,00-TL’nin davalı sigorta şirketi yönünden 23/06/2017, diğer davalılar yönünden 18/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 179,90-TL harcın 31,40-TL peşin harç, 205,00-TL ıslah harcı toplamı 236,40-TL harçtan düşümü ile artan 56,50-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 31,40-TL başvuru harcı, 179,90-TL peşin harç olmak üzere toplam 211,30-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.477,30-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 2.500,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgilisine iadesine,
Dair, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/05/2023

Katip … Hakim …
e-imza e-imza