Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/131 E. 2023/137 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/131 Esas
KARAR NO : 2023/137
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/10/2019
KARAR TARİHİ : 15/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; davacının davalı … A.Ş.’nin … hizmet numara ve … hesap numaralı … Mahallesi … Cad. No: … adresinde yer alan fabrika binasında kaim detalkasyon nitelikli elektrik abonesi olduğunu, davacıya ait fabrika binasını besleyen orta gerilim trafosu bulunmakta olup işbu trafo tarafından … hizmet numaralı … San. ve Tic. A.Ş. … hizmet numaralı … Sanayi ve Ticaret Ltd. isimli şirketlere enerji verildiğini, alçak gerilim aboneliği tesis edildiğini, … Mahallesi … Caddesi No: … adresinde yer alan fabrika binasında bulunan trafodan alınan enerji kullanımına istinaden … A.Ş. ve … Ltd., tarafından işbu aboneliklere istinaden kullanılan enerji bedellerinin vekiline gelen fatura tutarından tenzil edildiğini, tenzil işlemleri neticesinde davacının münferit kullanım bedelleri ortaya çıktığını ve Bepsaş tarafından müvekkiline fatura edildiğini, 20 Ağustos 2018 tarihinde cezalara konu ve müvekkilinin üretim yaptığı tesisi besleyen trafoda patlama meydana geldiğini ve işbu arıza elektrik dağıtımı ve altyapı onarım işlemlerinden sorumlu … AŞ. tarafından görevlendirilen ekiplerce yapılan işlemler neticesinde arızanın giderildiği bilgisi verildiğini, iş bu arıza giderim işleminin akabinde müvekkiline gelen faturalarda fahiş ve izahtan vareste artışlar söz konusu olmaya başladığını, davacı tarafından iş bu faturaların miktarlarının bir anda yükselmesi neticesinde fatura tutar ve kalemleri üzerinde şifahen yapılan incelemelerde yapılması gereken bu tenzil işlemlerinin ihbar olunan … yönünden 2015 yılından beri yapılmadığı diğer ihbar olunan … yönünden ise eksik yapıldığı anlaşıldığını, bunun üzerine müvekkilinin 19.02.2919 tarihinde … İşletme Müdürlüğüne … no ve 19.02.2019 tarihli dilekçe ile başvurarak faturalarda tenzili yapılmayan bu tutarların tenzil edilmediğini ve edilmesi hususunda gerekli işlemlerin yapılması amacıyla başvurulduğunu, başvuruya 01.07.2019 tarihinde SMS ile başvuru reddedildi cevabı verildiğini, bunun üzerine 05.08.2019 tarihinde bu kez ilgili fatura tutarlarım muhatabı … a 05.08.2019 tarihinde dilekçe ile başvurulduğunu ve evvel yapmış olduğu başvurusuna yanıt istediğini ancak bu başvuruya cevap dahi verilmediğini, tenzil edilmeyen ve hatalı ölçüm nedeniyle fahiş miktarda çıkan işbu enerji bedellerinin halihazırda ödendiğini ve ödemeye devam edildiğini, trafoya yapılan müdahaleden sonra fahiş olarak fatura edilmeye başlanan iş bu enerji bedellerindeki ölçüm artısının tespit edilmemesi halinde aylık enerji kullanımına ilişkin faturalar aynı yüksek bedeller üzerinden tahakkuk ettirilmeye devam edileceğini dolayısıyla davacının kullanımından kat be kat fazla miktarları ödemek zorunda bırakılacağını davacıya ait enerji bedellerinde yapılması gereken tenzil işlemleri yapılmadığından fazla ödenen tutarın net olarak bilinmesi mümkün olmadığından iadesi istenen miktarın belirsiz alacak talebine konu edildiğini, davacının 2015 yılından günümüze enerji kullanım bedellerine ilişkin tenzili yapılmayan ve … arıtım ve … firmalarının kullanımına ait bedellerinin, 2018 yılı itibari ile de davacının kullandığı trafoya yapılan teknik müdahale nedeni ile fahiş ölçümden kaynaklı kullanım harici ödenen fazla enerji bedellerinin tespitine, ilgili bedellerin davalılardan tahsiline ve müvekkile iadesine karar verilmesini talep ve dava talep etmiştir.
Davalı … … A.Ş. vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın dava dilekçesinde belirtmiş olduğu tüm hususlar haksız ve mesnetsiz olduğunu, reddi gerektiğini, 24.06.2019 tarihinde dava konusu edilen tesisatlara dair saha kontrolü gerçekleştirildiğini, … (…) numaralı tesisatın OG abonesi olduğunu, … numaralı tesisatın defarkasyon abonesi olduğu tespiti yapıldığını, … numaralı tesisatın başka trafo merkezinden enerji aldığını, … numaralı tesisat ile alakası olmadığının anlaşıldığını, sistem üzerinden yapılan incelemelerde … tesisatın kullanımlarının … numaralı tesisattan düştüğü görüldüğünü, … numaralı tesisatta 28.08.2018 tarihli … seri numaralı tutanakta ölçü ve akım trafolarının patlamış olduğu tespit edilerek şebeke tarafından direkt enerji verildiğinin belirlendiğini, 16.09.2018 tarihinde ilgili mahalde kontrolün gerçekleştirildiğini, … numaralı tutanağa istinaden patlamış olan akım trafolarının yerlerine yenileri takıldığını, yüksek gerilimden tekrar enerji verildiğini, arıza giderildikten sonra şebeke tarafından direkt enerji verilen 19.08.2018- 16.09.2018 tarihleri arasında 26.599,23 kWh ek tüketim hesaplanarak sisteme girildiğini, netice itibari ile: müvekkili şirket tarafından yapılan hesap ve işlemler Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’ne ve EPDK kararlarına uygun olduğunu, davacının dayanaktan yoksun iddialarının ve haksız davasının reddi ile yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının davasını şimdilik alacak miktarının bir kısmını talep ve dava ederek açması usule aykırı olduğunu, zira davacının talep miktarı tespit edilebilir olduğunu, davacıya şartları bulunmadığı halde belirsiz alacak davası açtığı için 6100 Sayılı Kanunun 119/1-ğ maddesinin uygulanarak süre verilmesi mümkün olmadığını, herhangi bir süre verilmeden davanın reddi yoluna gidilmesi gerektiğini, davadaki hukuki yarar yokluğunun süre verilmesi yoluyla tamamlanacak nitelikte bir hukuki yarar yokluğu olmadığını, davacının fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak belirsiz alacak davası açmasına muvafakat etmediklerini, belirli olmayan bir talebe karşı da savunma yapma imkân ve hakkımızın sınırlanmış olduğu da nazara alınmak suretiyle bu hususta da beyanda bulunma hakkını saklı tuttuklarını, 24.06.2019 tarihinde saha kontrolü gerçekleştirilmiş olup … numaralı tesisatın OG abonesi olduğu, … numaralı tesisatın defarkasyon abonesi olduğunun tespiti yapıldığını, … numaralı tesisatın başka trafo merkezinden enerji aldığı … numaralı tesisat ile alakası olmadığını, sistem üzerinden yapılan incelemelerde … tesisatın kullanımlarının … numaralı tesisattan düştüğünün görüldüğünü, … numaralı tesisatta 28.08.2018 tarihli … seri numaralı tutanakta ölçü ve akım trafolarının patlamış olduğu tespit edilerek şebeke tarafından direkt enerji verildiğini, 16.09.2018 tarihinde ilgili mahalde kontrol gerçekleştirilmiş olup … numaralı tutanağa istinaden patlamış olan akım trafoları yerlerine yenilerinin takıldığını, yüksek gerilimden tekrar enerji verildiğini, arıza giderildikten sonra şebeke tarafından direkt enerji verilen 19.08.2018-16.09.2019 tarihleri arasında 26.599,23 kWh ek tüketim hesaplanmış olup sisteme girildiğini davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizden verilen 01/02/2021 tarih ve 2019/… Esas 2021/… Karar sayılı kararı ile, ”Yapılan incelemelerde davacının iddiasının aksine dava dışı … Malzemeleri’nin başka trafo merkezinden enerji aldığı bu halde tenzilinin zaten mümkün olmadığı tespit edilmiştir. Bu durumda incelemenin … Sanayi yönünden yapılacağı, yapılan incelemelerde de davalının gereken düşümü yaptığı, bu halde davacının iddiasının gerçeği yansıtmadığı, davacının arızadan sonra faturaların yüksek geldiği iddiası ise arıza öncesi ve sonrası dönemlerinin bilirkişi heyetince karşılaştırıldığı, davacının tüketimlerinin birbirine yakın olduğu, ancak birim fiyatta kademeli olarak %50 oranda artış yaşandığı bu halde fatura bedellerinin artışının olağan olduğu, tüm bu açıklamalarla davacının davasını ispatlayamadığı” gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
… Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 10/02/2022 tarih ve 2021/… Esas 2022/… Karar sayılı ilamı ile, ”Hal böyle olunca, mahkemece; dosyanın önceki bilirkişi heyeti dışında başka bir uzman bilirkişi heyetine verilmesi; denetime elverişli rapor alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Bu itibarla, davacının istinaf isteminin 353/1-a.6 maddesi gereğince kabulüyle kararın kaldırılarak, mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, dava dosyasının önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak ve elektrik tüketim hesabı konusunda uzman üç kişilik bilirkişi kuruluna verilerek, tarafların itirazlarını da karşılayacak şekilde, tahakkuk tarihlerinde yürürlükte bulunan ilgili mevzuat hükümleri dikkate alınarak, davalı kurum tarafından istenebilecek bedelin hesaplattırılması suretiyle, denetime elverişli bir rapor alınarak, varılacak sonuca göre karar verilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.” denilerek dosyanın mahkememize iade edilerek mahkememizin 2022/… Esas sırasına kaydının yapıldığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, alacak istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nun150/1 maddesi uyarınca usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir. Yasanın 150/5 maddesi uyarınca ise, İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.
6100 sayılı HMK’nın 331/son maddesi hükmü uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde yargılama giderleri davacıya yükletilir. Yargılama giderlerinin nelerden ibaret olduğu HMK’nın 323 ilâ 333. maddelerinde açıklanmıştır.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; davacı tarafından, duruşma günü olan 14/11/2022 tarihinde davacının haberdar olmasına rağmen duruşmaya katılmadığı, davanın resen takip edilecek davalardan olmadığı anlaşılmakla, açılan davanın HMK’nın 150. maddesi gereğince, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve dava üç ay içerisinde yenilenmemiştir. Bu nedenlerle davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın 15/02/2023 tarihi itibariyle AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gereken 179,90-TL maktu harçtan 44,40-TL peşin harcın düşümü ile eksik kalan 135,50-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … tarafından yapılan 16,80-TL yargılama giderlerinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
5-Davalılar, kendilerini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.000-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
7-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgilisine iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde …Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.16/02/2023

Katip … Hakim …
e-imza e-imza