Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/823 E. 2023/812 K. 16.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/823 Esas
KARAR NO : 2023/812
DAVA : Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/05/2021
KARAR TARİHİ : 16/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; müteveffa … …’ın sürücü, davacının ise yolcu olduğu … plakalı aracın 07/11/2020 tarihinde Muğla Milas’ta davalının sigortalayanı olduğu … plakalı araç ile trafik kazası yaşandığını, davalının sigortalısının şerit izleme ve değiştirme kurallarına uymamaktan tam kusurlu olduğunu, davacının eşi … …’ın bu kazada vefat ettiğini, müteveffanın emekli olup davacının tek desteği olduğunu, fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla 50,00-TL destekten yoksun kalma tazminatı, 50,00-TL geçici 50,00-TL kalıcı iş göremezlik tazminatı, 10,00-TL tedavi giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğu police limiti ile sınırlı olup; bedeni zararlar halinde maddi tazminat talepleri için şahıs başına azami police teminat limiti 410.000TL ile sınır olduğunu, davalı şirkete sigortalı araç sürücüsüne atfedilen kusuru kabul etmediklerini, kusur durumunun tespiti için Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden rapor aldırılmasını, davacının kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini, maluliyet oranı belirlenirken kaza tarihindeki yürürlükte olan yönetmelik hükümlerinin dikkate alınması gerektiğini, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ekinde sürekli sakatlık tazminat hesaplama yönteminin usulünün belirlendiğini, hesaplamaların genel şartlar ekinde yer alan yönteme göre yapılması gerektiğini, müvekkili şirketin temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına da sebebiyet vermediğini, davaya konu uyuşmazlık tamamen haksız fiilden kaynaklandığını, haksız filden kaynaklanan taleplerde de ancak kanuni faiz uygulanması gerektiğini, tüm bu açıklanan nedenlerle davanın reddini, temerrüde düşmemiş ve dava açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan müvekkili şirketin aleyhine vekalet ücreti, yargılama giderleri ve faize karar verilmemesini talep etmiştir.
Mahkememizce araç tescil kayıtlarının, hasar ve sigorta dosyasının, savcılık dosyasının, SGK kayıtlarının, hastane tedavi evraklarının celp edilerek dosya kapsamına alınmıştır.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan alınan 09/12/2022 tarihli maluliyet raporunda özetle; Kişiye ait olay tarihli grafilerin … formatında CD kopyalarının gönderilmesi halinde dosyanın yeniden değerlendirilebileceği, Mevcut belgelere göre; … ve … kızı, 27/03/1960 doğumlu, … …’ın 07.11.2020 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması, kaza tarihinde yürürlükte olan 20.02.2019 tarihli 30692 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik kapsamında değerlendirildiğinde; Kas-İskelet Sistemi, Üst Ekstremiteye ait sorunlar, omuz eklemi hareket kısıtlılığı, Şekil 2.10, Şekil 2.11 ve Şekil 2.12’ye göre üst ekstremite özürlülük oranı %2+%1+%1=%4, Tablo 2.3’e göre; 1.Kişinin tüm vücut engellilik oranının %2 (yüzdeiki) olduğu, 2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği, 3.Başka birinin sürekli veya geçici olarak bakımına muhtaç durumda olmadığı oy birliği ile mütalaa olunduğu bildirilmiştir.
Makina Mühendisi ve Aktüerya Uzmanı bilirkişinin 17/07/2023 tarihli raporunda özetle; Kusur açısından; … plaka sayılı otomobil sürücüsü … … kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 oranında kusurlu olduğu, … plaka sayılı araç sürücüsü … kusursuz olduğu, … plaka sayılı araç sürücüsü … … kusursuz olduğu görüşüne varılmıştır. Tazminat açısından; Davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik maddi zararının 9.427,47TL olduğu, Davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının 50.177,13TL olduğu, Temerrüt başlangıcının dava tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu görüşüne varıldığı bildirilmiştir.
Tıp Doktoru bilirkişinin 11/08/2023 tarihli raporunda özetle; 07.11.2020 tarihinde trafik kazasında yaralanan 27.03.1960 doğumlu … …’ın; Dönemsel rayiç bedellerle 750,00TL ilaç, bakım için tıbbi ve yardımcı ortopedik malzeme için, 1.000,00TL sağlık kurumlarına ulaşım ve bu süreçteki beslenme gibi temel ihtiyaçları için olmak üzere toplam 1.750,00TL belgesiz tedavi gideri olabileceğinin öngörüldüğü; Kusuru oranında davalı sigorta şirketinden talep edebileceği belgesiz tedavi giderinin 1.750,00TL olduğunun öngörüldüğü, Temerrüt başlangıcının: 27.12.2021 dava tarihi ve faiz nev”inin yasal faiz olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bedel artırım dilekçesi; Davacı vekilince 24/07/2023 tarihli dilekçesi ile sürekli iş göremezlik talepleri 50.177,13-TL’ye, geçici iş göremezlik talepleri 9.427,47-TL’ye yükseltildiği, eksik harcın tamamlatıldığı, Davacı vekilince 01/09/2023 tarihli dilekçesi ile tedavi giderlerine yönelik talepleri 1.750,00-TL’ye yükseltildiği, ıslah dilekçelerinin usulüne uygun olarak davalıya tebliğe çıkarıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin uyuşmazlık kapsamında dosyadan anlaşma yoluyla feragat edildiği, sair kısmi talepler esas dosyadan tefrik edilerek iş bu dosya esasına kaydedilerek yargılamaya devam olunduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davalının sigorta şirketi olarak sorumluluğu bulunduğu aracın kusuru ile neden olduğu kazada davacının yaralanması nedeni ile geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik ve tedavi gideri zararına ilişkin maddi tazminat istemlerine ilişkindir.
Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlâl etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54 de özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince vücut bütünlüğünün ihlâli halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddî zararın türleri; masraflar, çalışma gücünün kısmen veya tamamen kaybından doğan zararlar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan zararlar şeklinde düzenlenmiştir.
Sorumluluk hukukunun temel amacı, bir kimsenin malvarlığında iradesi dışında meydana gelen eksilmeleri aynen veya nakden gidererek zarar görenin zarar verici olay sonucunda malvarlığında eksilen değer yerine nitelik veya nicelik yönünden eş bir değer koymaktır. Zarar görenin malvarlığında eksilen değer yerine aynı nitelikte bir değer konulması mümkün olduğu takdirde bu değer; bu mümkün olmadığı takdirde, nicelik yönünden, yani para ile ona denk bir değer konulur ve zarar verenin yerine getirmek zorunda olduğu bu yükümlülüğe tazminat yükümlülüğü adı verilir. Tazminat yükümlülüğünün, bir diğer ifadeyle zarar verenin ödeyeceği tazminat miktarının tespit edilebilmesi için, öncelikle zararın hesaplanması gerekmektedir. Zarar görenin malvarlığının zarar verici olaydan sonraki durumu ile böyle bir olay meydana gelmeseydi göstereceği durum arasındaki farkı ifade eden zarar, eşyaya ilişkin olabileceği gibi kişiye ilişkin de olabilecektir. Vücut bütünlüğünün ihlalinden doğan zararların da kişiye ilişkin zarar kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.
Çalışma gücü, zarar görenin iş gücünün, yani beden ve fikir gücünün, gelir getirici şekilde kullanılması demektir. Burada asıl önem arz eden kazanç kaybı veya azalması değil, kazanma gücünün kaybı veya azalmasıdır. Bu kayıp ve azalmadan doğan olumsuz ekonomik sonuçlar, zararı oluşturur (EREN Fikret, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, B. 9, İstanbul 2006, s. 713).
Bununla birlikte Yargıtay’ın yerleşik uygulaması gereğince kişinin vücut bütünlüğünün ihlâli nedeniyle ortaya çıkan beden gücü kayıplarının gelirinde veya malvarlığında bir azalma meydana gelmese dahi tazminat gerektiği kabul edilmekte ve bu husus güç kaybı tazminatı olarak ifade edilmektedir. Bu durum ilk bakışta sorumluluk hukukundaki zarar kavramına aykırı gibi görünse de burada vücut bütünlüğü ihlâl edilen kişinin aynı işi zarardan önceki durumu ve diğer kişilere göre daha fazla güç sarf ederek yaptığı gerçeğinden hareket edilmekte ve zararı, fazladan sarf edilen bu gücün oluşturduğu kabul edilmektedir. Bunun gibi çalışma yaşına gelmemiş küçükler yönünden de bedensel zarar sonucu oluşan maluliyet nedeni ile evde ya da dışarıda aileye yardımcı olma, eğitim alma, yeme, içme vb gibi tüm yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinde emsallerine göre sarfetmesi gereken fazla çaba veya güç (efor) bir ekonomik değer olarak gürülmeli ve bu nedenle bir zarar oluştuğunun kabulü gerekmektedir. (Yargıtay 17. H.D. 2016/10015 Esas 2019/4332 Karar sayılı emsal ilamı)
Sigorta şirketi kazaya karışan sigortalı aracın trafik sigortacısı (ZMSS) sıfatıyla, bu aracın sebebiyet verdiği trafik kazası sonucunda oluşan zarardan, kendisine sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olacaktır.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde,
Davacı … …’ın 07/11/2020 tarihinde davalı … Sigorta nezdinde sigortalı bulunan … plakalı aracın çarpması sonucu kaza meydana geldiği ve … plaka sayılı araç içinde yolcu olarak bulunan davacı … …’ın yaralandığı, mahkememizce Adli Tıp Kurumu’ndan Erişkinler için Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmeliğe uygun olarak aldırılan maluliyet raporu ile, davacının tüm vücut engellilik oranının %2 olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, kusur ve aktüerya uzmanı bilirkişi heyetinden aldırılan bilirkişi raporu ile, … plaka sayılı otomobil sürücüsü … … kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 oranında kusurlu olduğu, … plaka sayılı araç sürücüsü … kusursuz olduğu, … plaka sayılı araç sürücüsü … … kusursuz olduğu görüşüne varıldığı, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 9.427,47TL, sürekli iş göremezlik maddi zararının 50.177,13TL olduğu, temerrüt başlangıcının dava tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu tespit edildiği, davacının maddi zararlarının poliçe limitleri içinde kaldığı, 18/01/2021 başvuru tarihine göre temerrüt tarihinin 29/01/2021 olarak belirlendiği, sigortalı aracın kullanım şeklinin hususi olduğu, Mahkememizce tıp doktorundan alınan bilirkişi raporu ile, dönemsel rayiç bedellerle 750,00-TL ilaç, bakım için tıbbi ve yardımcı ortopedik malzeme için, 1.000,00-TL sağlık kurumlarına ulaşım ve bu süreçteki beslenme gibi temel ihtiyaçları için olmak üzere toplam 1.750,00-TL belgesiz tedavi gideri olabileceğinin öngörüldüğü; Kusuru oranında davalı sigorta şirketinden talep edebileceği belgesiz tedavi giderinin 1.750,00TL olduğunun öngörüldüğü, davalı sigorta şirketine sigortalı … plaka sayılı otomobil sürücüsü … …’ın Bodrum ilçesi istikametinden Milas ilçesi istikametine seyri sırasında yola gereken dikkatini vermediği, direksiyon hakimiyetine özen göstermediği, hızını yol ve trafiğin koşullarına uydurmadığı, sevk ve idaresindeki aracı ile yolda sağındaki şeritte aynı yönde seyretmekte olan … Yurt’un sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın sol yan kısmına çarpıp ardından aracını bölünmüş yolun karşı istikamet şeridine geçerek o yolda seyretmekte olan sürücü … …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araca kafa kafaya çarptığı ve sonucunda davacının yaralanması ile sonuçlanan kazada 2918 sayılı KTK 56/1-A maddesini ihlal ettiği nedenleriyle meydana gelen kazada %100 kusurlu olduğu, karşı şeride geçmek şeklindeki ihlalli davranışına dair tespit edilen tam kusurluluğunun oluşa uygun olduğu, kazaya karışan diğer sürücülerin kazayı önleyebilmek için alabilecekleri bir önlem olmadığı nedenleriyle meydana gelen kazada kusursuz oldukları, savcılık aşamasında aldırılan bilirkişi raporu ile kaza tespit tutanağının uyumlu olduğu, maluliyet ve yaralanma niteliğinin kaza tarihindeki yönetmeliğe uygun olduğu, SGK tarafından geçici iş göremezlik ödemesi yapılmadığı, davacının eşinden dolayı bağlanan ölüm aylığının dava konusu talepleri etkilemediği, tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanmayan giderlere yönelik olduğu, bu nedenle talebin 6111 sayılı Kanun kapsamında kalmadığı, aktüer raporundaki yaşam tablosu seçimi ile ev hanımı olan davacı kazancının Agi’siz net asgari ücretle ve yaşı da gözetilerek değerlendirilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, ATK ve bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu anlaşılmış olup, hükme esas alınmıştır.
Davacı vekilince 24/07/2023 tarihli dilekçesi ile sürekli iş göremezlik talepleri 50.177,13-TL’ye, geçici iş göremezlik talepleri 9.427,47-TL’ye ıslah edildiği, davacı vekilince 01/09/2023 tarihli dilekçesi ile tedavi giderlerine yönelik talepleri 1.750,00-TL’ye ıslah edildiği anlaşılmıştır. Davacı tarafça 18/01/2021 tebliğ tarihli dilekçesi ile 07/11/2020 tarihinde meydana gelen kazaya ilişkin olarak sigorta şirketine başvurulduğu, davalı sigorta şirketince hasar dosyasından davacıya kendi yaralanması ile ilgili ödeme yapılmadığı, kaza nedeniyle davacının tazminat talep edebileceği, davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurluluğu nedeniyle sorumluluğunun bulunduğu, kaza tarihinin poliçe sürecinde olduğu, talep edilen alacak kalemlerinin poliçe dahilinde olduğu ve limitlerin aşılmadığı, kazaya karışan araçların hususi niteliği ve tarafların tacir olmamasına göre temerrüt tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiği, kısmi feragatin sadece destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin olup tefrik edilmesi nedeniyle bu dosyadan uyuşmazlık konusu olmadığı gözetilerek davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın Kabulü ile, 50.177,13 TL sürekli iş göremezlik, 9.427,47 TL geçici iş göremezlik, 1.750,00 TL tedavi gideri olmak üzere toplam 61.354,60 TL maddi tazminatın 29/01/2021 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 4.191,13-TL karar ve ilam harcından 1.045,90-TL ıslah/tamamlama harcının düşümü ile eksik kalan 3.145,23-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.045,90-TL ıslah/tamamlama harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere, ATK rapor ücret, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.862,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 17.900,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan zorunlu arabuluculuk gideri 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgilisine iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.16/10/2023

Katip … Hakim …
e-imza e-imza