Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/725 E. 2023/19 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/725 Esas
KARAR NO : 2023/19 Karar
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/11/2021
KARAR TARİHİ : 17/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkemeye sunmuş olduğu 06.11.2021 tarihli dava dilekçesinİ özetle; Davalıların
müvekkilleri idare tarafından yapılan ihalelerin yüklenicisi olduğunu, ihale ile iş
alan şirketler, işyeri devri hükümlerine göre önceki şirket işçilerini devralarak
çalıştırmaya devam ettiklerini, davalılar ve alt yükleniciler, müvekkilleri idareden
iş aldıkları dönemlerde, çalıştırdıkları işçilerden dolayı doğan ve idarelerince
ödenmek zorunda kalınan her türlü hak ve alacaktan, ihale sözleşmeleri ve Borçlar
Kanunun hükümleri doğrultusunda aslen sorumlu olduğunu, bu nedenle davalı
şirketlerin çalıştırmış olduğu işçinin açmış olduğu dava neticesinde İdarelerince
ödenen tüm hak ve alacakların rücuen davalı şirketlerden tahsiline karar verilmesi
gerektiğini, davalı şirketlerin alt yüklenici ve asıl yüklenici olarak iş aldığı
dönemlerde işe alarak çalıştırmış bulundukları işçi … …’ın
alacaklarının tahsili için müvekkilleri idare aleyhine açmış olduğu davada … İş. Mahkemesinin 2016/… E. 2018/… K. sayılı dosyası ile alacaklarının
müvekkilleri idareden tahsiline karar verdiğini ve 91.476,78 TL ödeme yapıldığını,
ödenen işbu meblağın yüklenici firmalardan tahsil edilmesi için müvekkilleri
idarenin ilgili birimleri ike yapılan yazışmalar neticesinde 31.1388,78 TL …
Ltd. Şti., 51.145,00 TL … Tic. A.Ş.,
2.223,00 TL … A.Ş.’den tahsil edilmiş olup, bakiye 5.720,00
TL müvekkilleri kurum zararının davalıdan tahsili gerektiğini, davacı müvekkilleri
ile arasında akdedilen İhale şartnameleri ve sözleşmelerinde yer alan hükümIer ve ilgili Kanun hükümleri çerçevesinde taraflar arasındaki ikili ilişki gereği davaya
konu bedelin sorumlusu çalıştırdıkları süre bazında ayrı miktarlarda davalı
olduklarını, ihahe sözleşmesi ve onun ayrılmaz parçası olan ihale belgelerine göre
hizmet alımı kapsamında çalıştırılan işçiler idarenin değil yüklenicinin İşçisi
olduğunu, dolayısıyla İş akdi fesih olan işçilere ödenmesi gereken her türlü ödemeyi
yüklenicinin karşılaması gerektiğini, müvekkillerinin söz konusu borçtan 4857
sayılı İş Kanununun 2. ve 3. maddeleri uyarınca müştereken ve müteselsilen asıl
İşveren sıfatıyla sorumlu tutulduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam
5.720,00 TL bedelin ödeme tarihlerinden İtibaren İşleyecek ticari avans faizi ile
birlikte davalılardan sorumlulukları oranında tahsiline, yargılama giderleri ve
vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı vekilinin Mahkemeye sunmuş olduğu 03/01/2022 tarihli cevap dilekçesini özetle: Yetki
itirazları olduğunu, davacı yanın müvekkilleri şirketten rücuen talep edebileceği bir
alacak kalemi bulunmadığını, her ne kadar davacı tarafından işçi alacaklarına ilişkin
borcun aslında yüklenicilere ait olduğu, yüklenicilere karşı borç ödeme sorumluluğu
olmadığı ifade edildiyse de davacı idarenin de asıl işveren sıfatıyla sorumluluğu mevcut olduğunu, … … ‘ye ait iş yerinde müvekkilleri şirket çalışanı
olarak 26.02.2014 tarihinde işe başlamış 07.06.2014 tarihinde istifa ederek işten
ayrıldığını, müvekkilleri şirketten talep edebileceği işçilik alacağı da
bulunmadığını, alacağın varlığını
kabul anlamına gelmemekle birlikte davaya konu rücuen tahsil talepli bedelin ticari
faizle talebi mümkün olmamakla beraber işleyecek faizin işleyecek faizin ticari değil
yasal faiz olması gerektiğini, ayrıca davaya konu bedelin usul ve yasaya uygun olarak
talep edilip edilmediğinin mahkeme ilamı ve akabinde alacaklı tarafından açılan icra
takibi incelenerek davacı yanca ne kadar ödeme yapıldığı alacak kalemlerinden ihbar
olan şirketlerde çalışma dönemlerine ilişkin ne kadar sorumlu olduğunun tespit
edilmesi gerekmektiğini, yetkisizlik itirazlarının kabulüne mahkeme aksi kanaatte ise davacı tarafın işbu haksız
davasının reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı taraf üzerinde
bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
… İcra Müdürlüğünün 2019/… Esaslı dosyası dosyamız içersine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 62.335,60-Tl için takip yapıldığı, ödeme emrinin tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içersinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 05/12/2022 tarihli 7 sayfadan ibaret raporunda özetle;
Mahkemeniz davacının, alacağın tamamının rücu edilebileceğine
kanaat getirilmesi halinde davalı yandan (Asıl alacak 3.013,58 TL + 208,06 TL
faiz dahil toplamda) 3.221,64 TL, davalının ½’sinden sorumlu olacağı kanaati
varılması halinde ise 1.610,82 TL alacaklı olacağı,
görüş ve kanaatinde raporunu sunmuştur.
Davacı vekilinin 18/10/2022 tarihli ve 17/01/2023 tarihli duruşmalarında dava konusu alacağın davalının teminatından tahsil ettiğini, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamının incelenmesi neticesinde davacı vekili tarafından davalının müvekkilli idarenin, yüklenicisi olduğunu, yüklenici olarak iş yapılan dönemde dava dışı işçi … …’a ödenen işçi alacağının bakiye kalan 5,720,00 TL’nin davalıdan tahsili istemi ile yargılamaya konu davanın açıldığı, davacı vekilinin 18/10/2022 tarihli ve 17/01/2023 tarihli duruşmalarında dava konusu alacağın davalının teminatından tahsil ettiğini bildirdiği, dava konusu alacağın davalının teminatından tahsil edildiği anlaşıldığından konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden; mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile davalı firmanın ödemesi gereken tazminat miktarının 3.305,22+228,20(faiz)= 3.533,42 olduğu, her ne kadar davalı vekili tarafından yarı yarıya sorumluluğun olduğu talep edilmiş ise de hizmet alım sözleşmelerinin ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmeler olduğu ve bu sözleşme türünde alt işverenin sözleşme konusu hizmetin kendi işçisi ile yerine getirmesi, bunun karşısında işverenin de sözleşme bedelini ödemesi gerektiği vurgulanmıştır. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş alt işveren işçisi tarafından ifa edilmelidir. Bu nedenle, hizmet alımı sözleşmelerinde kamu kurumunun, alt işveren tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. ( Aynı yönde yeni tarihli yargıtay kararları için bakınız : -Y15HD., 10.06.2021, E. 2021/921, K. 2021/2652; Y15HD., 26.04.2021, E. 2021/891, K. 2021/1924; Y15HD., 18.02.2021, E. 2021/1308, K. 2021/351; Y21HD., 02.11.2020, E. 2019/2116, K. 2020/3368.) Sonuç olarak haklılık durumuna göre (dava değeri 5.720,00, bilirkişi eli ile hesaplanan alacak miktarı 3.533,42) tarafların yargılama giderinden sorumlu tutulmalarına, vekalet ücretine hükmedilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gereken 179,90-TL harcın, 69,30-TL harcın davacıdan 110,60-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 59,30-TL başvuru harcı, 97,69-TL peşin harç olmak üzere toplam 156,99 TL’nin 69,30 TL düşümü ile kalan 87,69 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-10 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00.-TL’nin davanın açıldığı tarihte haklılık oranına göre hesap edilen 815,00 TL’sini davalıdan 505,00 TL’sini davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 2.136,00-TL yargılama giderinin kabul edilen miktar oranlanarak takdiren 1.319,50-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 3.533,42-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, hesap ve takdir olunan 2.186,58-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgilisine iadesine,
Dair, parasal miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır