Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/595 E. 2021/990 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/595 Esas
KARAR NO :2021/990

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:08/10/2015
KARAR TARİHİ:16/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkemeye sunmuş olduğu 08.10.2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı banka ile dava dışı … Hiz.San.Tic.Ltd.Şti arasında davalıların müşterek müteselsil kefil olduğu kredinin geri ödemesinin yapılmaması nedeni ile hesabın 31/10/2014 tarihinde kat edildiği, hesap kat ihtarını içeren … 30.Noterliğinin 04/11/2014 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile ekindeki hesap özetinin borçluya tebliğ edildiği, borcun ödenmemesi üzerine İstanbul 34.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takibe geçildiği, hesap kat tarihinden sonra 4 adet çek nedeni ile yasal miktarın muhataplarına ödendiği, alacakların nakde dönüştüğünü beyanla her bir borçlu yönünden itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı/kefil …’ın Mahkemeye sunmuş olduğu 25.11.2015 tarihli cevap dilekçesi ile; Davacı bankaya herhangi bir borcun bulunmadığı, öncelikle davacı bankanın borçlusu olan … San Tic. Ltd Şti aleyhine yapılan ve kesinleşen icra takibinde borçlu şirket aleyhine herhangi bir icra takibinin yapılmadığını, doğrudan şahsına yapıldığını, öncelikle borçlu şirketin ipotekli taşınır veya taşınmazlarının ve malvarlığının haczedilip tahsilat yapılmasın gerektiğini, tüm borçlardan şahsının sorumlu tutulmuş olduğunu ve fahiş faiz uygulandığı belirtilerek davacı bankaya takip talebinde belirtilen miktarda borcunun bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı/kefil …’ın Mahkemeye sunmuş olduğu 25.11.2015 tarihli cevap dilekçesi ile; Davacı bankaya herhangi bir borcun bulunmadığı, takibin kötüniyetli olduğunu, öncelikle davacı bankanın borçlusu olan … San Tic.Ltd.Şti aleyhine yapılan ve kesinleşen icra takibinde borçlu şirket aleyhine herhangi bir icra takibinin yapılmadığını, doğrudan şahsına yapıldığını, öncelikle borçlu şirketin ipotekli taşınır veya taşınmazlarının ve malvarlığının haczedilip tahsilat yapılmasın gerektiğini, davacı banka şirketin tüm borçlarından şahsının sorumlu tutulduğunu ve fahiş oranda faiz uygulandığını, takip talebinde belirtilen miktarda borcunun bulunmadığını, şirketin almış olduğu kredilerde herhangi bir imzasının bulunmadığını, davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Takip dosyasının sureti dosyamız içerisine getirtilmiş incelenmesinde, davacı tarafından davalılar ile dava dışı asıl borçlu şirket aleyhine kredi sözleşmesine istinaden başlatılan ilamsız takip olup, takibin İstanbul 34.İcra Müdürlüğü nezdinde başlatıldığı, yetkisizlik kararı ile … 2.İcra Dairesinin … esas sayısına kaydedildiği, bu icra dairesince borçlulara yeniden ödeme emri gönderildiği, borçluların yasal süresi içinde sundukları yazılı beyan ile borca itiraz ettikleri görülmüştür. Borçlu …: Davalı/Kefilin 17.08.2015 tarihli takibe itiraz dilekçesinde özetle; alacaklı bankaya bu şekilde bir borcun bulunmadığı belirtilerek asıl borca, faize, faiz oranına ve takibin tüm fer’ilerine itiraz edilerek, takibin durdurulmasına karar verilmesi talep edilmiştir.
Borçlu …: Davalı/Kefilin 17.08.2015 tarihli takibe itiraz dilekçesinde özetle; alacaklı bankaya bu şekilde bir borcun bulunmadığı belirtilerek asıl borca, faize, faiz oranına ve takibin tüm fer’ilerine itiraz edilerek, takibin durdurulmasına karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkememizce ön inceleme yapılmış, taraf delilleri toplanmış, konusunda uzman bankacı bilirkişi eli ile inceleme yaptırılmıştır.
Dava 2004 sayılı Yasanın 67.maddesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında 02/01/2014 ve 29/04/2014 tarihli genel kredi sözleşmeleri akdedilmiş, davalılar ilk sözleşmeyi birlikte kefil sıfatı ile ve 250.000,00 TL kefalet limiti ile imzalamışlar; ikinci sözleşmeyi ise davalı … 1.000.000,00 TL kefalet limiti ile kefil sıfatı ile imzalamıştır.
Söz konusu genel kredi sözleşmeleri kapsamında kullandırılan kredi borcu nedeni ile hesabın kat’ına ilişkin … 30.Noterliğinin 04/11/2014 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi keşide edilmiş, anılan ihtarname asıl borçlunun sözleşmede belirtilen adresine tebliğe çıkarılmış, bila ikmal iade edilmiş; davalı … tebliğ edilmiş, diğer davalıya da tebliğ edilememiştir.
Bilirkişi raporu ile kefillerin temerrüt tarihi hesap kat ihtarının tebliğ tarihi 07/11/2014 olarak kabul edilerek ihtarname ile verilen sürenin eklenmesi ile 09/11/2014 tarihi olarak belirlenmiştir. Belirlenen bu hesap kat tarihi itibari ile her bir kefil yönünden borç hesaplanmış ayrıca takip tarihi itibari ile hesap yapılmıştır.
Mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra ;” Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalıların …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının kısmen iptaline” karar verilmiştir.
Bu karar taraflarca süresi içerisinde İstinaf edilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 12. Hukuk Dairesinin 2018/286 E, 2018/583 K sayılı 18.05.2018 tarihli ilamı ile İSTİNAF isteminin ESASTAN REDDİNE karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin bu karar taraflarca süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2020/8191 E, 2021/4630 K sayılı 01.06.2021 tarihli ilamı ile bozulmuştur.
Bozma ilamında özetle ; ” Davalı … vekilinin temyiz istemine gelince, mahkemece gerekçeli kararda “davalı … yönünden temerrüt faizi dahil edilmeksizin, takip tarihi itibari ile temerrüte düştüğü kabul edilerek yapılan hesap gibi, davanın kısmen kabulü” denildiği halde, bu davalı hakkında takip tarihinden önce temerrüde düştüğü kabul edilerek yapılan hesaplamaya göre karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesi ile mahkememiz hükmünü bozmuştur.
Mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Her ne kadar bilirkişi tarafından kat tarihi itibari ile hesap yapılmış ise de Yargıtay Bozma ilamındada belirlendiği gibi davalı … yönünden tebligatın yapılamaması nedeni ile kat tarihi belirlemesinin hatalı olduğu; 6102 sayılı Yasanın “İki veya daha fazla kişi, içlerinden yalnız biri veya hepsi için ticari niteliği haiz bir iş dolayısıyla, diğer bir kimseye karşı birlikte borç altına girerse, kanunda veya sözleşmede aksi öngörülmemişse müteselsilen sorumlu olurlar. Ancak, kefil ve kefillere, taahhüt veya ödemenin yapılmadığı veya yerine getirilmediği ihbar edilmeden temerrüt faizi yürütülemez. Ticari borçlara kefalet hâlinde, hem asıl borçlu ile kefil, hem de kefiller arasındaki ilişkilerde de birinci fıkra hükmü geçerli olur. ” hükmüne amir 7.maddesi uyarınca, kefile ödemenin yapılmadığını bildirir hesap kat ihtarı tebliğ edilmeden temerrüt faizi yürütülemeyeceği; bu itibarla davalı …’in temerrüt faizinden sorumlu olmadığı, buna mukabil davalı …’in temerrüt faizinden sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Varılan bu sonuç ve kanaat ile davalı … yönünden takip tarihi itibari ile yapılan hesap gibi, temerrüt faizi dahil edilmeksizin; davalı … yönünden temerrüt faizi de dahil edilerek belirlenen miktarlar üzerinden davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
Bu durumda bu davada … hakkında verilen “…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının kısmen iptaline; 51.044,16-TL asıl alacak, 2.904,10-TL işlemiş faiz, 145,20-TL BSMV olmak üzere toplam 54.093,46-TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihten itibaren %36,36 temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında BSMV uygulanmasına, Depo talebinin her iki davalı yönünden de kabulü ile, 69.440,00-TL nin davalılarca depo edilmesine, Fazlaya dair istemlerin reddine, … yönünden hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında hesaplanan 10.818,69-Tl icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine”, dair hüküm kesinleşmiş olmakla yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına ,
Davalı … yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının kısmen iptaline;
259.412,39-TL asıl alacak, üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %36,36 temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında BSMV uygulanmasına,
Depo talebinin her iki davalı yönünden de kabulü ile, 69.440,00-TL nin davalılarca depo edilmesine,
Fazlaya dair istemlerin reddine,
Davalı … yönünden hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında hesaplanan 55.059,52-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davada … hakkında verilen “…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının kısmen iptaline; 51.044,16-TL asıl alacak, 2.904,10-TL işlemiş faiz, 145,20-TL BSMV olmak üzere toplam 54.093,46-TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihten itibaren %36,36 temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında BSMV uygulanmasına, Depo talebinin her iki davalı yönünden de kabulü ile, 69.440,00-TL nin davalılarca depo edilmesine, Fazlaya dair istemlerin reddine, … yönünden hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında hesaplanan 10.818,69-Tl icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine”, dair verilen hüküm kesinleşmiş olmakla yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Davalı … yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının kısmen iptaline;
259.412,39-TL asıl alacak, üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %36,36 temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında BSMV uygulanmasına,
Depo talebinin her iki davalı yönünden de kabulü ile, 69.440,00-TL nin davalılarca depo edilmesine,
Fazlaya dair istemlerin reddine,
Davalı … yönünden hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında hesaplanan 55.059,52-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı 17.720,46-TL nin peşin alınan 3.340,32-TL den düşümü ile kalan 14.380,14-TL bakiye ilam harcının davalı …’dan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 3.368,02-TL peşin ve başvuru harcının davalı …’dan alınarak Davacı/Temlik alana verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 735-TL yargılama giderinin kabul edilen miktar oranlanarak takdiren 689-TL’nin davalı …’dan alınarak Davacı/Temlik alana verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 26.608,87-TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak Davacı/Temlik alana verilmesine,
6-Davalılar tarafından yapılan 155-TL yargılama giderinin red edilen miktar oranlanarak takdiren 9.60-TL’nin Davacı/Temlik alandan alınarak davalılara verilmesine,
8-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır