Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/532 E. 2021/1080 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/532 ESAS
KARAR NO:2021/1080

DAVA:Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
DAVA TARİHİ:20/08/2021
KARAR TARİHİ:09/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davalı şirketin sermayesinin günümüz itibariyle 22.312.000TL sermaye değerinde olduğunu, bu sermaye birinin 100 TL değerinde olan 223.120 adet paydan oluştuğunu, hisse senetlerinin hamiline yazılı olduğunu, ancak hisse yapısının müvekkili …’nın babası olan …’nın oğlu ve davacı …’nın anne farklı kardeşi olan … tarafından yapılan hukuka aykırı ve suç teşkil eden eylemler neticesinde gerçekleştiğini, …, beyin kanaması geçirmeden hemen önce 28/08/2019 tarihi itibariyle şirketin hakim ortağı olan … ve diğer şirket hissesi sahiplerinin hisse oranlarını zaman içerisinde hukuka aykırı şekilde düşürdüğünü ve şirketin tüm yönetimini ele geçirdiğini, davalı şirketin genel kurullarında sahte gündem ve atılan sahte imzaların sonucu baştan itibaren hüküm ve sonuç doğurmayan butlana tabi genel kurullar yapılarak ve butlana tabi kararlar alınarak usulsüzlük ve aynı zamanda suç teşkil eden eylemler ile kendine çıkar sağlayıp diğer ortakları zarara uğratması sonucu işbu davayı açma zorunluluğu doğduğunu, açıklanan nedenlerle sahte imzalar atılmak suretiyle, TTK ve TBK madde hükümleri gereğince, kamu düzenine de aykırı olacak şekilde yapılmış davalı şirket 08.06.2020 Tarihli Genel Kurulu, 11.08.2020 Tarihli Olağan Üstü Genel Kurulu, 16.09.2020 Tarihli Olağan Üstü Genel Kurulu, 21.01.2021 Tarihli Olağan Üstü Genel Kurulu Toplantılarının ve toplantılarda alınan kararların butlan sebebiyle kesin hükümsüzlük halinin tespitini, Sayın Mahkemenizce tensip zaptı ile birlikte, davacı babası … hakkında haricen başvurdukları vesayet makamı tarafından vasi ataması yapılana ve işbu dava sonuna kadar davalı şirkete malvarlığını yönetmesi yetkisiyle TMK md. 427 b.4 gereğince yönetim kayyımı atanmasına karar verilmesini, yönetimi kayyımı olarak, YMM …’in ücreti TMK m. 458 gereği davalı şirketleri karşılanmak üzere atanmasını, Sayın Mahkeme aksi kanaatteyse yönetim kayyımını resen belirlemesini, vekalet ücreti ve diğer yargılama masraflarının karşı tarafa yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; husumet yokluğundan davanın reddi gerektiğini, genel kurul kararlarının hepsinin usulüne uygun olarak alınmış olduğunu, hukuka aykırılık ya da usulsüzlüğün söz konusu olmadığını, davalı tarafın dosyaya sunmuş olduğu imza incelemesi raporunun eksik ve hatalı incelemeye dayalı olduğunu, gerçeği yansıtmadığını, …’nın hukuki ehliyetinde herhangi bir sıkıntı olmadığını, butlan şartlarının olayda mevcut olmadığını, davacı tarafın müvekkili şirkete kayyım atanması talebine itiraz ettiklerini, kayyım atanması talebinin ret olmaz ise, …’nın kayyım olarak seçilmesini, tüm bu nedenlerle davacının müvekkil şirkete kayyım atanması talebinin reddini, Sayın Mahkemeniz aksi kanaatte ise karşı adayı …’nın kayyım olarak atanmasını, TTK madde 448 uyarınca, dava süresince müvekkili şirketin uğrayacağı muhtemel zararlarına karşı davacının teminat göstermesini, davanın reddini, davacının kötü niyet tazminatına yükletilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
Dava, 08/06/2020, 11.08.2020, 16/09/2020 ve 21/01/2021 tarihli genel kurulların gerek pay sahibi …’nın fiile ehliyetine sahip olmadığı iddiasına dayalı olduğu gibi, imzalarında sahte olduğu iddiasına dayalı olarak bu genel kurullarda alınan kararların butlan nedeniyle kesin hükümsüzlüğünün tespiti istemine ilişkindir.
Yokluğun tespiti talepli bir davanın açılabileceğinin kabulü halinde, davacı sıfatının pay sahibi, yönetim kurulu üyelerinden her biri ya da menfaati olan herkes sayılabilir. Ortaklık ile bu kişiler veya kurul arasında TTK’da tanımlanan haklardan kaynaklı bir hukuki ilişki bulunmaktadır.
Hukuki yarar ise, davacının mahkemeden hukuki himaye istemesinde korunmaya değer bir menfaatinin olması ve devletin de bu himayede menfaati olan herkese hukuki himaye hakkı tanımasıdır. 6100 sayılı HMK’da hukuki yarar dava şartı olarak kabul edilmiştir.
Somut olayımızda, davacının şirketin ortağı olmadığında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Yoklukta, şirkete ortak olmayan davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunması için ortaklık ile davacı arasında TTK’da tanımlanan haklardan kaynaklı bir hukuki ilişki bulunması gerekmektedir ki somut olayımızda, davacı açısından bu bulunmamaktadır. Kaldı ki, davada taraf olmayan … hakkında gerektiğinde gözetim altına alınmasının karar verilerek fiili ehliyeti konusunda rapor aldırılmasına mümkün olmaması bu hususta vesayet mahkemesince açılacak davanın bekletici mesele yapılması hususunun davacının işin aciliyetine ilişkin ileri sürdüğü hukuki menfaati dahi ortadan kaldıracak nitelikte olması, vesayet mahkemesine bildirim üzerine açılacak dava sonucunda kısıtlanmasına karar verilmesi halinde vasinin talebi ve velayet makamının izniyle genel kurul kararlarının yokluğunun tespiti için dava açılabileceği hususları dikkate alındığında davalının somut olayımızda hukuki menfaatinin bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Hukuki menfaat bu aşamada bulunmadığından dava şartının yokluğu nedeniyle reddine,
2-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına,
3-Davalı, kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.09/12/2021

BAŞKAN …

ÜYE …

ÜYE …

KATİP …