Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/51 E. 2022/692 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/51 Esas
KARAR NO : 2022/692

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/01/2021
KARAR TARİHİ : 01/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı alacaklı müvekkili şirket yapım/prodüksiyon işi ile iştigal etmekte olup çeşitli reklam verenlerin ve ajansların talepleri gibi reklam filmi, video, katalog, kampanya görselleri vs.nin çekimlerini yapmakta ve genel prodüksiyonunu üstlendiğini, Davalı borçlu şirket, Müşterisi … Ltd (Yeni ünvan …Cumhuriyeti’nde açacağı otelin tanıtım reklam filmlerinin prodüksiyonu için davacı alacaklı müvekkili şirket ile iletişime geçip teklif aldığını, bütün prodüksiyon masraflarını müvekkili şirket karşılamak suretiyle işi tam ve eksiksiz olarak yaptırdığını ve teslim aldığını, Davacı alacaklı, müvekkilinden teslim alınan tanıtım filmi ve versiyonları ile tüm görseller, hali hazırda ücreti ödenmeksizin reklam ve tanıtım faaliyetlerinde kullanıldığını, Davalı borçlu şirket prodüksiyon işini davacı müvekkili şirkete yaptırıp teslim aldıktan sonra 22.10.2019 tarihinde 191.077 USD karşılığı 1.116.042,54-TL+KDV toplam 1.316.930,20 TL bedelli faturanın düzenlenerek kendisine gönderilmesini talep ettiğini, Davalı şirketin yönlendirmesi ile düzenlenen fatura davalı şirkete tebliğ edildiğini ve davalı tarafından T.T.K ve V.U.K hükümleri uyarınca 8 gün içinde itiraz edilmediğini, Davalı borçluya ait ticari defter ve kayıtların incelenmesi aşamasında iş bu faturanın davalının ticari kayıtlarında yer aldığı açıkça ortaya çıkacağını, bu faturaya istinaden kısmen ödeme de yapan borçlunun bakiye 591.711,52 TL borcu kaldığını, Davalı borçlu şirket yapım bedeline istinaden düzenlenen 1.316.930,20 TL’lik faturayı teslim aldığını, yasal süresi içerisinde herhangi bir itrazda bulunmadığını ve 2019 yılı ticari kayıtlarına işlediğini, Aradan geçen zamana rağmen borçlu şirket bakiye 591.711,52 TL borcunu ödemediğini ve İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, bunun üzerine davalı borçlu kabul ettiği ve onay verdiği tutar üzerinden düzenlenen faturadan kaynaklanan borca itiraz ettiğini, itirazının iptali ile takibin devamına, Davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesinin talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile dava dışı reklam veren şirket arasında “…” başlıklı (reklam satın alma sözleşmesi) olduğunu, bu sözleşme kapsamında dava dışı şirket adına alınan reklam hizmetlerinin bedelinin esasen, davacı şirkete ödemekle yükümlü olanın Müvekkili şirket ile “…” başlıklı sözleşmeyi imzalayan dava dışı şirket olduğunu, sözleşmenin gereğince davacı tarafından müvekkili şirkete fatura edildiğini, ilgili fatura işbu dilekçe ekinde mahkemeye sunulduğunu, taraflar arasındaki gerçek ilişki, ödemenin dava dışı şirket tarafından müvekkili şirkete yapılması kararlaştırıldığını, ancak bu durum dava dışı şirkete karşı salt olarak müvekkili şirketin sorumlu olduğu anlamına gelmediğini, prosedür tamamen fatura ilişkilerini basitleştirme amaçlı olduğunu, prodüksiyon bütçesi de dahil olmak üzere taraflar arasında ödenmesi kararlaştırılan kalemler için müvekkili şirket dava dışı şirkete fatura düzenlemekte iken, prodüksiyon şirketi olan davacı şirket ise dava dışı şirkete verilen hizmet karşılığı hak ettiği kalemler için müvekkili şirkete fatura düzenlediğini, davacı şirketin müvekkili şirkete karşı fatura düzenlemesinin nedeni salt olarak bu ilişki olduğunu, diğer bir deyişle, dava dışı şirket müvekkili şirkete ödeme yapmadıkça, Müvekkili şirket prodüksiyon şirketine ödeme yapmakla yükümlü olamayacağını; faturalar, kararlaştırıldığı şekliyle dava dışı şirket tarafından müvekkili şirkete; davacı şirket tarafından da müvekkili şirkete kesildiğini, Davacı şirketin fatura kesmiş olması, borcun ortaya çıktığı ve muaccel olduğu anlamına gelmeyeceğini, anılan sözleşme hükmünden de anlaşıldığı üzere, ücretin müvekkili şirkete ödenmesi halinde, müvekkili şirket bu ödemeleri yapmakla yükümlü olacağını, davacı şirketin iddialarının aksine, fatura onayına dair e-posta gönderilmesi de, borcun muaccel olduğu anlamına gelmediğini, karşı taraf dava dilekçesinde, ayıp iddiasında bulunulması halinde, ihbar külfetinin yerine getirilmediğini beyan ettiğini, davacı şirkete karşı tüm talep ve dava hakları saklı olmakla birlikte, ihbar külfetinin yerine getirilmediği iddiası haksız ve hukuka aykırı olduğunu zira, Davacı Şirket, işin yapılması sürecinin tüm aşamalarında yer aldığı gibi, dava dışı şirket ile bu ihtilafın ortaya çıkmasında sonra da yer aldığını, kaldı ki dava dışı şirketin sözleşmenin ayıplı ifa edildiği iddiası ile sözleşmeyi feshettiğine dair Beşiktaş… Noterliği’nin 22.10.2019 tarih ve… yevmiye numaralı ihtarnamesinin muhatapları hem müvekkili şirket, hem davacı şirket olduğunu, bununla birlikte, sözleşmenin ayıplı ifa edilmediği, dava dışı şirket tarafından sözleşmenin hükümlere aykırı olarak feshedildiği ve bakiye ödemenin yapılması gerektiğine dair düzenlenen Beyoğlu … Noterliği’nin 30.10.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi, davacı şirket ve müvekkili şirket tarafından birlikte keşide edildiğini ve fatura aynı ihtarname ile dava dışı şirkete gönderildiğini, dava dışı şirket tarafından fatura Beşiktaş … Noterliği’nin 05.11.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile iade edildiğini, tüm ihtarnamelerde davacı şirketin yer aldığı görüldüğünü, davacı şirkete tüm bildirimler müvekkili şirket tarafından eksiksiz ve zamanında yapıldığı gibi, dava dışı şirketin ayıplı ifa iddiasında bulunmasından itibaren tüm süreçte Davacı Şirket yer aldığını, dava dışı şirkete karşı İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas numaralı dosyası ile açılan davada verilecek karar, müvekkili şirket tarafından davacı şirkete ödenmesi gereken ücretleri etkileyebilecek mahiyette olduğunu beyan ederek davanın reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahküm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İcra takip dosyasının incelenmesinde, davacının İstanbul …İcra Dairesinin…esas sayılı takip dosyasında faturadan kaynaklanan 591.711,52-TL asıl alacak için takip yapıldığı, ödeme emrinin 11.11.2020 tarihinde tebliğ edildiği, (04/11/2020 tarihinde yapılan tebliğ İstanbul … İHM … E…. K. sayılı ilamı ile usulsüz olduğu tespit edilmekle 11.11.2020 tarihinde tebliğ edilmiş sayılmıştır) borçlunun da süresi içerisinde 13.11.2020 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu görülmüştür.
Sözleşmenin incelenmesinde; Maldivler Cumhuriyeti’nde bulunan Hizmet sağlayıcı şirket olan …Limited ile… (Ajans) ve Prodüksiyon Hizmet Sağlayıcısı … arasında Joali’ye ait turizm tesisinin reklam, tanırım faaliyetleri ve diğer ajans hizmetlerinin yapılmasına ilişkin sözleşme akdedildiği, sözleşmenin “3.Ödeme Şartları” bölümünde
“Ücret Ajansa ödenecek ve … Prodüksiyon Şirketine ilgili ödemeleri yapmakla yükümlü olacaktır. Taraflar, ajansın prodüksiyon şirketinin payına düşen ücreti ödememesi durumunda Prodüksiyon Şirketinin … aleyhine, Ücretin ödenmesine ilişkin hiçbir talepte bulunamayacağını kabul ederler.” hususunun yer aldığı görülmüştür.

Mali bilirkişinin 11.02.2022 tarihli 13 sayfadan ibaret raporunda özetle; dava ve icra takip dosyası, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu, açıklanan gerekçelerle yüce mahkemenin kabulü halinde, tarafların ibraz olunan ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdiklerinin tam olduğu, ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfında olduğu, her iki taraf ticari defterlerine göre de davacının takip tarihi itibariyle takibe dayanak faturadan kaynaklanan 591.711,52TL davalıdan alacağı olduğu, takibe dayanak faturanın her iki taraf ticari defterlerinde de kayıtlı olduğu, bu itibarla ayrıca bir teslim / tebliğ şerhi aramaya mahal olmaksızın faturanın davalı aleyhine borç doğurduğu, davalı takibe konu fatura içeriği hizmeti dava dışı Joali firmasına fatura etmiş olmakla birlikte söz konusu fatura ya da hizmete istinaden dava dışı firmadan ödeme alamadığı, Davacının takibe dayanak 1.316.930,20TL davacı faturasının davalının defterlerinde kayıtlı olduğu ve faturaya ya da fatura içeriği hizmete istinaden davalının değişik zamanlarda toplam 725.218,68TL ödeme yapmış olmakla davacının takibe dayanak faturadan dolayı 591.711,52TL asıl alacağının olduğu, Davalı ile dava dışı… firması arasındaki sözleşme kapsamında davalının ödeme alamamış olmasının takibe dayanak faturanın muaccel olup olmadığının hukuki değerlendirmesi Mahkemenin takdirinde olduğu, Davacının alacak iddiasının benimsenmesi durumunda; Merkez bankası verilerinden, 30.10.2020 takip tarihi itibari ile avans faizi oranının %10 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına takip tarihinden itibaren %10 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceğini belirtmiştir.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; …A.Ş, davalısının … Limited, taraflar arasında sözleşme kapsamında mutabık kalınan 218.077,00-USD’nin davalı tarafça ödenmemesi nedeniyle alacağın tahsili istemine ilişkin olduğu, davanın derdest olup duruşmasının 04.05.2023 tarihine bırakıldığı görülmüştür.
Dava, sözleşme ve fatura alacağına dayalı takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Somut olayda; taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, dava konusu takibe ilişkin borç bakiyesi bulunduğu ve bu anlamda cari hesap borç ilişkisinin oluştuğu, davacının bu cari hesap alacağının tahsili istemiyle icra dosyasında takip yaptığı, davalının yasal süresi içerisinde yaptığı itiraz üzerine takibin durmasına karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 3.1 Maddesinde; “Ücret Ajansa ödenecek ve …Prodüksiyon Şirketine ilgili ödemeleri yapmakla yükümlü olacaktır. Taraflar, ajansın prodüksiyon şirketinin payına düşen ücreti ödememesi durumunda Prodüksiyon Şirketinin … aleyhine, Ücretin ödenmesine ilişkin hiçbir talepte bulunamayacağını kabul ederler.” hususunun kararlaştırıldığı, sözleşmenin giriş kısmında, sözleşmenin tarafları 3. Kişi … ile davalı ve davacının gösterildiği; ancak ödemeye ilişkin yükümlülüğün sözleşmenin 3.1. Maddesinde 3. Kişi … tarafından yüklenildiği/yüklendiği, ancak 3.1 maddenin 2. Fıkrası gereğince ödemelerin davalı ajans aracılığıyla iletileceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmıştır.
Bu durumda, davacının bedel alacağının sorumlusu/borçlusunun 3. Kişi …olduğu, davalının sözleşme gereğince bedelden sorumlu olması için tek durumun, sözleşmenin 3.1 maddenin 2. Fıkrası gereğince 3. Kişi Joali tarafından davacıya iletilmek üzere davalıya verilen bedelin, davalı tarafından davacıya verilmesi olduğu, -davacı tarafın cevaba cevap dilekçesinin ikinci sayfasında kabul edip, taraflar arasında ihtilaflı olmayan 3. Kişi Joali’nin davalıya davaya konu alacak istemini gerektirecek bir ödeme yapmadığı- hususu dikkate alındığında davalının sorumluluğunun henüz doğmadığı anlaşılmış ve ikame edilen davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Davaya konu alacağın muaccel olmadığı anlaşıldığından davanın usulden REDDİNE,
2-Alınması gereken maktu 80,70-TL harcın, peşin alınan 7.146,40-TL harçtan mahsubu ile bakiye 7.065,87-TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı, kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01/12/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”