Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/50 E. 2021/855 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/50 ESAS
KARAR NO:2021/855 KARAR

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :26/01/2021
KARAR TARİHİ:12/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu 26.01.2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; “Müvekkil banka ile davalı arasında Kredi Sözleşmesi imzalanmış sözleşme gereği kredi hesaplan açılmış ve borçlular tarafından kullanılmıştır. Kredi borçlarının süresinde ödenmediğinden borçlulara 05.03.2020 tarihli … 1.Noterliğinin … yevmiye nolu ihtarnamesi ile hesap kat ihtarnamesi keşide edilmiştir. İhtara rağmen ödenmeyen borca ilişkin olarak davalı borçlular aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra dosyasından takibe geçilmiştir. Borçlar takibe borca faize faiz oranına ve borcun ferilerine itiraz etmiş takip durmuştur. Davalı haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz etmiş takip durmuştur. Bu açıklanan nedenlerle davalılarca yapılan haksız itirazın iptalini, takibin devamına davalı borçludan %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesi” talep etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesini özetle; “Kat tarihine kadar işletilen akdi faiz; işlenmiş temerrüt faizin faiz oranları ve takip sonrası işletilecek faiz oranlarına itiraz ediyoruz. Ayrıca müvekkilimden hayat sigortası 4 yıllık peşin olarak alınmıştır. İcra takibi yapılmak ile hayat sigortası tarafımıza iade edilmesi gerekmektedir, veya borçtan düşülmesi gerekmektedir. Bu konuda itirazımız vardır. Dosyanın bilirkişi marifeti ile inceleme yapılarak talep edilen faizin sözleşmede ve kanunda tanınan yasal haktan fazla olduğu ortaya çıkacaktır. Yukarıda açıklanan nedenlerle davam reddine vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi” itiraz ve talebinde bulunulmuştur.
… İcra Müdürlüğünün … Esaslı dosyası dosyamız içeresine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 94.911,61.-Tl asıl alacağa akti faiz, temerrüt faizi ve % 5 Gider Vergisi, masraf ile birlikte 106.796,23.-Tl için takip yapıldığı, ödeme emrinin 26.03.2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içeresinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 27.08.2021 tarihli 10 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davacı Bankanın 18.03.2020 takip talep tarihi itibariyle. 94.911,61 TL asıl alacak (banka talebi gibi), 6.934,31 TL birikmiş faizi (tespitlerimiz gibi) 175.18 TL BSMV (banka talebi gibi), toplam 102.021,10 TL alacaklı olduğu, davacı bankanın toplam 106.796,23 TL. olan alacak takip talebinin tespitlerimizi aşan kısmının uygun olmadığı, davacının borç tamamen ödeninceye kadar, tüm davalıdan 94.911,61TL olan asıl alacak üzerinden %48,00 oranında temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 BSMV talep edebileceği” kanaati ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada davalı asıl borçlu …, ile davacı Bankanın … … Şubesi arasında; 08.12.2015 tarihinde 200.000,00 TL Limitli, Bir adet Genel Kredi Sözleşmesi nin akdedilmiş olduğu, imzalanan dava konusu iş bu sözleşmeyi davalı kefil …’ın müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladıkları görülmüştür
Akdedilen sözleşmeye istinaden davalı asıl borçluya; …-…-… nolu ticari taksitli ticari kredisi tahsis edilerek kullandırıldığı, sunulan ihtarnamelerden ve kredi hesap ekstrelerinden ve ödeme planı bilgilerinden anlaşılmaktadır. Kullandırılan bu kredilerden dolayı borç doğmuş olup, doğan borçtan dolayı davacı bankanın borçluyu ve kefillerini hep birlikte veya ayrı ayrı olmak üzere takip ve dava talebinde bulunduğu görülmüştür.
Taraflar arasında 08.12.2015 tarihinde 200.000,00-TL tutarındaki imzalanmış olan Genel Kredi Sözleşmeye davalı kefil …’m müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla 200.000,00TL olarak 08.12.2015 tarihinde imzalamış olduğu ve taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 8. sayfasında müteselsil kefaleti olduğunu yazıp tarih atılarak kefilin sorumluluğunun belirlendiği tespit edilmiştir.
Kefalet Sözleşmesi; Kefalet akdi bilindiği üzere asıl borç akdinden ayrı ikinci derecede ve bağımsız bir sözleşme olduğu düşünülmektedir. Kefillerin genel kredi sözleşmesinde “müteselsil” kefil sıfatıyla imzası bulunmaktadır. Bilindiği üzere kefalet şartları TBK 583m (Mülga:BK.484.ve485.M) etraflıca düzenlenmiştir.Bir kefaletin geçerli olabilmesi için, yazılı şekilde yapılması, kefilin sorumlu olacağı belirli bir miktarı açıkça gösterilmesi, kefalet edilen borcun geçerli bir borç olması, kefilin medeni hakları kullanma ehliyetinin bulunması icap eder denildiği, kefalet tarihi, kefalet türü ve gerektiğinde kefalet süresi gibi hususların kefilin kendi el yazısı ile belirlenmesi icap eder.
Kefilin Sorumluluğu: TBK’nun 589 ve 590. Maddesi (Mülga:BK 490 m); Yeni TBK göre; “Kefil her durumda, kefalet sözleşmesinde belirtilen azami miktara kadar sorumludur. Eski BK göre; Kefil kefil olduğu miktar ile bu miktara ilaveten kendi temerrüdünün (direniminin) kanuni sonuçlarından sorumludur…” denildiği,
Yargıtay 19HD 09.01.1993 T. 92/9781E. 93/8447S.K “..Kefilin temerrüdü, kredi hesabını kat eden bankanın, müteselsil kefile TBK’nun 117. m/mülga B.K.101/2 maddesi hükmünce temerrüt ihtarında bulunması ile geçerlidir.
Davalı …-… firması ile 08.12.2015 tarihinde 200.000,00TL Limitli olarak imzalanmış olan genel kredi sözleşmesine …’in kefil olduğu, Genel Kredi Sözleşmesinin 8, Sayfalarında davalı kefilin kefalet limitine yer verilmiş olduğu; ve davalı kefil tarafından kendi el yazısı ile 200.000,00 TL limit olarak yazılıp kefil tarafından imzalandığı, anlaşılmıştır.
Taraflar arasında 08.12.2015 tarihinde 200.000,00 TL, Limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, doğan borçtan davalı asıl borçlu … ve davalı kefil …’ın 200.000.00 TL kefalet limiti kapsamında sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı Banka davalılara, … 1. Noterliği 05.03.2020 tarihli ihtarnamesi keşide edilmiştir. Temerrüt: Sözleşmenin 62. Maddesindeki hükmü gereğince davalı asıl borçluya gönderilen ihtarnamenin tebliğ edilmiş olduğu kabul edildiğinden ihtarname ile verilen 1 günlük sürenin sonunda davalı …’ ın temerrüdünün 24/03/2020 tarihi itibarı ile gerçekleşmiş sayılabileceği mütalaa olunmaktadır. Ancak Takip tarihi temerrüt tarihinden önce oluştuğu için davalının temerrüdü 18.03.2020 takip tarihi itibariyle oluştuğu anlaşılmaktadır.
…; davalı kefil adına gönderilen hesap kat ihtarnamesi kızı “…” adına tebliğ edildiği 20.03.2020 tarihli noter tebliğ şerhinden anlaşılmaktadır. Ancak takip tarihi temerrüd tarihinden önce oluştuğu için davalının temerrüdü 18.03.2020 takip tarihi itibariyle oluştuğu mütalaa olunmaktadır.
Davalıya 20.06.2019 tarihinde 48 ay vadeli 95.426,32TL tutarında aylık %2,00 yıllık %24,00 akdi faiz oranlı taksitli ticari ihtiyaç kredisi hesabı tahsis edilerek kullandırıldığı, davacı banka tarafından dava konusu krediye işletilen AKDİ FAİZİN % 2,00 X 12 = 24,00 olduğu 2 KATİ FAZLASI % 48,00 hesaplanmıştır.
Davacı Banka alacağı, 30.11.2019 son ödeme tarihi itibarıyla toplam asıl alacak tutan .95.426,32 tl olup, 30.11.2019 ile 18.03.2020 arasındaki 109 Günlük süreye % 24 AKDİ Faiz 6.934,31 Tl olup akdi faizin % 5 den hesaplanan gider vergisi 346,72 Tl hesaplanmış ise de 175.18 TL BSMV banka talebi dikkate alındığında toplam 102.021,10 TL olduğu saptanmıştır.
Tüm bu nedenlerle davanın kısmen kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasına Ticari Genel Kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak için yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 102.021,10-Tl üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan 94.911,61-Tl ye % 48 temerrüt faizi ile faizin % 5 oranında GV uygulanmasına, fazla istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı likit bir borcunun varlığını bildiği halde sadece alacağın tahsilini geciktirmek için itirazda bulunduğu anlaşıldığından İİY 67/2 maddesi uyarınca alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminat tutarı olan 20.404.-Tl nin davalıdan alınarak davacıya vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda yazıldığı üzere ;
1- İş bu asıl davanın kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasına Ticari Genel Kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak için yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 102.021,10-Tl üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan 94.911,61-Tl ye % 48 temerrüt faizi ile faizin % 5 oranında GV uygulanmasına, fazla istemin reddine
%20 icra inkar tazminatı tutarı 20.404,00-Tl nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı 6.969,06-TL nin peşin alınan 59,30-TL den düşümü ile kalan 6.909,76-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-13-14 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.360,00.-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 118,60-TL peşin ve başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.128,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 13.642,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/10/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır