Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/470 E. 2022/628 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/470 Esas
KARAR NO : 2022/628
DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 16/07/2021
KARAR TARİHİ : 03/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin otomobil alım satımı, bakım ve onarımı konularında faaliyet gösterdiğini, davalının ise serbest avukatlık yaptığını kısa bir süre öncesine kadar vekil edenin de avukatlığını yaptığını, davalı yanın geçmişten itibaren vekil eden şirketten sıfır veya ikinci el otomobil satın aldığını, satın aldığı otomobillerin muayene, bakım ve onarımlarını yaptırmak sureti ile vekil eden davacı şirketten mal ve hizmetler satın aldığını, davalının bir dönem vekil eden şirketin, şirket sahibi … ‘in ve … … ‘in ortağı bulunduğu şirketlerin avukatlığını yapması nedeni ile vekil eden şirket nezdinde bir cari hesabı bulunduğunu, davalının vekil eden şirketten satın aldığı araçlar ve hizmetlere ilişkin olan 147.862,81 TL cari hesap borcunu ödememesi üzerine …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyası ile aleyhine ilamsız takip başlatıldığını, davalının takibe itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, itirazın iptali istemi ile davalı aleyhine …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan 2020/… Esas sayılı itirazın iptali davasının halen derdest olduğunu, İİK 72/3 maddesi uyarınca %15 oranında teminat mukabilinde …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasına bloke edecekleri nakit veya banka teminat mektubunun dava sonuçlanıncaya kadar davalıya ödenmemesi konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davanın kabulü ile …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde vekil eden davacı şirketin davalı yana borçlu bulunmadığının tespitine, İİK 72/5 maddesi uyarınca davalı yanın %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın iş bu davanın esasını teşkil eden mahiyette … İcra Hukuk Mahkemesi nezdinde aynı konuda ve aynı taraflar arasında aynı yazılı belge hakkında görülen aynı mahiyetteki davada icra takibi konusu edilen yazılı belgedeki imzayı davalı tarafın HMK 188. Ve 189. Maddesi kapsamında ve açıkça kabul ve ikrar ettiğini, davacı tarafın dava dilekçesinde davanın sübuta ilişkin hiçbir vakıa ve delile dayanmadığını, sübut bulunmayan usul ve gerekse esas bakımından dayanaksız olan davanın reddine, alacağın tahsilini geciktirmek maksadıyla davanın açıldığını, %20’den az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
1-…. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/… esas sayılı dosyası
2-Azilname, …. Noterliği’nin … yevmiye sayılı ihtarname sureti.
3-… Baro Başkanlığı’na davacı vekili tarafından sunulu talep dilekçesi sureti.
4-Cari hareket dökümü sureti.
5-…’ya (… Ltd. Şti.) ait fatura suretleri.
6-Araç Satış Sözleşmesi sureti
7-Vekaletname
8-…. İcra dairesi’nin 2019/…- 2019/…-2019/… – 2019/… sayılı dosyası uyap sureti
9-İstanbul Barosu Dsiplin Kurulu Başkanlığı tarafından sunulu karar.
10-…. İcra Dairesi’nin 2019/… sayılı dosyası uyap sureti
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Alım satım sözleşmesinden kaynaklı menfi tespit istemine ilişkindir.
Uyuşmazlığın, taraflar arasındaki davalının davacıdan satın aldığı araç ve hizmetler kapsamında davalının cari hesap borcunun bulunup bulunmadığı, mahsuplaşma kapsamında taraflar arasındaki alacak borç durumuna göre davacının davalıya borçlu olup olmadığı konularında toplandığı anlaşıldı.
Tüm dosya kapsamı ve yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda somut olay incelendiğinde;
Ticari davalar TTK.4.maddede sayılmış her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılacak davalar belirtilmiş, TTK.5.de de aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret mahkemesi tüm ticari davalara bakmakla görevli sayılmıştır.
30 Haziran 2012 tarihli resmi gazete de yayınlanan 6335 sayılı kanunun 2.maddesi ile 6102 sayılı Ticaret Kanununun 5/3 maddesi değiştirilerek bir davanın ticari veya hukuki niteliği nedeniyle mahkemenin iş alanına girip girmediği, taraflarca sadece ilk itiraz şeklinde ileri sürülebileceği şeklindeki düzenleme, “Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.” şeklinde değiştirilmiştir.
HMK.114/c bendinde Mahkemenin görevli olması dava şartları arasında sayılmıştır. Yine HMK.138.maddede de mahkemenin öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verileceği gerekirse tarafları dinleyebileceği düzenlenmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın menfi tespit istemine ilişkin olduğu, davalı ile davacı şirket yetkilisinin kişisel tanışıklılıklarının bulunduğu davalının Avukatlık mesleği icra ettiği ve aynı zamanda davacı şirketinde vekilliğini yürüttüğü, dönem dönem davacı borçlu şirketin finansman zorluğu yaşaması sebebi ile davacı şirket ortağı ile kişisel ilişkisinden kaynaklı olarak, davacı şirketi finansı etmek amaçlı davalı alacaklının kendi nam ve hesabına bankalardan kredi çekerek davacı şirket ortağına verdiği uyuşmazlığından bu nedinden kaynaklandığı analaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığının TTK 4. Maddesinde yazan mutlak ticari davalardan olmadığı, davanın nispi ticari dava olarak kabulü içinde, her iki tarafın tacir sıfatı taşıması ve aynı zamanda ticari işletmelerini ilgilendirmesi gerektiği somut olayda ise davalı alacaklının avukat olması uyuşmazlığa konu olan borcunda kişisel ilişki bir başka anlatımla hatır kaynaklı olduğu bu hali ile davanın mahkememiz görev alanına girmediği anlaşılmakla, iş bu davada mahkememizin görevli bulunmamadığının tespitine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-HMK’nın 20. maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli ve yetkili İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılacağına,
3-HMK’nın 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Süresinde gönderme talebinde bulunulduğu takdirde bakiye gider avansının da görevli mahkemeye aktarılmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davacı asil tarafın yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.03/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*