Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/415 E. 2022/56 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/415 Esas
KARAR NO : 2022/56
DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 29/09/2015
KARAR TARİHİ : 08/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen 26.05.2014 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin kullanıcısı olduğu … nolu tesisatla ilgili 15/04/2014 tarihinde tutulan zabıt gereğince müvekkili firmanın ölçü devresinde tüketimi kayıt altına alan sayacın takılı olduğunu, sayaca herhangi bir müdahalede bulunulmadığını, sayacın yapılan tüketimi doğru kayıt altına aldığını, endekse dayalı fatura tahakkuku yapılması gerektiği halde kaçak tarife üzerinden 45.566,50-TL kaçak elektrik tahakkuku yapıldığını, EPDK müşteriler yönetmeliği yönetmeliği ve kurul kararına aykırı olarak sayaca hiçbir müdahele olmadığı halde müvekkil firma hakkında yapılan fatura tahakkukunun davalı adına sebepsiz zenginleşme sağlayacağını, gerçek tüketim bedeli olan 14.600,00-TL dışında kalan 30.966,50-TL oranında borçlu olmadıklarının tespitine ve faturanın iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı kuruma yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin vermiş olduğu 21/08/2014 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde bildirilen aboneliğin davacıya ait lokanta için yaptırıldığını ve lokantanın ticari işletme olduğunu bu nedenle TTK.nun 5.maddesi gereğince yetkili mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu belirterek öncelikle davanın görevsizlik yönüyle reddini, Davacının … seri nolu tutanağa İstinaden müvekkil şirket tarafından yapılan tahakkuk ve hesaplamaların Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğine uygun olarak doğru yapıldığını, ilgili belgelerin dosyada mevcut olduğunu, Yönetmeliğin 13. maddesine göre kaçak elektrik tüketimi olduğunu, davacı hakkında düzenlenen tutanakların EPDK mevzuatına uygun olarak düzenlendiğini, her türlü dava, şikayet ve cevap haklarımız saklı kalmak kaydıyla, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İş bu dosya … Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.01.2015 tarih 2014/… – 2015/… Esas ve karar sayılı görevsizlik kararına istinaden Mahkememize tevzi edilmiştir.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak ödeme tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 12.05.2016 tarihli ve 22.03.2017 tarihli 4 sayfadan ibaret ek raporları alınmıştır.
Mahkememizce tüm deliller toplandıktan ve bilirkişi ek ve asıl raporları alındıktan sonra; ” Davanın kısmen Kabulü ile 45.566,50-TL lik faturadan dolayı, davacının davalıya 30.966,50-TL borçlu olmadığının tespitine, ” karar verilmiştir.
Bu karar taraflarca süresi içerisinde İSTİNAF edilmiştir.
… Bölge Adliye Mahkemesinin … Hukuk Dairesinin 2020/… E, 2021/… K sayılı 20.05.2021 tarihli ilamı ile kaldırılmıştır.
Kaldırma ilamında özetle ; ” Dosya kapsamından; davacı ait … tesisat nolu işyerinde zabıt tutulması davalı yetkililerinin 15.04.2014 zabıt tarihinde kuruma kayıtlı olmayan sayaçla tüketim yapıldığının tespit edildiği, geriye dönük olarak 11.03.2013 tarihine kadar 409 gün usulsüz tüketim yapıldığı gerekçesiyle aboneye 45.566,50-TL usulsüz tüketim tahakkuku yapıldığı, davacının Kuruma 11.3.2013 onay tarihli elektrik enerjisi bağlama talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı tarafın kullanımının usulsüz kullanım olduğu gerekçesiyle 90 günlük süre üzerinden hesaplama yapılmış, ancak kurumu yapılan başvuru sonucu abonelik sözleşmesi yapılmama gerekçesine değinilmemiş, başvuru tarihi olan 11.03.2014 ile zabıt tarihi olan 15.04.2014 tarihi arasındaki tüketimlerin faturalandırılıp faturalandırılmadığı değerlendirilmemiştir.” gerekçesi ile mahkememiz hükmünü kaldırılmıştır.
Mahkememizce Kaldırma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter, kaldırma öncesi alının rapor ve ek rapor, bu raporlara dayanılarak verilen hüküm, bu hükmün kaldırılmasına ilişkin kaldırma ilamı ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak temerrüt tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 24.10.2021 tarihli 5 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davacının, kullandığı elektrik enerjisine ilişkin kaçak ve ek tüketim bedelleri raporun yukarısında ayrıntılı ve gerekçeli olarak hesaplanmış özeti de aşağıda arz edilmiştir. Davalı şirketin tahakkuk ettirdiği enerji bedeli 45.566,50 TL, Davacının kullandığı elektrik enerji bedeli 16.901,39 TL, Davacının borçlu olmadığı bedel 28.665,11-TL, Davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin kullandığı elektrik enerjisinin bedeli 16.901,39 TL olarak belirlenmiştir.
Bu nedenle, davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin, davalı … A.Ş.’nin tahakkuk ettirdiği 45.566,50-TL bedelin, 28.665,11-TL’den borçlu olmadığı kanaatine varılmıştır.” Gerekçesi ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ek rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki dava davacının kullanıcısı olduğu … nolu tesisatla ilgili 15.04.2014 tarihinde tutulan zabıt gereğince davacı firmanın ölçü devresinde tüketimi kayıt altına alan sayacın takılı olduğu sabittir. Bu sayaca herhangi bir müdahalede bulunulmadığını, sayacın yapılan tüketimi doğru kayıt altına aldığını, endekse dayalı fatura tahakkuku yapılması gerektiği halde kaçak tarife üzerinden 45.566,50-TL kaçak elektrik tahakkuku yapıldığını, EPDK Müşteriler Yönetmeliği ve Kurul Kararına aykırı olarak sayaca hiçbir müdahele olmadığı halde davacıya firma hakkında yapılan fatura tahakkukunun davalı adına sebepsiz zenginleşme sağlayacağını, gerçek tüketim bedeli olan 14.600,00-TL olmasına rağmen bunun dışında kalan 30.966,50-TL oranında fazla faturaladırma yapıldığından bahisle bu miktar kadar borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesi istemli bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı yan … Mah, … Asfaltı No:… adresindeki işyerinde … kontrol elemanlarınca 15.04.2014 tarihinde yapılan kontrolde; kuruma kayıtsız sayaçtan elektrik kullanıldığından dolayı … seri nolu kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağının tanzim edildiği, bu esnada işyerinin şebekeden çektiği akımların (52 – 23 – 32A) toplam : 107 amper olduğu, kurulu gücün 42 KW ve Kuruma kayıtsız olan sayacın endeks işaretinin 28030 kwh (sayaç çarpanı) gösterdiği zabıt tutanağına kaydedilmiştir.
Yargıtay Hukuk Gene/ Kurulu’nun 21.05.2014 E. 2023/7- … K. 2014/… Nolu Kararında yine açık bir şekilde ifade edildiği gibi; “Elektrik Kaybını Önleme Hırsızlıktan Engelleme, Hırsız Takip Edip Bedeli Ondan Tahsil Etme Görevi Enerjinin Sahibi Bulunan EPDK’ ya aittir.
Dava konusu uyuşmazlığın yalnızca Kuruma kayıtsız sayaçtan elektrik kullanımı nedeniyle tespit tutanağının tanzim edildiği anlaşılmıştır. Sayaca tüketici tarafından müdahale edildiği ve sayacın hatalı kayıt yaptığı ile ilgili davalı vekili tarafından bir iddialarının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacının Vergi Levhası’ndan …, … adresinde işyerinde yeni işe başlama tarihi 09.05.2013 olarak belirlenmiştir. Tutanak tarihi ise 15.04.2014 olarak tespit edilmiştir. Davacı, Katma Değer Vergi Beyannamelerini Mayıs’2013 ayından Nisan’2014 ayına kadar her ay vermiş ve tahakkuk ettirilen vergileri de ödemiştir. Eş deyişle, davacının 09.05.2013-15.04.2014 arasında 341 gün faaliyetinin olduğu ve dolayısıyla elektrik enerjisi kullandığı kanaatine varılmıştır.
Tutanak tanıkları, düzenlenledikleri 15.04.2014 tarih ve … sayılı tutanakta işyerinin kurulu gücünü 42 kW, fazlardan çekilen akımlar da 52A, 23A, 32A olarak saptamışlardır. Ölçülen akımlar pensampermetre ile ölçüldüğünden bir sorun yoktur. 29.12.2005 tarih ve 622 sayılı EPDK kararında; yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden elektrik enerjisi tüketilmesi halinde kararın ekindeki EK-1 tutanağın düzenleneceğine ilişkin hüküm vardır. Sözü geçen tutanağın kurulu güce ilişkin kısmı aşağıdadır. Buna göre, tutanak tanıklarının işyerine girerek elektrikli cihaz ve makinelerin tek tek etiket değerlerine okuyarak tutanaktaki aşağıdaki tabloya yazmaları ve akabinde toplayarak işyerinin kurulu gücünü saptamaları kararın amir hükmüdür. Buna rağmen, tutanak tanıkları kurulu güç değerini kayıtsız sayacın hafızasındaki demand değerlerin ortalamasını alarak 42 kW olarak belirlemişlerdir.
Davacı şirket de 42 kW demand gücü 0,6 kullanma faktörüne bölerek kurulu gücü 42kW/06-70 kW olarak hesaplamıştır. Kayıtsız sayacın kaydettiği tüketimler dahil hiçbir değerine itibar edilemez. Bu nedenle de kayıtsız sayacın demandına da itibar etme imkanı yoktur. Ayrıca, işyerinin kurulu gücü sayacın demandı belirlenemez. Çünkü, demand güç yılın değişik aylarında farklıdır. Halbuki kurulu güç sabittir. Kurulu güç, bir tesiste bulunan elektrikli cihaz ve makinelerinin etiket güçlerinin toplamı olarak tanımlanmıştır. Bu nedenle, tutanak tanıklarının işyerindeki elektrikli cihaz ve makinelerinin tek tek etiket değerlerine okuyarak tutanağa yazmaları ve akabinde toplayarak kurulu gücü saptamaları amir hükmüdür. Bu nedenle davacı şirketin belirlediği 70 kW kurulu güç değeri hatalı olduğundan muteber değildir. Halbuki, teknik literatürde ticarethanelerde … olarak geçmektedir. Artık işyerinin kurulu gücünü tespit etme imkanı kalmadığından gerçeğe en yakın kurulu güç, … formülüne, akımların toplamı olan …, teknik literatürde ticarethaneler için … gerilim … uygulayarak … bağlantı gücü kabul edip, 0,6 kullanma faktörüne bölerek de kurulu gücü … kW olarak hesaplanmıştır. Dava konusu işyerinin ortalama aylık çalışma saati 250 saat olup, ortalama günlük çalışma saati ise 250 saat/30gün — 8,33 saat olarak hesaplanmıştır. EPDK’nın 9.12.2005 tarih ve 622 sayılı kararında; “Tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan sayaç değerinin bulunmaması durumunda, ihtilafsız aynı dönemdeki tüketim miktarına doğru tespit edilmiş tüketim değeri yoksa, tespit edilen kurulu gücün kullanma faktörü olarak alınan 0.60 ile çarpımı sonucu bulunan değer bağlantı gücü olarak kabul edilir ve bu değer 3 kW’ın altında olmamak üzere ortalama günlük çalışma saatlerine göre hesaplanır” hükmü yer almıştır. Dava konusu olayda tüketimi doğru kaydetmiş sayaç değeri olmadığından işyerinin kurulu gücüne göre saptanacaktır. İş yerinin kurulu gücü 27,46 kW, ortalama günlük çalışma saati 8,33 saat, kullanım süresi 341 gün, kullanma faktörü 0,6 olduğundan tüketim … gün- … kWh olarak hesaplanmıştır.
Davacının, kullandığı elektrik enerjisine ilişkin kaçak ve ek tüketim bedelleri davalı şirketin tahakkuk ettirdiği enerji bedeli 45.566,50-TL, Davacının kullandığı elektrik enerji bedeli 16.901,39-TL, Davacının borçlu olmadığı bedel 28.665,11-TL, Davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin kullandığı elektrik enerjisinin bedeli 16.901,39-TL olarak belirlenmiştir.
Tüm bu açıklamalardan belirlendiği üzere davanın kısmen kabulü ile 45.566,50 TL lik faturadan dolayı 28.665,11-TL borçlu olmadığının, 16.901,39-TL borçlu olduğunun tespitine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kısmen Kabulü ile 45.566,50-TL lik faturadan dolayı, davacının davalıya 28.665,11-TL borçlu olmadığının tespitine, 16.901,39 Tl borçlu olduğunun tespitine,
2-Karar ve ilam harcı 1.958,11-TL nin peşin alınan 528,85-TL den mahsubu ile kalan 1.429,26-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 554,05-TL peşin ve başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 3.939,00-TL yargılama giderinin kabul edilen miktar oranlanarak takdiren 3.646,30-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, red edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 2.301,39-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7- Davalı tarafından yapılan 224,38-TL yargılama giderinin red edilen miktar oranlanarak takdiren 16,60-TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/02/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır