Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/408 E. 2023/763 K. 27.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/408 Esas
KARAR NO : 2023/763
DAVA :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/06/2021
KARAR TARİHİ : 27/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; … İcra Müdürlüğünün 2021/… E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine cari hesap alacağına dayanarak ilamsız takip başlatıldığını, borçlu tarafından dosya borcuna ve fer’ilerine haksız olarak itiraz edildiğini, Tarafımızdan davalı aleyhine cari hesap alacağına dayanılarak icra takibi başlatıldığını, davalı taraf ile davacı şirket arasında ticari ilişki mevcut olduğunu, davalı şirket davacı firmadan iş sağlığı ve güvenliği hizmeti satın aldığını, bu nedenle davalının, davacı şirkete borcu bulunmadığını, itiraz edilen takip cari hesaba ilişkin olup tarafların ticari kayıtları üzerinde yapılacak inceleme neticesinde başlatılan takibin haklı olduğu görüleceğini, davalı tarafın davacı şirkete 26.312,00 TL borcu bulunmakta olduğunu, yukarıda izah edilen ve re’sen nazara alınacak sebeplerle; borçlunun yaptığı haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile borçlunun kötü niyeti sabit olduğundan alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına çarptırılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davalı şirket ile dava dışı … San.ve Tic. A.Ş. Arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında, İstanbul İli, … İlçesi, … mah. … ada, … parsel sayılarında kayıtlı taşınmaz üzerinde, kentsel dönüşüm ve inşaat işleri konusunda davalı şirket yüklenici firma olarak işi üstlendiğini, işbu davanın davacısı ile davalı şirket ise, söz konusu taşınmazın inşa sürecinde davalı şirket ile davacı, iş sağlığı ve güvenliği konularında hizmet alımı hususunda anlaştıklarını, davacı şirket sözleşme kapsamında , inşaatta iş sağlığı ve güvenliği konularında eleman bulundurması , denetim ve düzenlemelerde bulunması görevi bulunmasına karşın, inşaata hiç bir eleman göndermediğini, hizmeti vermediğini, davalı şirket bir çok defa sözlü olarak uyarı yapmış ise de, bu durum devam ettiğini, bu sebeple , davacı şirket hizmet vermediği halde fatura düzenleyerek davalı şirketten hizmet bedeli talep etmesi haksız ve mesnetsiz olduğunu, davalı şirket, takibe konu olan fatura içeriğinde belirtilen hizmeti almadığını, davacı takipte haksız ve kötüniyetli olduğunu, talep edilen miktar likit ve muayyen olduğunu, bu sebeple takipte haksız ve kötüniyetli olan davacı tarafın , alacağın %20’sinde az olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1-… İcra Müdürlüğünün 2021/… Esaslı dosya sureti
2-Bilirkişi Raporları.
Bilirkişiler tarafından düzenlenen 30/06/2022 tarihli raporda özetle; tarafların ibraz olunan ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğunu, taraf ticari defterlerine göre davacının 11.02.2021 takip tarihi itibariyle 26.312,00-TL davalıdan alacaklı olduğunu, davacının takibe dava konusu takibe konu alacağının dayanağı faturalar içeriği hizmetin davalıya sağlanmış olduğu ve faturaların davalı aleyhine borç doğurduğunu, davacının alacak iddiasının benimsenmesi durumunda; Merkez bankası verilerinden, 15.02.2021 takip tarihi itibari ile avans faizi oranının %16,75 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına dava tarihinden itibaren %16,75 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütebileceğini, ancak davacı firma tarafından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Takip ve İzleme Programından görevlendirmeler yapılmış olduğu dosyadan mevcut belgelerden anlaşılsa da davalı firmanın sözleşme kapsamındaki iş yerinde hizmet verdiğine dair eğitim planı, çalışma planı, risk değerlendirme raporu, eğitim kayıtları, acil eylem planı ve tatbikat raporları, işe giriş ve periyodik sağlık muayene raporları, gerekliyse iş sağlığı ve güvenliği kurulu toplantı tutanakları, düzenli saha denetim tutanakları ile noter onaylı tespit öneri defteri kayıtları vb. Belgelerin olmadığı görülmekte olup hizmetin tam ve eksiksiz olarak verildiğine dair kayıt görülemediğini bildirmişlerdir.
Bilirkişiler tarafından düzenlenen 02/08/2023 tarihli ek raporda özetle; davacı firma tarafından hizmet verildiği ancak ödemelerin alınamadığına istinaden açılan bu davada davalı firma hizmet almadığını iddia ettiğini, İş Sağlığı ve Güvenliği mevzuatı doğrultusunda işveren yani davalı firma yükümlülüklerini varsa kendi bünyesinde çalışan iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi ile yürütmekte eğer yoksa … hizmeti almakla yükümlü kılınmış olup kendi bünyesinde ilgili personeller olmadığından davacı firmadan hizmet alımı yılına gittiğini, davacı firmanın kuruluş amacı … hizmetlerinin verilmesi olup bu kapsamda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından yetki belgesi aldığını, davacı firmanın … hizmetini sağlamak üzere özel olarak kurulmuş olduğundan ve doğrudan bu işi yaptığından dolayı davalı firma tarafından herhangi bir ihtar ya da uyarıya gerek kalmadan hizmeti uygun ve doğru bir şekilde vermesi gerekmekte, veremediği durumlarda ise işverenin gerekli imkan ve ortamı sağlaması için uyarması gerektiğini, anca dosyada bu duruma ilişkin ir husus bulunmadığından, hizmet verdiğine dair dokümanları mevzuat gereği sözleşme sonunda davalı firmaya teslim ettiğini beyan ederek herhangi bir döküm listesi, tutanak veya belge gösteremediğinden, dosyaya sunduğu eğitim kaydında işyerinde görevlendirilmemiş iş güvenliği uzmanı tarafından verilen eğitim geçersiz olduğundan, risk değerlendirmesinin mevzuatta belirlenen ekip tarafından yapılmadığından, 2018 yıllık değerlendirme raporunda risk değerlendirme raporunun işyerinde görevlendirilmeyen iş güvenliği uzmanı tarafından hazırlandığından, işyerinde atama yapıldığı söylenen kişilere dair eğitim kayıtları olmadığından, işe giriş muayeneleri ve periyodik muayenelerin işyeri hekimleri tarafından yapıldığına dair herhangi bir kayıt dosya muhteviyatında olmadığından, davalı firmada görevlendirilen işyeri hekimlerinin dosya muhteviyatına göre diğer çalışmalar katılmadığı anlaşıldığından, yine dosya kapsamına eklenen diğer dokümanlarda hazırlayan bilgilerinin olmadığı ve davalı için hazırlandığına dair ikna edici kanıt bulunamadığından dolayı hizmetin tam ve eksiksiz olarak verildiğine ilişkin kanaat oluşmadığını, temerrüt faizine ilişkin kök raporda arz ve izah olunan görüş ve kanaatlerin aynı perspektif ile aynen muhafaza edildiği kanaatine varıldığını bildirmişlerdir.
… İcra Müdürlüğünün 2021/… Esaslı dosyası dosyası uyap sisteminden içerisine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 26.312,00-TL asıl alacak üzerinden takip yapıldığı, ödeme emrinin 25.02.2021 borçluya tebliğ edildiği, borçlununda 03.03.2021 tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememize açılan iş bu dava İcra ve İflas Kanununun 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Uyuşmazlık ; taraflar arasındaki iş sağlığı güvenliği hizmet ilişkisi kapsamında fatura konusu hizmetin davalıya verilip verilmediği konularında toplandığı görülmüştür.
Somut Olaya; … İcra Müdürlüğünün 2021/… E. sayılı icra dosyasının mahkememiz dosyasına celp edilmiş, Takibin dayanağı olan faturanın alt ilişkisini oluşturan iş sağlığı ve güvenliği hizmet alımı sözleşmesinin davacıya yüklediği edimin ifasının tespiti için Personel görevlendirme detay raporları, Risk Değerlendirmesi prosedürü formları, eğitim kayıt formlarının dosyaya sunulunuğu görülmüştür.
Davacının başlatmış olduğu takibin alt ilişkisini oluşturan iş sağlığı ve güvenliği hizmet alımı sözleşmesinin yüklemiş olduğu edimleri davacı tarafın yerine getirip getirmediği ve yerine getirmişse davacının davalı tarafta alacağının bulunup bulunmadığının tespiti için dosya SMMM ve İş Güvenliği Uzmanından oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilerek rapor alınmış dosyaya sunulan kök ve ek raporlarının denetime elverişli ve hükme esas alınabileceği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı ve yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda somut olay incelendiğinde; Davacı firmanın İSG hizmetini sağlamak üzere özel olarak kurulmuş olduğu ve doğrudan bu işi yaptığı dolayısyla davalı firma tarafından herhangi bir ihtar ya da uyarıya gerek kalmadan hizmeti uygun ve doğru bir şekilde vermesi gerektiği veremediği durumlarda ise işverenin gerekli imkan ve ortamı sağlaması için uyarması gerektiği kuşkusuzdur.Sosyal güvenlik uzmanı bilirkişinin raporunda da belirtiği üzere davacı şirketin sözleşme gereğince üstlenmiş olduğu hizmeti eksiksiz olarak sunduğuna ilişkin, dosyaya hizmet döküm listesi, tutanak veya belge sunamadığı , İşçilere verilmesi gereken eğitimin işyerinde görevlendirilmemiş iş güvenliği uzmanı tarafından verildiği bu hali ile eğitimin geçersiz olduğu, risk değerlendirmesinin mevzuatta belirlenen ekip tarafından yapılmadığı 2018 yılı değerlendirme raporunda risk değerlendirme raporunun işyerinde görevlendirilmeyen iş güvenliği uzmanı tarafından hazırlandığı, işyerinde atama yapıldığı söylenen kişilere dair eğitim kayıtları olmadığı, işe giriş muayeneleri ve periyodik muayenelerin işyeri hekimleri tarafından yapılmadığı davacı firmada görevlendirilen işyeri hekimlerinin dosya muhteviyatına göre diğer çalışmalara katılmadığı anlaşıldığı dolayısıyla davacının üzerine düşen edimi yerine getirdiğini ispat edemediği, bu hali ile davalı borçlu şirketten bedel talep edemeyeceği anlaşıldığından davanın reddi yönünde, davacının kötü niyetli takip yaptığına dair dosyada delil bulunmadığından kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesinde Ayrıntıları ile Açıklandığı Üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Şartları oluşmadığından kötü niyet tazminatı isteminin reddine
3-269,85-TL karar harcının peşin alınan 317,79 -TL den düşümü ile kalan 47,94‬-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-13-14 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
5-Davalı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 17.900,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair ; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere karar verildi.27/09/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*