Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/38 E. 2022/182 K. 09.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/38 Esas
KARAR NO : 2022/182

DAVA : Tazminat (Hayat Sigortasından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/01/2021
KARAR TARİHİ : 09/03/2022

Mahkememizde görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, müteveffa …’in kendisine kredi kullandırılması amacıyla müvekkil bankaya başvurusu sonucu tüketici kredisi kullandırıldığını, kredi ile bağlantılı hayat sigortası sözleşmesinin davalı … A.Ş. (Sözleşme tarihinde…A.Ş.) ile tanzim edildiğini, sigortalının 28/05/2020 tarihinde vefat etmesi neticesinde müvekkil bankanın, davalı sigorta şirketinden sigorta tazminatı alacağı doğduğunu, ödenmesi için davalıya 25/06/2020 tarihinde yazı gönderilmişse de ödeme yapılmadığını beyanla şimdilik 1.000 TL sigorta bedelinin ve 27.08.2020 tarihinden itibaren hesaplanacak faizinin davalı sigorta şirketinden tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, müteveffanın kanser hastalığını müvekkilinden gizleyerek beyan yükümlülüğüne aykırı davrandığını, sigorta poliçesi kurulmasından evvel mevcut olan kanser hastalığının teminat dışında olduğunu, sigortalıya gerekli bilgilendirmelerin de yapıldığını beyanla davanın reddini dilemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, kredi sözleşmesi ile bağlantılı hayat sigortası uyarınca vefat nedeniyle sigorta tazminatının tahsili istemine ilişkindir. Yanlar arasındaki uyuşmazlık müteveffa sigortalı …’in kanser hastalığını poliçe tanzim tarihi itibariyle davalı sigorta şirketinden gizleyip gizlemediği, bu minvalde tazminatın teminat kapsamı dışında kalıp kalmadığı konularından ibarettir.
Poliçenin başlangıç tarihi 11/10/2019 olup, müteveffanın iki aydır süren sırt ağrıları, halsizlik, kilo kaybı ve benzeri şikayetler nedeniyle … Hastanesi,… Hastanesi ve … Hastanesine 20/09/2019, 23/09/2019, 25/09/2019 tarihlerinde müracaat ettiği görülmektedir. … Hastanesi’nde 25/09/2019 tarihinde akciğer kanseri, zature ön tanıları ile ileri tetkikler yapıldığı, bronş ve akciğer neoplazmı tanısı konularak tedavi altına alındığı anlaşılmaktadır. Öte yandan, davalı tarafından müteveffaya el yazısı doldurtulan bilgi formunda ise kalp hastalığı kanser ve benzeri hastalıklar nedeniyle tedavi olunmadığı, ameliyat görülmediği şeklinde imzalı yazılı beyanda bulunulmuştur.
Hayat Sigortaları Genel Şartları C.2-2 maddesinde, “Gerek sigorta ettiren gerekse sigortalı ve temsilci, sigorta sözleşmesinin yapılması sırasında kendisince bilinen ve sigortacının sözleşmeyi yapmamasını veya daha ağır şartlarla yapmasını gerektirecek bütün halleri bildirmekle yükümlüdür” ifadelerine yer verilmiştir. Bu durumda müteveffa tarafından gizlenen rahatsızlık ile ölüm arasında uygun illiyet bağının olup olmadığının incelenmesi gerekir.
Dosyada mübrez, resmi evrak niteliğini haiz 28/05/2020 tarihli ölüm belgesine göre müteveffa …’in “Bronş ve Akciğer Neoplazmı” nedeniyle vefat ettiği, yukarıda bahsedilen belgelerden de anlaşılacağı üzere poliçe tanzim tarihinden yaklaşık 1 ay evvel bu hastalık nedeniyle çeşitli hastanelerde tedaviler gördüğü anlaşılmaktadır. Hal böyleyken, gizlenen hastalık ile ölüm arasında uygun illiyet bağının belirgin olduğunun kabulü ile tazminat teminat kapsamı dışında kaldığından davanın reddi gerekmiştir. Davacı vekili itirazında ne sıklıkla kemoterapi gördüğü ve poliçe tarihinde müteveffanın hastalığın mahiyetini kavrayacak durumda olmadığını savunmuşsa da, dosyaya celp olunan hastane evraklarında tanı konulduğu sabit olduğu gibi, hastalığın mahiyetinden ziyade bu yönde hiç tedavi ve benzeri tanı almadığını muris gerçeğe aykırı olarak beyan etmiştir. Bu durumda tazminat her durumda teminat kapsamı dışında kalacaktır.
HÜKÜM / Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Kafi miktarda harç alınmakla yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen sair yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından sarf edilen 100,00- TL yargılama giderinin ise davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 09/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*